Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Tıp / Biyoloji / Farmakoloji

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bilgi, hakında, ten, uyuşmazlığı

Ten Uyuşmazlığı - Ten Uyuşmazlığı Nedir - Ten Uyuşmazlığı Hakında Bilgi

Eski 07-15-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ten Uyuşmazlığı - Ten Uyuşmazlığı Nedir - Ten Uyuşmazlığı Hakında Bilgi



Ten Uyuşmazlığı - Ten Uyuşmazlığı Nedir - Ten Uyuşmazlığı Hakında Bilgi

Evliliğin ilk beş yılında, psikolojik ya da fiziksel hiçbir sorun olmamasına rağmen cinsel açıdan ortaya çıkan uyumsuzluk ve mutsuzluğa halk arasında "ten uyuşmazlığı" deniyor
İlk beş yıla dikkat!

Cinsel bakımdan uyuşamadıklarını söyleyenler, kendi cinsel arzularının eşlerininkinden ya daha zayıf olduğunu veya zevk aldıkları cinsellik biçiminin eşlerininkinden farklı olduğunu anlatmak istemektedir Bu tür uyumsuzluklar, ilişkinin ilk aylarında, hatta ilk birkaç yılında ortaya çıkmayabiliyor

Özellikle kırsal yörelerde, evlilikten önce eşler arasında cinsel ilişki olanağı ya çok kısıtlıdır ya da hiç yoktur Üstelik ilişkinin ilk dönemlerinde eşler, cinsel birleşmenin bütün biçim ve alanlarını deneme yoluna gitmezler

Çoğu zaman, oldukça yalın birleşme biçimleri onları doyurmaya yeter Hal böyle olunca cinsel uyumsuzluğun ortaya çıkması kadın ve erkeğin birbirlerini daha yakından tanımaya ve yenilik istemeye başladıkları dönem olan, ilişkinin ikinci ya da üçüncü yılına rastlar Bu yüzden boşanmaların yüzde 40'ı da evliliğin ilk beş yılında olmaktadır


Uyumsuzluğun bir nedeni, eşlerin cinsel istek düzeyinin eşit olmamasıdır Erkek her gece isterken, kadına haftada bir birleşme yetebilir veya bunun tam tersi de olabilir

Geoffrey Gorer'in İngiltere'de 30 yıl önce yaptığı araştırmalarda, kadınların yarısı, erkeklerin de yüzde 30'u, verdikleri cevaplarda, kadın cinselliğinin erkeklerden daha "manevi" ve "daha az hayvanca" olduğunu ileri sürmüşlerdir Bunlarla kastedilen, erkeklerin cinsel arzularının daha kolay uyanabilmesidir

Gerçekten de, erkeklerin psikolojik ve görsel uyaranlara karşı daha duyarlı olduğu saptanmıştır Buna karşılık, kadınların cinselliği, görsel uyaranlardan çok, bedensel temasla uyarılabilmektedir Ve içinde yaşadığımız modern toplumlarda, cinsel çağrışımlı reklamlardan pornogrofik film ve yayınlara kadar her şey, özellikle erkek cinselliğinin kızıştırılmasına yöneliktir


Erkekler aydınlık ister

İkinci bir uyumsuzluk türü, eşlerin birbirlerinden farklı cinsel faaliyet biçimlerinden zevk almalarından kaynaklanır

Bazı insanlar, suçluluk duygusu, korku ya da düpedüz bilgisizlik ve deneyimsizlik gibi nedenlerle, bazı sevişme biçimlerinden ürkebilirler Eşinin anal seksi denemek istemesi kadını dondurmaya yetebilir

Çoğu zaman erkekler aydınlıkta sevişmekten hoşlanırken, kadınlar karanlığı ya da loş bir ortamı tercih ederler Bunun çocukluktan gelen psikolojik nedenleri olduğu gibi, sosyal ve kültürel nedenleri de olabilir Kinsey'in gösterdiği gibi, farklı toplumsal tabaka ve kesimler, cinsellik konusunda da farklı tutumlara sahiptir


Kültür farkı

Örneğin kentlilerde cinsel yaşam daha çeşitlenmiş olduğu halde, kırsal kesimde oldukça yalındır ve esas olarak erkek orgazmından ibarettir Bu nedenle, farklı toplumsal kesimlerden gelen kişiler arasında cinsel uyumsuzlukların çıkma olasılığı daha fazladır Bazı kadınlar, aldıkları kapalı eğitimin etkisiyle, uysal ve pasif bir cinsel rolün dişiye daha uygun düştüğü inancındadır; oysa sürekli olarak "hazır" rolünü oynamaktan bıkmış olan erkek de onlardan biraz daha aktif, coşkulu, yol gösterici bir sevişme tarzı bekliyor olabilir

Sevgi olmadığı halde birlikte yaşama zorunluluğu da zamanla sevgisizliği açık düşmanlığa dönüştürebilir Kişiler, bütün sıkıntılarının kaynağı olarak eşini görmeye başlar

Bu tür düşmanca duygular, kişilerin cinsel arzularını da öldürür Böyle bir ilişki içinde, kişiler başlangıçta sağlıklı oldukları halde sonradan cinsel bakımdan işlevsizleşebilirler En iyi çözüm, erkeğin de kadının da daha mutlu olabilecekleri bir başka eş aramalarıdır; yoksa biriken cinsel doyumsuzluk ve gerilim, kişinin yaşamının diğer alanlarında da yıkıcı etkiler yapabilmektedir


Uyumsuzluk geçici!

Eğer eşler birbirini gerçekten seviyorsa, tensel uyumsuzluk karşılıklı anlayış ve deney yoluyla çözülebilir Çoğu zaman cinsel uyumsuzluk, birbirine hiç alışmamış yeni eşlerin acemilik ve aşırı heyecanından da doğabilir Bir çiftin ilk cinsel birleşmesi hemen her zaman korkular ve duygusal gerilimlerle doludur

Bu düşünce, eşlerden birinin cinsel bakımdan işlevsiz kalmasına neden olabilir Ama erkekle kadın birbirine alıştıkça ve gerginlikten kurtuldukça, cinsel ilişkinin de doğal yoluna girmesi beklenir Farklı kültürlerden geliyor olsalar, farklı zevklere sahip olsalar da, sevgi giderek eşlerin birbirine benzemesine yol açacaktır

Burada önemli olan, iki insanın birbirine karşı açık olması, neden zevk alıp neden zevk almadıklarını rahatça söyleyebilmesi, sorunlarını birbirine anlatabilmesidir


Sevgi ve anlayış

Ama eğer birbirine alışmak ve ilk günlerin gerginliğinden sıyrılmak da istenen cinsel uyumu sağlamıyorsa, o zaman ortada daha ciddi sorunlar var demektir Bu durumda eşlerden birinin daha köklü bir cinsel rahatsızlığı vardır ya da düpedüz birbirlerini sevmiyorlardır İktidarsızlık ya da soğukluk gibi daha köklü sorunlar söz konusuysa, bir hekime gidilmesi gerekebilir

Bazı soğukluk ve iktidarsızlık türlerinde, eşler arasındaki sevgi ve anlayış, sorunların çözümüne yetebilir




Alıntı Yaparak Cevapla

Ten Uyuşmazlığı - Ten Uyuşmazlığı Nedir - Ten Uyuşmazlığı Hakında Bilgi

Eski 07-15-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ten Uyuşmazlığı - Ten Uyuşmazlığı Nedir - Ten Uyuşmazlığı Hakında Bilgi




VuSLaT Nickli Üyeden Alıntı

Evliliğin ilk beş yılında, psikolojik ya da fiziksel hiçbir sorun olmamasına rağmen cinsel açıdan ortaya çıkan uyumsuzluk ve mutsuzluğa halk arasında "ten uyuşmazlığı" deniyor
İlk beş yıla dikkat!

Cinsel bakımdan uyuşamadıklarını söyleyenler, kendi cinsel arzularının eşlerininkinden ya daha zayıf olduğunu veya zevk aldıkları cinsellik biçiminin eşlerininkinden farklı olduğunu anlatmak istemektedir Bu tür uyumsuzluklar, ilişkinin ilk aylarında, hatta ilk birkaç yılında ortaya çıkmayabiliyor

Özellikle kırsal yörelerde, evlilikten önce eşler arasında cinsel ilişki olanağı ya çok kısıtlıdır ya da hiç yoktur Üstelik ilişkinin ilk dönemlerinde eşler, cinsel birleşmenin bütün biçim ve alanlarını deneme yoluna gitmezler

Çoğu zaman, oldukça yalın birleşme biçimleri onları doyurmaya yeter Hal böyle olunca cinsel uyumsuzluğun ortaya çıkması kadın ve erkeğin birbirlerini daha yakından tanımaya ve yenilik istemeye başladıkları dönem olan, ilişkinin ikinci ya da üçüncü yılına rastlar Bu yüzden boşanmaların yüzde 40'ı da evliliğin ilk beş yılında olmaktadır


Uyumsuzluğun bir nedeni, eşlerin cinsel istek düzeyinin eşit olmamasıdır Erkek her gece isterken, kadına haftada bir birleşme yetebilir veya bunun tam tersi de olabilir

Geoffrey Gorer'in İngiltere'de 30 yıl önce yaptığı araştırmalarda, kadınların yarısı, erkeklerin de yüzde 30'u, verdikleri cevaplarda, kadın cinselliğinin erkeklerden daha "manevi" ve "daha az hayvanca" olduğunu ileri sürmüşlerdir Bunlarla kastedilen, erkeklerin cinsel arzularının daha kolay uyanabilmesidir

Gerçekten de, erkeklerin psikolojik ve görsel uyaranlara karşı daha duyarlı olduğu saptanmıştır Buna karşılık, kadınların cinselliği, görsel uyaranlardan çok, bedensel temasla uyarılabilmektedir Ve içinde yaşadığımız modern toplumlarda, cinsel çağrışımlı reklamlardan pornogrofik film ve yayınlara kadar her şey, özellikle erkek cinselliğinin kızıştırılmasına yöneliktir


Erkekler aydınlık ister

İkinci bir uyumsuzluk türü, eşlerin birbirlerinden farklı cinsel faaliyet biçimlerinden zevk almalarından kaynaklanır

Bazı insanlar, suçluluk duygusu, korku ya da düpedüz bilgisizlik ve deneyimsizlik gibi nedenlerle, bazı sevişme biçimlerinden ürkebilirler Eşinin anal seksi denemek istemesi kadını dondurmaya yetebilir

Çoğu zaman erkekler aydınlıkta sevişmekten hoşlanırken, kadınlar karanlığı ya da loş bir ortamı tercih ederler Bunun çocukluktan gelen psikolojik nedenleri olduğu gibi, sosyal ve kültürel nedenleri de olabilir Kinsey'in gösterdiği gibi, farklı toplumsal tabaka ve kesimler, cinsellik konusunda da farklı tutumlara sahiptir


Kültür farkı

Örneğin kentlilerde cinsel yaşam daha çeşitlenmiş olduğu halde, kırsal kesimde oldukça yalındır ve esas olarak erkek orgazmından ibarettir Bu nedenle, farklı toplumsal kesimlerden gelen kişiler arasında cinsel uyumsuzlukların çıkma olasılığı daha fazladır Bazı kadınlar, aldıkları kapalı eğitimin etkisiyle, uysal ve pasif bir cinsel rolün dişiye daha uygun düştüğü inancındadır; oysa sürekli olarak "hazır" rolünü oynamaktan bıkmış olan erkek de onlardan biraz daha aktif, coşkulu, yol gösterici bir sevişme tarzı bekliyor olabilir

Sevgi olmadığı halde birlikte yaşama zorunluluğu da zamanla sevgisizliği açık düşmanlığa dönüştürebilir Kişiler, bütün sıkıntılarının kaynağı olarak eşini görmeye başlar

Bu tür düşmanca duygular, kişilerin cinsel arzularını da öldürür Böyle bir ilişki içinde, kişiler başlangıçta sağlıklı oldukları halde sonradan cinsel bakımdan işlevsizleşebilirler En iyi çözüm, erkeğin de kadının da daha mutlu olabilecekleri bir başka eş aramalarıdır; yoksa biriken cinsel doyumsuzluk ve gerilim, kişinin yaşamının diğer alanlarında da yıkıcı etkiler yapabilmektedir


Uyumsuzluk geçici!

Eğer eşler birbirini gerçekten seviyorsa, tensel uyumsuzluk karşılıklı anlayış ve deney yoluyla çözülebilir Çoğu zaman cinsel uyumsuzluk, birbirine hiç alışmamış yeni eşlerin acemilik ve aşırı heyecanından da doğabilir Bir çiftin ilk cinsel birleşmesi hemen her zaman korkular ve duygusal gerilimlerle doludur

Bu düşünce, eşlerden birinin cinsel bakımdan işlevsiz kalmasına neden olabilir Ama erkekle kadın birbirine alıştıkça ve gerginlikten kurtuldukça, cinsel ilişkinin de doğal yoluna girmesi beklenir Farklı kültürlerden geliyor olsalar, farklı zevklere sahip olsalar da, sevgi giderek eşlerin birbirine benzemesine yol açacaktır

Burada önemli olan, iki insanın birbirine karşı açık olması, neden zevk alıp neden zevk almadıklarını rahatça söyleyebilmesi, sorunlarını birbirine anlatabilmesidir


Sevgi ve anlayış

Ama eğer birbirine alışmak ve ilk günlerin gerginliğinden sıyrılmak da istenen cinsel uyumu sağlamıyorsa, o zaman ortada daha ciddi sorunlar var demektir Bu durumda eşlerden birinin daha köklü bir cinsel rahatsızlığı vardır ya da düpedüz birbirlerini sevmiyorlardır İktidarsızlık ya da soğukluk gibi daha köklü sorunlar söz konusuysa, bir hekime gidilmesi gerekebilir

Bazı soğukluk ve iktidarsızlık türlerinde, eşler arasındaki sevgi ve anlayış, sorunların çözümüne yetebilir





harıkasın ten uyusmazlıgı kadar evlılık ıçınde kotu bır olay yoktur bunu ancak yasayan fakat evlılıgını buna ragmen ıdame ettıren çok ıyı anlar


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.