Mstafa Kemal'den Madam Corinné'e Mektup Var!...

Eski 06-27-2007   #1
puslu

Mstafa Kemal'den Madam Corinné'e Mektup Var!...



28 Şubat 1329 (1913) Sofya
Aziz Corinne,
Kaymakamlığa terfiim sebebiyle yolladığınız çok sevimli tebrikler beni derinden derine mütehassis etti ve bu vesile ile bana yazdığınız güzel sözler dosdoğru kalbimde yer aldı Kendi kendime izah edemediğim sükûtumun birçok amilleri vardı Son zamanlarda Sofya, Belgrad ve Petinya (Çetine) ataşemiliterliklerine tayinim üzerine son derece meşguldüm Bu bana o kadar iş yükledi ki o iki şehre de gidemedim Beni bilhassa Sofya ile ilgilendiren bazı meseleleri tetkik etmek lüzumunu duyuyorum Bundan başka büyük meşgalelerimden biri de, bana birçok sıkıntı ve rahatsızlıklar veren bu otellerdeki hayatımdan kurtulmak için bir ev aramaktır Nihayet mevsim ortasında burada bulunduğumuz için, modern hayata ait vazifeler zamanımın büyük bir kısmını alıyor

İşte, maalesef beni sana uzun uzun yazmaktan meneden sebeplerden bazılarının hülasası bu

Birkaç kelimelik kartpostal yollamak, seni yalnız tatmin etmemekle kalmaz, aynı zamanda hayrete düşürürdü, hem de bu vasıtayı ancak beni az ilgilendiren ve kendilerine birkaç nezaket kelimesi göndermek mecburiyetini hissettiğim kimselere karşı kullanırım

Küçük ve sevimli Edith'in benim uzun ve irademin dışında kalan sükûtum üzerine sana bazı şeyler söylemeyi vazife bilmesi beni hayrete düşürmekten hali kalmadı Hakkımda beslediği iyi fikirden dolayı ona teşekkür ederim Küçük nasihatleri evvela sana karşı büyük bir dostluğu ve benim samimiyetime de pek az itimadı olduğunu ve nihayet, hayat işleri hakkında pek az tecrübesi olduğunu isbat ediyor Rica ederim, ona söyle, en çok konuşan ve sayfalar dolusu yazan kimseler mi bu dünyada en halis ve samimi dostlardır? Çok hisseden, fakat uzun lakırdıların sevilen insanı nihayet yormasından korktuğu için
hislerini gizlemeyi tercih eden bir insana kayıtsızlık ve tasasızlık isnadı lazım mıdır?

Herhalde küçük Edith emin olabilir ki, ben onun Avusturyalı dostu kadar halis ve fedakâr olmaya muktedirim Yine küçük Edith emin olsun ki bazı insanların tabiatları iktizası obur oldukları cemileleri yapmaya, eğer zahmeti göze alırsam, ben de muktedirim Hem şunu da bilsin, senin benim nazarımda çok büyük bir mevkiin var ve öyle bir mizaca sahipsin ki, müdahaneci bir ağzın sözlerine kulak aşmazsın ve benden kalbimin dikte etmediği kelimeler almayı elbette ki istemezsin

Tatlı ve sevimli hemşirene bu satırları okuduktan başka, ona, kendisinin benim hafızamda kolay kolay silinemeyecek bir hatırası olduğunu söylemeni rica ederim Aynı zamanda annene ve babana saygılarımı sunmama delalet etmek lûtfunda bulun

Samimi ve halis dost M Kemal

22 Haziran
Aziz madam,
Uzun zamandan beri aramızda derin bir sessizlik hüküm sürmektedir Onu evvela sizin ortadan kaldıracağınızı sanıyordum Fakat insanın tahayyül ettiği şey nadiren gerçekleşir Bundan başka eşsiz ve hayranlığa layık dost B K'nin getirdiği mektuplardan sonra sevimli mektuplarınızı 'beklemekte haksızım Ben Sofya'da iken genç, fakat tecrübeli bir dost hanım bana diyordu ki, bir kadın hayran olduğu bir erkek dosta karşı duyulan saygı ve coşkunluğun tesiri altında bulunmalıdır Fakat bu pek mantıki nasihatlere rağmen, çok defa bin bir kere hayran olmuş hanımın bile onunla daima tehlikeli bir tarafı olan konuşmalarına, devam ettiğini görüyordum

Nuri Bey buraya geldi Sizin evinizde geçen sevimli (öğleden sonraları) her an hatırlıyor (dilinden düşürmüyor) Hastahanede meşguliyet ve eğlence mevzuları bulabilmiş olmanızdan memnunum Aziz madam, size hürmetkârâne duygularımı sunmama müsaade ediniz Valideniz hanımefendiye ve küçük dost matmazel Edith'e muhabbetle dolu bin şey

M Kemal


3 Kasım 1913 Pazar Sofya
Aziz Corinne,
Son mektubunu aldım, her gün beni düşündüğünü öğrendiğim için çok memnun oldum ve Afrika Harbi yüzünden kazandığımız şeylere dair verdiğin haberlere teşekkür ederim

Nuri Bey'in, seni gelip görmemesinden endişe ediyordun, işte nihayet evinize gelmiş Sana karşı dostluğunda çok sadık olduğu için bu mevzudaki ihmali cidden hayret verici idi
Cemal Bey'i her zamanki gibi sevimli bulduğunu söylüyorsun, hakkın var, muhakkak ki çok sevimli ve naziktir, bilhassa güzel hanımlara karşı

Biliyorsun ki, Sofya'ya geldiğim ilk gün indiğim Bulgarya Oteli'ni değiştirdim Şimdi Splendide' Palas Oteli'ne yerleştim Yeni yapılmış, cidden konforlu bir otel, banyoları var, oda hizmetçileri var Ne isterseniz var İçindeki eğlenceler orada oturmaya değer

Hayır, hayır, Corinne! Sofya'da bir tek güzel kadın bile görmek mümkün değildir Otelde kalıyorum, çünkü münasip bir ev bulamadım

Cevdet Bey'le çok dostuz Onu bu kadar sevimli bulacağımı ve bu kadar iyi arkadaş olduğunu ümit etmiyordum Evvelki akşam beni Madam Dourzi'ye gotürdü Aralarında çoktan derin tanışıklık olan Parisli Hanım! Evinde kibar insanlar vardı, vekiller ve daha bazı mösyöler Bakara oynanıyordu Ben kumar oynamadığım için küçük bir tanışmadan ve konuşmadan sonra onlarda ayrıldım

Bu Parisli hanımı güzel bulmadığımı sana söylemekliğime müsaade et Zannederim ki, Cevdet Bey'e beni onun evine gotürmesini söyleyen kendisidir

Ayrılırken, bana "bu akşam bizde eğlenemediniz, fakat emin olunuz ki bir başka sefer sizi memnun etmeye çalışacağım" dedi Fakat ben bundan emin değilim Sonra biz Movia Amerika (Yeni Amerika) adında bir Câfe Concert'e gittik Birçok şantözleri Alman, Fransız, ilh kadınlarıydı Bazı mösyöler tarafından davet edilmek için locaların arasında dolaşıyorlardı

Cevdet Bey iki Macar kadınını davet etti Bunlardan biri Almanca konuşuyor, daha küçük olan öteki Macarcadan başka dil bilmiyor Niçin bilmiyorum, ben memnun değildim ve sıkılıyordum Onları locada bırakarak oradan ayrıldık

Otelde yatağa girdiğim zaman gece yarısını geçiyordu

Gündüz, şehirde kısa bir tur yaptım Ekseriya Sefarethanede, büromdayım ve çalışıyorum
Fethi Bey de başka bir şey yapmıyor Yalnız bugün Fethi Bey'le arabaya bindik, beş kilometrelik küçük bir seyahat yaptık
Bana daima kendinden haber ver Bütün kalbimle


Bilmem ki validen hanıma ve Matmazel Edith'e hürmetlerimi sunar mısın?


14/27 Aralık 1913
Aziz Corinne,
Mektuplarını büyük bir memnuniyetle aldım Bütün mektuplarında benim hakkımda ifade etmek lütfunda bulunduğum samimi dostluk hislerine sonsuz teşekkür ederim Emin ol ki, duygular benim tarafımdan da tamamıyla paylaşılmıştır

Bana yazıyorsun ki, son mektubumda, evvelkiler kadar imlâ yanlışı olmadığı için, bundan mektuplarımın bir başkasının kalemiyle yazıldığı neticesini çıkarmışsın Bu küçük dikkati senin tarafından bir cemile (compliment) telakki ederim, zira ben bildiğim kadar Fransızcam üzerinde hiçbir hayal kurmuyorum Bu dili Türkçe kadar bilseydim size yalnız daha sık mektup yazmakla kalmaz, size karşı samimi bağlılığımı daha zarif ve daha seçme bir şekil altında ifade etmeye muvaffak olurdum

İstanbul hadiseleri üzerine bana verdiğin malumat beni çok ilgilendirdi, görüyorum ki her şeyden haberin var

Nuri Bey'in ataşemiliterlerle muhabere seksiyonuna tayin edilmesine çok memnun oldum Çünkü bugüne kadar o büroda bir ataşemiliterin vazifelerinin ne kadar nazik ve resmi olduğunu takdir edebilecek hiç kimse yoktu Bununla beraber Nuri Bey'in yeni vazifelerini başarabilecek bir seviyede olup olmadığını bize zaman gösterecek Kendisi tayinini henüz bana haber vermedi

Geçen gün garda İstanbul'a giden Cavid Bey'i görmeye gittim Refakatinde bulunan Reşad Saffet Bey, bana sizden mektup alıp almadığımı sordu Ona, senin bana birkaç mektup yazmak zevkini verdiğini, fakat benim mektup yazmaktaki tembelliğimin sana cevap vermekten beni alıkoyduğunu söyledim Dikkate ettim ki, sen Reşid Saffet Bey'i çok alakalandırıyorsun Seninle iyi münasebetleri gözönünde tutulursa onun bu tecessüsü beni hiç hayrete düşürmüyor
Görüyorum ki Cevdet Bey'e benim buradaki hareketlerimi gözetlemesini tavsiye etmeye devam ediyorsun Bilmem hangi noktaya kadar, bizzat kendi hareketlerinin kontrol edilmesi lazım gelen bu eski courreur (kadınlara kur yapan)un sözlerine itimad edilebilir

Maamafih hemen itiraf etmeliyim ki, onun sana anlatacağı şeylerde bir hakikat zerresi bulunabilir

Buradaki hayatım yeknasak cereyanını takib ediyor Bugüne kadar hiçbir hâdise onu neşelendirmedi Allah kerim (!) Valdeniz hanıma saygılarımı ve Matmazel Edith'e samimi dostluklarımı sunarım

M KEMAL


12 Ocak 1914 Sofya
Çok aziz dostum,
Son mektubun da ondan evvelkiler gibi beni pek sevindirdi Onları ne kadar dikkate layık bulduğumu ve ne kadar sabırsızlıkla beklediğimi söylemek lüzumsuzdur Sefarethanenin kapıcısı, bana, senin mektuplarından birini getirdiği zaman, içimde büyük bir sevincin uyanması için zarfın üzerinde senin yazını görmek kâfi idi

Birçok yüksek mevkili insanlar arasında bulunduğum halde beni hatırlamaktan hali kalmadığını ve bütün o gros bonnetler (kodamanlar) ve tabiri mazur gör, kocaman zerzevatlarla devamlı münasebetlerinin sana benimle meşgul olmak için rahat bir an bıraktığını görmek ne kadar hoşuma gidiyor
Benim İstanbul'a gelmem için dileklerini, senin tarafından beni daha sık görmek için zihar edilmiş bir arzu şeklinde yorumlamama müsaade et, çünkü senin o kadar geçici telakki ettiğin bir kombinezona iştirak ettiğim tarzında bir düşünceye sahip olduğunu tasavvur edemem Bundan evvelki mektuplarından sen bu vazifeyi bir saman yığınının husule getirdiği ışığa benzetiyordun Bende onun bir kıvılcımından başka bir şey değildim, değil mi?
Nuri Bey'in en yüksek mevkii işgal etmesini hararetle arzu edenlerden biri de ben olduğum halde, onun Birinci Kolordu kumandanlık makamına yükseldiği hakkında bana verdiğin habere inanamayacaktım Zira, bu haberin aslı olsaydı, tasavvur edilen bütün reformların samimiliğine tam bir iman besleyecektim

Benim ihtiraslarım var, hem de pek büyükleri, fakat bu ihtiraslar, yüksek mevkiler işgal etmek veya büyük meblağlar elde etmek gibi maddi emellerin tatminine taalluk etmiyor

Ben, bu ihtirasların gerçekleşmesini vatanıma büyük faydaları dokunacak, bana da liyakatle ifa edilmiş bir vazifenin canlı iç rahatlığını verecek büyük bir fikrin başarısında arıyorum Bütün hayatımın prensibi bu olmuştur Ona çok genç yaşımda sahip oldum ve son nefesime kadar da onu muhafaza etmekten geri kalmayacağım

Kış Sofya'da çok çetindir Bu, beni yaya olarak gezintiler yapmaktan ekseriya alıkoyuyor Mevsimin yegâne eğlenceleri, Sefarethanelerde geçirilen geceler, meslektaşlar arasında küçük toplantılar, bazen da küçük iskambil oyunlarıdır Bu, beni çok eğlendirmeyen ve hiç hoşuma gitmeyen bir hayat

Ümit ederim ki, senin eğlenceleri eksik olmayan İstanbul'da hoş geçen bir hayatın var
Senin, annenin ve hemşirenin saadetiniz için, en hâlis dilekler besliyorum ve daima fedakâr bir dostun olduğuma inanmanı rica ediyorum

M KEMAL

13 Mayıs 1914 Sofya-Hotels "Splendide"
Aziz Corinne,
Nazik mektuplarınızı büyük bir memnuniyetle alıyorum İstanbul'da olup biten her şey hakkında bana malumat verdiğiniz için size çok minnettarım; konserler, çarşılar, kibar âlemi, ilh Bilhassa müşterek ve samimi dostumuz Nuri Bey'e konuşmalarınız Yalnız size şunu söylemeliyim ki, mektuplarınızda bana yaptığınız tarizlere layık değilim

Son iki mektubunuzda Sofya'ya seyahat arzunuzdan bahsediyor, bu konuda size bir şey yazmadığım için bana gücendiğinizi yazıyorsunuz İyi biliyordum ki birçok sebeplerden dolayı bu seyahat sizin için güzel bir şey değildi, nitekim eminim ki, burada saymayı lüzumsuz bulduğum bu sebepleri siz de biliyorsunuz Fazla olarak yakında birbirimizi göreceğimizi ümit ediyorum, çünkü ben de İstanbul'a bir seyahat yapmak niyetindeyim

İlkbahar geldiğinden beri Sofya şehri tamamıyla değişti Balolar ve suvareler bitti Kordiplomatik'in büyük bir kısmı mezun olarak gitti

Derne'de çekilen fotoğrafları veya hiç olmazsa onlardan birer örnek gönderirseniz size pek minnettar olacağım Bunlara bir de kendi fotoğrafınızı ilave ederseniz büyük bir memnuniyet duyacağım

Sizi pek yakında okumak ümidiyle en halis duygularıma inanınız muhterem hanımefendi

M KEMAL

Not: Dünya insanlar için bir dâr-ı imtihandır İmtihan edilen insanın her suale mutlaka pek muvafık cevaplar vermesi mümkün olmayabilir Fakat düşünmelidir ki, hüküm cevapların heyeti umumiyesinden hâsıl olan muhassalaya göre verilir Bu nazariyeyi kabul ettikten sonra, beni bazı noktalardan zayıf ve noksan bulmakla beraber menfii hüküm vermekte istical göstermez ve Cevdet Bey'in mektubunda yer bulan satırlarınız başka manada kelimelerden teşekkül ederdi

7 Aralık Sofya
Aziz Corinne,
Son mektupların bana büyük bir memnuniyet verdi, beni daima hatırladığını öğrendiğime çok bahtiyarım, ben de her an seni düşünüyorum ve senin sevimli refakatinde geçirdiğim güzel anları zevkle hatırlıyorum

Sofya, boş zamanları doldurabilecek hiçbir eğlencesi olmayan tadsız bir şehirdir
Burada çok meşgulüm, günde en az sekiz saat çalışıyorum

Nuri Bey'den, sizin evde birkaç saat geçirmek bahtiyarlığına nail olduğunu bana haber veren bir mektup aldım Orada seninle konuştuklarına dair bazı imâlar vardı Anlaşılıyor ki bu, benden bahsettiğiniz uzun bir konuşma olmuş

İtiraf ederim ki, bana pek vazıh görünmeyen sözlerine nasıl bir mana atfedebileceğim bilmiyorum

Annene saygılarım ve sevimli hemşirene en iyi dostluklarımı bildirmeni rica ederim Güzel ellerini öper ve çok halis bir dostun olduğumu tekrar ederim

KEMAL


14 Haziran 1915
Aziz Madam,
Korkarım ki şöyle diyeceksiniz: "İşte (bir asır) var ki sizden bir haber yok" Eğer Nuri Bey kendisine yolladığım bir mektupta sizin için yazdıklarımı size vermedi ise, beni değil, tabii onu cezalandırmakta haklı olacaksınız İşte haberler, daima büyük başarılarla savaşıyoruz Ümit ederim ki, gümüş imtiyaz, altın Harb Liyakat madalyaları ile ve Almanya'nın Demir Hac nişanı ile dekore edildiğimi ve son defa da miralaylığa terfi ettiğimi duydunuz Bütün aileye saygılar Matmazel Edith, bu defa yaralılara bakmak için de çalışıyor mu? Ben İstanbul'a yaralı gelirsem hanginiz beni tedavi etmek lûtfunda bulunacak?

KEMAL

17 Mayıs 1331 Maydos Karargâhı (Çanakkale)
Aziz dostum,
Son kartınız Maydos'a Fethi'nin bir kartı içinde geldi Siz ki her şeyden haberiniz olduğunu iddia edersiniz, siz ki benim hayatımı takib etmekten memnun olmak istersiniz, nasıl oluyor da benim muharebe meydanında bulunduğumu öğrenemediniz? Bunun, benim hatam olduğunu mu söylemek istiyorsunuz? Tabii, değil mi, cidden hayret ettiniz sanırım, ben Maydos'ta bulunur, gece gündüz düşmanla savaşırım da aziz dostum Corinne bunu bilmez ve kartlarıyla mektuplarını bermutad Sofya'ya gönderir, bunları da benim yerime hep Fethi Bey alır

Vaziyet Çanakkale Boğazı'nda biraz buhranlı bir hal kesbedince aziz dostumuz Nuri'nin eski mevkii olan Tekirdağ'a gidip orada bulunan bir fırkanın kumandasını deruhte etmemi isteyen gayet müstacel bir telgraf aldım Yeni dostlarıma! veda bile edemeden hemen Sofya'dan ayrıldım Biliyordum ki, bu benim tarafımdan bir nezaketsizlikti Mısır'a gitmeden ve Kudüs'te istirahate karar vermeden evvel sizde bir akşam yemeği yiyen ve size hararetle veda eden Nuri hiçbir zaman benim gibi hareket etmek istemez

Neyse, 24 saatte Tekirdağ'da hazırdım ve bir fırka teşkili ile meşgul oldum Sonra teşkil ettiğim fırka ile Maydos'a gitmek ve orada bulunan bütün kuvvetlerin kumandasını deruhte etmek emrini aldım Bu kuvvetler, Çanakkale Boğazı'nı müdafaa eden takriben bir topçu fırkası idi

İki aydır buradayım ve Çanakkale Boğazı'nı, müttefiklerin ihraç teşebbüsünde bulunan donanmalarına ve kuvvetlerine karşı müdafaa ediyorum Bu ana kadar, aziz Corinne, hep muvaffak oldum ve aynı yerde kalırsam, kuvvetle ümit ediyorum ki, daima da muvaffak olacağım
Burada benim ismimin duyulmamasına hayret etmemeli, çünkü ben, mühim bir muharebenin kahramanı olarak Mehmed Çavuş'a şeref kazandırmayı tercih ettim Tabii, şüphe etmezsiniz ki, muharebeyi idare eden sizin dostunuzdu ve savaş gecesi muhariblerin saflarında Mehmed Çavuş'u bulan da o idi

Corinne, Sofya'dan ayrıldığımı ve burada bulunduğumu size niçin haber vermediğimi bana sormayınız Anlıyorsunuz ki, çok ciddi bir şekilde meşgulüm ve şüphe etmemelisiniz ki, hafızalarımızda silinmez çizgilerini çizdiğimiz güzel anları asla unutamam

Zaman geçer, fakat dostlar arasındaki bağları daima kuvvetlendirir Mektubu elinize vermesi için size fırkamdan bir zabit gönderiyorum Çünkü posta ile ancak manasız bir kaç kelime yollamak mümkün Siyasi ve askeri, umumi vaziyeti nasıl gördüğünüzü bana açıkça söyleyiniz Corinne Ben bu mevzuda size izahat veremem

Cevdet Bey, hiç değilse pazar günleri sizi ziyaret ediyor mu? Etmiyorsa ona sizi görmesi için yazınız ve söyleyiniz ki, her türlü yanlış anlaşmalara rağmen, ben onun samimi dostuyum ve bana mektup yazmasını arzu ediyorum

Siz bana, kısa, basit kartlar yollayabilirsiniz

Size istenilen zamanda cevap veremezsem, ümit ederim ki beni mazur görürsünüz

Matmazel Edith'e samimi dostluklarımı arz ederim Valideniz hanıma ve pederinize lütfen hürmetlerimi bildiriniz

Geçmiş zaman ve geçmiş zamanın hatıraları edebi bir hayata maliktir
Beni unutmayınız Corinne, hatta bu harbde ölsem bile

19 Fırka Kumandanı KEMAL


20 Temmuz 331 (915)
Aziz Madam,
Karargâhımın kâtiplerinden Hulki Efendi'nin İstanbul'a seyahatinden faydalanarak size bu mektubu yazıyorum

Birkaç gün evvel içinde latife sözleri bulacağınız bir kartpostal yollamıştım
Burada hayat, o kadar sakin değil Gece gündüz, her gün çeşitli toplardan atılan şarapneller ve diğer mermiler başlarımızın üstünde patlamaktan hali kalmıyor Kurşunlar vızıldıyor ve bomba gürültüleri toplarınkine karışıyor Gerçekten bir cehennem hayatı yaşıyoruz

Çok şükür, askerlerim pek cesur ve düşmandan daha mukavemetlidirler Bundan başka hususi inançları, çok defa ölüme sevk eden emirlerimi yerine getirmelerini çok kolaylaştırıyor Filhakika onlara göre iki semavi netice mümkün: Ya gazi veya şehid olmak Bu sonuncusu nedir bilir misiniz? Dosdoğru cennete gitmek Orada Allah'ın en güzel kadınları, hurileri onları karşılayacak ve ebediyyen onların arzusuna tâbi olacaklar Yüce saadet

Sizin mantıki nasihatlerinizi beklerken şimdiki hâdiseler yüzünden kazandığım sert karakteri yumuşatacak romanları etüd etmeye ve böylece ümit ederim ki, hayatın hoş ve iyi taraflarını hissedecek hale gelmeye karar verdim

Herkesi teshir eden sevimli ve nükteli konuşmanızdan en büyük zevki almak benim için imkânsız olmasaydı, aşk duygularından ve kendisiyle nadiren fikirlerimin birleştiği bir insanın hayat görüşünden başka bir şey ilham etmeyen bir romanın tefrikalarını okumak ihtiyacını duymazdım Fakat cereyan eden ve bana kısa bir müddet içinde bitecek gibi görünmeyen hadiseler beni Hulki Efendi'ye birkaç roman ismi vermenizi rica etmek zorunda bırakıyor Gidip satın alabilsin diye
Valideniz hanımefendiye ve pederiniz beyefendiye hürmetlerimi ve Matmazel Edith'e en samimi hislerimi arz etmenizi ve en hararetli ve hürmetkârâne bağlılıklarıma inanmanızı rica ederim aziz madam

Adres: Miralay M Kemal 19 Fırka Kumandanı Maydos
yahut
Miralay M Kemal
Arıburnu Maydos


6 Mayıs 1916 Siird
Aziz Madam,
Bu defa size hakiki dostluğumuzu hatırlatmak için ilk önce ben kalemi elime alıyorum Batıdan doğuya kadar devam eden uzun ve yorucu bir yolda iki ay kadar seyahat ettikten sonra bir istirahat anı bulunabileceğine inanılır, değil mi? Fakat, heyhat! Görülüyor ki, bu ancak ölümden sonra mümkün olacak Fakat bu hayali rahata kavuşmak için Allah'ımızın cennetine gitmeye kolay kolay razı olacak değilim

Yarın başka bir seyahat istikâmetinde gideceğim Diyarıbekire gelen Nuri'ye beni bugün bulunduğum Siird'den üç gün uzakta Miyotarkin'de bulmasını emrettim
Nihayet üç gün sonra birbirimizi göreceğiz ve eminim, geçmiş günlerden, bilhassa sizin aziz varlığınız sayesinde yaratılan iyi ve sevimli hatıralardan hararetle bahsedeceğiz

Bu satırları yazarken Doktor Hüseyin Bey yanımda, size ne yazdığımı soruyor ve kimlerin

Matmazel Edith'e ait olacaklarını anlamakta ısrar ediyor Çok memnun olsun diye, aziz Edith'in melekâne tavırlarla fala baktığı tatlı anları hatırlamaklığımıza müsaade ediniz
Valideniz hanımefendiye seçkin hürmetlerimi arz ederim

Doktor, Matmazel Edith için yazdığım cümleyi dinledikten sonra beni yalnız bıraktı Ben, yalnızım, fakat her şeyi tasvirden acizim bu sayfaların geri kalan kısmını önümde bulunan bir kitaptan aldığım bazı sözlerle dolduruyorum: "Orduların hâlâ devam eden mekanik hareketleri sona ermek üzereydi Zira halkın harareti söndüğü zaman askerler bulunmaz Ruhların takati bittiği zaman generaller kendilerine geçmezler ve zaferler, askerlerle, generallerle ve para ile birlikte sona erer" Mignet

Son söz: "Ya hiç doğmamış olmak veya hiç unutulmamak isterdim" Chateaubriand

Adres: General Mustafa Kemal Diyarıbekir

17 Eylül 332 (916)
Aziz Madam,
Sizi 40 gün yatakta kalmak zorunda bırakın hastalığı bana haber veren mektubu aldım Bu havadis beni çok üzdü, fakat yine de sizin bu mektubunuz beni teselli etti, zira yatakta yazıldığı halde, bu mektubu, sıhhatinizin bir delili diye kabul ettim

Karargâhıma gideli ve Nuri Bey'i yalnız bırakalı 15 gün var Son muharebeleri idare ettiğim bir ay zarfında Nuri Bey, Hüseyin Bey ilh ilh ile hemen her gün beraberdik Kıymet verdiğimiz insanlarla birlikte ateşe ve ölüme göğüs germek ne zevk

Bu umumi savaşlar sırasında zavallı Faik Paşa alnından bir kurşun yiyerek şeref meydanında can verdi

Eski dostunun kahramanlık misalini takip etmek isteyen Nuri Bey'in coşkunluğu görülecek şey! Allah'tan, cennette kendisi için yapılan, fakat henüz inşâ halinde bulunan köşk tamamıyla bitinceye kadar sabretmesi için verdiğim nasihatlere kulak astı

Muş dağlarındaki kumandanımızın manasız bir mektubundan bahsediyorsunuz Müsaade buyurunuz, size haber vereyim ki hanımefendi, ben de bu zattan her gün hiçbir mana ifade etmeyen mektuplar alıyorum Anlaşılıyor ki bu zat, son zamanlarda Türkçe şiirleri Fransızcaya tercüme etmekle meşgul olmaya başlamış Alayın bir kumandanı ve Nuri Bey'in başarılarının bir afişçisi Fuad Bey (Salih Efendi size bu mevzuda eğlenceli izahat verebilir) bana bir mektup göndermiş ki, orada edebiyatımızın şu güzel tercümesi var:
"L'air de I'amour soufle, dans la Monsieur ou, moi ou"

Bu, şu beytin tercümesi imiş:
"Havayı aşk eser serde, Efendim nerde, ben nerde"

Bu tercüme bana Harbiye Mektebi'ndeki arkadaşlarımdan biriyle bir Fransız kızı arasındaki konuşmayı hatırlattı:
- Matmazel, bana bir şeftali verir misiniz?
- Şeftali yok bende mösyö

Zavallı mösyö, ne manaya geldiğini yalnız kendisinin bildiği Türkçe bir tabiri Fransızca'ya tercüme etmişti

Ali Şevket adındaki bu zat, tercümelerine ısrarla devam ederek, nihayet Arnavutluk Krallığı'nın Harbiye Nazırı oldu

N B'yi işgal ettikten sonra çok istikbal ümit ediyoruz

Valideniz hanımefendiye ve sevimli hemşirenize en seçkin muhabbetlerim ve hepinize bin şey

M Kemal


Bir kart
Aziz dost,
İşte Arıburnu'nda İngilizlerle savaştayım Düşmanın esaslı kuvvetini ezdim, bakıyyesi de cesur kıtaatım tarafından sahilde donanma tarafından himaye edilen bir noktaya sürüldü

Pek ziyade ümid ederim ki, düşmanın tam imhası haberini yakında alacaksınız

Matmazel Edith'e, Türk dilinde ilerlediği için tebrikler ve cümlenize hürmetler


M Kemal
Anafartalar Ordu Grup Kumandanı
Aziz madam,
Bana göndermek lütfunda bulunduğunuz kitapları ve hediyeleri aldım Bunun beni ne kadar sevindirdiğini tasavvur edemezsiniz Şükranlarımı ifade için yeter derecede kelime bulamıyorum Bilhassa son mektubunuz beni son derece memnun etti

Sizinle uzun uzun konuşamadığım için beni mazur görürsünüz Beni işgal eden çalışmalarımı tasavvur edersiniz İlk fırsatta size daha uzun yazmaktan geri kalmayacağım
Şimdilik en acele hürmet ve selamlarımı kabul buyurunuz Ebeveyninize de hürmetlerimi bildirmeyi unutmayınız

M Kemal
Anafartalar Ordu Grup Kumandanı


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.