Neden sevinçler değil de hüzünler iz bırakır? |
06-25-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Neden sevinçler değil de hüzünler iz bırakır?NEDEN SEVİNÇLER DEĞİL DE HÜZÜNLER İZ BIRAKIR? İki mahkum, yağmur sonrası demirlerin arasındaki küçük pencereden dışarı bakar Biri der ki “Öf her taraf vıcık vıcık çamur oldu!” Diğeri der ki “Kaldır kafanı bak ebem kuşağı çıktı rengarenk!” En son siz kime iyilik yapmıştınız? Peki en son size kim kötülük yapmıştı? Bize iyiliği dokunan insanları çabuk unutuyor ama kötülüğü dokunanları unutmuyoruz… Günde binlerce başarılı cerrahi müdahalede bulunan doktorları görmüyor, bir tane sargı bezi unutan dikkatsiz doktoru unutmuyoruz… Yine binlerce polis namusuyla dürüstçe işini yapıyor, rüşvet alan iki polisten dolayı tüm teşkilatı karalıyor ‘hepsi böyle bunların’ diyoruz… Gündemden düşmeyen iki tane mankeni biliyor, hepsini de öyle kabul ediyoruz Terk ettiklerimizin sayısını bilmiyor, terk edenleri unutmuyor ve asla affetmiyoruz… Yolsuzluk yapan -deprem sonrası da yargılanan- müteahhidi Veli Göçer’i tanıyor, ama yıkılmayan yüzlerce binayı yapanları tanımıyoruz İktidarın yaptıklarını görmüyor yapmadıklarını biliyoruz Öğrenciyken iyi notu biz alıyor kötü notu 'hoca verdi' diyoruz… Neden sevinçler değil de hüzünler iz bırakır yürekte? Sayısız örneklendirilebilir bunlar Biz iyi şeyleri unutmada balık hafızamıza sığınıyor, kötü şeyleri unutamamada deve kinine bürünüyoruz Sürekli şikâyet ediyor, sürekli bir yerlerimizi kanatıyor, bir türlü mutlu olmayı beceremiyoruz… Oysa Oktay Rıfat nasıl güzel değiniyor hayatın ıskaladığımız yerlerine, farkında olamadıklarımıza, kıymetini bilemediklerimize: Son Söz Bogazindan likir likir gecen Şu suyun kiymetini bil Nedir ki bu mavilik deme Pencereden görebildigin kadar Göğün kıymetini bil Kıymetini bil çiçek açmış bademin Güneşli odanın çamurlu sokağın Beyazın siyahın yeşilin Pembenin kıymetini bil Dirilik öyle bir şey yürekte Sevinçle çırpınır Kavak yelleri eser insanın başında İnsanoğlu kızar öfkelenir savaşır Halk için girişilen savaşta O korkulu sevincin Öfkenin kıymetini bil Bil ki bu Budur işte Güneş yalnız dirileri ısıtır Güneşin kıymetini bil Kötüyü düşünmek kötüyü çağırmaktır unutmayın! Polyanna olun demiyorum ama karamsar da olmayın Yarım bardak suya baktığınızda ‘bu bardağın yarısı boş’ demeyin, ‘bu bardağın yarısı dolu’ deyin yeter… Çocuğunuzun, sevgilinizin, babanızın, elemanınızın, patronunuzun dolu tarafını görün; kötüye meyletse de kalbiniz, aklınıza iyi yanlarını getirin… Hepimiz bu ülkedeyiz, eksik olanları hepimiz yaşıyoruz ama yaşadıkça ve yoğunlaştıkça da eksildiğimizi görüyoruz… Enerjimizi yitiriyor, etrafa nefretle bakıyoruz Siz umut dolu cıvıl cıvıl çevreniz olsun istiyorsanız; siz öyle olun önce! Siz somurtan, sürekli dert yanan şikâyet eden birini ne kadar istemiyorsanız bilin ki onlar da istemiyor… Şimdi sorun kendi kendinize: “Ben ne kadar aranan bir arkadaşım ve arkadaşlarımın beni aralarında görmek istemelerinin gerçek sebebi ne?” Bir de tavsiye -naçizane- siz de sizin geçmişinizde çocukluğunuz dâhil kötü iz bırakan kimler varsa, hepsini affedin yüreğinizde, ama samimiyetle… İşte o zaman rahatlayacak ve bunca yıldır nasıl kendi kendinizi boşu boşuna yediğinizi anlayacaksınız Ama önce kendinizi affetmek şartıyla! Şimdi sıra sizde Sevinçler iz bıraksın artık yüreklerinizde Bedirhan Gökçe |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|