Göğüs Alm.Brust(f) Fr.Poitrine(f).sein (m)İng.Chest.breast

Eski 02-24-2014   #1
Muko61
Varsayılan

Göğüs Alm.Brust(f) Fr.Poitrine(f).sein (m)İng.Chest.breast



GÖĞÜS

Göğüs AlmBrust(f) FrPoitrine(f)sein (m)İngChestbreastKarın ile boyun arasında yer alan gövdenin üst bölümü




Göğüs,arkada on iki çift göğüs omuru,yanlarda on iki çift kaburga ve önden de göğüs kemiğiyle sınırlandırılmıştırKarın boşluğundan diyafram kası ile ayrılırBirçok kemik ve kıkırdak birbirine bağlanmış olarak göğüs kafesini meydana getirirlerKemik ve eklemlerin çokluğu, kaburgaların bazı kısımlarının kıkırdak dokusundan yapılmış olması,göğüs kafesine kolay hacım değiştirmek imkanlarını ve aynı zamanda duvarların elastikiyetini sağlarlarGöğüs kafesi duvarlarının bu özelliği yaptığı görevler bakımından çok önemlidirHafif olan duvarları az kas çalıştırmak ve az enerji sarf etmek suretiyle harekete geçirebilirizNefes alırken kasların çekme kuvveti etkisiyle genişleyen göğüs boşluğu,kasların etkisi ortadan kalktıkça duvarlarının elastikiyeti sayesinde,başka kasların çalışmasına ihtiyaç kalmadan,nefes verme sırasında küçülerek eski durumuna dönerDünyaya geldiğimiz andan itibaren hayatımızın sonuna kadar durmadan her dakika 12-20 defa tekrarladığımız solunun hareketleri için bu durum çok elverişlidirAksi takdirde her nefes alıp verişimizde aktif olarak enerji harcasaydık,enerjimizin büyük kısmı bu işe giderdi

Göğüs boşluğunun iç yüzü plevra denilen bir zarla astarlanmış gibi sarılmıştırBu zar iki katlı olup, bir katı göğüs boşluğunun iç yüzünü kaplarken,diğer katı akciğerlerin üzerini sararİki akciğer zarı katı arasında çok dar bir aralık mevcutturBu boşluktaki negatif basınç sayesinde akciğerlerin hava ile şişmesi ve boşalması mümkün olmaktadırGöğüs kafesine dıştan bir delik açılır ise,akciğerlere dıştan ve içten yapılan basınç aynı olur, elastikiyet kuvvetini yenerek akciğerleri şişiren basınç farkı ortadan kalkarBu halde elastikiyet kuvvetinin etkisi ile akciğerler göğüs duvarlarından uzaklaşır,küçülür ve balonun inmesi gibi büzülür kalırBu duruma gelmiş olan akciğerler ancak içeri giren havanın alınıp,tekrar negatif basınç husule getirilmesi halinde şişebilirler

Göğüs boşluğu ortada "mediasten" adı verilen (latmediastinum) bir bölme ile birbirinden tamamen ayrılmış iki parça halindedirÖn ve arka mediasten diye iki bölümden meydana gelmiş olan bu kısım hayati önemi olan organları bulundurması bakımından mühimdirÖn mediastende kalp,timus bezi, kalpten çikan büyük damarların başlangıç kısımları,kalbe gelen damarların son kısımları,diyafram siniri bulunurArka medistende ise,soluk borusunun göğüs parçası,aort damarının göğüs parçası,yemek borusu,vagus sinirleri,"ductusthoracicus" denilen ana lenf(akkan) kanalı ve çeşitli damarlar bulunurMediastende bulunan bütün organlar gevşek bağ dokusu ile birbirlerine bağlıdırlar

Göğsün şekil bozuklukları:

Kunduracı göğsü: Göğüs kemiğine yapişan kaburgaların bilhassa alt kısımda içeriye çökmesidirBu çöküntü gözle kolayca fark edilir Göğsün ön- arka çapı küçülmüştürYatar vaziyetteyken bu çukura konan su burada durabilir

Kuş göğsü (Güvercin göğüs): Göğüs kemiğine yapişan kaburgaların öne doğru çıkıntı yapmış olması halidirGöğüs öne doğru kabarık görülür Göğsün ön-arka çapı artmıştırkunduracı göğsü ve kuş göğsü durumları zararsız şekil bozukluklarıdır Görünüşü bozmaları bakımından rahatsızlık verebilir

Fıçı göğüs: Amfizem hastalığında görülen göğüs şeklidirGöğüs ön-arka ve yan çaplarında genişleme vardırBunun sebebi hava yollarındaki genişleme ve havalanmanın artması sonucu akciğerin aşırı şekilde şişmesidirAkciğerle beraber göğüs duvarı genişleyip,fıçı şeklini almıştır

Göğüs Ağrıları

Göğüs bölgesinde duyulan ağrılar başlıca iki gruba ayrılır;Yan ağrılar, orta hatta duyulan ağrılar

A- Yan ağrıları:Akciğer dokusu hassas değildirbundan dolayı akciğer hastalıklarında genellikle ağrı yoktur Buna karşılık akciğer zarı çok duyarlıdırBu sebeple akciğer zarının da iştirak ettiği akciğer hastalıklarında veya bu zarın kendi hastalıklarında şiddetli ağrı duyulurMesela,zatürrede ( akciğer iltihabı) zar da tutulmuşsa,şiddetli ağrı ile başlarBu ağrı soluk alıp vermekle artarBundan ötürü derin soluk alınamazSolunum ağrılı ve sathi (yüzeysel) dirAğrılı bölgeye bastırmakla ağrı artarGenellikle"batıcı"bir ağrıdır"bıçak saplanır gibi"tarif edilir

Kaynak:Yeni Rehber Ansiklopedisi cilt 8 sayfa 82-83-84 frmsinsinet için yazılmıştır

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Göğüs Alm.Brust(f) Fr.Poitrine(f).sein (m)İng.Chest.breast

Eski 02-25-2014   #2
Muko61
Varsayılan

Cevap : Göğüs Alm.Brust(f) Fr.Poitrine(f).sein (m)İng.Chest.breast



Benzer ağrı,zarın göğüs duvarını ve akciğer dokusunu saran iki yaprağı arasında sıvı toplanmağa başladığı zaman da duyulurAğrının sebebi zar yapraklarının birbirine sürtünmesidirSıvı toplanınca yapraklar birbirine sürtünemez ve ağrı kaybolurSıvı çekilirken sürtünme tekrar başlayacağı için ağrı tekrar ortaya çıkarBu duruma sebeb ,çok defa verem hastalığıdır Akciğer kanserinde akciğer zarı,kaburgalar veya omurgalar hastalığa eşlik ederler ise ağrı bulunur

İnterkostal (kaburgalar arası) kas ve sinirlerin ağrısı da ,şiddetli yan ağrısına sebeb olabilirZona hastalığında yanma ile beraber şiddetli ağrı vardır

B- Orta hatta duyulan ağrılar:Bunlar iki gruba ayrılır: Ani ve çok şiddetli ağrılar,tekrarlayan ve fazla şiddetli olmayan ağrılar

1- Ani ve çok şiddetli ağrılar:a) Miyokart infarktüsü (kalp krizi) Kalbi besleyen koroner damarların ani olarak bir pıhtı parçasıyla tıkanması veya duvar içi kanamanın şişerek koroner damar boşluğunu tam olarak doldurması ve tıkaması sebepleriyle bu damarın beslediği kalp kası bölgesindeki hücrelerin ölümü b) Akut perikardit: Kalbi saran zarın ani olarak iltihaplanması c) Pnömotoraks: Akciğerler ile göğüs duvarı arasına çeşitli sebeplerle hava dolması

2- Tekrarlayan ve fazla şiddetli olmayan göğüs ağrıları: Anjina pektoris; Kalbi besleyen koroner damarların sklerozu (daralması) sebebiyle bu damarların beslediği kalp kası bölümünde beslenmenin bozulmasıBu ağrının iki tipi vardır;a) Düzenli anjin,b)Düzensiz anjin





Bu ağrı genellikle eforla gelir Orta hatta göğüs kemiğinin hemen arkasında genişçe bir alanda duyulurHasta avucunu,yumruğunu göğüs kemiği üzerine koyar ve burasının bir mengene ile sıkıştırıldığını veya ağır bir taş konduğunu ifade ederBu ağrı bant şeklinde göğsün iki yanına,sık olarak sol omuza, kola veya her iki kola birden vururBoyna ,çeneye,hatta diş etlerine,sırta,mide bölgesine yayılabilirAyrıca midenin her bölümünün göğüs içine fıtıklaşması,yemek borusunda mide asidinin yukarı kaçması sebebiyle yanma; yemek borusu iltihabı,yemek borusu kanseri ani soluk borusu ve bronş iltihaplarında göğsün orta hattında ağrı olur

Hasta ağrı sebebiyle yapmakta olduğu işi bırakmak zorunda kalır Genellikle 10 dakikadan az sürer istirahatle birkaç dakıkada geçerHastanın rengi solar, şakaklarında hafif ter belirebilir,ölüm korkusu bulunabilirÇok kerre geğirmeyle ağrı geçtiğinden hasta ağrının mideden geldiğini sanır Ağrının sıklığı ve şiddeti güne göre değişirBazı gün rahatlıkla çıkılan yokuş ,ertesi gün ağrıya sebeb olurAğrı trinitrine (nitrogliserin)veya dil altı isosorbit dinitrat (isordil 5 mg) ile hemen geçerBu tip anjin seneler sürmesine rağmen enfarktüsle sonlanmayabilir

Düzensiz anjina pektoris: Düzenlianjina pektoristen daha tehlikelidirDaha evvel düzenli tip anjini olan ve ancak belli durumlarda ağrısı gelen hastadagünün birinde ağrılar daha sık gelmeye en küçük hareketlerde bile ,hatta otururken ve yatarken gelmeye başladıİlaçlara iyi cevap vermezYarım saate kadar devam edebilirTerleme,bulantı,kusma,bazende nefes darlığı bulunabilirMyokard enfarktüsü sanılırElektrokardiografi ve labaratuvar tahlilleri ile enfarktüs olmadığı anlaşılırBu hastalarda 3-4 ay içinde myokard enfarktüsü veya ani ölüm görülme ihtimali fazladırBu bakımdan enfarktüs habercisi kabul edilmektedir


Kalp nörozu denen durumda ise,hastalar kalplerinin ağrıdığından şikayet ederlerFakat burda sol meme altını parmaklarıyla gösterirler ve ağrının yayılması yokturArasıra iç çekme ,hazımsızlık ,gaz şikayetleri,kabızlık bulunurDaha çok psikolojik sebeplerle bu tip şikayetleri olan hastaların kalp grafileri normaldirKalp hastalığı yoktur

Kaynak Yeni Rehber Ansiklopedisi 82-83-84 sayfa 8 cilt frmsinsinet için yazılmıştır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.