Fuzuli Sözleri Ve Beyitler

Eski 12-20-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Fuzuli Sözleri Ve Beyitler





Fuzuli Sözleri ve Beyitler
Fuzuli Sözleri - Fuzuli Gazelleri - Fuzuli Beyitler - Fuzuli

Leyla Dilinden Gazel

Felek, bağrımı kan etmeden, gönlüm açılıp serpilmedi;
Beni böyle ağlatıp inletmeden sevindirmedi

Kılmadan zulm ile yüz parça su yaralı göğsümü,
Bu bahçede, gül gibi, bir anlık bile güldürmedi

Şükür ki, felek muradımı verdi de; ümitsiz kılıp,
Bu aşk ve sevgi isinde beni pişman eylemedi

Dert yokmuş kimsede; yoksa, ask feyzi tabibi
Kimde dert gördü de, o derde derman eylemedi?

İnsanoğlu sabırsızdır; yoksa zaman
Hangi isi yavaş yavaş kolaya döndürmedi?

Gözyaslarımın seli yeryüzünü kapladı, ama mutluyum;
Çünkü o sel, sabrımın binasını viran eylemedi

Aşk alış verisinde, dosta kavuşma kazancını elde ettim;
Ey Fuzuli! Canana canini veren, asla ziyan eylemedi

Mecnun Dilinden Gazel

Öyle sarhoşum ki, idrak edemem, dünya nedir;
Ben kimim, saki olan kim, acaba bu şarap nedir?

Gerçi, canandan çılgın gönlümün arzusunu istiyorum; ama,
Bilemem çılgın gönül arzusunu ki, canan sorsa, nedir?

Madem bir kez kavuşmak, aşığı vuslata kandırır;
Peki maşuktan aşığa her dem bu istiğna nedir?

Dünya ve alem felsefesinden anlayan, bilge sayılmaz;
Bilge ona derler ki bilmesin hiç, dünyadakiler ve dünya nedir!

Ey Fuzuli! Ah ve feryatların incitmekte alemi;
Eğer aşk belası ile başın hoşsa, o zaman bu dava nedir?

Leyla Dilinden Gazel

Ey beni çılgın eden: benden bu kaçış hali nedir?
Niye sormazsınki, bu çılgın gönlümün ahvali nedir?

Eğer bana halk içinde ilgi göstermezsen mazursun:
Ama tenhada da yüz vermezsin, bu korku nedir?

Halimi bilmediğin için bana açmıyorsan, anlarım;
Ya halimi bilip de kasten bilmezden gelmek nedir?

Bülbülün gayreti gül arzusu yolundadır derler;
Ama gulu gördüğünde meyletmez, peki bu dava nedir?

O peri yüzlü, ben rüsvaya hiç etmez iltifat
Ey Fuzuli! Bilmem ki, ben rüsvanın sucu nedir?

Mecnun Dilinden Gazel

Gönül hayalle avunup, vuslata meyletmez;
Gönül dışında bir yar olduğunu aşık hayal etmez

Hakikat ehli, kendini güzellik ve cemale kaptırmamalı;
Gerçek aşk asla bir kusur kabul etmez

Kamil aşk isteyen, sekil güzelliğinden sakınır;
Çünkü sekle bağlanmak, aşığı olgunluk sahibi etmez

Şekilcilik, aşk ehlinin cehaletine delildir;
Halbuki, akilli olan, bir gün ayrılınacak olanla birleşmez

Dost, gönülde yerleşse, gözde niçin dolaşsın?
Muhabbet, sabit olsa, öz mekanından göçüp gitmez

Gönül levhası masiva lekesinden daima beri olmalı;
Tevhit ehli olan, idrak sayfasına zülüften ve benden nakış çekmez

Mana ehli, sekil için iradesini kaybetmez asla;
Hakikat cevherini mecaz cahilliğine çiğnetmez

Gönül ehli olan, suret ehlinin hilesine bağlanmaz;
Fuzuli ise bağlanmıştır; demek ki hali idrak etmez

Leyla Dilinden Gazel

O dilber ki, devamlı aşığa yüzünü göstermez;
Noksan kalır; bakış feyzi bulup, olgunluk kesbetmez

Aşıkları kendine çekmeyen, gerçek maşuk sayılmaz;
Ne çıkar o suret güzelliğinden ki, hal ehlini cezp etmez?

Maşukun yüzü, bilge olmayandan gizli kalmalı;
Çünkü bilge olmayan, Allah?ın sanatını idrak etmez

Güzellerin vuslatına talip olan, nefsin arzusudur;
Yoksa gerçek aşk için: ayrılık: ya da vuslat: fark etmez

Maşuk, aşığın var olan hayat nakdini harcıyor;
Korkulur ki, bu zulmü maşukuna aşık helal etmez!

Güzeller naz cilvelerini mecaz ehline göstersinler;
Hakikat ehli, kendini zülüf ve bene müptela etmez!

Fuzuli, suret aleminde şaşkın ve gafil gezer durur
Nasıl gafil? Bu sevdanın sonunu hiç hayal etmez

Mecnun Dilinden Gazel

Biz cihan sarayını gerçekte viran bilmişiz;
Esenlik hazinesini bu virane içinde gizli bilmişiz

Gerçi suretperest, taklit ile kendini alim bilir;
Gerçekler aleminde biz onu cahil bilmişiz

Habersizler, şarabi, rahatlık içkisi sanırlar;
Biz zamanın bilgesiyiz; onu dökmüş; kan bilmişiz

Anladık ki, alem mülkü kimseye vefa eylemez;
O zamandan beridir; onu Süleyman mülkü bilmişiz

Ey Fuzuli! Ayrı sanmışın mescidi meyhaneden;
Meğer ne hata imiş ki, biz seni hep irfan ehli bilmişiz!

"Şeb-i yeldâda uzar fecre kadar kıssa-i aşk,
Ta ki Mecnun bitirir nutkunu Leyla söyler"

FUZÛLÎ

Vermeyen cânın sana bulmaz hayat-ı câvîdân,
Zinde-i câvîd ana derler ki kurbândır sana"

FUZÛLÎ

"Öyle sarhoşum ki idrak etmezem dünya nedir,ben kimim?
Sakî olan da kim? Mey-û sahbâ nedir?"

FUZÛLÎ


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.