1989 Sonrası Bulgaristan Türkleri |
11-25-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
1989 Sonrası Bulgaristan Türkleri1989 Sonrası Bulgaristan Türkleri 10 Kasım 1989'da Jivkof rejiminin yıkılması akabinde Bulgaristan Devlet Konseyi, 1984 - 89 arası dönemde Türk ve diğer azınlıklara karşı yapılan hataları kabul etmiş ve bunların düzeltileceğini vaadetmiştir Böylece zorla değiştirilen Türk adları iade edilecek, Türkçe konuşma yasağı kalkacak ve Türk çocukları kendi okul ve anadillerinde eğitim yapabileceklerdi Ancak bu konuda Türk toplum temsilcileri ve Bulgar yöneticileri arasındaki görüş ayrılığı uzun süre giderilemedi Temmuz 1991'de resmileşen yeni Bulgar anayasası da, azınlıklara kendi anadillerini öğrenme ve kullanma hakkı tanıyordu Buna rağmen Türk öğrencilerin Türkçe dersler alması sürekli erteleniyordu Bunun üzerine Türk aileler, çocuklarını okullara göndermeme ve açlık grevi yapma gibi yöntemlerle Bulgar yönetimini protesto ettiler Bu tepkiler karşısında Eğitim Bakanlığı, Türkçe derslerin başlatılması kararı aldı Ancak bu haktan ilk ve ortaokullara devam eden Türk çocuklarından sadece %40'ı faydalanabiliyordu (toplam 100 bin öğrenciden 40 bini) 89 büyük göçü ile Türk aydın ve öğretmenlerinin çoğunun Türkiye'ye gitmesi ile, Türkçe ders verecek eleman bulunamaması diğer bir olumsuzluktu Böylece bir kez daha Türk öğretmen yetiştirilmesi gündeme geldi Bu kapsamda; 1992'de Şumnu Yüksek Pedagoji Ensititüsü ve 1993'de Kırcaali İlk ve Ortaokul Öğretmen Ensititüleri'ne Türkçe öğretmeni yetiştirecek sınıflar açıldı Benzer şekilde 1990'da Sofya'da ön lisans düzeyinde İslam Ensititüsü ve Şumnu'da İmam-Hatip Lisesi açıldı Bunları 1991'de Ruscuk ve Mestanlı İmam-Hatip liseleri izledi 1989 sonrası Bulgaristan'da kurulan 160 civarındaki siyasi partinin 4'ü Türklere aitti Bunlar: (1) Hak ve Özgürlükler Harekatı (HÖH), (2) Demokratik Gelişim Harekatı (DGH), (3) Demokratik Adalet Partisi (DAP) ve (4) Türk Demokratik Partisi (TDP) olarak belirtilebilir Bu partilerden ilki olan HÖH Partisi, 1990 seçimlerinde 400 üyeli parlemontaya 23 millletvekili soktu Aynı parti, 1991 seçimlerinde oyların %755'ini aldı ve milletvekili sayısını 24'e yükselti Daha sonra yapılan yerel yönetim seçimlerinde ise, 27 belediye başkanı ve 653 köy muhtarlığı kazandı Aralık 1994 seçimlerine üç Türk partisi katıldı Bunlardan en büyüğü olan HÖH, %544'e tekabül eden 282000 oy aldı Bu partinin bir önceki seçimlere göre 160000 dolayındaki oy kaybı; bir bakıma iktidar ortağı olduğu bir önceki dönemde varlık gösterememesi, Türkiye'ye göçün sürmesi ve oyların bölünmesi gibi sebeplere dayanmaktadır Üç Türk partisinin Aralık 94 seçimlerinde aldıkları oy toplamı 320000 dolayındadır Türkler, HÖH ve diğer Türk partilerinden memnun olmadıkları için bunlara oy vermemişlerdir İyi hazırlıklı ve programlı bir Türk partisi, muhtemelen 700000 dolayında oy alabilecektir Ayrıca Türkiye'de bulunan soydaşlarımızdan 50000 dolayında bir kitle Aralık 94 seçimlerinde oy kullanma hakkına sahip olmasına rağmen bunlardan ancak 2700'ü oy kullanmıştır Aralık 1994'de yapılan seçimleri, ülkenin içinde bulunduğu sosyal ve siyasi kaos ortamını lehine çeviren Bulgaristan Sosyalist Partisi kazanmıştır Türklerin zorla Bulgarlaştırıldığı dönemde Eğitim Bakanı olan Dimitrov yeni hükümetin Eğitim, Bilim ve Teknoloji Bakanı olmuş ve Türklere baskı ve işkence yapan emniyet mensupları da önemli görevlere getirilmiştir Bu dönemde hükümet, Müslüman halkın seçtiği Fikri Salih'i başmüftülük görevinden almış ve çeşitli entrikalarla Nedim Gencev'i Yüksek Diyanet Kurulu Başkanlığı'na ve Gencev'in bir yandaşını da Başmüftülük makamına getirmiştir Bu atamaların Müslüman halk tarafından kabul edilmemesi üzerine, atanmış ve seçilmiş olmak üzere ülkede bir Başmüftü ve müftüler sorunu yaşanmıştır Müftü atamasının Yüksek mahkeme tarafından reddi uygulanmamıştır Bulgaristan nüfusu ve aktif iş gücü, 89 göçü sonrası büyük oranda azaldı Bu göçün dışında 250 bin dolayında Bulgar genci batı ülkelerine iltica etti 1990'lı yılların ortalarında Bulgaristan halkının sıkıntıları ve sosyalist kökenli meclis üyeleri ile hükümete duyulan güvensizlik doruk noktasına çıktı Ülke, çok büyük siyasi, ekenomik ve sosyal bunalım ve kaos içine düştü İnsanlar, aç ve perişan iken; resmi devlet güçleri dahi yeraltı dünyası ile işbirliğ yapmakta veya bunlardan birisi konumundaydı Ülke çapında yönetim alehtarı büyük gösteriler yapıldı Bu durum, 10 Ocak 1997'de meclis binasının işgali ve yakılmasına kadar vardı Bir iç savaşın başlamasına ramak kalan ülkede hükümet istifa etti ve erken genel seçimlere gidildi 19 Nisan 1997'de yapılan genel seçimlerde 240 parlemonto üyeliğinin 137'sini Demokratik Güçler Birliği Partisi kazandı Bu seçimlerde HÖH, Türk seçmenlerden bile ancak %52 oranında oy alabilmiştir Günümüzde Bulgaristan Türklerine ait 8 gazate çıkmaktadır Bunlardan Zaman, Türkiye'de yayınlanan aynı gazatenin Bulgaristan Türkleri için haftalık baskısı iken; diğer gazateler; Hak ve Özgürlük, Filiz, Müslümanlar, İslam Kültürü, Güven, Cır Cır ve Balon'u soydaşlar, kendi gayretleri ile çıkartmaktadır Ayrıca Türkçe kitaplar da basılmaktadır İlk ve ortaokullarda haftada 4 saat seçmeli Türkçe dersleri oktulmaktadır Bulgar yönetimi, Pomak Türklerine mensup çocukların Türkçe derslere devam etmelerini engellemektedir Bulgaristan radyosu, haftada birkaç saat Türkçe yayın yapmaktadır Taahüt edimesine rağmen benzer yayınlar, Bulgar devlet televizyon kanalında henüz başlamamıştır Buna karşılık Türk köyleri, büyük uydu antenleri almak sureti ile Türkiye'de yayın yapan televizyon kanallarını izleyebilmektedir Böylece Türkiye ile milli ve manevi bağların kuvvetlendirilmesi ve daha güzel Türkçe konuşulması mümkün olabilmektedir Yasal bir engel olmamasına rağmen Bulgaristan Türkleri, henüz özel bir radya istasyonu veya televizyon kanalına sahip bulunmamaktadır 1992 resmi nüfus sayımına göre Bulgaristan'da, toplam nüfusun %13'üne tekabül eden 1000000 dolayında Türk yaşamaktadır Ancak bu ülkede 2 milyonu Türk olmak üzere 3 milyon dolayında Müslüman yaşadığı sanılmaktadır (1745) Günümüzde Bulgaristan Türklerinin en önemli sorunlarının başında işsizlik ve bunun sebep olduğu göç yer almaktadır 1989 büyük göçünden bu yana 200000'in üzerinde soydaşımız ağır Türk vizesine rağmen Türkiye'ye göçmüştür 1995 sonrası Bulgaristan Türklerinin karşılaştığı önemli problemler şöyle özetlenebilir: %90'lara varan işsizlik, aşırı yoksulluk, yüksek öğretimin paralı olmasından dolayı bu eğitime devam edememe ve kültürel kimlikleri koruyup-geliştirecek basın ve yayın organlarının olmaması 1993 yılından itibaren diğer Türk topluluklarında olduğu gibi Bulgaristan Türkleri arasından da, Türkiye'ye yüksek öğrenim görmek için öğrenciler gelmiştir Ancak Türkiye'de bin dolayında yüksek öğretim yapan soydaş çocuklarının diplama denklikleri henüz Bulgar makamlarınca tanınmamıştır Günümüzde Bulgaristan Türklerinin siyasi ve dini açıdan birlik sağlayamamaları, soydaşlarımızın güvensizlik ve karamsarlık içinde olmalarına dayanmaktadır Bulgaristan Türkleri, 1990 sonrası çeşitli Hıristiyan misyonerlerin ilgi alanındadır Bu konuda Pomak Türkleri ve Müslüman Çingenelere, Bulgar hükümeti desteği ile de özel bir önem ve öncelik verilmektedir Ayrıca Bulgar yönetimi, Pomak Türklerini ayrı bir dini kurum altında teşkilatlanmasını sağlamak sureti ile Türk birliğini bozmaya çalışmaktadır Diğer taraftan artık Bulgaristan Türkleri, dini liderlerini seçebilmektedirler ve günümüzde bu görevi Fikri Salih Efendi yürütmektedir Ayrıca soydaşlarımız, daha önce gasbedilen vakıf mallarını geri alma çabası içindedirler |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|