İlgaz'da Tatil |
11-04-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İlgaz'da Tatil[SIZE="2"]ILGAZ "Anadolu'nun sen yüce bir dağısın" Ilgaz'ın yüceliğinin türkülere konu olması, Batı Karadeniz bölgesinin en yüksek dağı olmasından kaynaklanıyor Kayak mevsimi Kasım ortalarından başlayıp, Nisan ortalarına kadar devam ediyor Yaz-kış yeşil En yüksek tepesi (Büyük Hacet Tepe) 2 bin 600 metre olan dağda, kayak merkezi ve oteller 2 bininci metrede yer alıyor Kayak merkezinde 900 metre uzunluğunda bir telesiyej ile bin 500 metre uzunluğunda bir teleski bulunuyor Yörenin kristal toz karı, kayak için en kalitelisi olarak kabul ediliyor Genelde ormanlarının yapraklarını dökmeyen iğne yapraklı ağaçlarla kaplı olması, buranın kışın da yemyeşil görünmesini sağlıyor Büyüyecek Önceki yıla kadar tek otelle idare etmek zorunda kalan dağda, bügün iki otel ve bir tatil köyü bulunuyor Kayak merkezinin göbeğinde yer alan, ancak kamu kurulaşlarına ait oldukları için atıl vaziyette duran tesislerin özelleştirilmesiyle bu sayının artması bekleniyor Bu arada Kastamonu Holding'in 5 yıldızlı bir otel inşa etmeyi ve Amarikalılarla işbirliği yaparak burayı Türkiye'nin en uzun pisleriyle donatmayı amaçlayan çalışmaları da sürüyor Adı nerede geliyor? Sümerler döneminde yörede yaşayanlara "Gaslar" deniyor Sümerce'de "Tumanna" şehir anlamına geliyor Yöre gaslar şehri yani "Gas-Tumanna" olarak anılıyor Yine Sümerce'de "El" il anlamına geliyor O dönemde Ilgaz, "Gas-Tumanna"ya bağlı olduğundan "El-Gas" deniyor Osmanlı döneminde "Koçhisar" adını alan yörede "İlk Tunç Çağı"nın izlerine rastlanıyor Çift girişi var Yarısı Çankırı, yarısı Kastamonu sınırları içinde kalan Ilgaz Milli Parkı'nın 1-2 kilometre arayla iki ayrı girişi bulunuyor Doruk Otel'e, Zirve Kafe'ye ve pistlerin üst kısmına gideceklerin, Ilgaz yönünden gelirken ilk sapaktan; Ilgaz Mountain Resort, Dağbaşı Otel ve kayak merkezine gideceklerin ikinci sapaktan sola sapmaları gerekiyor Milli parka girişte otomobiller için ücret ödeniyor Pistler Kayak pistleri 1800-2000 m yükseklikleri arasında yer alıyor Sezon içinde kar kalınlığı 50-200 cmarasında değişiyor Kayak merkezinde bir adet çift iskemleli telesiyej ile bir adet tesisi bulunuyor 700 m uzunluğundaki telesiyej 700 kişi/saat, 950 m uzunluğundaki teleski 1000 kişi/saat kapasiteyle çalışıyor Merkezde Doruk otele ait bir babylift de bulunuyor "Mangal turizmi" Eskiden turizm deyince akla sadece güneş, deniz, kum ve kar gelirdi Doğa, kültür, kongre turizmi gibi alternatifler daha sonra akıl edildi Günümüzdeyde buna bir de mangal turizmi eklendi Mangal turu Dağa günübirlik tur düzenleyen seyehat acentalarının bazıları yemek molasını Doruk Otel'de veriyor "Alo Turizm Merkezi" gibi bazı tur organizatörleri ise yemeği, özellikle kar tipi olmayan günlerde, açık havada vermeyi tercih ediyor Kayak merkezinin sağ tarafında ağaçlar altında hemen seyyar mutfaklar kuruluyor Varilden bozma devasa mangallar yakılıyor Başına bu işten anlayanlar geçiyor Kömürler közlenince gerçek "Açık büfe" ekmek arası sucuk, çay, meşrubat servisi yapılıyor Tura katılanların keyifleri her hallerinden belli oluyor Meraklısı çok Özel arabasıyla gelen mangalcılar ise, buranın devamında ayrılan yeri mesken tutuyor Erken gelenler, az sayıdaki masaları kapma şansına sahip oluyor Ancak, geç gelenler "ayakta kaldık" diye üzülmüyor Zira dağın tertemiz havası iştahları öyle bir açıyor ki, gelenler oturduğu yere değil "yediğinin devamı var mı" diye bakıyor Sucuk lider Mangallarda pişenlere bakacak olursak, sucuk liderliği kimseye kaptırmıyor Köfte ikinci sırada yer alırken, et ve tavuk üçüncülüğü paylaşıyor Hamsi bile var Doğan Kibaroğlu, Engin Altun, Nihat Cömert gibi Samsunlu ehlikeyif arkadaşlarsa alışılagelmiş mönüyle yetinmiyor Dağ başında hamsi ızgara, hamsi tava yapıyor Üstelik tava edecekleri hamsileri mısır ununa bulamayı da vallahi unutmuyorlar O kadar mı? Tavaya, değme aşçlara taş çıkartırcasına "tam resimlik" sıralıyorlar Ben gibi imrenirseniz hiç sorun değil Bakışınızdan anlıyorlar Gönülleri zengin olduğu için hemen buyur ediyorlar Çilingir sofralarına karşılık beklemeden ortak ediyorlar Nasıl gidilir Yolu uzun ama güzel Özel aracı olmayanlar Ilgaz'a otobüsle gelip oradan yola taksiyle devam edebiliyor Çankırı-Kastamonu arasında çalışan otobüsler de hemen önünden geçiyor Ancak kış aylarında, özel araç, taksi ve tur seçenekleri dışında bir yolu tavsiye etmem Bakalım biz nasıl gidiyoruz Otoyolu gişelerinde kilometreyi sıfırlıyoruz Kaynaşlı'da otoyoldan çıkıp Bolu Dağı'na sarıyoruz 225 kilometrede Abant kavşağında tekrar otoyola giriyoruz 295 kilometrede Gerede-Karabük tabelasını görünce tekrar otoyoldan çıkıyoruz Samsun yolunu takiben Çerkeş, Kurşunlu üzerinden 435 kilometrede solumuzda Ilgaz ilçesini görüyoruz Bunu unutmuyoruz Ancak hemen sapmıyor, benzin almak için devam ediyoruz 2 kilometre sonra Kastamonu-Ankara-Samsun sapağındaki Akbak-BP dinlenme tesislerine geliyoruz Her zaman yaptığımız gibi dağda lazım olabilecek (kağıt mendil, ciklet vbg) ufak tefek ihtiyaçlarımızı karşılıyoruz Milli Park'a ulaşıyoruz Depomuzu fullayıp, tekrar geldiğimiz yöne doğru gidiyoruz (Tersine devam edip biraz ilerdeki Kastamonu sapağından saparsanız dağa, Ilgaz ilçesine girmeden çıkarsınız) Ilgaz tabelasını görünce sağa sapıyoruz Manzarası enfes bir yoldan 30 kilometre daha gidiyoruz, kayak merkezinin bulunduğu Ilgaz Milli Parkı'na ulaşıyoruz Manzara doyumsuz Bizim hesaba göre yol toplam 470 kilometre sürüyor Buradan 40 kilometre daha gidildi mi Kastamonu'ya ulaşılıyor Orman içinden geçen Ilgaz-Kastamonu yolunun manzarası insanı adeta büyülüyor Gideceğiniz yere göre Yarısı Çankırı, yarısı Kastamonu sınırları içinde kalan Ilgaz Milli Parkı'nın 1-2 kilometre arayla iki ayrı girişi bulunuyor Doruk Otel'e, Zirve Kafe'ye ve pistlerin üst kısmına gideceklerin, Ilgaz yönünden gelirken ilk sapaktan; Ilgaz Mountain Resort, Dağbaşı Otel ve kayak merkezine gideceklerin ikinci sapaktan sola sapmaları gerekiyor Milli parka girişte otomobiller için ücret ödeniyor Bunlara dikkat Böyle yerlerde havanın deniz gibi aniden döndüğünü aklınızdan çıkarmayın Aralık-Nisan döneminde ortalık günlük güneşlik de olsa "sakın ha" aldanıp, zincirsiz takozsuz yola çıkmayın Karlı buzlu yollarda benzin tüketiminin anormal artıp katladığını unutmayın "İki adımlık yere gidiyorum" demeyin Depunuzu Ilgaz'a sapmadan mutlaka fullayın Meraklısına özel Hemen her yerde olduğu gibi bu yörede de alabalığın tereyağında tavası yapılıyor Ben gibi ızgarasına meraklıysanız, Kastamonu-Ankara-Samsun sapağındaki Akbak-BP dinlenme tesislerinde bulunuyor Aşçıbaşı Fahrettin Turan pişiriyor, garson Halil Taşkınoğlu servis ediyor Size de afiyetle yemesi düşüyor Bu "ara nağme keyif"ten aracınız da nasipleniyor Bir güzel yıkanıp, yol yorgunluğunu üzerinden atıyor Tel: 0376 416 2400 Nerede kalınır Konaklamak sorun değil Önceki yıllarda sadece kışın açık olan tesisler, doğa turizminin ön plana çıkmaya başlamasıyla, artık yazın da hizmet veriyor Mountain Resort Doruk Dağbaşı Derbent Nerede ne yenir Ilgaz'da otellerinkiler dışında bir tek yeme içme yeri bulunuyor Zirve Cafe Neler yapılır Yazın da alternatif çok Geceleri Ilgaz'da güneşin düşmesiyle birlikte liftler duruyor Kayakçılar çekiliyor Ortalıkta kimse görünmez oluyor Akşam yemeğinden sonra ortalık yeniden canlanır gibi oluyor Kimi kaldığı otelde şömine başında yerini alırken, kimi Zirve Cafe'ye çıkıyor Kimi de kamp ateşi çevresinde düzenlenen, şarap eşliğinde sucuk ekmek partilerine katılıyor Baharda Yöre, bahar ve yaz aylarında, kışın olduğundan çok daha fazla alternatif sunuyor Çevrede yapılan doğa turlarına doyum olmuyor Yanıbaşında bunlar var Safranbolu'ya çok yakınsınız Yolu bahar ve yaz aylarında Ilgaz'a düşenlere, Kırkpınar yaylası'nı, Pınarbaşı'nı, Ilıca Şelalesini ve tabii Safranbolu'yu görmeden geçmeyin derim Orkide cenneti Bu arada unutmadan hatırlatayım, yöre aynı zamanda bir orkide cenneti Nitekim ilkbaharda yöredeki ormanlarda 30'a yakın çeşidine rastlanıyor İnsan Manzaraları Kaç Kilometre İstanbul 470 Bolu 220 Ilgaz 30 Kastamonu 40 Çankırı 73 Ankara 203 |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|