Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Beslenme, Diyet ve Sağlık

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
alfabetik, hastalıklar, sıralı, tedavi, teşhis, yöntemleri

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı

Eski 08-04-2012   #121
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı



PROKTIT


Proktit, rektumun iltihaplanmasıdır Bu bir enfeksiyondan (bakteri veya virüs) kaynaklanabilir Ülserleşmiş kolitin veya Crohn hastalığının belirtisi de olabilir Bazen proktit anal cinsel ilişkiden olabilir Proktiti cinsel ilişki yoluyla almış olan bir kimse bu enfeksiyonu cinsel ilişki yoluyla başka bir partnere geçirebilir (Seks ilişkisi Yoluyla Geçen Hastalıklar)

Belirtiler

- Dışkıda, kan balgam veya cerahat bulunması,

- Kabızlık

- İshal,

- Şiddetli rektal ağrılar,

- Ateş

Proktite bağlı bazı belirtiler enfeksiyonun olası nedenini açıklar Balgam, kan veya cerahatın dışkıda görülmesi iltihaplanmanın bel soğukluğundan kaynaklanmış olabileceğini belirtir Proktiti eğer herpes simpleks virüsü yapmışsa, anüsün etrafında yara veya su toplaması gibi kabarcıklar bulabilirsiniz Her iki durumda da makat yanar ve kaşınır Tekrar tekrar duyulan aşırı dışarı çıkma hissi veya bağırsakları hareket ettirmeme hali meydana gelir Eğer enfeksiyon rektumda değil de daha derin-de bağırsağınızda ise (protokolit) belirtilerin daha kuvvetli olması, anorektal sancı ve ateş görülmesi beklenir

Teşhis

Doktoronuz anüs çevresindeki cildi muayene edecek dışkıdaki balgamı (varsa) inceleyecek ve protosigmoidoskopik (Kolon Kanseri için Radyografik Tarama) bir muayene programı uygulayacaktır Frengi için bir kan testi de yapılabilir

Bu hastalık enfeksiyon sebebine bağlı olarak kolayca tedavi edilebilir veya edilemez Bakteriyel enfeksiyonlar (bakteriden kaynaklanan) antibiyotiklere cevap verebilir Fakat viral (virüsten kaynaklanan) enfeksiyonlar vermez

İlaç Tedavisi

Bakteriyel enfeksiyonların ilk tedavisi antibiyotiktir Ekseriyetle tetracycline hydrochloride ile tedavi yapılır Herpes simpleks virüsün neden olduğu proktiti tedavi edebilecek ilaç yoktur Gene de doktorunuz enfeksiyonun yayılmasını önleyici ve belirtileri hafifletici müstahzarlar verebilir

Alıntı Yaparak Cevapla

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı

Eski 08-04-2012   #122
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı



SAC BITI


Genel Bilgiler|Saç bitleri saçlarda çogalip yaSayan, kafa derisindeki kandan beslenen kuçuk böceklerdir Bitlerin buyuklugu susam tanesi kadar olup, 6 bacaklari vardir ve renkleri bronzdan grimsi beyaza kadar degiSmektedir omurleri 30 gundur ve kafa derisinden uzakta sadece 2 gun yaSayabilirler|Sirke , saç bitinin yumurtasina verilen isimdir Kuçuk beyazimsi toplu igne baSi buyuklugunde saç tellerine yapiSik duran beneklerdir Sirkeler önce saç derisine çok yakin bir yere birakilirlar, daha sonra saç uzadikça saç dibinden uzaklaSirlar Sirkeler yaklaSik 7 ila 10 gun arasinda yumurtadan çikarlar ve 7 gun içinde olgun bir bit halini alirlar|Saç bitleri tirmanirlar, uçup ziplayamazlar ve hayvanlarin uzerinde yaSamazlar Bacaklarinin ucundaki kanca benzeri kiskaçlari ile saça tutunurlar Sirkeler genellikle ensedeki, kahkullerin altindaki ve kulak arkasindaki saç tellerinde bulunurlar|Nasil Yayilirlar?|Saç biti baS temasi ya da bazen bitlenmiS birisi ile ayni Sapkanin, baSligin giyilmesi, ayni taragin veya firçanin kullanilmasi yoluyla yayilir|Belirtileri nelerdir?|Belirti olmayabilir, ya da aSagidakiler sayilabilir: Saçta gidiklanma duygusu Bit isirmalarindan dolayi kafada kaSinti KaSinmalardan dolayi kafa derisinde yaralar oluSabilir ve kimi zaman bu yaralar iltihaplanabilir Yastik uzerinde ince siyah tozlar (bit diSkisi)ya da soluk gri bit derisi görulebilir|Saç bitinin ve sirkelerinin kontrol edilmesi:|Parlak iSigin altinda buyuteç ve ince diSli tarak ile saçlarin içini ve kafa derisini yakindan inceleyin Sirkelerin fark edilmesi ve görulmesi genellikle daha kolaydir Ense ve kulak arkasindaki saç tellerine yapiSik dururlar Kepeklerden farkli olarak saçin firçalanmasiyla duSmezler|Eger saç biti bulursaniz:|Evdeki diger kisilerde de olup olmadigini kontrol edin ve bit ilacini sadece kafasinda bit olanlara uygulayin Bit ilacini bit bulaSmiS herkese ayni gunde uygulayin Bit ilaci uygulamasini 7 gun sonra tekrarlayin Yakin temasta bulundugunuz arkadaSlariniza ve iS arkadaSlariniza sizde bit bulundugunu haber verin BitlenmiS kiSi bit ilacinin ilk uygulanmasindan sonra i ine veya okuluna dönebilir|Saç biti nasil tedavi edilir?|12 ayliktan kuçuk bebekler için ya da hamileyseniz veya emziriyorsaniz ya da hassas bir cildiniz varsa, bir doktora daniSiniz Kimyasal ilaçlarla temizleme yerine elle toplama önerilebilir Saç biti ilaçlari reçetesiz olarak eczanelerden satin alinabilir Belirtilen kullanim talimatlarina uyunuz Kullanilan urunlerin göze kaçmamasina dikkat ediniz;gözleri bir havlu ya da elbezi ile kapatiniz ve urunu uygularken eldiven kullaniniz Kullandiktan sonra ellerinizi yikayiniz|Faydali öneriler:|ilaç uygulamasindan önce (ya da sonra)saç kremi kullanmayiniz Isi ilaci etkisiz hale getirebileceginden, ilaç uygulamasindan sonra saç kurutma makinesi kullanmayiniz ilaci uyguladiktan sonra 1-2 gun saçi yikamayiniz|ilaçtan sonra urunun etkili olup olmadigini kontrol edin Saçi ince diSli bir tarak ile tarayip, taragi kagit mendil veya bir bez ile sildikten sonra her hangi bir hareket görup görmediginize bakin Bitler hala canli ise, saç biti kullandiginiz ilaca dirençli olabilir Saçi yikayip farkli bir bile ime sahip baSka bir urun (eczaciniza sorunuz)ile yeniden ilaçlayin Eger diger ilaç da etkisiz olursa saçin her gun kontrol edilip, bitlerin ve sirkelerin ince diSli tarak ve tirnak uçlari ile toplanmasi geriye kalan tek seçenektir Bu iSlem çok zahmetlidir ama dikkatlice uygulanirsa, zamanla saçin butun bitlerden ayiklanmasi mumkun olacaktir iSlem sirasinda buyuteç kullanilmasi yumurta ve bitlerin daha kolay görulmesinde yardimci olabilir|Taraklari, firçalari, baSliklari ve yatak takimlarini kontrol ediniz Taraklar ve firçalar 10 dakika sureyle (50 derecenin uzerinde)deterjanli sicak suya yatirilabilir Yatak takimlari, giysiler ve havlular çamaSir makinesinin sicak yikama programinda yikanabilir ya da kurutma makinesinin sicak programinda kurutulabilir Yikanamayan ya da kuru temizleme yapilamayan Seyler -örn Sapkalar, en az dört gun sureyle bir plastik torbada tutulabilir Sirkelerin toplanmasi Sart degildir Saç bitinin toplum içinde yayilmasini azaltmanin en iyi yolu, çocugunuzun saçini haftada bir kontrol etmektir

Alıntı Yaparak Cevapla

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı

Eski 08-04-2012   #123
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı



SAC DOKULMESI (ALOPESI)


Saç dökülmesi terimi çok farklı problemleri anlatmak için kullanılabilir (saçlardaki hafif bir incelmeden tüm saçların dökülmesine kadar) ve bu durum bir çok nedenden kaynaklanabilir Normal şartlarda, her gün yaklaşık olarak kafamızdaki saçlardan 50-100 arasında saç telini kaybederiz Anormal saç dökülmesi durumlarında ise bu sayı artar ve taraklarınızda, banyo ve lavabo giderlerinde ve elbiselerinizde aşırı miktarda saç biriktiğini görürsünüz
Tıbbi olarak saç dökülmesi aşağıdaki şekillerde sınıflandırılabilir:

Telogen effluvium: vücudun genel olarak strese (sıkıntıya) maruz kalmasının ardından (uzun süreli yüksek ateş, büyük bir ameliyat veya ciddi bir enfeksiyon) 2-3 ay sonra meydana gelen yaygın saç dökülmesidir Bu tür saç dökülmesi vücuttaki ani hormon değişiklikleri sonucu da meydana gelebilir; özellikle kadınlarda doğum yaptıktan sonra

İlaçların yan etkisi: belirli ilaçlar yan etki olarak saç dökülmesine neden olabilir; özellikle lityum, beta blokörler, warfarin, heparin, amfetaminler, levodopa ve diğer bazı ilaçlar Daunorubicin ve kanser tedavisinde kullanılan diğer ilaçlar, ani ve yaygın saç kaybına neden olabilirler

Hastalık belirtisi olarak: saç dökülmesi bazı hastalıklaırn belirtisi olarak meydana gelebilir Bu hastalıklardan bazıları; lupus eritomotozus, sifiliz, tiroid hastalığı (hipotiroidi veya hipertiroidi), seks hormon dengesizliği, sarkoidoz, kanserin cildi tutması (yayılması), ciddi beslenme bozuklukları (protein, demir, çinko veya biotin eksiklikleri) Bu tür beslenme yetmezlikleri özellikle zayıflama diyeti uygulayan bayanlarda ve adet kanamaları çok ağır geçenlerde sık olarak görülmektedir

Tinea capitis (kafa serisinin mantar hastalığı): yama şeklinde dökülme meydana gelen bu tip saç dökülmesinde hastalığa neden olan mikrop Trichophyton tonsurans dır Bu enfeksiyon, saçın tam deriden çıktığı noktada kırılmasına neden olur

Tarvmaya bağlı saç dökülmesi: bu tür saç dökülmesi insanların kendileri tarafından neden olunan saç dökülmesidir saçlarını çekiştirmek, saçları aşırı sıcağa maruz bırakmak ve saç maşası ile aşırı kıvırmak, saça kuvvetli kimyasal maddeler sürmek (saç boyaları, spreyler gibi)

Erkek tipi saç dökülmesi: erkeklerde saç dökülmesi tipik bir şekilde meydana gelebilir (ön taraftaki saç çizgisinin geri çekilmesi ve/veya tepedeki saçlarda incelme / azalma) Bu en yaygın saç dökülmesi tipidir ve erkeklerde herhangi bir yaşta başlayabilir, hatta ergenlik çağlarında bile başlayabilir Bu durum genelde 3 etkenin ortak sonucu olarak meydana gelebilir; ailevi saç dökülmesi şekli, erkek hormonlarının varlığı ve ilerleyen yaş Tamamen benzer bir şekilde, bir çok kadında da kadın teipi saç dökülmesi meydana gelmektedir Kadın tipi saç dökülmesinde; ön tarafta seyrekleşme, tepede veya tepenin çevresinde taç şeklinde seyrekleşme meydana gelebilir, dolayısı ile erkek tipi alın açılması meydana gelmez

Belirtiler

Saç dökülmesi durumunda, yukarıda anlatılanlara ilave olarak; saçlarınızın fazlaca ince olduğunu, alnınızdaki saç çizginizin değiştiğini veya başınızda saçsız yama tarzı alanlar oluştuğunu fark edebilirsiniz

Saç dökülmesi telogen effluvim veya ilaç yan etkisine bağlı olarak meydana geldiğinde, saç dökülmesi başın her tarafındadır; oysa mantar enfeksiyonlarında saç dökülmesi küçük yamalar şeklinde meydana gelir Mantar enfeksiyonlarında başka şikayetler de bulunur; saç derisinde pullanma, saçların diplerinden kırıldığı siyah noktalarla kaplı alanlar veya kalınlaşmış deri ile karakterize alanlar Travmaya bağlı saç dökülmesinde; yöntemin uygulandığı yere bağlı olarak belirli yerlerde saçsız alanlar ortaya çıkar Erkek tipi saç dökülmesinde, saç çizgisi genelllikle şakaklardan itibaren çekilmeye başlar, bunu tepedeki saçlarda incelme takip eder Aşamalı olarak, tepedeki alan tamamen saçsız kalır

Tanı

Doktorunuz, saç dökülmenizin hangi tipte olduğunu saptarken yapacağı fizik muayeneye ilave olarak, kullandığınız ilaçları, geçirdiğiniz hastalıkları, ailenizdeki bireylerde saç dökülmesi olup olmadığını, beslenme alışkanlıklarınızı ve saç bakım alışkanlıklarınızı araştıracaktır mantardan şüphelenilen durumlarda laboratuvar muayenesi için saçınızdan örnek alınabilir Başka bir hastalığa bağlı olduğu düşünülüyorsa, kan tahlili gerekli olabilir

Saç dökülmesinin ne kadar süre ile devam edeceği, sebebine bağlıdır Örneğin; telogen effluvium tipi saç dökülmesinde süre genelde 1-5 ay kadardır ve daha sonraki aylarda saç tekrar çıkar İlaç yan etkisine bağlı oalrak meydana gelen saç dökülmesinde, ilaç kesildikten sonra saçlar normal haline dönmeye başlar Saçları çekmeye bağlı meydana gelen alopeside ve abartılı saç bakım alışnalıklarına bağlı alopeside; alışkanlıklardan kurtulmayı takiben saçlar normal haline dönmeye başlar Mantar enfeksiyonuna bağlı alopeside ise en az 6-12 hafta süre ile tedavi uygulanmalıdır Mantar hastalığına bağlı alopeside erken tanı ve tedavi, olası kalıcı bir saç kaybını engellemede önemlidir Erkek ve kadın tipi saç dökülmesinde durum ilerleme eğilimindedir ve bu durumun problem olduğunu düşünenler için tedavi yöntemleri uygulanabilir

Önleme

Bazı tür saç dökülmeleri, stesi azaltarak, iyi ve dengeli beslenerek, saç bakım teknikleri konusunda daha bilinçli davranarak ve saç dökülmesine nden olan ilaç kullanımından (mümkünse) kaçınarak engellenebilir Mantar enfeksiyonlarına bağlı saç dökülmesi; saçları temiz tutarak ve şapka, tarak gibi malzemeleri baçkaları ile paylaşmayarak engellenebilir Erkek tipi alopesi de bazen bazı ilaçların kullanımı ile engellenebilir

Tedavi

Telogen effluvium nedenli alopesi veya ilaç nedenli alopesi tedavi gerektirmez Kötü beslenmeye veya hastalıklara bağlı alopesi bu etkenler ortadan kalkınca düzelir Mantara bağlı alopeside 6-12 hafta boyunca ilaç kullanmak ve bazen şampuan (selenyum sülfit veya ketokonazol içeren) ile tedaviyi desteklemek gerekebilir

Erkek tipi ve kadın tipi saç dökülmesi gelişen bir çok kadın ve erkek genelde mutludur ve tedaviye gereksinim duymazlar Tıbbi tedavi isteyenler için ise lokal minoksidil (tansiyon düşürücü bir ilaç) veya oral finasteride (sadece erkeker için) kullanılabilir Yine saç ekimi denilen yöntemleri ve saçsız bölgenin ameliyatla alındığı yöntemleri kullananlar vardır

FİNASTERİDE : Bu ilaç, Type II 5a-reductase adı verilen bir enzimin çalışmasını engeller; böylece de testosterone hormonunun 5a-dihydrotestosterone (DHT) adı verilen ve erkek tipi saç dökülmesi ile ilgili olduğu iddia edilen maddenin oluşumunu engeller Ancak kullanımı sonrasında cinsel istekte azalma, sertleşme problemleri, boşalma problemleri, meni sıvı miktarında azalma, memelerde büyüme ve hassaslaşma gibi yan etkiler 12 aylık kullanım sonunda ortalama %14 oranında gözlenmiştir

ALOPECİA AREATA

Alopecia areata denilen durum 2-5 cm çapında, saçlı deride saçsız alanların meydana gelmesidir Bazı hastalarda bu küçük daireler daha büyük olabilir ve tüm kafada ve hatta tüm vücuttaki kıllı bölgelerde saç dökülmesi gelişebilir Bu hastalık bazen kortikosteroidli ilaçlarla tedavi edilebilir (krem olarak veya o bölgeye iğne ile enjekte edilerek), ancak garantili bir tedavi yöntemi yoktur Saçsız bölge çok küçükse etraftaki saçalr tarafından bu bölge zaman içerisinde kapatılacaktır

Alıntı Yaparak Cevapla

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı

Eski 08-04-2012   #124
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı



SAGIRLIK (DOGUSTAN)


Sağırlık irsi bozukluklardan (anormalliklerden) kaynaklanabilir Kalıtıma bağlı bir böbrek hastalığı olan irsi nefritle (Alport Sendromu) beraber gelişmiş olabilir Kalıtıma bağlı daha birçok sağırlık türleri vardır Guatrla birlikte sağırlık (Pendred Sendromu), dış kulak, yüz ve boyun sakatlıklarının doğurduğu sağırlık, cilt anormalliklerinden kaynak!anan sağırlık, zihinsel geriliğin neden olduğu sağırlık; retinitis pigmentosa (gece körlüğü) ve periferal nöropatiye bağlı sağırlık (duyma özürü) bu tür sağırlıklardır

Sık rastlanmayan ve başka anormalliklerle (bozukluklarla) ilgisi olmayan sağırlık türleri de vardır Bunlar yaygın sayılmaz Eğer ailenizden birinde veya çocuğunuzda bu tür bir sağırlık belirlenirse bir uzmandan genetik konuda bilgi edinin Sağır bir bebek veya çocuk için uygun tedavi ve eğitime gecikmeden başlanmalıdır

Eğer bir hamile anne adayı kızamıkçık geçirirse, gelişen bebeğin etkilenme riski vardır Eğer kızamıkçık (German measles) hamileliğin ilk üç ayı içinde olursa, çocuğun sağır olarak doğma olasılığı vardır Ayrıca katarakt, kalp problemleri ve beyin veya sinir sistemi bozuklukları gibi başka ciddi sakatlıklar da olabilir Hamileliğin daha sonraki aylarında geçirilen kızamıkçık işitme kaybı yapabilir, fakat diğer sakatlıklara neden olma olasılığı azdır Erken doğum (prematüre), doğum sırasında veya hemen doğum sonrası oksijensiz kalmak, kan uyuşmazlıkları ve menenjit genç yaşlarda sağırlık yapabilir

Alıntı Yaparak Cevapla

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı

Eski 08-04-2012   #125
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı



SAP HASTALIGI

Tanım
Halk arasında tabak hastalığı olarak bilinen, bütün çift tırnaklı hayvan türlerinde görülebilen bulaşıcı bir hastalıktır
Aft Humması, ayak-ağız hastalığı (foot-mouth disease) isimleri de kullanılmaktadır
Sığırlar, domuzlar, koyunlar ve keçiler hastalığa çok çabuk yakalanırlar Bunun yanı sıra hayvanat bahçesindeki bazı hayvanlarla doğal hayattaki kirpi, fare, ceylan gibi hayvanlar da hastalığa yakalanabilmekte
Öncelikli olarak hayvanın ağız içi, tırnaklar, memeler, işkembe de çeşitli (kesecikler) yaralarla karakterizedir Hayvan, yaşına ve cinsiyetine gore hassasiyet gösterir Şap hastalığının etkeni bir virüs olup, birbirinden farklı 7 tipi mevcuttur Bunlar A, O, C, Sat 2, Sat 3 ve Asya 1 Tipi olarak adlandırır Tiplerin içinde ayrıca çok sayıda alt tipler mevcuttur Koruyucu aşılar buna göre hazırlanır

Bulaşma
Hasta hayvanların sağlamlara teması, idrar, gübre, süt, sparma ile bulaşma olur Ayrıca hastalık etkeninin bulaşmış olduğu deri, yem, yataklık, ot, su, bakıcı, nakil vasıtaları, hastalıklı etlerden yapılan salam, sosis, gibi ürünler ile fare, kuş, yılan, kaplumbağa, gibi taşıyıcılarla da bulaştırma mümkündür
Sap, sürüler arasında direk temas ve havadaki virüsün teneffüs edilmesiyle bulaşıyor Sap virüsü, karada rüzgar yoluyla kilometrelerce uzaklara taşınabiliyor Suda ise mesafe daha da artıyor Hasta hayvanların hareket etmesi şapı ayrı sürülere bulaştırabiliyor Araçlar, aletler, tarım ürünleri ve insanlar da taşıma görevi görüyor Virüs uzun süre etlerde,iliklerde, iç organlarda ve pastörize edilmemiş ürünlerde yaşayabiliyor |Hastalık Belirtileri
İçi su dolu kabarcıklar ilk belirtiler Diğer belirtiler arasında ise topallık, uyuşukluk, iştah kaybı ve sütten kesilme bulunuyor
Hastaların ağızlarından ip gibi salya akar, ateş 40 -41 C, ağız şapırdartması ve sütten kesilme, dilinde, dişetlerinde, dudağın iç kısmında mercimek veya fındık büyüklüğünde su keseleri (veziküller) görülür Takip eden günlerde ayak tırnak aralarında, memelerde, boynuz diplerinde, burunda enfekte yaralar oluşur
Kültür ırkı sığırlarda ve körpe buzağılarda hastalık çok çabuk seyreder Hastalık belirtileri tam olarak meydana çıkmadan solunum güçlüğü ve kalp yetmezliğinden aniden ölebilirler

İNSANLARDA HASTALIK BELİRTİLERİ

Hastalıklı hayvanların sütünü içen küçük çocuklarda, bulaşık yer ve eşyaları kullanan yetişkinlerde de ağız, göz ve parmak aralarında küçük su kesecikleri görülebilir
İnsanlar için tehlikeli olmadigi düsünülmekteir İngiltere de 1966 yılında, insanda sadece bir vakaya rastlandı Nezlenin belirtilerine benziyordu ve ellerde kabarcıklar oluşmuştu
İnsanlar, virüsten etkilenmiş bir hayvanın etini tüketmekle veya diğer insanlardan hastalığı kapamaz

Etkenin (Virüsün) Dayanıklılığı:

1) Direkt güneş ışınları karşısında kısa zamanda harap olur
2) Isıya dayanıksız olup, 60- 65 oC de, 30 dak 85 oC de se derhal ölür
3) Çevre şartları: Etken, kuruluğu, soğuk ve karanlığı sever
4) Sığır derisi ve kıllarda, 4 hafta; Lastik çizmelerde, 14 hafta; Samanda, 15 hafta; Toprakta, 4 hafta; Kuru otlarda ve danelerde, 5 ay hastalık yapma gücünü korur
5) 1 / 2000 lik konsantre formol; % 3-5 Çamaşır Sodası; % 4-5 lik Sodyum Karbonat (Soda); 1 / 10 oranında sulandırılmış sirke yahut %4 lük Alkol; 1 / 200 lük Potasyum Permanganat; 1 / 250 lik lodophore gibi antisepliklere karşı hassastırlar|Hasta hayvanların ağız, ayak ve memelerinde meydana gelen yaraların çabuk iyileşmesi için yukarıdaki antisepliklerle yıkanması yanında, güçlü antibiyotikler ve pomatlar tatbik edilerek iyileşme hızlandırılır
Sürü tedavilerinde, ahırın kapısına 15 -20 cm derinlikte uygun uzunlukta beton havuzlar yapılarak, içerisine %2 lik çamaşır sodası veya %5 lik formolün göz taşı doldurarak hayvanlar içerisinden geçirilir

Hayvanlarda Koruyucu Önlemler:
1 Bir yaşına kadar olanlara 4 ayda bir, bir yaşından sonra 6 ayda bir kombine aşılar yapılmalıdır Aşılar soğuk zincir içerisinde taşınmalı ve ve kurallara uygun tatbik edilmeli
2 Yeni satın alınan hayvanlar en az 10 gün karantinaya alınmalı
3 Ahırlara hayvan bakıcısından başkasının girmemesi, bakıcının ahırda özel elbise, çizme kullanması
4 Sağım öncesi ve sonrası malzemelerin mutlaka sıcak su ile yıkanması
5 Hastalıklı bölgelerden asla hayvan alınmamalı
6 Ölen hayvanların yakılarak yahut derin çukurlara gömülüp üzerine kireç dökülmeli, kullanılan, malzemeler 70-80 oC kaynatılmalıdır

Alıntı Yaparak Cevapla

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı

Eski 08-04-2012   #126
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı



SARBON (ANTHRAX)


Şarbon genelde keçi, koyun, sığır gibi hayvanların hastalığıdır Bacillus anthracis isimli bakteri tarafından meydana getirilen, insanlarda deride kötü karakterli yaralara neden olan, solunum sistemi, sindirim sistemi ve kan yoluyla yayılarak beyin zarlarında da enfeksiyon oluşturabilen bir hastalıktır

ETKEN:

Hastalığın etkeni Bacillus anthracis isimli, hareketsiz, çomak şeklinde, havalı ve havasız ortamda üreyebilen, havalı ortamda ve 20-30 OC de üreyince ısıya dayanıklı sporlar oluşturan bir bakteridir 12-44 OC de özellikle 37 OC de üreyebilirler Dayanıklı sporları su ve sıvılarda yıllarca yaşayabilir

BULAŞMA YOLLARI:

Şarbon basilleri insan vücuduna deriden temas yoluyla veya solunum ve sindirim yoluyla bulaşırlar İnsandan insana bulaşma nadirdir En sık görülen şekli deri şarbonudur Deri şarbonu bulaşık saç, tüy ve yünlere temas yoluyla bulaşabilir Solunum ve sindirim yoluyla bulaşmaya daha az rastlanır Sindirim yolu ile bulaşma sporlar vasıtasıyla olur Ot yiyen hayvan türleri ve bunlardan elde edilen ürünler bulaşmaya neden olabilir Mikrop sporları su, yağmur ve rüzgarlarla çok uzaklara yayılabilir

KULUÇKA SÜRESİ:

1-7 gündür 10 güne kadar uzayabilir

HASTALIK BELİRTİLERİ:

Deri şarbonunda daha çok vücudun çıplak yerlerinde oluşan çevresi kızarık kabartılar, sonradan içi sarı veya kanlı sıvı ile dolu kara çıbanlara dönüşür Sızıntı ve siyah kabuklar oluşur

Hafif vakalarda ateş olmayabilir Ağır vakalarda yorgunluk, baş ve eklem ağrıları, orta dereceli ateş, hatta kusma ve kanlı ishal görülebilir Çok ağır vakalarda hastalığın birinci haftası sonunda veya ikinci hafta başında hasta ölebilir

Akciğer şarbonunda yüksek ateş, nefes darlığı ve morarma, halsizlik, öksürük, kanlı ve pis kokulu balgam, boyun ve göğüs derisi altında ödemler ve kollaps görülür Bir veya birkaç gün içinde ölümler olabilir

Sindirim sistemi şarbonunda şiddetli ve bazen kanlı kusmalar, karın ağrıları, şişkinlik ve kanlı ishal görülür 2-3 gün içerisinde barsak delinmesiyle şekillenen peritonit veya kollaps sonucu hasta kaybedilebilir

Tedavi edilen vakalarda ölüm %1 düzeyindedir Buna karşılık tedavi edilmeyen vakalarda ölüm çok yüksek oranlardadır

TANI YÖNTEMLERİ:

Hastalık için temel tanı klinik seyir ile konur Laboratuvarlarda mikroorganizmanın izole edilmesi tanıyı kesinleştirir PCR yöntemi ile mikroorganizmanın genetik materyali saptanarak hızlı tanı konulabilir

TEDAVİ

Penisilin, tetrasiklin, kloramfenikol, eritromisin ve sulfonamidler tedavide kullanılabilecek ilaçlardır En yüksek başarı penisilinlerle elde edilmektedir

KORUNMA:

Bulaşmayı önleyecek tedbirler alınmalıdır Solunum maskeleri kullanılması, tehlikeye maruz insanların aşılanması yararlıdır Bulaşık yerlerin ve malzemelerin uzun ve etkili dezenfeksiyonu gereklidir Bulaşan yerlerin ve malzemelerin uzun ve etkili dezenfeksiyonu gereklidir Bulaşan yerler sabunlu krezol, kireç kaymaklı su veya kostik soda ile ıslatılıp bu şekilde 1-2 saat bırakılmalıdır Kaynama sırasında sporlar 10 dakika dayanabilmektedir

ŞARBON SABOTAJI NASIL OLABİLİR?

· Uçaklardan aerosol tarzında püskürtme ile,

· Özellikle bakterinin sporları sulara bulaştırılarak,

· Enfekte edilmiş hayvanlar ve bunların ürünleri ile,

· Mikroorganizma sporları bulaştırılmış cisimlerle,

· Havalandırma sistemleri ile

ŞÜPHELİ PAKET VE POSTALAR İÇİN İPUÇLARI:

· El yazısı ile veya anlaşılmaz şekilde yazılmış adresler,

· İade adresi bulunmazyan zarflar,

· Gerçekçi olmayan iade adresleri,

· Ağırlık-büyüklük arasında orantısızlık

· Yağlı damga, renk bozuklukları veya kötü koku,

· Alüminyum folyo veya hışırtı sesi

· Nereden geldiği belli olmayan veya iade adresi ile tutarsız damgalar

ŞARBON ŞÜPHELİ BİR PAKETLE KARŞILAŞINCA YAPILMASI GEREKENLER:

· Şüpheli paketi sallamayın veya boşaltmayın,

· Paketi plastik bir ambalaj veya benzeri bir kutuya koyun,

· Bu kutuya temas etmemeye gayret edin ve çevrenizdekileri bu hususta uyarın,

· Kutuyu düşmeyecek, devrilmeyecek bir yere koyun, odayı boşaltın, güvenliğe haber verin,

· Ellerinizi bol sabunlu su ile yıkayın,

· Paketi dokunanların bir listesini çıkartın, bu listeyi güvenliğe ve olayı değerlendirecek sağlık ekibine verin

ŞARBON ŞÜPHELİ TOZLA KARŞILAŞINCA YAPILMASI GEREKENLER

· Tozu temizlemek için uğraşmayın Üstünüzü silkelemeyin Tozun havalanmasına engel olun,

· Çalışan klima, havalandırma ve vantilatörleri durdurun,

· Paketi plastik bir ambalaj veya benzeri bir kutuya koyun,

· Bu kutuya temas etmemeye gayret edin ve çevrenizdekileri bu hususta uyarın,

· Kutuyu düşmeyecek, devrilmeyecek bir yere koyun, odayı boşaltın, güvenliğe haber verin,

· Ellerinizi bol sabunlu su ile yıkayın,

· Elbiselerinizi bir an önce üzerinizden çıkartın ve plastik bir torbaya koyun,

· Bol su ve sabunla duş alın,

· Paketi dokunanların bir listesini çıkartın, bu listeyi güvenliğe ve olayı değerlendirecek sağlık ekibine verin

HAVALANDIRMA İLE SABOTAJ ŞÜPHESİNDE YAPILMASI GEREKENLER:

· Havalandırma sistemlerini kapatın

· Odayı hızla terk edin, kapıyı kapayın ve insanların girmesini engelleyecek uyarıları koyun,

· Güvenliğe haber verin, merkezi sistem havalandırmalar için kontrol merkezini haberdar edin,

· Sabotaja maruz kalmış olabileceklerin bir isimlerini belirlemeye çalışın, bu listeyi güvenliğe ve olayı değerlendirecek sağlık ekibine verin

Alıntı Yaparak Cevapla

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı

Eski 08-04-2012   #127
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı



SARKOIDOZ


Sarkoidozun nedeni bilinmemektedir Vücudun deri, göz, çevresel sinirler, karaciğer, lenf düğümleri ve kalp de dahil hemen hemen her tarafını etkileyebilir, ancak vakaların %90 ında akciğerleri etkiler

Belirtiler

- Hiç belirti olmayabilir

- Genel kırgınlık

- Ateş

- Nefes darlığı, özellikle egzersiz sırasında

- Kilo kaybı

Sarkoidoz bağışıklık sistemini de tutuyor gibi görünmektedir Vücudunuzu hastalıklardan koruyan akyuvarların bir tipi olan yardımcı T lenfositler aşırı çalışarak dokularda iltihap hücrelerin birikmesine neden oluyor gibi görünmektedir Akciğerlerde bu hücre birikimi, alveol (akciğerdeki küçük hava torbacıkları) duvarlarına, bronşlara ve kan damarlarına zarar vererek akciğerdeki normal oksijen dağılımını değiştirir

Sarkoidoz kadınlarda erkeklerden daha sık görülür Nadir olarak çocuklarda ve yaşlılarda da görülmesine rağmen, hastaların çoğu 20 ile 40 yaş arasındadır

Teşhis

Sarkoidoz, özelikle beden hareketleri sırasında ve sonrasında genel bir yorgunluğa, ateşe ve nefes darlığına neden olabilir Bununla billikte, özellikle hastalığın erken döneminde belirti vermeyebilir Çoğu kez başka bir nedenle akciğer filmi çektirilirken sarkoidozun varlığından kuşkularıılır Teşhisi doğrulamak için fiberoptik bir bronkoskopla akciğer dokusundan biyopsi ile örnek alınır (laboratuvarda incelemek amacıyla alınan doku örneği) Bazen bu dokularda tutulursa, deri, lenf düğümü, göz akında da biyopsi yapılır Ara sıra kan kalsiyum düzeyi normalden yüksek bulunur

Sarkoidoz genellikle yavaş seyirli bir hastalıktır Hastaların çoğu tedavi yapılmadan tam olarak iyileşirler ya da yalnızca birkaç hafif belirti kalır Ancak, hastaların % 10-15inde hastalık kronikleşir ve yıllar boyu aktif olarak kalır ya da ara sıra hastalık nöbetleri ortaya çıkar % 5-10 da, sarkoidoz yıllar sonra ölüme neden olur

İlaç tedavisi

Eğer ciddi şikayetleriniz var ya da hastalık 4-6 ay içinde kendiliğinden iyileşmediyse doktorunuz kortikosteroid ilaçlar verebilir

Alıntı Yaparak Cevapla

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı

Eski 08-04-2012   #128
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı



SARS : CİDDİ AKUT SOLUNUM YOLU SENDROMU


Dünya Sağlık Örgütü’nün ‘dünya çapında bir sağlık tehdidi’ olarak ilan ettiği, akut solunum yolu yetersizliği sendromu (SARS=Serious Acute Respiratory Syndrome) adı verilen gizemli hastalık, nedenini belirleyerek yayılmasını kontrol etmeye ve hayat kurtarmaya çalışan araştırmacıların aklını karıştırıyor


SARS nedir?


SARS yakın zamanda Asya’da, Kuzey Amerika’da ve Avrupa’da görüldüğü bildirilen bir solunum yolları rahatsızlığıdır


Akut solunum yolu yetersizliği sendromunun (SARS) semptomları nelerdir?


Hastalık genellikle ateşle başlar (38 derecenin üzerinde) Ateşe zaman zaman titreme ya da baş ağrısı, genel bir rahatsızlık hissi ve vücutta ağrılar da dahil olmak üzere başka belirtiler eşlik eder Bazı kişilerde, hastalığın başlangıcında solunum yollarıyla ilgili hafif belirtiler de görülebilir


SARS hastaları iki ila yedi gün arasında, kuru bir öksürüğe tutulabilirler Bu duruma kana yeterince oksijen gitmemesi eşlik edebilir ya da durum o noktaya varabilir Vakaların %10 ila %20’sinde, hastaların yapay yollardan solunuma gereksinimleri olacaktır


SARS’a maruz kalırsam, hasta olmam ne kadar sürer?


SARS’ın kuluçka dönemi genellikle 2 ila 7 gündür; öte yandan, birbirinden ayrı haberlere göre, yumurtlama dönemi 10 güne kadar uzayabilir


SARS hastalarına nasıl bir tıbbi tedavi tavsiye edilmektedir?


CDC (Communicable Disease Center- Bulaşıcı Hastalıklar Merkezi) halen SARS hastalarının, bilinmeyen bir nedene dayalı, topluluk içinde bulaşan, tipik olmayan, ağır zaatürreye yakalanmış her hastaya uygulanan tedavinin aynısını görmelerini tavsiye ediyor SARS hastalarında sayısız tedavi yöntemleri kullanıldı, ancak şu anda bunun yararını görüp görmediklerni anlamak için yeterli bilgi mevcut değil


Uygulandığı belirtilen tedavi yöntemleri arasında, antibiyotikler önde geliyor Tedavilerin arasında oseltavimir ya da ribavirin gibi antiviral ajanlar da yer alıyor Sterodiler de oseltavimir ya da ribavirinle birlikte ağızdan ya da damar yoluyla hastalara uygulanıyor


SARS nasıl yayılıyor?


SARS’ın temel yayılma yolu, görünüşe bakılırsa damlacıkların aktarılması Yani SARS hastası olan biri öksürerek ya da hapşırarak havaya damlacıklar saçması ve başka birinin onları soluması yoluyla yayılır


SARS’ın hava yoluyla ya da virüsün bulaştığı nesnelerden daha geniş çapta yayılması mümkün


SARS hastası olan birinin etrafındakilere bu hastalığı bulaştırması tehlikesi ne kadar sürer?


Bugüne kadar gelen bilgilere göre, bu insanların ateş ya da öksürme gibi belirtiler sergilemeye başladıkları zaman, hastalığı bulaştırma olasılıkları en yüksektir Öte yandan, SARS hastalarının, semptomların başlamasından ne kadar zaman önce ya da sonra, hastalığı diğerlerine bulaştırdıkları bilinmemektedir


SARS’a yakalanma riski en yüksek olanlar kimlerdir?


SARS vakalarının, öncelikle hastalığı taşıyan biri ile doğrudan temas halinde olan, örneğin SARS hastasının aile fertleri ya da SARS hastasına bakarken enfeksiyon kontrol süreçlerini takip etmeyen sağlık görevlileri gibi insanlar arasında görüldüğü bildirilmektedir


SARS’ın nedeni nedir?


CDC’de ve başka laboratuvarlardaki bilim adamları SARS hastalarında bundan önce bilinmeyen bir koronavirüs tespit ettiler Yeni koronavirüs SARS’ın nedeni konusunda hala önde gelen varsayım olsa da, olası nedenler arasında yer alabilecek, başka virüsler de hala araştırılıyor


Koronavirüsler nedir?


Koronavirüsler mikroskopta bakıldığında hale ya da tacı andıran bir görünüme sahip olan virüs gruplarıdır İnsanlarda hafiften, orta ve üstü ağırlığa uzanan solunum yolu rahatsızlıklarının yaygın nedeni olan bu virüsler, hayvanlarda ise mide ve bağırsak, karaciğer ve sinir sistemi hastalıklarıyla ilişkilendiriliyor Koronavirüsler dış ortamda üç saat gibi uzun bir süre boyunca hayatta kalabiliyorlar


SARS için geliştirilen bir test var mı?


SARS için henüz elde hiçbir test bulunmuyor Öte yandan, Bulaşıcı Hastalıklar Merkezi Dünya Sağlık Örgütü’yle işbirliği içinde, yeni koronavisürün antikorlarının tespit edilmesinde son derece umut vadedici görünüyor


SARS’tan korunmak için ne Yapmalısınız?


Hastalık, akut solunum yolu yetersizliği sendromu (SARS) hastası olan birinin öksürerek ya da hapşırarak havaya damlacıklar saçması ve başka birinin onları soluması yoluyla yayılır SARS’ın hava yoluyla ya da virüsün bulaştığı nesnelerden daha geniş çapta yayılması mümkün


Merkezi ABD’de bulunan sağlık kuruluşu CDC (Communicable Disease Center - Bulaşıcı Hastalıklar Merkezi) hastalığın yakın temas halinde bulunulan kişilere ya da iyileşmekte olan SARS hastalarıyla ilgilenen sağlık görevlilerine bulaşmasını denetlemek amacıyla, solunum yollarındaki belirtilerin ve ateşin geçmesinden en az on gün sonra, aşağıdaki güvenlik önlemlerinin alınmasını tavsiye ediyor:

1 SARS hastaları ev dışındaki etkileşimlerini sınırlamalılar, işe, okula, evin dışındaki günlük bakım birimlerine ya da başka kamusal alanlara gitmemeliler


2 Bu on günlük süre boyunca, SARS hastasının bulunduğu ailenin bütün fertleri ellerin sık sık yıkanması ya da alkol bazlı temizleyicilerin kullanılması gibi, el hijyeni ile ilgili tavsiyelere büyük bir dikkatle uymalılar


3 Her SARS hastası öksürmeden ya da hapşurmadan önce ağzını ve burnunu mendille kapamalıdır Mümkünse, SARS’ı atlatmakta olan hasta virüsün bulunmadığı insanlarla yakın temas halindeyken ameliyat maskesi takmalıdır Hasta ameliyat maskesi takamıyorsa, evdeki diğer insanlar hastayla yakın temas halindeyken maske takmalılar


4 SARS hastasının vücudundan çıkan sıvılarla gerçekleşecek her türlü temasta, bir kez kullanılıp atılan eldivenler tercih edilmelidir Öte yandan, vücut sıvılarıyla teması gerektiren faaliyetlerin hemen ardından, eldivenler çıkarılarak atılmalı, eller yıkanmalıdır Eldivenler yeniden kullanılmamalı, gerçek el hijyeninin yerine geçecekleri düşünülmemelidir


5 SARS hastaları ailenin öbür fertleriyle yemek araç-gereçlerini, havlularını paylaşmaktan, onlarla birlikte yatmaktan kaçınmalıdır; bununla birlikte, bu eşyalar su ya da sıcak sabunla yıkanmak veya çamaşır makinesine atmak gibi rutin temizliklerden sonra kullanılabilir


6 Ailenin diğer fertlerinin, ateş ya da solunum yolu rahatsızlıkları gibi SARS belirtileri göstermedikleri sürece, dışarıdaki faaliyetlerini sınırlamalarına gerek yoktur


7 CDC’de görevli bir seyahat danışmanı kıta Çin’i, Hong Kong, Hanoi, Vietnam ya da Singapur’a, gerekli olmayan bir seyahat yapmayı planlayan kişilerin, seyahatlerini bir dahaki duyuruya dek ertelemelerini tavsiye ediyor


SARS hastası olabileceğinizi düşünüyorsanız


Gizemli zaatürreye ilişkin söylentiler dünyanın her yanında gitgide yayılırken, sağlık görevlileri acil serviste ya da muayenehanelerinde, SARS’a yakalanmış olabileceklerinden korkan, endişeli ama aslında sağlıklı insanlarla, gitgide artan bir oranda karşılaşıyorlar


Yetkililer öksürme, solunum zorluğu ve ateş gibi belirtilerin hüküm sürmekte olan soğuk algınlığı ve grip mevsiminde çok yaygın olduğunu söylüyorlar


Ancak yakın bir tarihte Güneydoğu Asya’ya seyahat etmediyseniz ya da bu hastalığı taşıyan biriyle yakın temasta bulunmadıysanız, SARS hastası olmanız son derece uzak bir olasılık


Dünya Sağlık Örgütü hastalığın nedeni belirlenene dek, akut solunum yolu yetersizliği vakasını, ana hatlarıyla, aşağıdaki belirtilerle tarif ediyorlar:


1 38 derecenin üzerinde ateş


2 Şu solunum yolu belirtilerinden biri ya da daha fazlası: öksürme, nefes darlığı ya da nefes zorluğu


3 SARS hastası olduğu bilinen biri ile yakın temas ya da belirtilerin ortaya çıkmasından önceki son on gün içinde, hastalığın etkilediği alanlarda birine seyahat etmiş olmak


Yetkililer yakın tarihte seyahat ya da hastalığı taşıyan bireylerle temasın ardından, bu zaatürre belirtilerini gösteren herkesi bir sağlık görevlisiyle temasa geçmesi, seyahatine ve temasın türüne ilişkin ayrıntıları eksiksiz olarak vermesi konusunda uyarıyor


Sağlık görevlisi akut solunum yolu yetersizliği sendromuna maruz kalmış olabileceğinizi düşünüyorsa, hastalığın diğer olası nedenlerini elemek için daha fazla test uygulaması gerekir


Bu gizemli zaatürreye ilişkin daha fazla bilgi elde edilene dek, yetkililer doktorların SARS’ta, zaatürrenin bilinmeyen her türünde uyguladıkları tedavileri uygulamalarını tavsiye ediyorlar


Bulaşıcı Hastalıklar Merkezi ve Dünya Sağlık Örgütü’nün tavsiyelerine göre, SARS hastalığına yakalandığı düşünülen kişiler, standart bulaşıcı hastalık tedavisi genel ilkelerine göre, hastaneye yatırılmalı ve diğer hastalardan tecrit edilmeli

Alıntı Yaparak Cevapla

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı

Eski 08-04-2012   #129
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı



SASILIK


Göz küresini oynatan kasların fazla ya da az ça1ışması sonucu beliren bir göz bozuk1uğudur şaşı1ık nedenleri, tek taraflı görme zayıf1ığı ya da tek taraflı kırma bozukluğu olabilir Şaşı1ık genellikle yakını görememeyle ilgili bir bozukluk o1duğundan, çoğu kez yakına bakarken ortaya çıkar Tek yanlı görme zayıf1ığı ya da kırma bozuk1uğu tek taraflı şaşı1ığın oluşumuna neden olur

Belirtileri:

Genellikle çocukluk dönemlerinde ortaya çıkan şaşılık, içe doğru şaşılıktır Çocuk, yakına bakmaya ça1ıştığı zaman gözler içeri doğru kayar

Tedavi:

Şaşılığın tedavisi, duruş anormalliklerinin şekline ve nedenine yöneliktir Tedavide, kırılma kusurunun gözlükle düzeltilmesi, bir gözün bantla kapatılması, şaşılık sapma açısının prizmalarla düzeltilmesi, uygun alet ve apareyler kullanılarak özel görme çalışmaları gibi yöntemler uygulanır Bazı vakalarda durumun ameliyatla düzeltilmesi gerekmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı

Eski 08-04-2012   #130
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı



SEKER HASTALIGI


Seker Hastaligi Nedir ?|Eger Seker hastasi iseniz, insulin denilen hormondan vucudunuzda ya yeterince yoktur ya da vucudunuz bu hormonu dogru bir Sekilde kullanamiyordur Bu durumda kaninizda dolaSan Seker vucudunuz tarafindan yeterince kullanilamaz ve kaninizda bulunan bu fazla Seker kalbinize, kan damarlariniza, böbreklerinize, sinirlerinize ve gözlerinize zarar verebilir Bunun sonucunda da kalp hastaligi, körluk, böbrek yetmezligi, felç, iktidarsizlik oluSabilir Eger gerekli önlemleri alirsaniz bu rahatsizliklarin oluSmasini engelleyebilirsiniz|Kan sekerimin Yukselmemesi için Neler Yapmaliyim ?|seker hastaliginizi kontrol edebilmek için kan Sekerinizin yukselmesini engellemeniz gerekir ideal kan Sekeri kiSiden kiSiye degiSir Bu yuzden kan Sekerinizin hangi duzeyde olmasi gerektigine doktorunuzla birlikte karar vereceksiniz Kan Sekerinizin yukselmemesi için aSagidaki önerilerimize uymaniz gerekir: Mumkun oldugu kadar degiSik yiyecekler tuketin, devamli ayni Seyleri yemeyin Yedikleriniz az yagli olsun sekerli ve bol enerjili yiyeceklerden uzak durun (hamur iSleri, tatlilar gibi) Eger SiSman iseniz doktorunuzun önerecegi Sekilde kilo verin 3 buyuk ögun yerine 5-6 kuçuk ögununuz olsun Duzenli spor yapin Spor yapamiyorsaniz yuruyuS yapin Ancak bunlara baSlamadan önce doktorunuza daniSin Ilaçlarinizi doktorunuzun tavsiye ettigi gibi ve duzenli olarak kullanin Verilen tedaviyi uygulayamiyorsaniz, bunu doktorunuza iletin ozellikle insulin kullaniyorsaniz gunde bir kez açlik kan Sekerinizi ölçun veya ölçturun Açlik kan Sekerinizi her ölçturdugunuzde bu formun arkasinda bulunan takip formuna açlik kan Sekerinizi yazin ve kontrole geldiginizde bunlari doktorunuza gösterin Yiyeceklerinizi ve yaptiginiz sporu buna göre ayarlayabilirsiniz|seker Hastaligina Bagli GeliSen Hastaliklari onlemek için BaSka Neler Yapmaliyim ?|oncelikle duzenli olarak doktorunuza kontrole gidin Bunun diSinda aSagidaki hususlara dikkat edin: DiSlerinizi hergun firçalayip, diS ipi ile temizleyin Yilda 2 kez diSlerinizi kontrol ettirin Tansiyonunuzu yilda 5-6 kez kontrol ettirin Tansiyon durumunuz ile ilgili olarak doktorunuzdan bilgi alin Kan kolesterolunuz hakkinda doktorunuzdan bilgi alin Kan kolesterolunuzun yukselmemesi için duSuk kolesterollu yiyecekler tuketin Sigara içmeyin Yilda bir kez veya doktorunuzun istedigi siklikta gözlerinizi muayene ettirin|seker Hastaligimin Ayaklarima Zarar Vermemesi için Nelere Dikkat Etmeliyim ?|Kendiniz hergun ayaklarinizi kontrol edin Her kontrole gittiginizde doktorunuzdan ayaklarinizi muayene etmesini isteyin Ayaklarinizda kizariklik, SiSlik, uyuSukluk, uzun suren agri, keçelenme farkederseniz hemen doktorunuza daniSin Ayakkabinizin içerisinde taS, çivi vs olup olmadigini kontrol etmeden kesinlikle giymeyin Kesinlikle yalinayak yurumeyin Yeni ayakabi alirken ayaginiza uygun ve yumuSak ayakkabi alin Ayakkabi almaya akSam uzeri gidin (bu saatlerde ayaklariniz biraz SiSmiS haldedir) Tabani duz ayakkabi almayin Beyaz çorap giyin ve çoraplarinizi çikartinca, lekelenme olup olmadigini kontrol edin Ayaklarinizi hergun yikayin ve tam olarak kurulayin ozellikle parmak aralarinizin kuru oldugundan emin olun Sert havlu kullanmayin Ayaklarinizi tirnaklarinizla kaSimayin Ayaklariniz çok terliyorsa pudra kullanin

Alıntı Yaparak Cevapla

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı

Eski 08-04-2012   #131
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı



SEKER HASTALIGINDA AYAK BAKIMI


Eğer şeker hastasıysanız, ayaklarınızın bakımı için her gün birkaç dakikanızı ayırmalısınız Böylece şeker hastalığının ayaklarınızda neden olabileceği sorunları en aza indirebilirsiniz Aşağıdaki önerileri dikkate alın

Ayaklarınızı Temiz Tutun

Ayaklarınızı her gün özenle yıkayın ilik su ve sabun ya da doktorunuzun önereceği bir temizleyici kullanın İyice temizleyin ve yumuşak ve temiz bir havluyla kurulayın Deriyi korumak için nemlendirici bir losyon sürün (parmak aralarınıza sürmeyin)

Yumuşak, emici ve temiz çoraplar giyin Çorap ve ayakkabılarınızın kan dolaşımını engelleyecek kadar sıkmaması ya da aşırı terlemeye yol açmamasına dikkat edin Sentetik maddelerden yapılmış çoraplardan kaçırın, çünkü bunlar ayak derinizdeki nemin buharlaşmasını önler ve ayaklarınızın sürekli ıslak kalmasına neden olurlar

Ayaklarınızı Her Gün Kontrol Edin

Ayaklarınızı, parmak aralarınızı ve tırnaklarınızı dikkatlice kontrol edin Görmekte güçlük çektiğiniz bölgeler için küçük bir ayna kullanabilirsiniz Nasırlar, çatlaklar, kesikler, çürükler, sıyrıklar ya da şişme ve kızarıklık gibi enfeksiyon belirtileri olup olmadığına bakın Ayağınızda hassas ya da enfeksiyonlu bir bölge fark ederseniz, doktorunuza danışın Doktorunuz ayrıca normal kontrollerinizde de ayaklarınızı inceleyecektir

Tırnaklarınızın Bakımına Dikkat Edin

Tırnak makaslarını kullanmayın; yaralanmaya neden olabilirler Bir tırnak törpüsüyle, tırnaklarınızı parmağınızın şekline uygun olarak yuvarlak değil düz bir biçimde kısaltın Tırnaklarınızı çok fazla kısaltmayın; böylelikle şeker hastalarında çok ciddi sorunlar yaratabilecek tırnak batmalarını önleyebilirsiniz

Yaralanmalardan Kaçının

Egzersiz kan dolaşımını artırarak, ayaklarınızın sağlıklı kalmasına yardımcı olur Bununla birlikte, fiziksel etkinliklerinizi seçerken, yaralanma riskini göz önünde bulundurun Ayaklarınız ya da bacaklarınız yorulduğunda, etkinliğinize devam etmeden önce, birkaç dakika oturun ve ayaklarınızı yukarıya kaldırın

Alıntı Yaparak Cevapla

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı

Eski 08-04-2012   #132
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı



SEKER HASTALIGINDA AYAK SORUNLARI


Eğer şeker hastasıysanız, ayak sorunları yönünden özel risk taşımaktasınız şeker hastası olmayanlarda nadiren sorun yaratan yaralar, deride su toplanması, nasır ve diğer durumlar, şeker hastalarında hızla ciddi tıbbi sorunların oluşmasına yol açabilir Sonuçta enfeksiyon ya da kangren gelişebilir ve ağır yakalarda ayak ya da bacağın kesilmesi gerekebilir

Aşağıda genel hatlarıyla anlatılan muhtemel komplikasyonların belirtileri konusunda uyanık olun ve bunlardan biri ortaya çıkarsa hemen doktorunuza başvurun Bununla birlikte, insüline bağımlı şeker hastalığının ilk on yılında ayak sorunlarının ortaya çıkma olasılığı düşüktür

Dolaşım Bozukluğu

Uzun süredir şeker hastası olanlarda sık olarak bacağın küçük kan damarlarında dolaşım sorunları ortaya çıkar Bu eğilim, 40 yaşın üstündeki şeker hastalarında kangren görülme sıklığının neden normal

nüfustan çok daha fazla olduğunu açıklamaya yardımcı olur

Dolaşım azalması ayaklarda soğumaya ve mordan koyu kırmızıya kadar değişen bir renk değişikliğine neden olabilir

Diabetik Nöropati

şeker hastalığındaki dolaşım bozukluğuna, sinir dokusu kaybı ve ayaklarda hassasiyet eşlik edebilir (bazı hastalarda ellerde de) Sonuçta, dokunma duyusunda ve ağrı, sıcak ve soğuğu hissetme yeteneğin-de azalma olur; bacak ve ayaklarınızda duyu kaybı meydana gelebilir

Bu duyu kaybı kesik, yanık ve diğer yaralanma risklerini de artırır Özen gösterilmeyen küçük yaralar iltihaplanır ya da ülserleşebilir Siz farkına varmadan, yanık veya donma olabilir

Bu tür yaralanmaları önlemek için kol ve bacaklarınızın sıcak ya da soğuğa maruz kalmamasına çalışın

Charcot Ekiemi

Diyabetik nöropatinin uzun vadede diğer bir ciddi komplikasyonu Charcot eklemidir Ender görülen bu sorun, sinirlerde zamanla oluşan

harabiyetin sonucudur Ayak kavsindeki küçük kemiklerin bütünlüğü giderek bozulur ve ayakta hızla şişme ve düztabanlık meydana gelir Charcot eklemi fazla ağrı yap-masa da, yürüme güçlüğüne neden olur

Ayak Enfeksiyonları

Araştırmalar henüz şeker hastalarının enfeksiyonlara daha duyarlı olduklarını ortaya koymamıştır, ancak enfeksiyonların şeker hastalarında genellikle daha ağır geçtiği ve tedaviye diğer insanlardan daha yavaş yanıt verdiği bilinmektedir Belirgin olarak artmış kan şeker düzeyi, muhtemelen enfeksiyon oluşumunu hızlandırmakta ve kötüleştirmektedir; kan şeker düzeyinin normal değerlere yakın sınırlar içinde tutulması, büyük olasılıkla enfeksiyonların kontrolünü olumlu olarak etkileyecektir En sık rastlanan sorunlar Ayak tabanında, ülserleşmiş doku üzerinde, tırnak çevresinde ve ayak parmakları arasında görülen apselerdir

Uygun bir ayak bakımı ile bu sorunların büyük çoğunluğu önlenebilir ya da komplikasyonlar en aza indirilebilir

Alıntı Yaparak Cevapla

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı

Eski 08-04-2012   #133
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı



SEKER HASTASININ DIYETI


Kilonun sağlık için önemli bir faktör olduğu giderek açık bir şekilde anlaşılmaktadır Aşırı kilo, şeker hastaları sözkonusu olduğunda özellikle önemlidir Şişmanlık en yaygın şeker hastalığı türüyle (insüline bağımlı olmayan şeker hastalığı) ilişkilidir Açıktır ki, şişmanlık, genetik olarak duyarlı insanlarda şeker hastalığının gelişmesine yol açan bir tetikçi olarak etki göstermektedir

Pankreas tarafından üretilen insülin miktarı normal kiloda bir kişi için yeterli olabileceği halde, aşırı kilolu insanlarda insülin talebi daha büyüktür Şeker hastalığı olan şişman insanlarda, pankreas talebi karşılayamaz

Bu nedenle, kilo kontrolü, insüline bağlı olmayan şeker hastalıklarının önlenmesinde ve tedavisinde çok önemlidir ABD de yaklaşık 10 milyon insanda,hastalığın bu biçimi mevcuttur; yüzde 80 i fazla kiloludur Bu insanların yarısı durumunun farkında değildir

Diyette tavsiye edilen, karmaşık karbonhidratların alınması ve yağların azaltılmasıdır

Şekeriniz varsa ve kilo kaybetmeniz gerekiyorsa, bir diyet uzmanından alınacak tavsiye-ler yararlı olabileceği gibi, genel diyet kurallarını izlemeniz de yeterli olabilir Şeker hastası olanlar ve olmayanlar, aşağıdaki diyet kurallarını uygulayarak kilo verebilirler

Kaloriler

Başarılı bir rejim için besleyici açıdan dengeli bir diyet temel alınmalıdır Hafif bir kalori azaltımı günlük ihtiyacın yaklaşık 500 kalori altına sürekli kilo kaybı için çok uygun görünmektedir İstediğiniz kiloya eriştikten sonra, kalori miktarını hafifçe arttırabilirsiniz, ama yeni kilonuzu korumaya dikkat edin

Yağlar ve Karbonhidratlar

Yağ tüketiminizi, günlük kalori tüketiminizin yüzde 30 unun altına düşürün Doymuş yağları (hayvansal yağlar) toplam kalorinizin yüzde 10una düşürün Yediklerinizin yaklaşık yüzde 50 si, az işlenmiş tahıllı ekmek, hububat ve diğer tahıllar, patates, pirinç ve makarna gibi karmaşık karbonhidratlar açısından zengin olmalıdır

Lif

Bazı araştırmalar, karbonhidratların kalori tüketiminin yüzde 50sini oluşturması durumunda, bazı lif biçimlerinin, kandaki glikozun ve kolesterolün kontrolüne yardımcı olabileceğini göstermektedir Ancak, sonuçlar kesin değildir

Taze meyva ve sebzeler, tahıllar ve hububatlar dahil olmak üzere, karmaşık karbonhidratlar açısından zengin bir diyette, kalori oranı görece düşük, lif oranı yüksektir

Basit karbonhidratlar ve şeker açısından zengin gıdaların (tatlılar ve şekerli çörek, tart, kek ve bisküvi gibi fırınlanmış gıdalar dahil olmak üzere) tüketimini azaltın Bu gıdaların birçoğu büyük miktarda yağ içerir

Protein

Proteinin kalorilerinizin yüzde 12 ile 20 sini sağlaması gerektiği şeklindeki standart tavsiye, şeker hastası olsun olmasın herkes için geçerlidir (İstisna: böbrek ya da karaciğer sorunlarınız varsa, protein yıkımı sonucu ortaya çıkan atık ürünleri yok edemeyebilirsiniz Bu nedenle daha az protein tüketmeniz gerekir Tavsiye için doktorunuza danışın)

Diğer Yaşam Tarzı Faktörleri

Şeker hastalığınızı denetlemeyi öğrenin; onun sizi denetlemesine izin vermeyin Kilo denetiminin yanısıra, şeker hastalığı yönetiminin iki diğer elemanı da önemlidir:

İlaçlar

Tek başına diyet şeker hastalığınızı denetleyemiyorsa, ağızdan alınan ilaçların ya da insülin iğnelerinin kullanımı gerekli olabilir Yediklerinizin zamanlaması ve miktarındaki tutarlılık, şeker hastalığı için ilaç alıyorsanız özellikle önemlidir

Egzersiz

Egzersiz kilonuzun denetlenmesine yardımcı olmanın yanısıra, kan şekeri düzeyinizin de düşürülmesine de yardımcı olabilirYapmanız gereken düzenli bir hafif egzersizdirGenel bir tıbbi muayeneden geçin, yavaş yavaş başlayın ve doktorunuzun talimatlarını dikkatle uygulayın Şeker hastalarının özel sorunları vardır Bazılarında dolaşım bozukluğu ya da bacaklarda zayıflamış sinirler söz konusu olabilir Doktorunuz kişisel ihtiyaçlarınıza uygun bir egzersiz programının hazırlanmasında yardımcı olabilir

Alıntı Yaparak Cevapla

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı

Eski 08-04-2012   #134
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı



SES TELLERI SORUNLARI


Gırtlağın iki yanında bulunan ses telleri titreşerek sesin oluşmasını sağlarlar Gırtlak kasları ses tellerinin uzunluğunu ve gerginliğini kontrol ederek titreşimi ayarlarlar Ses telleri ayrıca yutkunma sırasında yiyecek ve içeceklerin akciğerlere kaçmasını önlemede de yardımcı olurlar

Ses telleri konuşmada ve şarkı söylemede en önemli öğelerdir Eğer yanlış ya da kötü kullanılırlarsa çeşitli sorunlar ortaya çıkabilir Bu tür sorunlar arasında polipler, nodüller ve ülserler bulunmaktadır

POLİPLER

Polipler, ses tellerinin üstünü örten ince zarda ortaya çıkan şişliklerdir Bunlar büyüdükçe yuvarlak bir şekil alırlar; tüm ses teli boyunca yayılabilir ya da bir bölümünde sınırlı kalabilirler

Uzun süre ya da tekrar tekrar çığlık attığınızda, bağırdığınızda veya doğal olmayan çok düşük bir tonda konuştuğunuzda ses tellerinizde bir nödül gelişebilir Kronik bir alerji sonucunda veya sigara dumanı ya da endüstriyel dumanlar gibi tahriş edici dumanları soluduğunuzda da polip gelişebilir

Polipler sesinizin fısıltı halinde çıkmasına ya da kısılmasına neden olabilirler Bunlar bazen larengoskopi denen özel bir muayene sırasında çıkarılabilirler Kanser olmadığından emin olmak için polip biyopsisi de yapılabilir Polip çıkarıldıktan sonra altta yatan nedeni düzeltmek için ses terapisi yapılmalıdır

ŞARKICI NODÜLÜ

Profesyonel şarkıcılar, öğretmenler, seyyar satıcılar ve din adamları gibi sesini çok fazla kullananların ses tellerinde nodül oluşma riski vardır Polipler gibi nodüllerde sesin aşırı kullanımı sonucu gelişir

Bu tür nodüller sesin kısılmasına ya da fısıltı halinde çıkmasına neden olabilirler Nodülün polipten farkı, ses tellerini örten ince zardan değil, bu zarın üstünü kaplayan hücre tabakasından(epitel) köken almasıdır Deri yüzeyini de benzer hücreler örtüğü için yapısal olarak nasıra benzerler

Birkaç hafta hiç konuşmayarak ya da çok az konuşarak ses tellerinin dinlendirilmesi nodüllerin küçülmesini sağlayabilir Bazen biyopsi yapılması ve poliplerin ameliyat-la çıkarılması gerekebilir Nodül oluşmasına yol açan sesin kötü kullanımını ortadan kaldırmak için ses terapisi oldukça önemlidir Ara sıra çocuklarda sürekli bağırma sonucu ortaya çıkan nodüller sadece ses terapisi ile tedavi edilebilirler

TEMAS ÜLSERLERİ

Ses tellerinde temas ülseri denen yaralar da görülebilir Bu durum genellikle sesin uygun olmayan biçimlerde kullanılması sonucu oluşur Mide sıvısının ağıza gelmesi ya da ameliyat sırasında anestezi için boğaza tüp takılması diğer sık görülen ses teli hasarlanma nedenleridir

Temas ülserleri ses tellerinin birbirlerine dokundukları yerde bulunan kıkırdak parçalarında oluşur Belirtileri arasında konuşurken ya da yutkunurken hafif ağrı ve ses kısıklığı bulunmaktadır

Doktorunuz gırtlağınızı nasıl kullandığınızı ve yemek alışkanlıklarınızı belirlemek için bazı sorular soracaktır

Ayrıca kanser olmadığından emin olmak için ülserleşmiş yaradan laboratuvar testleri yapılmak üzere örnek de alacaktır

Temas ülserlerinin ilk tedavisi yaranın iyileşmesine olanak sağlamak için en az 6 hafta sesin dinlendirilmesidir Ülserlerin tekrarlamasını önlemek için bu süreyi uzatmak da gerekebilir Eğer ülserin nedeni mideden ağıza gelen sıvılarsa ülserin tekrarlamasını önlemek için birkaç yöntem bulunmaktadır Doktorunuz antasit bir ilaç, yatmadan en az 2-4 saat önce yemek yemeyi ve yatarken başı 10-15 cm yükseltmeyi önerebilir

LÖKOPLAKİ

Latince deki beyaz (leuko) ve yama (plakia) sözcüklerinin biraraya gelmesinden oluşan lökoplaki ses tellerinin birinde ya da her ikisinde oluşabilir Bu durum kanserle ilişkili olabilir Lökoplaki ortaya çıktığında laboratuvar incelemesi için çıkarılabilir Çoğu kez oluşma nedeni sigara dumanıdır

ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE GÖRÜLEN PAPİLLOMLAR

Birçok çocukta virüslerin neden olduğuna inanılan ve selim bir doku büyümesi olan siğiller ortaya çıkar

Az sayıda çocukta, özellikle erkek çocuklarda, bunlar ses telleri üzerinde gelişir(çocukluk döneminde görülen papillomlar)

Bu oluşumlar habis değildir ve çoğu kez ergenlikte ortadan kaybolur Bununla birlikte, bu siğiller ergenlikten önce sorun yaratabilirler; kümeler halinde büyüyerek, gırtlağa zarar vermeden çıkarılamayacak bir duruma gelirler Nadir olarak çok hızlı büyüyerek çoğalırlar ve nefes almayı zorlaştırabilirler Bu durum ortaya çıktığında, solunum yolu tamamen tıkanmadan hemen tedavi yapılmalıdır

Ameliyatla çıkarmaktan daha etkili ve daha az zarar verici olduğu için lazer tedavisi tercih edilen bir yöntemdir Çocukluk döneminde görülen papillomlar sık sık tekrar ettikleri için tedavinin tekrarlanması gerekebilir

Alıntı Yaparak Cevapla

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı

Eski 08-04-2012   #135
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalıklar - Teşhis Ve Tedavi Yöntemleri -Alfabetik Sıralı



SINDIRIM PROBLEMLERI


Sindirim süreci düzgün giderse besinler parçalanıp moleküllere bölünerek kan damarlarınıza geçebilir hale gelir Zaman zaman bazı nedenlerle bu parçalanma doğru gerçekleşmez ve sindirim ve özümleme işlemleri tamamlanamaz Bu durumda vücudunuza yarayacak besinlerin çoğu sindirilemez ve büyük abdest çıkar Bu sindirim bozukluğu sonucu bozuk ve eksik beslenme ortaya çıkar

Belirtiler

- Kilo kaybı,

- İshal,

- Karın ağrısı, gaz ve şişkinlik,

- Genel halsizlik,

- Kötü kokulu ve gri-siyah büyük abdest

Sindirim bozukluğunun nedenleri çok farklı olabilir Pankreasta bir hastalık varsa, sindirim için gereken enzimler eksik olabilir Buna bozuk sindirim diyoruz Sindirimin büyük bir kısmı ince bağırsakta olduğu için, buradaki bir hastalık önemli besinlerin sindirilmeden dışarı atılmasına neden olur Bu durumda büyük abdest yağlı görünümlüdür Gri veya solgun renkte ve normalden fazladır Kötü kokuludur ve köpüklüdür Büyük abdestle yağ ve protein kaybı olur Besinlerin sindirilememesi A, Bi 2, D, E ve K vitaminleriyle folik asit kaybına neden olur Kanda B12 ve folik asit düşüklüğü besinlerin sindirilemediğinin başlıca göstergesidir Sürekli yağ kaybıyla birlikte kalsiyum da vücuttan atılır ve istenmeyen sorunlar doğar:

Böbrek taşları (kalsiyum oksitli) ve kemiklerde osteomalacia adı verilen kemik erimesi denilen hastalık ortaya çıkar

ÇÖLYAK (TROPİK OLMAYAN) SPRU

Çölyak (tropik olmayan) spru, emilim bozukluğunun yaygın bir nedenidir Bu hastalığa, buğday, çavdar, yulaf ve arpada bulunan bir protein olan glütene karşı duyarlılık yol açar Glütene tahammülsüzlük, barsağın içini döşeyen tabakanın besinlerin emilmesini sağlayan ince kıvrımlarını (vilüsler) yitirmesine neden olur Ayrıca, barsak enzimleri yeterli miktarda üretilmemeye başlar Sık görülen belirtiler, kötü kokulu ishal, şişkin karın ve anemidir

Çölyak spru çocuklarda sık sık görülür Bu çocuklarda, en çarpıcı belirtiler kilo kaybı ve büyüyememedir Çocuklarda raşitizmin kemik değişiklikleri görülebilir; yetişkinlerde kemik ağrısı ve aşırı hassasiyetiyle birlikte osteomalasi ortaya çıkabilir

Aşırı miktarlarda yağ ve protein içerip içermedlgini anlamak için dışkınızı incelemenin yanısıra, doktorunuz çölyak spru hastalığından kuşkulanırsa, ince barsağın baryumlu röntgenini (bkz Yemek Borusu, Mide ve Barsağın Baryumlu Röntgeni) isteyebilir Ağızdan sokulan bir aletle incebarsağın iç yüzeyinden biyopsi de alınır Numune tropik olmayan spruya özgü değişiklikler açısından mikroskop altında incelenir

Çölyak hastalığı, genellikle yemeklerden glüten içeren gıdaların kaldırılmasıyla tedavi edilir Bazı besin eksikliklerini karşılamak için, başlangıçta vitamin ve mineral ilaveleri verilebilir Doktorunuz ya da diet uzmanınız, uygun bir glütensiz diyet konusunda size yol gösterecektir

Glütensiz bir diyet dikkatli bir şekilde uygulanırsa, birkaç aylık bir dönem içinde ince barsağın vilüsleri normal biçimlerine ve emme kabiliyetlerine ulaşırlar Dışkınız normale döner ve kilo kaybı sona erer Glütensiz diyet hayat boyu izlenmelidir, yoksa belirtiler tekrar ortaya çıkar

TROPİK SPRU

Bu, emilim bozukluğuna neden olan başka bir hastalıktır Dünyanın tropik bölgelerine giden ziyaretçileri etkiler Belirtiler tropik bölgeden dönüldükten aylar, hatta yıllar sonra ortaya çıkabilir Bu hastalığın nedeni belirsizdir, ama bulaşıcı bir mikroorganizma olabilir

Tropik sprusu olan kişiler ishal, kilo kaybı, anemi ve kilo alamama sorunlarıyla karşılaşırlar Teşhis testleri temel olarak çölyak sprunun testleriyle aynıdır

Tropik sprunun tedavisi genellikle bir folik asit ve vitamin ilavesi ile tetrasiklin gibi bir antibiyotikten oluşur Genellikle, özel bir diyet gerekmez Hastalığın şiddetine bağlı olarak, 6 ay kadar antibiyotik kullanmanız gerekebilir

AŞIRI BAKTERİ ARTMASI

Normal olarak,bakterilerin ince barsakta aşırı artması bir sorun değildir, çünkü barsağın sürekli hareketi (peristaltizm) bakterileri dışarı atar Ancak, bazı koşullar altında, barsak bakterileri emilim bozukluğuna yol açacak bir düzeye kadar artabilirler Bu durum, barsağın da tutulduğu şeker hastalarında ishale katkıda bulunan bir faktör olabilir

Bakterilerin aşırı artmasının nedeni genellikle peristaltizmin (barsağın kas hareketi) zayıflamasıdır, bu da bakterilerin birikmesine olanak sağlar Bakterilerin aşırı artması, ince barsağın bazı kısımlarına uygulanan baypas ameliyatlarından sonra da görülür Teşhis ince barsaktan kültür için alınan örneklerle ya da bazen kan ya da idrar alınmasını içeren dolaylı testlerle yapılır Tedavi, her ay 1 hafta gibi periyodik biçimde verilen antibiyotiklerle yapılır

SKLERODERMA

Skleroderma barsağı etkilediğinde, kas duvarlarının incelmesine yol açar, bu da hem besinlerin emilimini hem de barsağın hareketini zayıflatır Skleroderma yemek borusunun kas tabakasını da da etkileyebilir ve mide yanmasına neden olabilir

Hastalık ilerlediği ve başka organlara yayılabileceği için, klinik olarak ilerleyici sistemik skleroz (F SS) olarak bilinir Bu kronik hastalığın nedeni bilinmemektedir Bakterilerin aşırı büyümesinin yol açtığı şiddetli ishalle ilişkili olabilir Periyodik olarak (her ay bir hafta gibi) verilen antibiyotikler yararlı olabilir

AİDS

Emilim bozukluğu sorunları yaratan başka bir hastalık kazanılmış bağışıklık yetmezliği sendromudur (AIDS) Başlıca belirtiler olan ishal ve kilo kaybının AIDS hastalarında ince barsak ve kolondaki enfeksiyonların sonucu olduğu düşünülmektedir

WHİPPLE HASTALIĞI

Bu emilim bozukluğu hastalığı esas olarak 45 yaşın üzerindeki erkekleri etkilemektedir Hastalığa henüz kesin olarak tanımlanamamış bir enfeksiyon etkeninin yol açtığı düşünülmektedir lshal, karın ağrısı, ilerleyen kilo kaybı ve derinin koyulaşması gibi belirtiler ortaya çıkabilir

Bakteri enfeksiyonu da düşük dereceli ateşe yol açabilir Teşhis ince barsaktan alınan bir biyopsiyle yapılır

Uzun dönemli antibiyotik kullanımı, tipik olarak Whipple hastalığına bağlı emilim bozukluğunu düzeltmekte etkilidir

AMİLOİDOZ

Nişastaya benzer özellikleri olan amiloid denilen bir proteinin varlığı bu hastalığı ortaya çıkarır

Bu proteinin istenmeyen birikimlerinin vücudun neresinde görüldüğüne bağlı olarak, sonuçlar önemsiz ya da ciddi olabilir Örneğin, amiloidin ince barsakta birikmesi içini döşeyen tabakayı lastiksi, sert ve yapışkan hale getirir ve sonuç olarak ciddi bir emilim bozukluğu ortaya çıkar Bu durumun teşhisi ince barsak biyopsisiyle yapılır

Amiloid birikintilerinin oluşmasını önlemenin bilinen bir yöntemi yoktur Tedavi, belirtileri azaltmaya ya da amiloidozdan sorumlu olabilecek temeldeki bir hastalığı tedavi etmeye yöneliktir Bu tür hastalıklar tüberküloz, Hodgkm hastalığı ve romatizmaya bağlı eklem iltihabıdır

LAKTOZ TAHAMMÜLSÜZLÜĞÜ

İnek sütündeki başlıca şeker olan ve yalnızca sütte ve süt ürünlerinde bulunan laktozun sindirilmesi için laktaz enzimi gereklidir Laktoz tahammülsüzlüğü, ince barsak duvarlarının iç tabakası bu enzimi normal miktarlarda üretmediği zaman ortaya çıkar

Laktoz tahammülsüzlüğü, belirli bir miktarın üzerinde süt alındığında, karın kramplarına, şişkinliğe, ishale ve aşırı gaza yol açar Az miktarda süt genellikle belirtilere yol açmaz ince barsağın içini döşeyen tabakadaki düşük bir laktaz düzeyi ya da laktaz eksikliği, etkilenen kişilerin yüzde 70 kadarında sorun yaratmayabilir

Kuzey ve Batı Avrupalı beyazlarda ve onların Amerika Birleşik Devletleri ndeki torunlarında, düşük laktaz düzeyi görece az görülür Bu nedenle, laktoz tahammülsüzlüğüne bu insanlarda çok sık rastlanmaz Düşük laktoz düzeyleri , Akdeniz, Afrika ya da Asya kökenli insanlarda daha sık olarak görülmektedir

Düşük laktoz düzeyleri, tropik olmayan ya da tropik spru, ince barsaktaki virüs ya da bakteri enfeksiyonu ve kistik fibroz gibi başka emilim bozukluğu rahatsızlıklarında ortaya çıkabilir

Laktoz tahammülsüzlüğü varsa, süt ürünlerini diyetinizden tamamen çıkarmanız gerekmez

Sadece süt ürünleri tüketiminizi azaltın, sütü yalnızca yemek sırasında için ve kalsiyumu, laktozun süte göre düşük olduğu süt ürünleri olan peynir ve yoğurttan almaya çalışın Başka bir seçenek, sütünüze karıştırabileceğiniz ticari bir laktaz preparatı almaktır Bu preparatlar laktozu kolayca sindirilebilen basit şekerlere dönüştürür

KISA-BARSAK SENDROMU

Barsağın büyükçe bir kısmının ameliyatla alınmasından sonra, bazı insanlarda emilim bozukluğu sorunları ortaya çıkabilir Bu duruma kısa-barsak sendromu adı verilir ince barsağın farklı bölgelerinde farklı besinler emildiği için, cerrahi müdahalenin besin emilimi üzerindeki etkisi, barsağın ne kadar büyük bir parçasının ve hangi parçasının alındığına bağlıdır Barsağın önemli bir kısmı alınmadıkça, kalan kısım genellikle daha fazla emilime uyum sağlamakta ve böylelikle besinlerin emilim yetersizliğini önlemektedir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.