Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Beslenme, Diyet ve Sağlık > Genel Sağlık

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ansiklopedisi, dan, sağlık

A Dan Z Ye SağLıK Ansiklopedisi

Eski 08-17-2012   #16
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

A Dan Z Ye SağLıK Ansiklopedisi





R ile başlayan hastalıklar
Rahim egzaması :

Rahimden gelen cerahatli akıntının neden olduğu bir çeşit egzamadır Rahimde veya vajina çevresinde kızarma ve şişlikler görülür Bu şişlikler bir süre sonra su toplayıp, kabuklanır Kaşıntı, zonklama ve yanma hissedilir

Rahim iltihabı :

Rahimim iç yüzünün iltihaplanmasına tıp dilinde endometri denir Nedeni, belsoğukluğu, doğumdan ve çocuk düşürdükten sonra rahimde parça kalması veya rahim düşüklüğüd&amp ;#252;r
Hastanın karın bölgesi hassastır, vajinadan cerahatli ve sümüğe benzer akıntı gelir Aybaşı kanamaları fazla olur Bacaklarda ve leğen kemiği bölgesinde ağrı vardır Bu ağrılar dinlenmekle geçer Doktora başvurmak gerekir

Rahim kanaması :

Bu hastalık, aybaşı hali dışında görülen aşırı kanamalarla kendini gösterir Aybaşı hali sırasında da sancı olmaz

Rahim kanseri :

Çoğunlukla rahim boynunda ve vajinanın başlangıç kısmında meydana gelen bir hastalıktır Çok düşük yapan veya çok doğuran kadınlarda daha fazla görülür Tıp dilinde uterus kanseri denir
Vajinadan kan veya fena kokulu akıntı gelir Böyle durumlarda, vakit kaybetmeden doktora başvurmak gerekir

Rahimde polip :

Rahimde meydana gelen ve nohut büyüklüğünde olan renkli yumrulara rahim polip'i denir Nedeni, rahimin iç yüzünü örten zarın iltihaplanmış olmasıdır
Aybaşı halinde aşırı kanama, rahim akıntısı ve arasıra gelen karın ağrıları ile kendini gösterir Kesin tedavisi ameliyattır

Rahim sarkması :

Bazı kadınların vajina veya rahimleri bacaklarının arasına doğru sarkar Bu durum, yaşlı kadınlarda görüldüğü gibi gençlerde de görülebilir Nedenleri, müzmin öksürük, ıkınma, ağır şeyler kaldırma, aşırı yorgunluk, rahim ur veya polipleri, doğum sırasında destekleyici kas ve bağların zayıflamış olması veya aileden gelen eğilimdir

Rahim urları :

Çoğunlukla doğum yapmamış kadınlarda görülür Bazı urlar zararsızdır Ancak aybaşı günlerinde gecikme, kilo kaybı, kansızlık ve adet görmenin ikinci ve üçüncü günlerinde haddinden fazla kanama varsa, geç kalmadan bir doktora başvurmak gerekir Ayrıca hastada idrar yapma ihtiyacı fazlalaşır, leğen kemiği bölgesinde ağrı vardır

Raşitizm :

Çocuklarda görülen bir çeşit kemik hastalığıdır Nedeni, yeteri kadar D vitamini almamaktır Çoğunlukla yeteri kadar güneş görmeyen, sıhhi olmayan, rutubetli, karanlık ve basık tavanlı evlerde yaşayan, yeteri kadar süt içmeyen ve haddinden fazla miktarda unlu gıdalarla beslenen çocuklarda görülür
Hastalık genellikle 2 yaşında ortaya çıkar Çocukta huysuzluk ve devamlı terleme görülür, iştahı azdır Bazıları kabızlık çeker, bazıları da ishal olurlar Adaleleri gevşektir Derileri soluk ve kansızdır Dişleri geç çıkar ve erken çürür Ayakta durmayı ve yürümeyi geç öğrenir Bacak kemikleri çarpıktır Düztabanlık görülür
Deniz, kum veya güneş banyoları, kış aylarında da, haftada 3 kere ılık banyo yaptırmak yaralıdır

Romatizma :

Umumiyetle eklem, kas ve sinir sistemini etkileyen hastalıklara romatizma denir Romatizma ağrıları, vücudun her tarafında görülebilir Halk arasında, romatizma ağrılarına yel denir
Şişmanlık, hormon dengesizliği, karaciğer yetersizliği, beslenme dengesizliği, mide ve bağırsak bozuklukları, çürük dişler, sinüzit, bademcik iltihapları ve yaşlılık romatizmayı hazırlayan nedenlerin başında gelir Ayrıca, soğuk ve rutubet de çok önemli rol oynar
Romatizmalı yerlerde ağrı, yanma veya üşütme ve şişlikler görülür Ağrı bazen dayanılmaz dereceye varır Hareket etmekte de güçlük çekilir Tedavi edilmezse, kalp kapağı hastalığı veya bir başka hastalığa neden olur 3 çeşit romatizma vardır:
- Akut eklem romatizması
- Romatoid artrit
- Dejeneratif romatizma

Alıntı Yaparak Cevapla

A Dan Z Ye SağLıK Ansiklopedisi

Eski 08-17-2012   #17
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

A Dan Z Ye SağLıK Ansiklopedisi



S - Ş ile başlayan hastalıklar
Saç dökülmesi :

Günde, normal olarak 80 saç kılı dökülür Bundan fazla dökülme yaşın ilerlemiş olması, bazı ateşli hastalıklar, tiroid hastalıkları, kansızlık, verem, şeker hastalığı gibi bütün vücudu etkileyen hastalıklardan sonra görülür Tıp dilinde alopesi adı verilen saç dökülmesi; basit saç dökülmesi ve pelad olmak üzere iki çeşittir

Saçların kepeklenmesi :

Kafatası derisi üzerinde meydana gelen gevşek pul şeklindeki kabuklara kepek denir Kuru ve yağlı olmak üzere iki çeşidi vardır Yağlı sarımtırak görünüşteki kepeklenmeye, tıp dilinde sebore denir
Nedeni, derinin en üst kısmında bulunan tabakanın, ürettiği fazla parçalardır Bunlar, çoğunlukla saçlar tarandığı zaman dökülür
Tedavinin ilk şartı; temizlik ve fazla miktarda unlu şeyler yememektir

Saçkıran :

Tıp dilinde tinea tonsurans denilen saçkıran, bir çeşit mantarın neden olduğu bulaşıcı bir hastalıktır Hiç vakit kaybetmeden tedavi etmek gerekir
Saçkıranlı hastanın tarağını kullanmak veya şapkasını giymekle bulaşır Tedaviye, hastalıklı yerdeki saçları kesmek veya traş etmekle başlanır Saçlar, haftada iki kere yıkanır

Saç ve sakal ağarması :

Yaş ilerledikçe saça ve sakala rengini veren maddenin yapımı azalır, bir süre sonra da tamamen kesilir Kumral ve kızıl saçlar, daha erken beyazlaşır Genç yaşlarda görülen beyazlaşmalar ise, ırsidir Tedavisi yoktur

Safra kesesi iltihabı :

Safra kesesi taşlarının neden olduğu bir çeşit iltihaplanmadır Tıp dilinde kolesistit denir İki çeşidi vardır
- Müzmin safra kesesi iltihabı
Safra kesesi büzülür, gereği gibi çalışamaz hale gelir Hastanın karnında, özellikle yemeklerden sonra gaz ve gerginlik vardır Ayrıca; sağ taraftan başlayıp, kaburgaların altına kadar yayılan geçici bir ağrı ve sarılık nöbetleri de görülür Tıp dilinde kronik kolestit denir Bu hastalık genellikle 40 yaşını geçmiş şişman kadınlarda görülür
- Akut Safra Kesesi İltihabıBilhassa, safra yollarına yerleşmiş taşın neden olduğu bir hastalıktır Tıp dilinde akut kolestit denir Hastada karnın sağ üst kısmına gelen ani, şiddetli ve çabuk gelişen, sırta, hatta sağ omuzun ucuna kadar yayılan ağrı vardır Ateş artar, kusma ve bulantı görülür
Her iki çeşit safra kesesi iltihabında da; vakit kaybetmeden doktora başvurmak gerekir Ameliyat gerekebilir

Safra taşları :

Safra koyulaşması sonucu meydana gelen taşlara halk arasında safra taşı, tıp dilinde ise kolelitiasis denir Yapılarında kolestrin bulunur
Bazı safra taşları, rahatsızlık vermez Bazıları da safra kanalını tıkar Çok şiddetli, batıcı bir ağrı, bulantı ve kusma yapar Hasta yerinde duramaz olur Bu olayların hepsine birden safra kesesi krizi denir
Düşmeyen veya alınmayan safra taşları, safra kesesinin iltihaplanmasına da neden olur Safra taşlarının neden olduğu rahatsızlıkları gidermek için doktor müdahalesi gerekir

Sağırlık :

Sonradan meydana gelen sağırlıkları doğuran nedenler çeşitlidir Mesela; dış, orta veya içkulak bozuklukları, beyin hastalıkları veya histeri, geçici sağırlığa neden olabilir Gerçek nedeni bulmak doktorun işidir

Sakal iltihabı :

Sakal kılının kolayca koparılması ve kopan kılın ucunda da cerahat damlacığı görülmesi şeklinde ortaya çıkan bir hastalıktır Tıp dilinde sikozis denen bu hastalığa, stafilokok cinsi mikroplar neden olur

Salgın menenjit :

Menegokok adı verilen bir çeşit mikrobun; beyin zarına yerleşmesi ve orada iltihaplanmalar meydana getirmesi sonucu ortaya çıkan bulaşıcı ve tehlikeli bir hastalıktır
Hastalık, boğazlarında mikrop taşıyan hastalar veya kendileri hasta olmadıkları halde boğazlarında menenjit mikrobu taşıyan sağlam kimseler tarafından bulaştırılır
Hastalık çoğu kere üşüme, titreme ve ateşin birdenbire yükselmesiyle başlar Halsizlik, başağrısı, ve kusma görülür Dudak ve burun deliklerinin kenarlarında uçuklar belirir Gözlerini açmakta zorluk çeker Bir süre sonra, ensesi sertleşmeye ve başını öne eğememeye başlar
Hiç vakit geçirmeden tedaviye başlamak şarttır Aksi halde, ölümle sonuçlanabilir Bu günkü tedavi yöntemleri sayesinde hastanın sağlığına kavuşması mümkündür
Salgın menenjit salgını sırasında sağlıklı kimseler hastalarla görüşmemelidir Kalabalık yerlere gidilmemelidir Bütün vücudun, özellikle ağız ve burunun temiz tutulması gerekir

Saman nezlesi :

Ot veya bitki tozlarının neden olduğu bir çeşit alerjik hastalıktır Tıp dilinde pollenosis veya alerjik rinit denir Daha ziyade, çiçeklerin açtığı aylarda görülür
Hastada şiddetli aksırmalar, burun tıkanıklığı, gözlerde kızarma ve sulanma, fazla miktarda berrak burun akıntısı ve öksürük görülür Tedavinin ilk şartı, çiçeklerin açtığı sıcak ve rüzgarlı günlerde kırlara gitmemek ve güneş gözlüğü kullanmaktır

Sara :

Bir çeşit sinir hastalığıdır Nedeni beynin çalışmasında görülen bir anormalliktir Tıp dilinde epilepsi denir Grand mal ve petit mal olmak üzere iki çeşidi vardır
- Grand Mal :
Saranın ağır şekline grand mal denir Hasta nöbet gelmeden önce aura denilen bir devre geçirir Bu sırada da, nöbetin geleceğini anlar Bu devrede, kulak çınlaması, belirli bir yerde ağrı, titreme vardır Ne olduğunu anlayamadığı bir koku hisseder Kısa bir süre sonra da, şuurunu kaybederek yere düşer Vücudunda kuvvetli çırpınmalar başlar Kol ve bacakları ritmik bir şekilde kasılıp, gevşer Ağzı köpürür, dilini ısırabilir, farkında olmadan küçük ve büyük tuvaletini koyabilir Bir süre sonra da kasılmalar azalır, derin bir soluk alarak sakinleşir ve kendine gelir
- Petit Mal aranın hafif şeklidir Bu çeşit saralıda şuur kaybı görülür fakat, kasılma ve gevşemeler görülmez Hatta bazen çevresindekiler kriz geçirdiğini bile anlamaz
İlkyardım olarak, kriz geçiren hastanın yaralanmasını önleyici tedbirler alınır Dilini ısırmaması için de temiz bir mendili top yaparak ağzına koymak faydalıdır

Sarılık :

Safranın kana karışıp, bütün dokuları hatta göz aklarını bile sarıya boyaması ile ortaya çıkan bir hastalık belirtisidir Tıp dilinde ikter denilen sarılığın üç çeşidi vardır
- Hemolitik sarılıkKandaki alyuvarların tahrip olması sonucu safra, kana karışır Hastanın idrar rengi normal, büyük tuvaleti ise koyudur
- Hepatik sarılık :
Bir virüsün neden olduğu karaciğer iltihabıdır Karaciğer hücreleri şişer ve safra yolları tıkanır Belirtileri, yavaş yavaş görülür Hastada ateş, iştahsızlık, ishal ve kusma vardır En çok görülen sarılık çeşidi budur
- Obstrüktif sarılık :
Nedeni, safra kanallarının tıkanmış olmasıdır

Ortak belirtileri ise şunlardır Hastalığın neden olduğu sarı renk, önce göz aklarında görülür Sonra yüz, boyun, gövde, kol ve bacaklara kadar yayılır İdrarın rengi sarı ile koyu kahverengi arasında değişir Ciltte de kaşıntı vardır Büyük abdest, kil renginde ve fena kokuludur
Tedavinin ilk şartı, yatak istirahatidir Sıkı bir perhiz uygulanır

Sedef hastalığı :

Nedeni, kesinlikle bilinmeyen bir hastalıktır İrsi veya sinirsel olduğu söylenmektedir Tıp dilinde psoriasis denir
Daha çok, baş derisinde, dizlerde ve dirseklerde veya tırnaklarda meydana gelen düzensiz kırmızı lekelerle kendini gösterir Lekeler, gümüş renginde ve pul pul olup, deriden yüksektir Kaşıntı yoktur

Ses kaybı :

Sesin tamamen kaybolmasına, tıp dilinde afoni denir Tam veya kısmi olabilir Nedeni, boğaz veya gırtlak hastalıkları, konuşma kaslarını kontrol eden sinirlerin hastalanması veya sinir bozukluğudur
Tedaviye geçmeden önce, gerçek nedeni bulmak gerekir 1-2 gün içinde geçmeyen ses kayıplarında doktora başvurmak gerekir

Ses kısıklığı :

Boğaz veya gırtlağın, dışarıdan gelen organizmalar tarafından istila edilmesi sonucu ortaya çıkar
Nedeni, soğuk algınlığı, bağırmak, çok konuşmak, boğazı tahriş edici duman veya benzeri gazlar veya boğaz iltihabıdır Kısa sürede geçmeyen ses kısıklığında, doktora başvurmak gerekir

Sık sık idrara gitme :

Günde 4 veya 6 kez idrara gitmek normal sayılır Bu sayı, içilen su miktarına göre değişir Toplam idrar miktarı, 8 su bardağı kadardır Bu miktarda ve idrara gitme sayısında fazlalık olduğu zaman gençlerde şeker hastalığı, ihtiyarlarda böbrek hastalığı veya prostat büyümesi düşünülebilir

Sıraca :

Tıp dilinde scrofula denir Bir çeşit kronik deri veremidir Nedeni, boyundaki lenf bezlerinin veremidir
Daha ziyade boyun bölgesinde ve yüzde acısız şişliklerle ortaya çıkar Bir süre sonra patlayan bu şişliklerden irin akar

Sıtma :

Anofel adlı sivrisineğin sokmasıyla, insandan insana bulaşan, titreme, ateş ve ter nöbetleriyle kendini gösteren, kimi zaman da başka bir hastalık gibi görülen ve tedavi edilmezse, öldüren bulaşıcı bir hastalıktır Tıp dilinde malarya denir

Siğiller :

Derinin üst tabakasının büyümesi sonucu ortaya çıkar Nedeni, bir çeşit virüstür Tıp dilinde verrü denir Aynı kişide bir yerden diğer bir yere bulaşabilir Daha ziyade, parmak, ayak ve yüzün çeşitli yerlerinde, yuvarlak deriden yüksekte ve çilek görünümünde kabartılar halinde görülür

Sinirsel ağrılar :

Bu çeşit ağrılar, genelikle küt ağrı şeklindedir Vücudun her yerinde hissedilebilir Ama, çoğunlukla kalp çevresindeki ağrılardan şikayet edilir Bazı kimseler de başlarını tıpkı bir çember gibi sıkan baş ağrılarından şikayet ederler İşte bu çeşit ağrılar, bedeni bir arızadan kaynaklanmıyorsa, sinirsel ağrılardır

Sinir bozukluğu :

Hayat şartlarından fazlasıyla etkilenenlerde görülebilen, esasta önemli bir kaynağı olmayan bir rahatsızlıktır Devamlı olarak endişe içinde olmak şeklinde görülenine anksiete, ruhi ve bedeni bitkinlik şeklinde görülenine de depresyon adı verilir
Hasta hayattan zevk almaz, her zaman mutsuzdur, huzursuzdur, sinirlidir Uykuları düzensizdir Gerçekte bir hastalığı olmadığı halde çeşitli hastalıkların varlığından şikayet eder
Tedaviye hayatının iyi yanlarını görmeye alışmakla başlanır Sinirlenmekten kaçınmak, her kötü olayın iyi bir tarafı olduğunu görmeye alışmak, düzenli bir hayat sürmek gerekir

Sinirsel hazımsızlık :

Sinir sisteminin düzenli, uyumlu çalışmasını kaybetmesi sonucu ortaya çıkar Ayrıca, alkol kullanmak, fazla sigara içmek, haddinden fazla çay, kahve veya süt içmek, çabuk ve gereği gibi çiğnemeden yemek yemek şikayetlerin artmasına neden olur
Hastanın karnında ağırlık hissi vardır, midede gurultu, yanma veya ekşime görülebilir Geğirir, gaz çıkarır Yorgunluk, baş ağrısı, çarpıntı ve unutkanlıktan da şikayet edilir

Sinirsel kusma :

Sinir sistemindeki düzensizlikten kaynaklanan bir durumdur Ağıza su gelmesi şeklinde de görülebilir Herşeyden önce, sinirlenmemeyi, düzenli bir hayat sürmeyi alışkanlık haline getirmek tedavinin ilk şartıdır

Sinüzit :

Çene, alın ve şakak kemikleri içinde bulunan ve buruna açılan içleri hava dolu boşlukların, sinüslerin iltihaplanması sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır Had ve müzmin olmak üzere iki çeşidi vardır Nedeni burun iltihabı, nezle, grip, alerji, burundaki şekil bozuklukları veya buruna kaçan yabancı cisimlerdir
Hastanın yüzünde zonklayıcı bir ağrı, burnunda tıkanma, akıntı ve baş ağrısıyla birlikte gelen ateş görülür

Siroz :

Karaciğer dokularının harap olması ve karaciğerin sertleşmesi sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır Tıp dilinde cirrhosis denir Beslenme, hazımsızlık ve fazla miktarda alkol bazen de safra yollarının tıkanması sonucu görülür Hastanın karnı su toplar, ayak bilekleri şişer, iştahı azalır ve arasıra da kusar

Sivilceler :

Yağ bezelerinin fazla çalışmasından, hormon veya metabolizma bozukluklarından kaynaklanan en küçük çıbanlara sivilce denir
Sivilceleri sıkmamak, tuzsuz, yağsız ve baharatsız şeyler yemek gerekir

Siyatik :

Üst bacağın arka kısmı, arka bacağın dış tarafı ve siyatik siniri boyunca yayılan ağrıya siyatik denir Ağrı, bazen birdenbire gelir Bazen de yavaş yavaş ilerler Otururken, kalkarken, uzanırken hareketler zorlukla yapılır Belkemiğinin aşağı bölgesi, hassastır Ağrılar yürürken, öksürürken ve gerinirken daha da artar Halk arasında sinir romatizması da denir
Nedeni, omurlar arasında kıkırdak disklerin yerinden oynaması, yani disk kayması, omurganın alt bölümünün iltihaplanmış veya zedelenmiş olması, dizkapağı iltihabı veya sinir iltihabıdır
Tedavinin ilk şartı yatak istirahatidir Ayrıca yatak altına kalın bir tahta koymalı, iki yastıktan fazla da yastık kullanmamalıdır

Skorbüt :

C Vitamini eksikliğinin neden olduğu bir hastalıktır Daha ziyade 5-6 ay süreyle yeteri kadar C vitamini alamayan çocuklarda ortaya çıkar Hastada dermansızlık, zayıflama, ve kanamalar görülür Yaraların iyileşmesi gecikir, diş etleri şişer ve mikrobik hastalıklara yakalanma ihtimali artar
Küçük çocuklara her gün 4 çorba kaşığı taze sıkılmış portakal, limon veya greyfurt suyu verilirse, skorbüt olmaları önlenmiş olur

Şarbon :

Halk arasında karakabarcık da denilen bu hastalık daha çok kasap, çiftçi veya veterinerlerde görülen ve hayvanlardan, insanlara geçen mikrobik bir hastalıktır Daha çok yüz, boyun veya kolda bir çıban çıkıp daha sonra patlar Etrafında da siyah bir kabuk meydana gelir Öldürücü bir hastalık olduğu için vakit kaybetmeden doktora başvurmak gerekir

Şeker hastalığı :

Vücudun şeker yakmasında ortaya çıkan bozukluğun neden olduğu bir hastalıktır Tıp dilinde diabet denir
Pankreas, kandaki şeker miktarını kontrol eden ve adına insülin denilen bir madde salgılar Pankreas bu görevini yerine getirmezse, kandaki fazla şeker, karaciğere depo edilir Aç karnına alınan 100 gram kanda 80 miligram şeker vardır Bu miktar yemekten 1-2 saat sonra 140 miligrama kadar yükselir
Kandaki şeker miktarı hastalığın durumuna göre aşağıdaki gibi tespit edilir

Şeker durumu Açken Yemekten 1-2 saat sonra
Normal kimselerde 80 mg 140 mg
Orta derecede 130 mg 190 mg
Ağır derecede 160 mg 215 mg

2 çeşit şeker hastalığı vardır
- Şekersiz Diabet :
Hipofiz bezinin arka tarafından salgılanan antidiüretik hormonun yetmezliği sonucu ortaya çıkan bu çeşit şeker hastalığına, tıp dilinde diabetes insipidus denir
- Şekerli Diabet ankreasın salgıladığı insülin yetmezliği sonucu ortaya çıkan bu çeşit şeker hastalığına, tıp dilinde diabetes mellitus denir

Şeker hastalığını doğuran nedenler dengesiz beslenme, şişmanlık veya sinir bozukluğudur Bazı kimselerde de irsiyet önemli bir rol oynar
Hastalığın başlangıcında çok yemek ve su içmek ihtiyacı vardır İdrar miktarı da artar Kadınların idrar yapma yerlerinde kaşıntı vardır Ayrıca devamlı yorgunluk hali görülür
İleri safhada devamlı baş ağrısı, el ve ayak titremeleri, iştahsızlık, aseton kokusuna benzer nefes kokusu, ter kokusu, adele krampları, hafıza zayıflığı, kısmi veya tam felç, iyileşmeyen yaralar ve uykuda sayıklama görülür
Şeker hastalığı tedavi edilmezse sonuç damar sertliği, kalp yetmezliği, göğüs anjini, görme zayıflığı, katarakt, karaciğer hastalıkları, siroz olabilir
İki çeşit şeker koması vardır
- Diabetik Koma aha ziyade şeker hastalarında görülür Nedeni, insülin verme zamanını geçirmek, gerektiğinden az miktarda insülin vermek, bağırsak iltihabı, bademcik iltihabı, grip veya iyileşmeyen yaralardır
- Şeker Eksikliği Koması :
Tıp dilinde hipoglisemi adı verilen bu çeşit koma, terleme, titreme, çırpınma huzursuzluk, şiddetli açlık, ve aşırı duygusallıkla başlar Nedeni, fazla miktarda insülin vermek veya çok miktarda karbonhidratlı yiyeceklerle beslenmektir

Şeker hastaları haftada en az iki kere ılık banyo yapmalıdır ve sonra da vücutlarının her tarafını ılık bir havlu ile ovmalıdır Kabız veya ishal olmamalıdırlar Perhiz yapmalıdırlar Erken yatıp erken kalkmalıdırlar Ağız, boğaz ve diş sağlığına aşırı özen göstermelidirler Masaj, beden hareketleri ve açık havada yürüyüşü ihmal etmemelidirler

Şirpençe :

Daha çok ense, sırt ve kaba etlerde beliren birçok çıbanların birleşmesi ile meydana gelen ve çabuk genişleyen bir çeşit kan çıbanıdır

Şişmanlık :

Şişmanlık, alınan kalori miktarının yakılan kaloriden daha fazla olması sonucu ortaya çıkan bir metabolizma bozukluğudur Tıp dilinde obesite denir
İstatistiklere göre şişmanların daha çabuk yaşlandıkları, şeker hastalığı, damar sertliği, kalp hastalıkları, karaciğer ve safrakesesi hastalıkları, tansiyon yüksekliği, akciğer hastalıkları, romatizmal hastalıkların tehdidi altında bulundukları belirtilmektedir Bu nedenle şişmanlıktan kurtulmak için diyet ve beden hareketleri yapmak gerekir

Alıntı Yaparak Cevapla

A Dan Z Ye SağLıK Ansiklopedisi

Eski 08-17-2012   #18
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

A Dan Z Ye SağLıK Ansiklopedisi



T ile başlayan hastalıklar
Tansiyon :

Kan basıncına tansiyon denir Kalp her kasılışında belirli miktardaki kanı atardamarlara pompalar Bu sırada da, kan basıncı en yüksek seviyeye çıkar Buna büyük tansiyon denir Kalbin iki kasılışı arasında geçen zaman içinde ise, kan basıncı en düşük seviyeye iner Buna da küçük tansiyon denir Büyük tansiyon ile küçük tansiyon arasındaki fark da nabız basıncını gösterir
Tansiyon yaşa bünyeye ve tansiyon ölçüldüğ&# 252; andaki ruhi veya bedeni duruma göre farklılık gösterir Yaşlandıkça tansiyon yükselmesi normaldir

Tansiyon düşüklüğü :

Büyük tansiyon, 11'den aşağı düştüğü zaman tansiyon düşüklüğü vardır Bu duruma tıp dilinde hipotansiyon denir
Tansiyon, ateşli hastalıklar sırasında, büyük kanamalardan sonra, iç salgı bezi bozukluklarında veya herhangi bir hastalıktan sonraki iyileşme döneminde düşer Bazı kadınların aybaşı hallerinde, veya sıcakta fazla ter kaybından sonra veya sinirli kimselerde de tansiyon düştüğü görülür Devamlı olarak tansiyon düşüklüğü önemli bir hastalığın işareti olabilir

Tansiyon yüksekliği :

Büyük tansiyonun kişinin yaşına göre yüksek olmasına halk arasında tansiyon yüksekliği, tıp dilinde ise hipertansiyon denir Bir çok hastalıkta tansiyon yüksekliği görülür Mesela kalbin sol bölümünün büyümesinde, böbrek hastalıklarında, damar sertliğinde, kan hücrelerinin çoğalmasında, şişmanlıkta ve iç salgı bezleri hastalıklarında kan basıncı artar
Tansiyon yüksekliğinin belirtileri arasında yorgunluk, sinirlilik, çarpıntı, baş dönmesi, uykusuzluk, baş ağrısı vardır

Tavukkarası :

Az aydınlık yerlerde, görememek şeklinde ortaya çıkan bir çeşit göz hastalığıdır

Temriye : Bir çeşit deri hastalığıdır Yer yer küme küme bir takım kızartılarla kendini gösterir

Tırnak iltihabı :

Tırnak kenarlarında veya altında cerahat birikmesine, tırnak iltihabı denir Nedeni, ufak kesikler veya sıyrıklar sonucu bakterilerin yerleşmesidir
İltihaplanan tırnağın kenarında kızarıklık görülür Ağrı da vardır

Tifo :

Mikrobik ve bulaşıcı bir hastalıktır Hastalığın mikrobu çomak şeklindedir Tifo basili adı verilen bu mikrop, çoğunlukla tifolu hastaların dışkılarında veya idrarlarında, kanlarında, tükürüklerinde veya vücutlarında görülen deri döküntülerinde bulunur
Tifo salgınına, lağım suları karışmış içme suları veya lağım suları ile mikroplanmış yiyecek maddeleri neden olur Salgın daha ziyade yaz ve sonbahar aylarında görülür
Hastalık, mikrop vücuda girdikten yaklaşık 7-15 gün sonra ortaya çıkar Hastalığın ilk günlerinde yorgunluk ve baş ağrıları görülür Fakat hasta yatmak ihtiyacını hissetmez Birkaç gün sonra ateş yavaş yavaş yükselmeye başlar İştahsızlık, baş ağrısı, burun kanaması, bronşit, mide ve bağırsak bozuklukları ile birlikte ishal görülür
İlk belirtilerin ortaya çıkmasını takip eden birkaç gün içinde ateşi daha da yükselir Göğsünde karnında ve sırtında pire ısırığına benzeyen kırmızı lekeler belirir Bu günler içinde tansiyon düşer, nabız da yavaşlar
Hastalığın üçüncü haftasında karın gerginleşir ve şişer Dışkı ise yumuşaklaşır, bağırsak kanamaları görülebilir Bademcikler iltihaplanmış, hasta zayıflamıştır Üçüncü haftanın sonlarından itibaren, ateş düşmeye ve diğer belirtiler kaybolmaya başlar
Tifo kalbi, beyni, böbrekleri, akciğerleri, karaciğeri, göz ve kulak sinirlerini etkiler Bu nedenle iyi tedavi şarttır
Hastaya süt, yoğurt, ayran, hoşaf, meyva suları, limonata, portakal suyu, yumurta sarısı, yumurtalı çorbalar, iki kere çekilmiş etten yapılmış köfteler, sebze ve meyve püreleri verilir Çok su içirilir

Tifüs :

Çok tehlikeli ve bulaşıcı bir hastalıktır Halk arasında lekeli humma da denir Bitler aracılığı ile bulaşır
Tifüsü doğuran nedenler; pislik, aşırı kalabalık yerlerde yaşamak, açlık ve yorgunluktur Tifüs 12-14 gün devam eder Riteksiyon denilen tifüs mikrobu, vücuda girdikten bir süre sonra; hastada halsizlik, baş ve bel ağrıları görülür, ateşi yükselir Dudakları kurur, dili paslanır, yüzü kızarır 4-5 gün içinde derinin üzerinde ufak kırmızı lekeler ortaya çıkar Bazı hastalarda, sayıklama, bağırma ve tuvaletini altına kaçırması görülür
Hasta sağlıklı kişilerden ayrı bir yerde bakıma alınır Eşyaları, bulunduğu yer dezenfekte edilir Sulu ve sindirimi kolay yiyecekler verilir İyi beslenir, vücut temizliğine çok dikkat edilir

Titremek :

Tıp dilinde tremor denilen titremek, irade dışında meydana gelen bir hastalık belirtisidir
El ve ayak titremesi; daha ziyade, nevroz, isteri veya nevrasteninin belirtisidir Hafif titremeler, genellikle, guatr, alkolizm, kurşun veya cıva zehirlenmesi ya da ihtiyarlığın işaretidir Şiddetli titremeler parkinson hastalığı ve uyku hastalığında görülür

Alıntı Yaparak Cevapla

A Dan Z Ye SağLıK Ansiklopedisi

Eski 08-17-2012   #19
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

A Dan Z Ye SağLıK Ansiklopedisi



U - Ü ile başlayan hastalıklar
Uçuk :

Dudakta veya burun kenarında hafifçe şişmiş, kırmızı ve ağrılı bir leke şeklinde beliren bir hastalıktır Nedeni, tükürükte bulunan bir çeşit virüstür Daha ziyade ateşli hastalıklar ve soğuk algınlığı sırasında görülür Tıp dilinde herpes simplex denir
Dudak veya burun kenarında meydana gelen kırmızı lekeler, bir süre sonra su toplar, küçük kabarcıkar meydana gelir Birkaç gün sonra da sararırlar ve kabuk bağlarlar

Ur :

Vücudun herhangi bir yerinde görülen şişliklere halk arasında ur, tıp dilinde ise tümör denir İyi huylu, kötü huylu ve iltihabi olmak üzere üç çeşidi vardır

Uykusuzluk :

Tıp dilinde insomnia denilen uykusuzluğu doğuran nedenler çeşitlidir Örneğin yorgunluk, mide şişkinliği, hazımsızlık, zayıflatıcı veya uyarıcı ilaçlar, fazla sıcak, rahatsız edici ışık, gürültü sinir bozukluğu, fazla miktarda çay, kahve veya sigara içmek, ağrılar, kalp veya akciğer hastalıkları, ateş, kaşıntı, günlük olayların etkisi, yatağın uygun olmaması, tedirginlik gibi nedenler uykusuzluğa neden olur Uykusuzluğu doğuran nedeni bulmak gerekir
Basit uykusuzluklarda yatmadan önce sigara, çay, kahve gibi şeyler içmemek, müzik dinlemek, yatak odasını havalandırmak, bir bardak sıcak süt içmek ve sıcak banyo yapmak çok faydalıdır

Uyurgezerlik :

Tıp dilinde somnambülizm adı verilen bu hastalıkta hastanın şuuru uykuda olduğu halde, duyu organları uyanıktır Belirtileri hastaya göre değişir Bazıları uykularında gezer; bazıları ise uykularında konuşur, bağırır, el ve kol işareti yapar Uyandıkları zaman da uykularında yaptıklarını hatırlamazlar
Daha çok ruhsal bir bozukluğun ifadesidir Ayrıca başından yaralanmış olanlarda, kanlarındaki şeker oranı düşük veya beyin damarlarında sertleşme olanlarda da uyurgezerlik görülebilir Bazı kimselerde ise genetiktir
Uykuda gezen hastaların devamlı olarak ailesi tarafından kontrol altında tutulması, başına gelecek herhangi bir kazayı önlemesi açısından faydalıdır

Uyuz :

Serkopt denilen gözle zorlukla görülecek kadar küçük olan uyuz böceğinin, üst derinin altına girerek meydana getirdiği kaşındırıcı ve bulaşıcı bir deri hastalığıdır
Özellikle el, bilek, parmak araları, koltuk altları, karın bölgesi ve kaba etlerde şiddetli kaşıntılar ve çizgi şeklinde yaralar görülür
Yapılacak ilk iş hastanın ve ilişkide bulunduğu kimselerin bütün çamaşırlarını, elbiselerini, yatak örtü ve çarşaflarını yıkamaktır

Üremi :

Karaciğerde meydana gelip, kan vasıtasıyla böbreklere taşınan ve idrarla dışarı atılan zararlı maddelere üre denir Ürenin, idrarla dışarıya atılmayıp, vücutta kalmasından meydana gelen hastalığa da üremi denir Nedeni, böbrek hastalıkları ve prostat büyümesidir
Hastada devamlı baş ağrısı, görme bulanıklığı, hıçkırık, gündüzleri uyuma ihtiyacı ve geceleri de uykusuzluk görülür Vakit kaybetmeden tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır Ayrıca tedaviye yardımcı omak amacıyla hastanın üşütmemesi, yorulmaması, düzenli beslenmesi, sigara veya alkolü bırakması gerekir

Üşümek :

Bazı kimseler, üşümeyi gerektirecek hastalıkları olmadığı halde üşüdüklerinden yakınırlar Bu şikayetleri, kalorisi yüksek şeyleri yemekle geçer Ayrıca aşağıdaki reçeteleri uygulamak da faydalıdır

Alıntı Yaparak Cevapla

A Dan Z Ye SağLıK Ansiklopedisi

Eski 08-17-2012   #20
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

A Dan Z Ye SağLıK Ansiklopedisi



V ile başlayan hastalıklar
Varis :

Damarların büyümesi ve şişmesine varis denir Çoğunlukla bacağın alt kısımlarında görülür Nedeni ayakta fazla durmak, şişmanlık, kan damarlarındaki kapakların düzensiz çalışması veya jartiyer kullanmaktır
Belirtileri, deri yüzeyindeki damarlar eğri, büğrü olup şişerler Deri rengini kaybeder Akşam saatlerinde de ayak bilekleri şişebilir Banyodan sonra, aybaşı halinde, sıcak havalarda veya uzun süre ayakta kaldıktan sonra, yorgunluk, bacaklarda ağrı, karıncalanma ve dolgunluk hissedilir

Varis ülseri :

Daha çok, bacağın alt kısmında görülen yuvarlak bir yaradır Nedeni, varisli yerde meydana gelen herhangi bir yaralanmadır Hastalık bacağın alt kısmında, bileğe yakın bir yerde yuvarlak bir yara olarak ortaya çıkar Ayak bileği şişer, deri esmerleşir ve bazen de ağrı hissedilir Doktor tedavisi şarttır

Veba :

Bulaşıcı ve öldürücü bir hastalıktır Veba mikrobunu taşıyan farelerin pireleri tarafından insanlara geçer Nedeni, pisliktir Pis ve güneş girmeyen yerler veba için en uygun ortamlardır
Hastalık, mikrop kapıldıktan sonra gelen 2-8 gün içinde kendini gösterir Hastada, aniden başlayan baş ve sırt ağrıları, ateş, titreme, kusma, nefes darlığı, halsizlik, deri lekeleri, burun kanaması, kan tükürme, kasık ağrıları ve devamlı dalgınlık görülür Dili de kahverengi ve kurudur
Yapılacak ilk iş hastayı tecrit etmektir Çevresindeki sağlıklı kimselerin de koruyucu aşı olması gerekir Bugün için önemi kalmayan ve eski devirlerde olduğu kadar çok görülmeyen bu hastalığın tedavisi için geç kalmadan sağlık kuruluşlarına haber vermek gerekir

Verem :

Akciğer veremi, tüberküloz, fitizi diye bilinir Nedeni, koch basili denilen ufak kıvrık içinde küçük noktacıklar görülen çomak şeklindeki verem basilidir Verem mikrobu insan vücuduna çeşitli yollardan girebilir Bu yolların başında, solunum yolları gelir Hastalık, çoğunlukla veremlinin balgamı veya veremli ineklerin sütü ile bulaşır Sağlık şartlarına uymamak, aşırı yorgunluk, üzüntü, grip, boğmaca, kızamık veya şeker hastalığı vücudun direncini kaybetmesine ve hastalığın ihtimalinin artmasına neden olur
Verem, üç devrede gelişir Birinci devrede, hastada genel yorgunluk, iştahsızlık, sırt ağrıları, öksürük, ve 38 dereceye varan ateş görülürVerem basili bu devrede tüberkül adı verilen iltihaplı bölgeler oluşturur İkinci devrede hiç bir belirti görülmeyebilir Fakat basiller bütün vücuda yayılarak deri, eklemler, kemikler, böbrekler, bağırsaklar, karın ve beyin zarına yerleşirler Bu devrede tedaviye başlanmamışsa, vücudun direnci azalmaya başlar Üçüncü devrede, varem basilleri kan veya lenf kanalları yoluyla yayılmaya devam eder Hastada, yorgunluk, balgamlı öksürük, akşamları yükselen hafif ateş, iştahsızlık ve gece terlemeleri görülür Bu devrede, tedavi edilmezse, diğer akciğer de hastalanabilir
Tedaviye 4 ila 9 ay kadar devam etmek gerekir Tedavinin ilk şartı temiz ve açık hava, bol gıda ve üzüntüsüz bir hayattır

Alıntı Yaparak Cevapla

A Dan Z Ye SağLıK Ansiklopedisi

Eski 08-17-2012   #21
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

A Dan Z Ye SağLıK Ansiklopedisi





Y ile başlayan hastalıklar
Yanıklar :

Sıcak bir şeyin veya yakıcı bir maddenin etkisiyle vücudun herhangi bir yerinde meydana gelen hücre ve doku bozulmasına yanık denir Yanıklar ikiye ayrılır:
- Basit Yanıklar : Bunlar, deride hafif bir kızarıklık meydana getiren yanıklardır Bir süre sonra, içi su dolu kabarcıklar ortaya çıkar Bunları, kesinlikle patlatmamak gerekir Yapılacak şey gerekli ilacı sürüp iyileşmesini baklemektir
- Önemli Yanıklar : Yanık alanı büyük ve derinliği de fazla ise, önemli bir yanık var demektir Bu gibi durumlarda mutlaka hastaneye başvurmak gerekir

Yaralar :

Herhangi bir kaza sonucu deride meydana gelen yarılma, kesilme, ezilme veya parçalanmalara yara denir Birçok çeşidi vardır Ateşli silahlar, batıcı veya delici aletler, yakıcı maddeler veya hayvan ısırmaları sonucu meydana gelen yaraların, hiç vakit kaybetmeden tedavi edilmesi gerekir
Yaralar, temizlik şartlarına uyulmayıp da, mikrop kapacak olursa, yara yerinde şişme, kızarma, ateş ve ağrı görülür Bu da, yaranın iltihaplandığına işarettir Bu durumdaki yaralar, gereği gibi tedavi edilmeyecek olursa, yaradan dağılan mikroplar vücudun diğer tarflarına da yayılıp çok tehlikeli hastalıkara yol açabilir
Yaralanmalarda yapılacak ilk iş; akan kanı durdurmaktır Kanı durdurmak için, kanayan yerin üstüne gaz bezi veya temiz bir bez parçası konup, iyice bastırılır Kan bir süre sonra durur Kanama durduktan sonra bez kaldırılır, yaranın üzerine bir parça tentürdiyot sürülüp, yara temiz bir gaz bezi ile sarılır
Kan fışkırarak akıyorsa, yaranın üzerine gaz bezi yea temiz bir bez parçası bağlandıktan sonra, kanayan yere bastırılır Sonra ipin uçları, bir parça çubuğa bağlanıp, döndürüle döndürüle iyice sıkılaşması sağlanır Ve hiç vakit kaybetmeden hastaneye götürülür

Yılancık :

Küçük yara veya sıyrıklardan giren mikropların neden olduğu ve tıp dilinde Erizipel denilen bir çeşit deri hastalığıdır Halk arasında kızılyürük denir
Mikrop kapıldıktan bir kaç saat veya birkaç gün sonra; hastada ateş ve titreme görülür Bilhassa, yüz, burun kanatları veya baldırlarda; çevresi kabarık, yaygın kızarıklık ve ağrı görülür Bu bölge, bir süre sonra şişer, deri gerilir Ayrıca iştahsızlık ve baş ağrısı da görülebilir
Yılancık ihmal edilmemesi gereken bir hastalıktır Bunun için de iyi bir tedavi şarttır Tedavinin ilk şartı, yatak istirahatidir

Yılan sokması :

Yılan zehiri çok çabuk ve şiddetli tesir gösteren zehirlerdendir Ancak, bu zehirler ağızdan alındıkları zaman zehirlemezler Zehirli yılanların çoğu büyük başlıdır Bazılarının başları da üç köşelidir Uzun kıvrık dilleri ve çatallı dişleri vardır Soktukları zaman; dişlerinin dibinde bulunan bezden salgıladıkları zehiri, dişin içindeki kanal vasıtasıyla, soktukları yere aktarırlar Orada ağrı, şişme ve kızarma görülür Bazı kimselerde de yılan zehirinin çeşidine göre, kusma, baygınlık, titreme, nefes darlığı, uyuklama veya kısmi felç görülür
Yılan sokan kimseye zehir bütün vücuda yayılmadan önce aşağıdaki işlemi yapmak gerekir
Sokulan yer kol veya bacakta ise; yaranın üst tarafına sıkı bir bağ yapılır Sonra alkole bandırılmış veya ateşte kızartılmış bıçak, çakı veya jiletle yara kanatılır Arkasından, ağzın etrafına ve dudaklara zeytinyağı sürülür Sokulan yer emilip, tükürülür Aynı işlem 3-4 kere tekrarlanır Sonra madeni bir şey ateşte kızdırılıp, sokulan yer dağlanır Ayrıca aşağıdaki reçetelerden biri veya bir kaçı uygulanır Zehirlenme belirtileri varsa vakit kaybetmeden hastaneye götürmek gerekir

Yorgunluk :

Uzun süre çalışmaktan sonra görülen durumdur Organların sürekli olarak yorgunluğu sonucu bozulmasına da sürmenaj denir Gereği gibi çalışmama, isteksizlik, halsizlik, baş veya sırt ağrıları, hazımsızlık, huzursuzluk ve huysuzluk, can sıkıntısı gibi belirtilerle ortaya çıkar
En kolay tedavi, ılık duş alıp, istirahat etmektir Sabah akşam, kol ve bacakları soğuk su ile yıkamak da çok faydalıdır

Alıntı Yaparak Cevapla

A Dan Z Ye SağLıK Ansiklopedisi

Eski 08-17-2012   #22
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

A Dan Z Ye SağLıK Ansiklopedisi



Z ile başlayan hastalıklar
Zatülcenp :

Akciğerleri saran zarın iltihaplanması sonucu görülen bir hastalıktır Tıp dilinde plörezi denir Nedeni, zatürree, verem veya akciğer absesinden yayılan iltihaptır Tedaviye vakit geçirmeden başlamak gerekir

Zatürree :

Halk arasında akciğer iltihabı tıp dilinde ise pnömani denir 3 çeşidi vardır
- Lober Pnömoni : Pnömokok adı verilen mikropların neden olduğu had akciğer iltihabıdır Mikroplu tozlar, fazla yorgunluk, soğuk algınlığı veya uzun süre güneşte kalmak hastalığın zeminini hazırlar Hastalık ani baş ağrısı, titreme, kusma ve sırt ağrıları ile başlar Ateş, 40 dereceye kadar yükselir Fakat 10 günden sonra düşmeye başlar Öksürük, kısa sürelidir Balgam, kanlı ve yapışkandır Hastanın yüzü kızarmış, dudaklarının etrafı kabarmış, cildi kuru ve dili de paslıdır Geceleri kriz gelebilir
- Virüs Zatürreesi : Virüslerin neden olduğu bir çeşit zatürreedir Ya aniden ya da bir soğuk algınlığı sonunda görülür Lober pnömoniden daha hafif geçer Hastalığın ateşi 39 dereceye kadar yükselir Kendini son derece yorgun hisseder Öksürüğü kuru fakat az balgamlıdır Kol ve bacaklarında da ağrılar vardır
- Bronköpnomoni : İyi tedavi edilmeyen grip, boğmaca, bronşit veya kızamıktan sonra ortaya çıkan bir hastalıktır Nedeni, akciğer ve bronşların yer yer iltihaplanmış olmasıdır Hastalık, bronşit gibi başlar, tedbir alınmazsa, 2-3 gün içinde ağırlaşır Ateş sabahları 38 derece iken akşamları 40 dereceye kadar yükselir Hastada öksürük, cerahatli ve bazen de kanlı balgam görülür Halsizdir, nefes almakta güçlük çeker, rengi de soluktur
Doktor tedavisi şarttır Diğer tarftan, hasta istirahat ettirilir ve morali üstün seviyede tutulur Yanına fazla misafir kabul edilmez Ağrı olan tarafına içine sıcak su doldurulmuş şişe konur Sıcak su buharı teneffüs ettirilir Ateşi yükseldiği zaman da; vücudu ıslak bezle silinir Ateş düşürücü ilaçlar verilmez

Zayıflık :

Vücut yeterli derecede beslenmezse, kilo kaybeder Bu durum, bir çok müzmin hastalıklarda ve had hastalıkların hemen hemen hepsinde görülür Zayıflık, belirli bir hastalıktan kaynaklanıyorsa, ilk önce onu tedavi etmek gerekir

Zihin yorgunluğu :

Aklın geçmiş olayları, öğrenilen şeyleri saklayıp, zamanı gelince şuur üstüne çıkarıp, hatırlaması kabiliyetine hafıza denir Bu yeteneklerin geçici olarak kaybolmasına da zihin yorgunluğu denir

Zona :

Göğüs veya gövdede ya da yüzde ve gözde, çoğunlukla yalnız bir tarafta olmak üzere görülen ve sinirler boyunca yakıcı ağrılara, zona veya herpes zoster denir Hastalık başladıktan birkaç gün sonra ağrıların olduğu yerde, bir kırmızılık ve ortasında içi su dolu küçük kabarcıklar görülür Bu belirtiler bir hafta kadar devam eder

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.