Enver Paşa'nın Yer Adlarının Değiştirilmesi İle İlgili Emirnamesi

Eski 08-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Enver Paşa'nın Yer Adlarının Değiştirilmesi İle İlgili Emirnamesi




Yer adları (toponim) herhangi bir bölge hakkında etno-tarih bakımından çok önemli ipuçları vermesi nedeniyle üzerinde önemle ve titizlilikle durulması gereken bir konudur

Osmanlı Devleti'nde 1800’lü yılların ikinci yarısında Balkanlar’da yükselen milliyetçilik akımlarına bağlı olarak dışarıdan da destekli ayrılıkçı hareketlerin ortaya çıkışıyla, Osmanlıcılık(1) karşı ideoloji olarak yerini aldı(2) Osmanlı coğrafyasında hızla yükselen milliyetçilik akımlarının bağımsızlık mücadelelerine dönüşmeye başlaması üzerine, farklı etnik yapıya sahip toplulukları Osmanlıcılık hareketiyle bir arada tutma olanağının kalmadığı fikriyatının yerleşmesi sonucunda bu ideoloji yerine Türkçülük ideolojisi ikame edildi(3) Yönetim kademesinde bulunan İttihat ve Terakki’nin sahiplendiği Türkçülük akımı, Birinci Dünya Savaşı öncesinde ve hatta sırasında etnik-ayrılıkçı girişimler karşısında siyasi ve askeri tedbirlerin yanı sıra bir takım idari düzenlemelerle de kendini gösterdi Ülkede ecnebi kökenli, “terbiye-i milliye ye mugayir” olarak görülen yer adlarının değiştirilmesi için yapılan girişim de bu idari düzenlemelerdendir Ancak bu idari düzenlemenin sınırlarının belirgin olmaması ve bu işin yeterince bilgi sahibi olmayan yerel yöneticiler eliyle yapılmaya çalışılması bazı karışıklıklara yol açtı Yapılan çalışmalar hükümetin beklentilerine cevap veremeyince Dâhiliye Nezareti hangi adların değiştirilmesi gerektiğini açıklayan bir tezkire yayınladı Buna rağmen fiiliyatta bir takım aksaklıklar görüldü Bunun üzerine İttihatçı kadronun liderlerinden, o dönem Harbiye Nazırı ve aynı zamanda padişah adına Başkomutan Vekili olan Enver Paşa 23 Kanun-ı Evvel 1331 (5 Ocak 1916) tarihinde yurt çapında, kıstaslarını bizzat kendisinin belirlediği bir emirname yayınlayarak Rumcadan, Ermeniceden ve Bulgarcadan geldiği düşünülen yer adlarının değiştirilmesini istedi Enver Paşa’nın emirnamesine göre:

1-Ülkede Müslüman fakat Türk olmayan kavimler hariç; Rumca, Ermenice, Bulgarca ve gayrimüslim kavimlere ait vilayet, sancak, kasaba, köy, dağ, nehir ve benzeri yer adları Türkçeye çevrilecek

2-Mıntıka dâhilindeki askeri erkân ve mülkiye memurları toplanarak, değişiklik çizelgelerini hazırlayacak ve önce vilayet, sancak, kaza merkezlerinden başlayıp biten çizelgeler genel karargâha gönderilecek Bir araya getirilen çizelgeler incelenecek, birbirine çok benzeyen isimler karşılıklı yazışılarak değiştirildikten sonra uygulanmak üzere Dâhiliye Nezareti ve Posta Nezaretlerine gönderilecek

3-Yeni yer adlarında çalışkanlık ve askeri zaferlerimiz konu edilecektir Gerek şimdi, gerekse önceden harp alanı olan mevkiler oraya mahsus şanlı hadiseyi hatırlatmalı; eğer bu mümkün değilse, en namuslu ve memleketine yararlı hizmetleri bulunup da vefat etmiş kişilerin isimleri zikredilmeli veyahut da mevzu bahis yörenin bol miktarda yetişen ve tanınan mahsulünün, sanayi ve ticareti daim kılacak, vaziyet ve coğrafi şekline uygun isimler bulunmalı Mektep öğretmenleri öğrencilerine coğrafya dersi sırasında vatanımızın her parçasını anlatırken onlara her mevkiin şanlı geçmişine, iklim, mahsul, sanat ve ticaretine ait konular bulabilmelidir Bir de ahali ağzına yerleşmiş isimlerin birdenbire değiştirilmesi çeşitli karışıklıklara ve eski adların halk tarafından yeniden kullanılmasına yol açacağından, o bölge halkının kabiliyet, fıtratı ve alışkanlıkları göz önünde bulundurularak yeni yer adlarının belirlenmesine özen gösterilmeli Mesela, bu zikredilen esas dâhilinde isim bulunması mümkün olmazsa, Ereğli’ye “Erikli” veyahut “Eraklı”, Gelibolu’ya “Velibolu” demekle eski alışkanlıklara ters düşmemiş olur



* Bu makale Araştırmacı-Yazar Ayhan Yüksel’in Trabzon Tarihi Sempozyumu’na (6-8 Kasım 1998) sunduğu bildiriden yararlanılarak hazırlanmıştır Bkz Yüksel, Ayhan, “Trabzon Yer Adlarını ve İdari Yapıyı Değiştirme Girişimleri”, Trabzon Tarihi Sempozyumu Bildirileri (6-8 Kasım 1998), s201-222, Trabzon Belediyesi Kültür Yayınları, 2baskı, Trabzon, 2000; ayrbkYüksel, Ayhan, Doğu Karadeniz Araştırmaları, s11-35, Kitabevi Yayınları, İstanbul, Mart 2005

(1) Bütün Osmanlı vatandaşlarını din, dil, ırk ve mezhep ayrımı gözetmeksizin eşit kabul eden siyasi akım

(2) Kayalı, Hasan, Jön Türkler ve Araplar Osmanlıcılık, Erken Arap Milliyetçiliği ve İslamcılık (1908 – 1918), s233, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, İstanbul, Ağustos 1998

(3) Sarınay, Yusuf, Türk Milliyetçiliğinin Tarihi Gelişimi ve Türk Ocakları (1921 – 1931), s87-88, Ötüken Yayınları, İstanbul, 1994


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.