|  | Müslüm Gürses (Müslüm Akbaş) Hakkında... |  | 
|  08-23-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Müslüm Gürses (Müslüm Akbaş) Hakkında...Hülya Plak 1953'ün 7 Mayıs günü Şanlıurfa'nın Halfeti ilçesi'nin Fıstıközü köyünde Dünyaya Merhaba Der Müslüm Akbaş  Evet Evet Yanlış Duymadınız Müslüm Gürses Müslüm Akbaş olarak dünyaya gelir ve daha sonra Gürses Soy ismini alır  Babası Mehmet Akbaş Annesi Emine Akbaş Kardeşleri Ahmet ve Zeyno ile Zor koşullarda hayat mücadelesi vermektedir o zamanlar  zaman zorluklarla karşılaşmaktan yılmamıştır  Bugün, Ve gün gelir gurbet yolları onlarada görünür  Adana yollarına düşerler   Bir umut rahat yaşama uğruna Adanaya yerleşirler   Ve burada Annesi Emine Akbaş Hasta düşer  Gerçektende ciddi bir rahatsızlıktır bu  Günler Birbiri ardına geçerken Müslüm Gürses önce annesi Emine Hanımı ve daha sonra Kardeşi Ahmet'i Kara toprağa koyar  Artık yaşam Müslüm Gürses için Dahada zordur  Asıl Mesleği Terzilik olan Müslüm Gürses zaten içine kapanık bir kişiyken yaşadığı bu acılarla dahada içine kapanık bir yaşama bürünmüştür   Talih Kuşu Bir Günde Şaşırır Bize Konar Hayatının her döneminde olduğu gibi yine tek dostu tek sırdaşı müzik olmuştur  1968 yılında Yaşadığı Adana'da çay bahçesinde ses yarışması düzenlenir  Bu yarışmaya katılmayı çok isteyen Müslüm Gürses Baba engeli ile karışlaşır  ama bu yarışmaya katılmak gereklidir  Bit pazarına koşar Müslüm Gürses kendine bir kıyafet alır  Ve yarışma gününü beklemeye başlar  Ve yarışmanın yapılacağı bir gece evveli Baba Mehmet Akbaş oğlu Müslüm'ün yarışmaya gitmemesi için uyurken saçlarını kesmesi bile engel olamamıştır Müslüm Gürses'e  Yarışmaya katılmıştır  Ve o Ses yarışmasından birinci olmuştur  Gürses olan Soy isminide o zamanlar almıştır   Bir müddet o çay bahçesinde çalışmış daha sonra yine asıl mesleği olan terziliğe geri dönmüştür  Küçük terzihanede ekmek parasını kazanırken o meşhur şarkısında söylediği gibi "Talih Kuşu Bir Günde Şaşırır Bize Konar" Sözü gerçek olmuştur  Talih kuşu şaşırmış Müslüm Gürses'i o terzihaneden alıp bizlere getirmiştir  Mehmet isminde arkadaşı alır birgün Müslüm Gürses'i bir gazinoya götürür  Çünkü o gün o gazinonun assolisti Sadık Altınmeşe hastalanmış ve sahneye çıkamayacaktır  Mikrofon Müslüm Gürses'i beklemektedir  Müslüm Gürses o mikrofonu eline alır bir dahada asla bırakamaz   Morg'dan plakçılar çarsısına; Tarsus - Adana yolunda bir araba kaza yapar  Şoför ölür, yanındaki taşralı delikanlı ise öldü zannedilip morga kaldırılır  O Delikanlı Müslüm Gürses'tir   Konserlerimden fikren mağlup birileri çıkıp kendini paralıyor, çiziyor, kesiyor    Oysa müzik gökten inen bir melektir  Neden yapıyorlar anlamıyorum  Beni buna neden alet ettiklerini de hiç anlamıyorum     MÜSLÜM GÜRSES 70'lerin ortalarıydı     Şöhretin kıyısına adım attığı yıllar    İlk plağını henüz doldurmuş, acılı hayatlarla yeni yeni tanışmıştı; acılı hayatlar'da onunla     O günlerde, ne yüzbinlik gülhane konserlerinin yıldızıydı ne de jiletli fanatiklerin kahramanı    "Arabesk Yıldız Avcısı" Yeşilcam yapımcılarının da dikkatini çekmemişti henüz  Unkapanı'ndaki arabesk müzik piyasasının "Şöhrete Giden Yolu Arayan" genç yeteneklerinden biriydi sadece  Sık sık Anadolu turnelerine çıkıyor, kalabalık kadrolu konserlerde, özel yorumu ve sahne sıcaklığıyla sivrilmeye çalışıyordu kendince  Bir Gece    Evet, yorgun ve uykusuz geçen turneler sonrasında bir gece vakti, Tarsus - Adana yolunda içinde bulunduğu otomobil paramparça olur  Direksiyon başında uyuya kalan şoför, kaza anında ölmüş, kendisi ise gözlerini morgda açmıştı!    Evet, evet    Çünkü başı ve vücudu o kadar darbe almıştı ki bu yüzden öldü diye morga kaldırılmıştı   Ancak son anda farkedilip ameliyata alınmış, un ufak olan alın kemiği adeta yeniden yapılmıştı  İşte    Bu kazadan sonradır ki hayatında çok şey değişti   Bir anlamda ölümün soğukluğunu hissedip yeniden yaşama dönen bu genç adam için hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı artık     KOKULARI HİSSETMİYOR Kulağı az işitecek, yavaş konuşacak, koku alamayacak hatta en güzel kokuyu bile ispirtodan ayırt edemeyecekti  bu arada günlük yaşamında çok dikkatli hareket etmek zorunda kalacaktı  Yani, kafasına alacağı en ufak darbede kör kalma hatta ölüm korkusuyla yaşayacak; Üstüne üstlük, hiç dinmeyen baş ağrıları hayatı boyunca onu terketmeyecekti    İşte belki de o kaza günlerinden kalmadır ki hep kader diyecek, hep keder diyecek, hep ölüm diyecek, hep acılardan bahsedecek, sahnede de hep ağır takılacaktı!     Ve belki'de tüm bu "kederli ve kaderli" şarkılar sonucunda varoşlardaki kaybedenlerin sesi olacaktı  "Hasta Düştüm Allahım","Ulu Tanrım Bu Ne Çile" diyecek, "Bu Kadar İşkence Günah" diye haykıracak "Yeter Tanrım Yeter" diye yakaracaktı  Tüm bu şarkılar, ağır hasarlı bir trafik kazası kurbanının ifade biçimiydi aslında  Hep damardan dile getirdiği ifade biçimi    Öyle ya yıllar sonra "Aklımdan çıkmıyor veda edişin, Bütün Duygularım Ağır Yaralı, Beni Kalbimden Vurdu Veda Edişin, Bütün Duygularım Ağır Yaralı" diye yorumladığı bir şarkıda acıları kayda geçirecekti zaten; Müslüm Akbaş olarak hayata başlayan, Müslüm Gürses diye devam edip giden Müslüm Baba!    Evet    Seven de sevmeyen de farkında, o kaybedenlerin şarkılarını söylüyor, kaybedenlerin ve daima kaybedecek olanların     Onun Sihrini ne sosyologlar, ne sosyal psikologlar, nede müzik araştırmacıları çözebiliyor  Hoş, o da bilmiyor ya, kaşla göz arasında parıldayarak uçan jiletin damarla buluşmasındaki sırrı  Ölüm ve kederi harmanladığı şarkılar da söylüyor; neşeyi, umudu aktaran şarkılar da! Ama sonunda hep o eziklerin sesini kente fısıldıyor  Yıllar var ki baba lakabını etiketine eksiksiz işliyor, seyircisinden hem korkuyor, hem alkışı bekliyor, şarkılarını damardan okuyor, kimi zaman yaşam biçimi müziğini dinleyenlerle örtüşüyor, ama bazen de fire verip dinleyicisini kaybettiği oluyor  Desğiştiği hatta medyatikleştiği öne sürülse de yeni kentlinin müziğini yapmaya devam ediyor  ! Evet, şimdi hikayemizi ön yargılarımızı beyninizin gizli kapaklı bir köşesine atarak ve ne savcı ne de avukat olmadan dinleyin! KİM BU ADANALI ÇOÇUK? Ülkenin kentleşme rotasının çizildiği 60'lı yılların sonu  O dönem büyük kentlere göç desteklenmiş, hatta seferberlik haline dönüşmüştür  Onlar, yani göçedenler; bu durumdan memnundur ilk başlarda  Öyle ya; kentli olmak; modern hayatın ışıltıları ve çoçuklarına daha iyi bir gelecek demekti  Ama bu kahrolası kentin içinde kaybolup gitmek de vardı  Çünkü, çoğu zaman ne iş vardı ne aş, nede insanca yaşam olanakları    Bu yüzdendir ki durmaksızın kederlenen hayatlar çıkacaktı ortaya! İşte bu dışlanmışlık, bu bir türlü suyun üzerinde duramama hali, kendi tesellisini yaratacaktı  Hem de bir müzik akımı ve yaşam biçimiyle    İşte, büyük kentlerin monoton yaşamının değiştiği, dış mahallelerden içe doğru canlılığın başladığı bu tarihlerde, 19696'da    Müzikçiler çarşısında bir ses yükselir    Ses, yaralı gönülleri çelmektedir; "Sevda Yüklü Kervanlar, Senin Kapından Geçer    " Herkes birbirine sorar, kim bu? Sesin Sahibi Adanalı Delikanlı Müslüm'dür  Plağın satışı, bir anda Üç yüz Bine ulaşır, bu satış, müzikçiler çarşısıs için beklenmedik, dudak uçuklatan bir rakamdır     BÜYÜK AŞKI MUHTEREM NUR Hem nasihatleriyle hem de sanki onlardan biri olma haliyle  Evet nasihat eder; Mesela, "Aldanma Çoçuksu Mahzun Yüzüne, Mutlaka Terkedip Gidecek Bir Gün" diye  Müslüm Gürses şarkıları artık bütün Anadolu'yu sarmıştır    Yalnızlar, kayıplar, kasabalılar, karşılıksız kenar mahalle sevdalıları, dertliler, kederliler, Müslüm'ün sesi ve sözleriyle kendilerinden geçer  Peki Gürses'mi dinleyiciyi yaratmıştır, dinleyicimi Gürses'i? Bu sorunun yanıtı şarkı sözlerinde gizlidir   Kentin içinde yolunu bulamayanların kederini, öfkesini taşır bu sözler  ama şarkılarda ve sahnedeki duruşunda kabullenme ve boyun eğme de vardır  Öatışmalar, çelişkiler, aşk üzerinden dillendirilir    Kız zengindir oğlan fakir, bu yüzden kavuşamamıştır  Ya da tam tersidir  Kırık, dökük bir sevdadır anlatılan, ama ihanet hep öteki taraftan gelir, yani zenginden, yani kentin anahtarını elinde tutandan  Müslüm Gürses Repetuarı, isyanı, kahrı, acıyı, aşkla tamamlamaya çalışan ama bunu yaparken biraz daha acı çoğaltan şarkılardır   Büyük Aşk'ı Muhterem Nur Ve sonunda kendisi de aşık olacaktır  Hem de onca şöhrete, kalabalıklara rağmen  Üstelik'de daha çoçukluğunda, hiçbir filmini kaçırmadığı bir sineme yıldızı olan Muhterem Nur'a    Müslüm Gürses'le Muhterem Nur bir Malatya turnesinde tanışırlar  Muhterem Nur Radyolardan Müslüm Gürses'in Ben Senin Kulunmuyum Şarkısını Severek Dinlemektedir  Ve bir gün yolları Malatya turnesinde kesisir   Gerisini Gelin Muhterem Nur'dan Dinleyelim ; Onu tanımıyordum  ancak radyolarda dinler "Ben Senin Kulunmuyum" Şarkısını Bilirdim  Turnede benden sonra sahne almasına bozuluyordum  Hatta kızdırmak için halkın arasından kırıta kırıta yürüyordum dikkati kendime çekeyim ona bakmasınlar diye  Ama pek öyle olmuyordu  Müslüm Gürses Sahneye çıkınca herkes kendini yere atıyordu  Ve birşeyler yapmak zorundaydım bizi birbirimize bağlayacağını bilmediğim o olayı yaptım  Müslüm Gürses'in Repertuvarından bir şarkı okudum  Ve Sahneden indiğimde bir tartışma bir kavga içinde buldum kendimi ve sonunda yüzüme yediğim bir tokat  ve şimdi burdayız   Muhterem Nur'a Göre Müslüm Gürses : Bana hayatım boyunca hep ver dediler  etrafımda hep menfaatçi insanlar oldu  Hiç bir zaman almadan vermesini bilen insan görmedim  Karşıma çıkmadı  Ancak Müslüm Gürses Farklıydı  Bana "Bundan sonra çalışmayacaksın evinin kadını olacaksın  Ben getireceğim beraber yiyeceğiz" Diyen Tek İnsandır   Ya Peki Müslüm Gürses'e Göre Muhterem Nur : Bana şu anda hayranlarım BABA lakabını uygun görüyorlarsa bilinsinki bu Muhterem hanımın sayesindedir  1983'ten beri mutlu bir evlilik sürdürüyorum  Muhterem hanım Benim canımdan çok sevdiğim değerli bir insan  Onunla beraberliğim ömrüm boyunca devam edecek  Müzik çalışmalarımın yanı sıra bana her konuda destek olan vefakar insan için yaşıyorum  Onunla birlikte müzikte kalite ve sevgi kazanıyorum  Benim giyim ve kuşamımla ilgilenmenin yanı sıra menajerim, halka ilişkiler, danışmanım, sekreterim kısaca herşeyim  Ona çok şey borçluyum  Kendisine olan sevgim ve saygım sonsuz bir aşktır  Benim defterimde hiçbir zaman kıskançlık yoktur Güven vardır   İyiki Doğdun MÜSLÜM GÜRSES İyiki Varsın MUHTEREM NUR Sizleri Çok Seviyoruz   | 
|   | 
|  | 
| Konu Araçları | Bu Konuda Ara | 
| Görünüm Modları | |
|  |