| 
 | |||||||
|    | 
|  | Konu Araçları | 
| birimleri, bulunuyor, dnada, emir, merkezi, sisteminin, sorumlu, tamirden, yönlendiren | 
|  | Dna'da, Tamirden Sorumlu Birimleri Yönlendiren Merkezi Bir Emir Sisteminin Bulunuyor |  | 
|  08-16-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Dna'da, Tamirden Sorumlu Birimleri Yönlendiren Merkezi Bir Emir Sisteminin BulunuyorDNA'da, tamirden sorumlu birimleri yönlendiren merkezi bir emir sisteminin bulunduğunu biliyor muydunuz? Allah’ın yarattığı ilk insan olan Hz  Adem’den, dünyanın son zamanlarında doğacak en son bebeğe kadar gelmiş geçmiş tüm insanlar birbirlerinden farklıdırlar  Hiç biri bir diğerinin aynı değildir  Rabbimiz, sonsuz yaratma gücüyle her insanı birbirinden farklı yaratmıştır  Tıpkı her insanın parmak izinin farklılığı gibi  Bu Rabbimizin ‘Sani’ yani –sanatçı– sıfatının bir tecellisidir  Fiziksel özelliklerin oluşumuna Rabbimiz DNA adı verilen, gözle bile görülemeyen, her insanın “tarifini” içinde bulunduran, dünyanın en küçük bilgi bankasını vesile kılmaktadır  DNA nerededir? DNA’nın yerini bulmak için çok güçlü bir elektron mikroskobuna ihtiyaç vardır  Bu güçlü elektron mikroskobuyla bir insan bedenini oluşturan hücreleri görmek mümkündür  Tek bir hücre 50 milyon kere büyütüldüğünde DNA iplikçiğine ulaşılır  (Örneğin bir kum tanesi 50 milyon kere büyütüldüğünde, kum tanesi koskoca bir dağ gibi görünecektir  ) DNA hücrenin tam ortasındaki kromozom adı verilen 46 tane çok uzun ve çok ince iplikçiliğin içinde yer alır  Bu iplikçikler o kadar incedirler ki onları elektron mikroskobunun yardımıyla bile görmek zordur  Bir dikiş iğnesinin deliğinden 5 milyon tane iplikçiği aynı anda geçirmenin zorluğu, DNA iplikçiğinin inceliği hakkında bilgi verebilir  DNA bükülmüş bir merdivene benzer  İki parçanın birbirine sarılmış halidir  Yani çift sarmal yapı diye adlandırdığımız uzun bir moleküldür  Gen Nedir? Gen, DNA’nın bir parçasıdır  “Yönetici” bir moleküldür  Bu “yönetici” molekül fiziksel görünümümüzü, saçımızı, kaşımızı, gözümüzü, rengimizi, boyumuzu, yani bizi biz yapan bütün özellikleri içerir  Bu nedenle ‘yönetici’ vasfını taşımaktadır  Vücudumuzda hangi olayların gerçekleştiğini hatta hangi hastalıkları geçirmeye eğilimli olduğumuzu belirler  Genom nedir? Bütün genetik bilgiyi içeren kromozom setinin tamamına genom denir  Nükleotid bazları nedir? Nükleotid bazları DNA’yı oluşturan kimyasal maddelerdir: Adenin, Timin, Sitozin, Guanin= “A,T,C,G” harfleriyle tanımlanır  DNA’nın yapısı sadece yarım yüzyıl evvel keşfedilmiştir  Bilimadamları fiziksel özelliklerden sorumlu pek çok geni hala aramakta, hala DNA’nın detaylarını anlamaya çalışmaktadırlar  İnsanın tüm özelliklerinin şifrelenmiş olduğu DNA’nın taşıdığı bilgiler ve yerine getirdiği işlemler apayrı bir alemdir  İnsanı oluşturan ancak kendisinin bile neler yaptığından haberdar olmadığı, son derece bilgisiz ve yetersiz kaldığı bu olağanüstü mükemmellikteki yapı, doğduğu andan ölümüne kadar hiç bir eksik, hata, unutkanlığa yer vermeden, insanın yaşamı için gereken her şeyi onun yerine, onun haberi dahi olmadan, arka planda yerine getirmektedir  İnsan, kendisine ait olan bir yapının fonksiyonlarından bile haberdar değildir  Hatta kendi yapı taşı olan DNA’sının nasıl organize bir faaliyet içerisinde olduğunu görüp anlayabilmek için, günlerini, yıllarını araştırmalara ayırmaktadır  Bunun için yıllarca ansiklopediler dolusu bilgiyi öğrenmeye çalışarak, üniversite öğrenimi görmekte, laboratuvarlar, özel teknik cihazlarla kendi içindeki mükkemmel yapıyı anlayıp tanıyabilmeye çalışmaktadır  Kendi vücudunun işlevlerini, formüllerini, meydana gelen kimyasal işlemleri anlamakta güçlük çeken insan için tüm bunları elbette, sonsuz Yaratma gücünün sahibi olan Yüce Rabbimiz meydana getirmektedir  DNA’daki tamir mekanizmaları ve bu mekanizmalara ait üstün detaylar DNA’nın pek çok görevi vardır  Bu görevlerinin yanı sıra DNA’da mükemmel işleyen son derece kompleks sistemler vardır  Bunlardan bir tanesi DNA’ya ait çok güçlü tamir mekanizmalarıdır  Tamir mekanizmaları çok güçlüdürler  DNA’nın yapıtaşı olan nükleotid bazlarını sık sık yenileyip yerinden alabilirler  Bu durumu ağır bir yapıyı yerinden söküp yerine yenisini getirip takan güçlü iş makinalarına benzetebiliriz  Bu donanımlı organize tamir ekibi, işlerini düzgün yaptıklarından ve işlemdeki genomun bütününü zarara uğratmadıklarından emin olmak için başka ek desteklere ihtiyaç duyarlar  Işte bu noktada dev bir destek ekibi devreye girer  Bunlara regülatörler yani düzenleyiciler denir  Bir örnekle tarif etmemiz gerekirse, tamirde görevli birimleri hasar gören alana doğru koşan, yani hastalığın teşhisini yapan doktorlar; düzenleyicileri de bu hasarlı noktaların tam yerini tespit eden, o noktaya ulaşım için uçakları kullanan, onlara ne zaman çalışacaklarını ve ne zaman geri çekileceklerini söyleyen kontrol kuleleri olarak düşünebiliriz  DNA hasarı onarımı, nükleazlar, helikazlar, polimerazlar, topoizomerazlar, ligazlar, kinazlar ve fotosentez gibi DNA’yı kimyasal olarak düzenleyen ve değiştiren bir dizi enzimsel faaliyetle gerçekleşir  Bunların tümünü, birer tamir aracı olarak düşünebiliriz  Uçak, otomobil, ekskavatör, vinç, forklift nasıl ki çeşitli işlerde gerekliliği olan araçlardır, işte bu enzimler de farklı yönlerden ihtiyaçları karşılayan birer araç gibidirler  DNA üzerinde en küçük bir uygunsuz zamanlamada, yanlış kullanımda, yanlışlıkla sağlam bir yapıya işlem yapılmaya çalışılmasında veya DNA’ya kontrolsüz veya zamansız giriş izni verilmesi durumunda, DNA’nın bütününe zarar veren bir sonuç meydana gelebilir  Dolayısıyla bu araçların tümü gerçek anlamda kusursuz olarak yönetilmelidir  DNA tamir mekanizmaları gösterdikleri akıllı plan ile müthiş etkileyicidirler  Ancak bundan daha da etkileyici olanı tamir mekanizmalarını “düzenleyen sistemlerdir”  Tamir mekanizmaları sürekli hasar onarımı için görev başındadırlar  Ancak tamir mekanizmalarının kendilerinin de düzenlenmeye, yönlendirilmeye ve desteğe ihtiyaçları vardır  Tamir mekanizmasını yerinde iyileştirmek, onu hasarlı noktaya yönlendirmek, onu aktive etmek, pek çok bölgede hasar onarımı için güzergah seçeneklerini koordine etmek düzenleyicilerin görevidir  Yani düzenleyiciler adeta bir kontrol kulesi veya merkezi emir sistemi gibidirler  DDR nedir? Kontrol kulesi veya merkezi emir sistemine benzettiğimiz bu ayarlayıcı sistemlerin adı DDR’dir  DDR, DNA da meydana gelen bir hasar olduğunda veya DNA’nın kopyalama yapacağını haber veren bir sinyal ulaştığında, buralara gitmek için yol güzergahları belirler  Hücreyi korumak ve organizmaya yapılan tehdidi düzeltmek için hemen devreye giren mükemmel bir program şeklinde çalışır  Örneğin çift sarmal kopması olduğunda bunun için dört farklı tamir yolu vardır  Ancak tüm bunlar tamirin kendisi değil, tamir mekanizmasının yönetimidir  Böyle bir kusursuzluk, idare ve koordinasyon, planlı, tasarlanmış bir mekanizmayı gösterir  Bilgisayar programcılığında ve mühendislikte, yazılımı gerçekleştirirken ya da yeni yazılım eklerken çift kontrol yapılması gerekir  Eğer bu düzenleyiciler ve bu kontrol olmazsa tüm sistem çöker  DDR sistemi, DNA tamir mekanizmasında bölünmez bir bütündür  Mutlaka bir arada var olmak zorundadırlar  Bu yapıların evrimle yavaş yavaş ve birbirlerinden bağımsız oluştuğunu iddia etmek son derece mantıksızdır  DNA’nın kusursuz şekilde var olabilmesi için, aynı anda aynı işlemlerin yapılması şarttır  En ufak bir hata ara süreçleri aksatacaktır ki, bunların her biri birbirinden hayati görevler içermektedir  Her şey aynı anda, aynı mükemmellikte, eksiksiz olarak bir arada, koordine olarak çalışmak zorundadır ki, tüm bunlar bizlere sonsuz ilim Sahibi Rabbimiz’in sanatını, sonsuz ince ve kusursuz planını, sonsuz güzel yaratma kudretini göstermektedir  Bir DNA’nın; •Kendi kendine oluşturması, •İçindeki anskilopediler dolusu bilgiyi toplaması, •Bu bilgilerin kopyasını çıkarıp sağlama alması gerektiğini akletmesi, •Zamanla meydana gelecek hasarların onarımının tam yerinde hiç eksiksiz yenisiyle değiştirilmesi gerektiğini bilmesi •Ama tüm bunların yanı sıra bir de bu onarımı yapanların da bakıma, iyileştirilmeye, yönlendirilmeye, organize edilmeye ihtiyaç olacağını düşünmesi, •Karışıklık çıkmaması için güzergahların, kontrol kulesi gibi merkezi bir emir komutada sistemi tarafından yönetilmesi gerektiğine karar vermesi kuşkusuz ki imkansızdır  Bedenimiz, tüm organlarımız, hücrelerimiz, hücrelerimizin içindeki her insanın eksiksiz bir “tarifinin” bulunduğu bilgi bankası olan DNA’nın mükemmel yapısı elbetteki Alemlerin Yaratıcısı olan sonsuz ilim sahibi Rabbimiz’in eseridir  Darwin’in rastgele mutasyonlara dayandırdığı evrim gibi sahte bir sürecin; eksiksiz, mükemmel, hatasız, insan aklının yüzlerce kez ötesinde olan böylesine olağanütü bir sistemi oluşturamayacağı apaçıktır  Yerde ve gökteki her şeyi yaratan, tüm varlıkları sarıp kuşatan Rabbimiz, Yunus Suresi’nde en ufak bir parçanın dahi Kendisi’nden uzakta olmadığını bizlere şöyle bildirmektedir: …  Yerde ve gökte zerre ağırlığınca hiçbir şey Rabbinden uzakta (saklı) kalmaz  Bunun daha küçüğü de, daha büyüğü de yoktur ki, apaçık bir kitapta (kayıtlı) olmasın  (Yunus Suresi, 61) | 
|   | 
|  | 
| Konu Araçları | Bu Konuda Ara | 
| Görünüm Modları | |
|  |