Kırklareli Merkez

Eski 08-14-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kırklareli Merkez



Kırklareli

Tarihi
Lüleburgaz Sokullu KülliyesiKırklareli tarih öncesi konum itibariyle dikkat çeken pek çok antik yerleşim merkezine sahip bir ilimizdir Buzul çağı sonlarında uzunca bir süre sular altında kaldığı anlaşılan Kırklareli ve civarında insana dair ilk maddi belgeler neolitik dönem özelliklerini vermektedir Daha sonra bilinen ilk yerleşik kabilelerden ismini alan Trakya, Kırklareli de dahil olmak üzere Roma dönemi ortalarına kadar kısmen veya tamamen bağımsızlıklarını küçük birer krallık veya prenslik olarak devam ettirebilmişlerdir

Bir geçiş bölgesi olması nedeniyle Roma ve Bizans dönemlerinde pek çok istilalara uğrayan Kırklareli ilk defa 1 Murat zamanında 1363 yılında Osmanlıların eline geçmiştir Bu tarihten itibaren uzunca bir süre barış süreci yaşayan Kırklareli Balkan Savaşı ve 1Dünya Savaşı sıralarında Bulgar ve Yunan işgaline maruz kalarak büyük eziyet ve sıkıntılar yaşadıktan sonra 10 Kasım 1922’de nihai özgürlüğüne kavuşmuştur


Avcılık ve Toplayıcılık Dönemi Paleolitik Çağ : 1 Milyon - MÖ 12000

İnsanların Trakya'ya ilk olarak yaklaşık 1000000 yıl önce geldiği düşünülmektedir Günümüzden 14000 yıl öncesine kadar süregeldiği kabul edilen ve kültür tarihinin en uzun dönemi olan bu süreç "Eski Taş Çağı" ya da "Avcılık ve Toplayıcılık Dönemi" olarak adlandırılmaktadır Bu dönem boyunca av ve yenebilir bitki, yemiş toplayıcılığına dayalı bir beslenme düzeni ve göçebe bir yaşam biçimi hakim olmuş, kalıcı barınaklar yapılmamıştır Oldukça uzun olan bu süreç içerisinde, dünya iklimi ile birlikte Trakya'nın ikliminde de önemli değişiklikler olmuş, bir biri ardına kuru soğuklardan yağışlı sıcağa kadar değişen iklim dönemleri, on binlerce yıl bölgeye hakim olmuştur Bu dönemde, insanların el becerilerinde önemli gelişmeler olmuş, aletlerin büyük bölümü çakmak taşından ya da ağaç ve kemiklerden yapılmıştır Bu döneme ait, Trakya'da bilinen en eski ve önemli buluntular, İstanbul yakınlarındaki Yarımburgaz Mağarası, Eskice Sırtı ile Ağaçlı Kumluğu'ndan gelmektedir Yapılan arkeolojik kazılardan, Balkanlar ve Yakın Doğu'nun en uzun ve süreli tabakalaşmasının burada olduğu saptanmıştır Yarımburgaz Mağarası'nda, Marmara Bölgesi'nin doğal çevre değişimini çok açık bir şekilde sergileyen jeolojik katmanlar ile birlikte, yaklaşık 600000 yıl öncesine ait kültür katları da çok iyi korunmuş olarak bulunmuştur


İlk Tarımcı Köy Toplulukları Dönemi Neolitik Çağ : MÖ 5800 - 4800

Dünya ikliminin günümüz koşullarına yakın bir duruma gelmesi ile birlikte, yaklaşık 8000 yıl önce Trakya'nın doğal çevre ortamı ve bitki örtüsü de bugünküne benzer özellikler kazanmış, insanlar değişen çevre koşullarına, gelişen teknolojileri ile uyum sağlamışlardır Bu değişim, Anadolu'da 10 - 12 bin yıl kadar önce başlamıştır İnsanlar ilk kez buğday, arpa, mercimek gibi tahılları tarıma alıp koyun, keçi, sığır ve domuz gibi hayvanları evcilleştirerek çiftçiliğe başlamış; ahşap, kerpiç ve taştan ilk kalıcı konutları yapmışlardır Ancak bu gelişmelerin, çok zengin doğal çevre olanaklarına sahip olan Trakya'da Anadolu'dan daha sonra, yaklaşık olarak günümüzden 7000 yıl önce başladığı görülmektedir Dönemin başlarından itibaren beslenmede su ürünleri, avcılık ve yaban yemiş toplayıcılığı da çiftçiliğin yanında devam etmiştir Bölgede bilinen en eski çiftçi yerleşmeleri Edirne-Enez yakınlarındaki Hoca Çeşme ile İstanbul yakınlarındaki Fikirtepe'dir Hoca Çeşme'de yapılan arkeolojik kazılar, MÖ 6200 yıllarında tarihlenen ve tümü ile Orta Anadolu özellikleri gösteren, tarım ve hayvancılık yapan bir topluluğun ilk olarak burada yerleştiğini, daha sonra bunların yerel koşullara uyum sağlayarak, Bulgaristan'da bilinen kültürleri oluşturduğunu ortaya koymuştur Hoca Çeşme'nin en eski katmanları, Balkanlarda şimdiye dek bilinen en eski neolitik kültürü oluşturmaktadır

Trakya'nın Neolitik Dönem kültürlerini en iyi yansıtan merkezlerden biri de Kırklareli'ye 3 kilometre uzaklıktaki Aşağıpınar tarih öncesi yerleşim alanıdır Burada şimdiye kadar rastlanan en eski kültür katı MÖ 5800 yıllarına tarihlenmektedir Anadolu Kronolojisi'ne göre Son Neolitik, Balkan Kronolojisi'nde ise Orta Neolitik Çağ'a, Karanavo II döneminde tarihlenen bu ilk yerleşim Demir Çağı'na dek süregelecek olan Trakya kültürünün de temellerinin atıldığı bir süreci temsil etmektedir Bu dönem yapıtları, kalın ahşap direklerden oluşan bir çatı sistemine sahiptir Yine bu direklerin arası dallarla örülmekte ve kalın bir kerpiç toprağı ile sıvanmış duvarlar yapılmaktaydı Çok odalı olan yapıların içlerinde, ayrıca dallar ile örülmüş bölme duvarları, kil sekiler, ocak, fırın ve ambar gibi işlevsel alanlar da bulunmaktaydı Bunların yanısıra bazı yapıların içine kült amaçlı (dinî) olduğu düşünülen küçük bir bölüm, dokuma tezgahına ayrılmış bir alan ile çok sayıda tahıl taneleri bulunmuştur Yanarak kömürleştiği için günümüze kadar gelebilen tahıl tanelerinin incelenmesinden, MÖ 5800 yıllarında Aşağıpınar insanlarının iki tür buğday, arpa, burçak ve mercimek ekip biçtikleri, büyük bir olasılıkla da yağı için badem depoladıkları anlaşılmaktadır Beslenmede ayrıca domuz, koyun, keçi ve sığırın yanısıra geyik, karaca ve yaban sığırı avının da önemli bir yeri olduğu anlaşılmaktadır Şiddetli bir yangın ile tahrip olduğu anlaşılan Aşağıpınar'ın ilk tabakası her bakımdan Balkan Neolitik Kültürlerinin özelliklerini taşımaktadır Ancak bu en alt tabaka, Anadolu kökenli çiftçi-köylülerin aradan geçen 300-400 yıl içinde Trakya'nın yerel koşullarına uyum gösterdiğini ortaya koymuştur Artık bu topluluklar evlerini kerpiç ya da taş yerine meşe ağaçları, saz ve kamış kullanarak yapmaya başlamış, köylerde evler bitişik olarak değil, bağımsız birimler durumuna getirilmiştir Yine bir değişiklik de evcil hayvanların arasında koyun ve keçinin yerini, Trakya ortamına daha yugun olan sığırın almş olmasıdır


Gelişkin Köy Toplulukları Dönemi Kalkolitik Çağ: MÖ 4800 - MÖ 3200

Anadolu'da genel olarak tarım ve hayvancılığa dayalı yaşam biçiminin giderek geliştiği, daha kompleks toplumsal düzenin oluşmaya başladığı ve uzmanlk alanlarının belirlendiği, köy topluluklarının kentleşme ürecine girdiği bu zaman dilimi, Trakya tarih öncesi kültürlerinin de en gelişmiş ve görkemli dönemidir Bu dönemin ilk başlarında, Orta Balkanlar'dan Anadolu içlerine kadar yayılan, parlak yüzeyli, siyah renkli çanak-çömleği ve ilginç insan biçimli heykelcikleri ile belirginleşen büyük kültür bölgesi, zaman içinde daha çok yeni özelliklerin hakim olduğu küçük gruplara bölünmektedir


Kent Toplulukları ve Devletin Ortaya Çıkışı Tunç Çağı: MÖ 3200 - MÖ 1200

Anadolu ve Yakın Doğu'da MÖ 3 bin yıl, kentleşme hareketinin başladığı, yavaş yavaş şehir devletlerinin oluştuğu bir süreci temsil etmektedir Batı Anadolu'da en iyi Truva ile tanınan bu kent kültürleri, artık yavaş yavaş çömlekçi çarkını kullanmakta, yeni oluşan yönetici snıf, toplmuun diğer kesimlernden ayrı olarak, sur ile çevrili, küçük de olsa bir iç şehirde oturmaktadır Ekonomiyi denetleyen bir ruhanî sınıfın da ortaya çıktığı, anıtsal tapınak yapıları ile belirginleşmektedir


Siyasî Yapılanma ve Trak Beylikler Dönemi Demir Çağı: MÖ 13 - MÖ 6 yy

Tunç Çağı gelişim süreci içinde, geniş boyutlu ilişkilerin kurulduğu, büyük göçlerin yaşandığı ve ticaretin ortaya konduğu bir devir olarak dikkat çekmektedir Yakın Doğu'nun büyük bölümünde olduğu gibi, Anadolu ve Ege'de de Tunça Çağı, bütün bu bölgeleri yakıp yıkan bir göç dalgasının etkisiyle sona ermiştir Anadolu'da Hitit, Ege'de Miken uygarlıklarına son veren ve yaklaşık 300 yıl süren bir "karanlık çağ"ı başlatan bu göç dalgasının, Anadolu'yu etkileyen bir bölümünün Kırklareli-Trakya üzerinden geldiği sanılmaktadır


Persler - Odrysler ve Makedonya Hakimiyeti Klasik ve Helenistik Dönemler: MÖ 5 - MÖ 1 yy


Büyük İskender BüstüMÖ 513-512 tarihinde Persler'in İskit Seferi'ne mütekiben Kırklareli topraklarına girdiği ve uzun bir süre burada kaldığı kesin olmakla birlikte, satraplık oluştrudğu yönünde herhangi bir birlgi bulunmamaktadır Odrisler'in oluşturduğu yeni yapılanmayla birlikte, Trakya ve Kırklareli'de yaşam biçimi ve kültürel yaşamda da dğişiklikler olmuştur Eski teokratik oluşumun yerine, soylu savaşçıların odağını oluşturduğu bir sistem geçmiştir Bu durum soyluluk belirtisi olan bir atlı kavramı çevresinde odaklanarak, sanatta da kendini göstermiştir










Galatlar-Roma Hakimiyeti ve Got İstilası

Bizans Dönemi

Türk Hakimiyeti, Barış ve İstikrar Dönemi

Son İşgaller, Millî Mücadele ve Ebedî Özgürlük

Atatürk'ün Kırklareli'ye Gelişi


Coğrafya
KırklareliKırklareli, Türkiye'nin kuzeybatısında, Marmara Bölgesi'nin Trakya kesiminde yer almaktadır Dünyadaki konumu itibariyle, 41 derece, 13 dakika, 34 saniye ve 42 derece, 05 dakika, 03 saniye kuzey enlemleri ile 26 derece, 54 dakika, 14 saniye ve 28 derece, 06 dakika, 15 saniye doğu boylamları arasında yer almaktadır Kuzeyinde Bulgaristan; doğusunda Karadeniz; güneydoğusunda İstanbul (Çatalca); güneyinde Tekirdağ (Saray, Çorlu, Muratlı ve Hayrabolu); batısında ise Edirne (Uzunköprü, Havsa, Merkez ve Lalapaşa ilçeleri) bulunmaktadır Toprakları, kuzeyden Bulgaristan sınırını oluşturan Revze Deresi Vadisi, doğudan Karadeniz, güneyde Ergene Irmağı ana vadisi ve batıdan ise Ergene Irmağı'na karışan Teke Deresi'nin su bölüm çizgisi olan sırtlarla kuşatılmıştır Yüzölçümü 6650 km2 olup, il merkezinin denizden yüksekliği 203 metredir

Başlıca akarsuları Ergene Nehri ve Rezve Deresi'dir Bitki örtüsü olarak ormanlık ve step özelliği göstermektedir


Sanayi İlimizde sanayi daha çok D-100 karayolu etrafında ve özellikle Lüleburgaz’da yoğunlaşmıştır Kırklareli’nde sanayi artan bir hızla gelişmektedir 1987-2001 döneminde yüzde 6,7 ile sanayi, İl’in en hızlı büyüyen sektörü olmuştur Kırklareli’nin İstanbul ve Avrupa’ya yakın olması bunun temel nedenlerindendir

Kırklareli’de toplam 224 sanayi tesisi bulunmaktadır Bunların yüzde 87’si Merkez, Babaeski ve Lüleburgaz ilçelerinde geri kalan yüzde 13’ü diğer ilçelerde yer almaktadır Merkezde 64, Babaeski’de 38, Demirköy’de 2, Kofçaz’da 1, Lüleburgaz’da 94, Pehlivanköy’de 2, Pınarhisar’da 9, Vize’de 14 sanayi tesisi mevcuttur

Kırklareli ilinde, "gıda ürünleri ve içecek imalatı", "tekstil ürünleri imalatı", "kimyasal madde imalatı" ile "metalik olmayan diğer mineral ürünlerin imalatı" sektörleri öne çıkmaktadır

Gıda ürünleri ve içecek imalatı sektöründe, unlu mamuller ve öğütülmüş tahıl ürünlerini içeren imalatlar dışında, “süthane işletmeciliği ve peynir imalatı”, “çiftlik hayvanları için hazır yem imalatı”, rafine sıvı ve katı yağların imalatı” ile “kakao, çikolata ve şekerleme imalatı”; tekstil ürünleri imalatı sektöründe, “giyim eşyası dışında hazır tekstil ürünleri imalatı” ile “dokumanın aprelenmesi”; kimyasal madde ve ürünleri imalatı sektöründe, “farmasötik preparat imalatı”, “boya, vernik benzeri kaplayıcı maddeler ile matbaa mürekkebi ve macun imalatı” alt sektörleri önde gelmektedir Metalik olmayan diğer mineral ürünlerin imalatında, cam imalatı önemli bir yer tutmaktadır

Gıda, içki ve tütün imalatı yapan 92; tekstil, giyim ve deri imalatı yapan 58; orman ürünleri ve mobilya üretimi yapan 15; kağıt, kağıt ürünleri ve basım imalatı yapan 2; kimya, petrol, kömür, kauçuk ve plastik ürün imalatı yapan 13; taş ve toprağa dayalı 19; metal eşya, makine ve teçhizat imalatı yapan 17; diğer imalat yapan 8 tesis bulunmaktadır

Bu tesislerde 19 bin dolayında kişi çalışmaktadır 500’ün üzerinde çalışanı olan 8 tesisi bulunmaktadır Bu 8 tesiste toplam çalışanların yüzde 37’si istihdam edilmektedir 1000 ve daha fazla kişi çalışan 2, 500-999 kişi çalışan 6, 250-499 kişi çalışan 14, 100-249 kişi çalışan 27, 50-99 kişi çalışan 16, 10-49 kişi çalışan 74, 10’dan az kişi çalışan 54 tesis bulunmaktadır

Ülkemizin önemli sanayi tesislerinin bir bölümü Kırklareli’nde yer almaktadır Cam, gıda, tekstil, ilaç alanında önemli tesisler bulunmaktadır Bunların arasında Türkiye'nin ilk şeker fabrikası Alpullu Şeker Fabrikası, Bafsar Gıda, ACT Tekstil, Akın Tekstil, Edip İplik, Konteks Mensucat, Tüp Merserize, Zorlu Linen, Gossard Tekstil, Eczacıbaşı İlaç, Kırklareli Cam, Trakya Cam, Trakya Otocam, Trakya Çimento ve Trakya Döküm ilk akla gelenlerdir Bu tesislerin hem ülke hem de il ekonomisine büyük katkıları olmaktadır Üretilen mamüllerin önemli bir kısmı ihraç edilmektedir


Tarım
Ayçiçeği Kırklareli'de tarımı yaygın olarak yapılan bir bitkidirİlin yüzölçümü 655000 hektar olup, arazi varlığının yüzde 41’i kültür arazisi, yüzde 37’si orman, yüzde 11’i çayır-mera geriye kalan yüzde 11’i ise kültür dışı arazidir 268311 hektar tarım arazisinin yüzde 17’sinde sulu tarım, geriye kalan yüzde 83’ünde de kuru tarım yapılmaktadır

Türkiye genelinde olduğu gibi ilimizde de çiftçi aile sayısına göre arazi dağılımı dengeli değildir Bu bakımdan tarımla uğraşan aile sayısı fazla olduğundan ilimizde daha çok küçük işletmeler bulunmaktadır Tarımsal işletmelerin yapısına baktığımızda, işletmelerin toprak büyüklüğü bakımından 50-200 dekar arasında yoğunlaştığı, çoğunluğunun hem hayvancılık, hem de bitkisel üretimi birlikte yaptıkları görülmektedir

Tarım yapılan arazinin 45229 hektarlık yani yüzde 17’lik bölümünde de sulama yapılabilmektedir Bu alanın 33230 hektarı yani yüzde 73’ü devlet, 11999 hektarı yani yüzde 27’si çiftçi imkanları ile sulanmaktadır

Bitkisel Üretim:

İlimizin tarımsal yapısı içinde hububat, ayçiçeği, şeker pancarı, mısır, yemeklik tane baklagiller, bağ önemli rol oynamaktadır Tarım ürünlerinde, ağırlıklı bitkisel ürünlerimiz buğday ve ayçiçeğidir 2005 yılında 140300 hektar buğday ekilmiş olup toplam 597250 ton ürün elde edilmiştir Böylece dekar başına ürün miktarı 425 kg olmaktadır

Bitkisel üretim içinde ikinci ağırlıklı ürünümüz ayçiçeğidir 2005 yılında 66500 hektar alana ayçiçeği ekilmiş olup, toplam 146190 ton ürün elde edilmiştir Böylece dekar başına ürün miktarı 220 kg olmaktadır Kırklareli’nin, Türkiye ayçiçeği ekimindeki ve üretimindeki payı yıllara göre pek fazla değişmemekte ve takriben yüzde 12 civarında olmaktadır

Hububat ve ayçiçeğinden sonra ağırlıklı ürünlerimiz sırasıyla şeker pancarı, mısır ve patatestir

Sulanabilir sahalar içerisinde ikinci ürün ekilişi yıllara göre bir artış göstermektedir İkinci ürün olarak hububat hasadı sonrası silajlık mısır, kuru fasulye ve hasıla biçilen ayçiçeği ile güzlük ekilişlerde macar fiğ sonrası ayçiçeği ve mısır ekilişleri yapılmaktadır

İlimizde bağ bahçe tarımı işlenebilir arazinin yüzde 2’sinde yapılmaktadır Bu sahanın yüzde 84’ünde sebzecilik, yüzde 12’sinde bağcılık ve yüzde 8’inde meyvecilik yapılmaktadır

Hayvancılık:

İl düzeyinde 95795 adet büyük baş, 228013 adet küçük baş ve 359312 adet kümes hayvanı mevcuttur Hayvancılık nispeten fenni usüllerle yapılmaktadır Büyük baş hayvan mevcudunun yüzde 97’sini kültür ırkı ve melezleri, yüzde 3’ünü ise yerli ırk teşkil etmektedir Hakim ırk Holstein’dir İl bazında 19342 adet hayvancılık işletmesi mevcut olup, işletmeler daha çok küçük aile işletmeciliği şeklindedir

Hayvansal ürün olarak yılda 2620 ton et, 202418 ton süt ve 30 milyon adet yumurta üretilmektedir

Su Ürünleri:

İlimizde İğneada, Kıyıköy, Beğendik ve Limanköy Karadeniz sahilinde yer alan yerleşim yerleridir Buralarda 1139 ruhsatlı balıkçı tarafından 232 adet kayıtlı tekne ile balıkçılık yapılmaktadır

Bunun dışında baraj ve göletler ile alabalık tesislerinde de balıkçılık faaliyetleri sürdürülmektedir İlimizde su ürünleri yönünden önem arzeden Hamam, Mert ve Pedina gölleri olmak üzere üç adet tabi göl, Kırklareli, Armağan ve Kayalı barajları olmak üzere üç adet baraj ile 34 adet gölet mevcut olup, buraları balıklandırılmıştır Kültür balıkçılığı kapsamında faaliyette bulunan 5 tesis bulunmaktadır


Nüfus 2000 Yılı Genel Nüfus Sayımı sonuçlarına göre toplam il nüfusu 328461’dir Nüfusun yüzde 58’si şehirlerde, yüzde 42’si kırsal kesimde yaşamaktadır Kırklareli'de yıllık nüfus artış hızı binde 594’dür

Nüfus büyüklüğü bakımından ilçe merkezi 79002 olan Lüleburgaz başta yer almakta, bu ilçeyi 53221 nüfus ile Merkez, 25559 nüfus ile Babaeski izlemektedir

Kırklareli’nin nüfus yoğunluğu 50’dir 1965 yılına kadar Kırklareli yoğunluğu ülke ortalamasının üzerinde olmuştur Bunun nedeni ilin mübadele ve muhaceret yoluyla Balkan ülkelerinden aldığı göçtür 1940-1945 yılları arasında IIDünya Savaşı nedeniyle Kırklareli’nin nüfusu azalmış, 1950-1955 arasında ise yeniden yurtdışından gelen göçmen aileler ile nüfus artmaya başlamıştır 1960’a kadar yüksek olan nüfus yoğunluğu bu yıldan itibaren il dışına göçün başlamasıyla beraber 1965’den sonra azalmaya başlamıştır


İdari Yapı Kırklareli fethedildikten sonra uzun yıllar sancak olarak idare edilmiş, Sultan Mecit zamanında ilçe haline getirilmiş ve bu durum 1877-1878 Osmanlı-Rus Harbine kadar devam etmiştir Rusların tahliyesinden sonra Kırklareli mutasarrıflık olmuştur İdari bağımlılık olarak önceleri merkezi Manastır olan Rumeli Eyaletine bağlı iken sonra Silistre Eyaletine bağlanmış, daha sonra da Edirne Vilayetinin bir Livası haline getirilmiştir

Kırklareli 1924 yılında il olmuştur Bugün, Kırklareli’nin Babaeski, Demirköy, Kofçaz, Lüleburgaz, Pehlivanköy, Pınarhisar ve Vize olmak üzere yedi ilçesi, 26 belediyesi ve 177 köyü bulunmaktadır


Eğitim Kırklareli’nde okuma yazma oranı 2000 Genel Nüfus Sayımı sonuçlarına göre yüzde 93’dür 1970’de 71, 1975’de 75, 1980’de 80, 1985’de 86, 1990’da 88 olan okuma yazma oranı 2000 yılında yüzde 93’e çıkmıştır 2000 sonuçlarını ilçelere göre değerlendirdiğimizde okuma yazma oranının ilçe merkezleri için Merkez’de 94, Babaeski’de 94, Demirköy’de 92, Kofçaz’da 96, Lüleburgaz’da 95, Pehlivanköy’de 94, Pınarhisar’da 94, Vize’de 92, bucak ve köylarde yüzde 91 olduğu görülmektedir

Genel Okul Durumu:

İlimizde 2005-2006 öğrenim yılında toplam 299 okulda, 60987 öğrenci eğitim görmekte ve 2394 öğretmen görev yapmaktadır

Okul Öncesi Eğitim:

Okul öncesi eğitimde, üç bağımsız anaokulu, iki kız meslek lisesi bünyesinde uygulama anasınıfı bulunmaktadır 99‘u da ilköğretim okulu bünyesinde anasınıfı olmak üzere toplam 104 okul öncesi eğitim kurumunda 111 öğretmen görev yapmakta ve 3140 öğrenci eğitim görmektedir Okul öncesinde okullaşma oranı yüzde 26'dır

İlköğretim:

İlimizde 151 ilköğretim okulu bulunmaktadır Öğrenci sayılarının yetsiz olması nedeniyle 105 köyümüzün okulu kapalıdır Bu okullarımızın öğrencileri taşımalı eğitim uygulamasından yararlanmaktadır İlköğretimde ikili öğretim yapan okulumuz bulunmamaktadır İlköğretimde 1401 öğretmen görev yapmaktadır İlköğretim okulu öğrenci sayısı 37139’dur Bir dersliğe 21, bir öğretmene 26 öğrenci düşmektedir İlköğretimde okullaşma oranı yüzde 96'dır

Orta Öğretim:

İlde 19’u genel lise, 18’i mesleki ve teknik lise olmak üzere toplam 37 lise bulunmaktadır

Orta öğretim kurumlarında 801 öğretmen görev yapmaktadırOrta öğretimde eğitim ve öğretime devam eden öğrenci sayısı 15169’dur Bir dersliğe 27, bir öğretmene 19 öğrenci düşmektedir Orta öğretimde okullaşma oranı yüzde 62'dir

Yüksek Öğretim:

Trakya Üniversitesi'ne bağlı olarak İl merkezinde Kırklareli Teknik Eğitim Fakültesi, Kırklareli Sağlık Yüksekokulu, Kırklareli'de iki, Babaeski, Lüleburgaz, Pınarhisar ve Vize ilçesinde birer meslek yüksekokulu olmak üzere bir fakülte, bir yüksekokul ve altı meslek yüksekokulu bulunmaktadır Bu okullarımızda toplam 95 öğretim elemanı görev yapmakta ve 5800 öğrencimiz eğitim görmektedir


Kültür Merkez ve beş ilçemizde 12 halk kütüphanesi bulunmaktadır İlimiz tarihi yapılar bakımından zengin bir kültür mirasına sahip illerden biridir Bu eserler arasında camii, hamam, çeşme, şehitlik, külliye, köprü ve türbeler yer almaktadır Keza ülkemizde en çok tümülüs grubu il sınırları içinde, özellikle Vize ilçesinde bulunmaktadır Ayrıca, bir çok dolmen de ilimizde yer almaktadır Kale ve kule kalıntıları da ilimizin kültür zenginliğini arttırmaktadır

Höyük ve tümülüs kazılarına devam edilmektedir Bu kazılar Kırklareli’nin yakın zamana kadar hiç bilinmeyen erken dönemlerine ait yeni bilgileri ortaya çıkarmaktadır Vize Çömlektepe’de yapılan kazıda tüm Trakya’da şimdiye kadar bilinen tek antik tiyatro açığa çıkarılmıştır

İstanbul’un Türkler tarafından fethi sırasında kullanılan top güllelerinin bir bölümü Demirköy ilçesinde bulunan Dökümhane’de imal edilmiştir Burada yapılan kazılar büyük bir uygarlığı ortaya çıkaracaktır

İl merkezinde bir müze bulunmaktadır 1999 yılında 12915, 2000 yılında 11730, 2001 yılında 10249, 2002 yılında 11677, 2003 yılında 15524, 2004 yılında da 14723 kişi müzeyi ziyaret etmiştir

İl Kültür Müdürlüğü:

Kültür Bakanlığı'nın taşra teşkilatı olarak faaliyetini sürdürmektedir Bu doğrultuda ildeki kültür hizmetinin yaygınlaştırılması, geliştirilmesi ile ilgili araştırma ve planlamaları yapmak, her türlü kültürel, sanatsal etkinliği gerçekleştirmekle yükümlü olan İl Kültür Müdürlüğü, Kırklareli Müzesi ve 9 adet halk kütüphanesinden oluşan toplam 10 bağlı birimde hizmet vermektedir

Müdürlük, her yıl düzeni olarak tiyatro gösterileri, çeşitli konserler ve sergilere evsahipliği yapmakta, güncel konularda konferanslar, paneller, açık oturumlar vb kültürel etkinlikler düzenlemektedir

İl Kültür Müdürlüğü, önceleri Valilik Binası'nda hizmet vermekte iken, 1994 yılında, İstasyon Caddesi altında bulunan, metruk haldeki Gümrük (Oktavra) Binası'nın Kültür Bakanlığı tarafından restore ettirilmesiyle kazanılan yeni binasına taşınmıştır

Kırklareli Müzesi: Kırklareli Müzesi binası, 1894 yılında Mutasarrıf Neşet Paşa ve Belediye Başkanı Hacı Mestan Efendi zamanında yaptırılmıştır 20 Aralık 1930'da Büyük Önder Atatürk tarafından ziyaret edilen bina, 1962 yılına dek fiilen Belediye Binası olarak kullanılmış, 1970'li yıllarda ise tamamen boşaltılarak terk edilmiştir 1983 yılında başlayan ve çeşitli aralıklarla devam eden restorasyon çalışmaları 1993 yılında tamamlanmıştır Tarihî binanın müze olarak düzenlenmesi çalışmaları ise Aralık 1990 tarihinde başlatılmış ve 14 Ocak 1994 tarihinde Kırklareli Müzesi resmen ziyarete açılmıştır Bodrumu hariç iki katlı betonarme olan yapının dört cephesinde kemerli pencereler yer almakta olup, girişte dört sütuna oturan cumba vardır Arkeoloji ve etnografya seksiyonları üst katta yer almakta, giriş katında ise kültür ve tabiat sergisi salonu bulunmaktadır Kırklareli Müzesi'nde hâlâ 553 etnografik, 1189 arkeolojik, 1995 adet de sikke olmak üzere, toplam 3737 adet kayıtlı eser mevcuttur


Gelişmişlik göstergeleri Devlet Planlama Teşkilatı'nın 2003 verilerine göre, Kırklareli sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında 81 il içerisinde 11 sırada bulunmaktadır Eğitim sektörü gelişmişlik sıralamasında 7, sağlık sektörü gelişmişlik sıralamasında 15, imalat sanayi gelişmişlik sıralamasında 14 sırada yer almaktadır İlçeler sıralamasında, 872 ilçe içinde Lüleburgaz 35, Merkez 106, Babaeski 147, Pınarhisar 214, Vize 219, Demirköy 259, Pehlivanköy 262 ve Kofçaz 460 sırada yer almıştır


Turizm Doğal Yerler:

Kırklareli'nde gezip görülebilecek doğal yerler arasında göl ve barajlar, mağara, tabiatı koruma alanları, orman içi dinlenme ve mesire yerleri ile plajlar bulunmaktadır

Göl ve Barajlar:

Kırklareli'nde Hamam, Pedina, Mert, Erikli ve Saka gölleri ile Kırklareli, Armağan ve Kayalı barajları bulunmaktadır

Mağaralar:

Merkezde Bedre, Demirköy'de Dupnisa Mağarası, Pınarhisar'da Pekmezdere, Vize'de Domuzdere, Kaptanın, Kıyıköy ve Yenesu mağaraları bulunmaktadır

Tabiatı Koruma Alanları:

Demirköy ilçesinde Saka Gölü Longozu Tabiatı Koruma Alanı ve Vize İlçesinde Kastro Körfezi Tabiatı Koruma Alanı bulunmaktadır

Plajlar:

Demirköy'de İğneada,

Vize'de Kıyıköy ve Kastros plajları bulunmaktadır

Tarihi Yerler:

Kırklareli tarihi yapıları bakımından Osmanlı kültür mirasına sahip zengin illerden biridir Bu eserler arasında cami, hamam, şehitlik,çeşme, köprü ve türbeler yer almaktadır

Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u Fethetmek için kullandığı topların döküldüğü Tophane'nin düzenleme çalışmaları devam ediyor

Demirköy ilçesinde bulunan ve İstanbul'un fethi sırasında kullanılan topların döküldüğü Tophane'nin çevresi teller ile koruma altına alınmış ve çevre temizliği yapılmıştır Tophane'nin çevre düzenleme çalışmalarına devam edilmektedir

Dupnisa Mağarası'nın daha rahat ziyaret edilebilmesini sağlayacak tedbirler alınıyor

Kırklareli Valiliği tarafından hazırlanan "Dupnisa Mağarası Düzenleme Sistemi Projesi" uygulaması sürdürülmektedir Proje ile mağaranın aydınlatması sağlanacak ve gezi yolları ve giriş bölümü çevre düzenlemesi yapılacaktır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.