![]() |
Bir Testiye Bir Adam |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Bir Testiye Bir AdamBir testiye Bir adam Bazen çaresiz kalırsınız, yüzde yüz haklı da olsanız elinizden hiçbir şey gelmez ![]() ![]() ![]() ![]() Zaman olur olayların üstesinden gelemezsiniz ![]() ![]() ![]() Yüzde yüz haklısınız, sonuna kadar doğrusunuz ![]() ![]() ![]() Iraklı Fuzûlî’nin yakındığı gibi, “Dert çok, hemdert yok; düşman kavi, tâlih zebûn ![]() Derdinizi kime açacaksınız, şikâyetinizi kime ileteceksiniz, hakkınızı kim savunacak, kim alacak? Ümitsiz, sönük, el avuç ovuşturup bekleyecek misiniz? Yoksa sizden daha güçlü, herkesten daha kuvvetli, herkesin hakkından gelen birisine mi havale etmek gerekiyor? İbrahim Hakkı Hazretleri yedi yaşında annesini kaybeder ![]() ![]() Hocası genç İbrahim Hakkı’nın eline bir testi vererek çeşmeye gönderir ![]() - “Çekil bakayım önümden be çocuk!” diye İbrahim Hakkı’yı azarlayarak bir tarafa iter ve atını çeşmeye sürer ![]() İbrahim Hakkı testisini alıp bir kenara çekilmeye uğraşırken atını mahmuzlayan adam, onu bir köşeye sıkıştırır ![]() ![]() ![]() Ağlayarak hocasının huzuruna gelir ![]() - “Ne oldu evladım, neden ağlıyorsun?” diye sorar ![]() - “Efendim, çeşmede su alırken bir atlı geldi, atını üzerime sürdü ![]() ![]() - “Testini kıran atlıya sen bir şey söyledin mi? - “Hayır” der, “hiçbir şey söylemedim ![]() Hocası, “Çabuk git ve o adama bir-iki laf söyle” der ![]() İbrahim Hakkı gider, çeşmenin başında atını tımar etmeye çalışan adamın yanına varır bekler ![]() “Testimi niye kırdın be zâlim adam?” diyemez ![]() Az sonra döner, hocasının huzuruna gelir ![]() Fakîrullah Hazretleri sorar: - “Atlıya bir şey söyleyebildin mi?” İbrahim Hakkı boynunu büker, yere bakarak, “Söyleyemedim efendim ![]() ![]() Hocası sinirlenir: - “Sana diyorum, çabuk git ve o adama bir şeyler söyle, karşılık ver, yoksa sonu felâket olur ![]() İbrahim Hakkı kesin emir almıştır, bu sefer kararlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük bir korku ve heyecan içinde koşarak gelir, vahim durumu hocasına haber verir ![]() Hocası bu duruma çok üzülür ve şöyle der: - “Vah vah! Bir testiye bir adam ha! Üzüldüm buna doğrusu!” Huzurda olanlar söylenenlerden bir şey anlamadıklarını söyleyince, Fakîrullah Hazretleri durumu şöyle açıklar: - “O atlı adam, İbrahim Hakkı’ya zulmetti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Firavun’un zulmüne maruz kalan Kur’ân’ın “mü’min” olarak anlattığı kimse de Kur’ân lisanıyla kendine zulmedenlere şöyle sesleniyordu: “Size söylediklerimi yakında hatırlayacaksınız ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kaynak: Moral Dergisi |
![]() |
![]() |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|