Prof. Dr. Sinsi
|
Ferec Meczûb
FEREC MECZÛB
Mısır'da yetişen velîlerden İsmi Ferec olup Allah aşkıyla kendinden geçmiş olması sebebiyle Ferec Meczûb adıyla meşhur oldu Doğum târihi bilinmemektedir On altıncı asırda yaşadı Mısır'da vefât etti ve Şeyh Behâeddîn dergâhına defnedildi
Gönlüne Allahü teâlânın aşkı dolmuş bir meczûbtu Açıktan kerâmetleri görüldü Halktan para toplar, sonra bunu muhtaç, kimsesiz ve yetimlere, himâyeye muhtaç dul kadınlara verirdi Bâzan da herkesin kolayca bulabileceği çeşitli yerlere koyar, gömer ve bulan insanlar sevinirdi
Şeyhülislam Zekeriyyâ el-Ensârî'nin oğlu Şeyh Cemâleddîn anlatır:
Bir zaman gusül abdesti için hamama gitmiştim Orada Ferec Meczûb da vardı Yanıma geldi Bana; "Yanında olandan ver " dedi Ben de onun hâlini bildiğim için yanımdaki gümüşlerden bir mikdâr verdim "Yine ver " dedi Bir mikdar daha verdim Tekrar istedi, tekrar verdim Benden aldığı paranın toplamı otuz dokuz adet gümüş para oldu Sonra yine istedi Ben de dayanamayıp; "Ey Ferec yanımda sâdece bir tâne kaldı Onu da hamamcıya vereceğim " dedim Bunun üzerine bana baktı ve; "Yahûdî Şamuel'e yazdım O gelip seni görecek " dedi Sonra hamamdan çıkıp gitti Çok geçmeden hakîkaten bir yahûdî geldi Bana otuz dokuz altın verdi Ona; "Bunlar nedir, neden veriyorsun?" dedim Yahûdî; "Baban bana bunları borç vermişti Uzun zamandır ödeyemedim Ancak şimdi ödeme imkânım oldu Hemen hazırlayıp onun vârisi olarak sana getirdim Lâkin bu hâdiseyi baban ile benden başka bilen yoktur " dedi
Daha sonraları Ferec Meczûb ile karşılaştık Lâkin bu karşılaşmalarımızda benden hiçbir şey istemedi Onu her görüşümde içimden; "Allahü teâlânın sevgili bir kulu benden az bir şey istedi, ben ise onu vermekten kaçındım diyerek hâdiseyi hatırlayıp üzülür ve tövbe ederdim "
1) Câmiu Kerâmât-il-Evliyâ; c 2, s 234
2) Tabakât-ül-Kübrâ; c 2, s 142
|