08-02-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Medine'ye Dönüş
Hz Halid, Allah'ın yardımıyla mahv olmaktan kurtardığı ordusuyla Medine'ye doğru yola koyuldu Düşman ise, şaşkın şaşkın seyretmekle yetiniyordu Sanki oldukları yerde çivilenmişlerdi İslâm ordusunu takip etme cesaretini bulamamaları elbette kendileri hesabına büyük bir hezimetti
Mücahidler Medine'ye parlak bir zafer kazanmanın vakar ve haşmetiyle yaklaşıyorlardı Bu arada mücahidlerden Ya'lâ bin Ümeyye önden giderek, henüz ordu Medine'ye varmadan Hz Resûlullahın huzuruna çıktı Olup bitenleri anlatmak isteyince Resûl-i Kibriyâ, "İstersen ben olup bitenleri sana anlatayım" buyurdu ve harp safahatını olduğu gibi anlattı Bu mucize karşısında Hz Ya'lâ şöyle dedi:
"Seni hak din ve kitapla peygamber gönderen Allah'a yemin ederim ki, sen mücahidlerin hâdiselerinden anlatmadık bir harf bile bırakmadın "
Resûl-i Kibriyâ Efendimiz ise, "Allah aradaki mesafeyi ortadan kaldırdı Ben de savaş meydanını gözlerimle gördüm" buyurdu
Hz Câfer'in Mü'te'de şehid olduğu gündü
Resûl-i Kibriyâ Efendimiz harbin safahatını anlatıp, üç kumandanın şehid olduğunu Ashab-ı Kirama haber verdikten sonra, Hz Câfer'in evine gitti
Hz Câfer'in hanımı Esmâ bint-i Ümeys her şeyden habersiz işleriyle meşguldü Çocuklarının yüzlerini tertemiz yıkamış, başlarını taramıştı
Resûl-i Ekrem Efendimiz (a s m ), "Ey Esmâ, Câfer'in oğulları nerede?" diye sordu
Hz Esmâ'nın hâlâ bir şeyden haberi yoktu Çocukları çok seven Hz Resûlullahın bu isteği altında herhangi bir mânâ aramadı Oğullarını tutup yanına getirdi Resûl-i Kibriyâ Efendimiz onları bağrına bastı Öptü, kokladı Bu esnada kendisini zaptedemeyerek gözlerinden yaşlar akmaya başladı
İşte o anda Hz Esmâ'nın yüreği dağlanır gibi oldu "Yâ Resûlallah," dedi, "anam, babam sana fedâ olsun, sen ne için ağlıyorsun? Yoksa Câfer ve arkadaşlarından sana acı bir haber mi erişti?"
Hz Resûlullah acı gerçeği teessür içinde haber verdi, "Evet onlar bugün şehid oldular!"
Hz Esmâ'nın gözlerinden bir anda yaşlar seller gibi boşanmaya başladı Kadınlar başına toplandılar Hz Resûlullahın ona emri şu oldu:
"Ey Esmâ! Ağzından uygunsuz ve kaba bir söz kaçırma ve göğsünü de dövme!"
Daha sonra Efendimiz Hâne-i Saadetine geldi Zevcelerine, "Câfer âilesi için yemek yapmayı ihmal etmeyiniz" buyurdu
Bunun üzerine Hz Câfer'in ev halkına üç gün yemek yapılıp yedirildi
İslâmda ölünün ev halkı için yapılan ilk yemek budur
Peygamber Efendimiz, Hz Câfer için üç günden sonra ağlamayı da yasakladı
Resûl-i Kibriyâ Efendimiz, Hz Câfer'in kesilen iki eline karşılık, Cenab-ı Hakkın ona iki kanat verdiğini ve Cennette, onunla istediği gibi uçup durduğunu haber vermiştir Bu sebeple ona "Câfer-i Tayyar" denilmiştir
Henüz İslâm ordusu Mü'te'den Medine'ye dönmemişti
Hz Resûlullah, bir ara harpte şehid olan Zeyd bin Hârise Hazretlerinin kızını gördü Masum kız, Resûl-i Kibriyânın mübarek yüzüne hüzünlü ve ağlamaklı bakıyordu Bu manzarayı seyre dayanamayan Efendimiz, şefkat ve merhametinden ağlamaya başladı
Sa'd bin Ubâde Hazretleri, "Yâ Resûlallah! Nedir bu?" diye sordu
Efendimiz şöyle izah etti, "Bu, sevgilinin, sevgilisine hasretidir "
Salih SURUÇ
|
|
|