07-28-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Her Yıl Yeni Bir Ramazan
Her Yıl Yeni Bir Ramazan
Her Yıl Yeni Bir Ramazan
Dini hayatı muhatap kitleler için insan ömrünü bütün kareleri ile dolduran yoğun bir proğram olarak anlamalıdır Uzun gibi görünen ancak “doğum-ölüm” den ibaret iki kelimeye sıkıştırılan insan hayatını bütün varlıkla münasebete geçiren işte bu yoğun ve eksiksiz proğramdır İlahi himaye ile emniyet altına alınmış olan dini hayat her türlü dış müdahelenin menfi tesirine de kapalıdır Her sabah şafağın atması yeni bir günün başlamasını haber vermeden önce müslüman için sabah namazının vaktini belirler Gün ortasında ortalığı kavuran güneş biraz sonra batıya yönelip öğle namazının girdiğini haber verir Bütün ihtişamına rağmen akşam namazı vakti için, gün boyu yeryüzünü ışığa boğan güneşin batması gerekir Cenab-ı Hakk’ın bütün varlığa boyun eğdiren yüce kudreti karşısında kulluğun bu derece önemli sebeblere bağlanması “ doğum-ölüm” arasındaki yolcuğu daha bir değerli kılmaktadır Demek varlığa her an müdahele eden Cenab-ı Hakk namaz için güneşi her gün halden hale sokmaktadır
İbadetler çoğu zaman insan aklının tam kavrayamayacağı sebeblerle irtibatlıdır Bu sebebler ortaya çıktığında, ilahi vahyin sözkonusu sebeblere bağladığı ibadet şekli ne ise onun yerine getirilmesi gerekir Sebeb ile ibadet arasındaki münasebeti yakalamak ancak derin bir ibadet şuuru ile mümkün olabilir Bütün bir kainat ile alakalı olan bu şuurun elde edilmesi mevzuunda da coğrafik konumun ve özellikle insan için tesiri inkar edilemeyecek olan kültürün, ilginçtir, köklü bir tesirinden bahsedilemez Cenab-ı Hakk’a kulluk zemininde herkes eşit şartları paylaşmaktadır Kültürün dini hayata kattığı renklilik bir gerçek ise de, ibadet hayatının geçmiş kültürden meded umar hale gelmesi dini şuuru zedeleyen büyük tehlikelerden birisidir Hele ibadeti, kültürün folklorik bazı yansımaları ile özdeşleştirmek düşüncedeki ciddi sapmaların bir sapma ile izah edilebilir
Ramazan bu yıl da bütün ihtişamıyla bir kez daha kapılarımızı çalmaya başladı Receb ve Şaban’ın sırf Ramazan’a hazırlık olmaları açısından bile kazanmış oldukları kudsiyet,onları da diğer aylardan ayrı bir hüviyete sokar Şairlerin ilham kaynağı hilal, ne sevgilinin kaşlarına, ne servi boyuna benzetildiğinde, Ramazan’da olduğu kadar beklenen, özlenen ve milyonların göğe yükselen mana yüklü bakışlarından dökülen manayı ifade eder Zira o hiç eskimeyen Ramazan Hilal’idir Bir anda bütün inananları bir ay boyunca ibadete, kulluğa kilitleyen, onların mana alemlerinde yeni başlangıçların kıvılcımlarını tutuşturan fırsatlar ayı’nın habercisidir Orucun nefsi teslim alan güçlü atmosferi, iftara, sahura, teravih namazına, sabah namazı sonrası Kur’an-ı Kerim okumalarına bu ayın her zamanki canlı neşvesini katar Senenin her vaktinde yerine getirilmesi mümkün olan zekatın bile bu ay içinde edasına özen gösterilmesi Ramazan’a has sevap sağanağından istifade etme hedefine yöneliktir
Dini hayatın dışa yansıyan bir çok yönü gibi Ramazan ayı da kendisine ait özellikleri ile mümin vicdanını tatmin etmeye yeterlidir Günde beş kez bir metrelik seccadesi üzerinde “Evet, her bir namazın vakti, mühim bir inkılap başı olduğu gibi, azim bir tasarruf-u İlahinin aynası(dır)  ” hakikatının avlamaya çalışan müminin sadeliği bütün bir hayatına sirayet eder Bunun gibi Ramazan ayı içinde ibadet neşvesini canlı tutan en önemli faktör etrafı kaplayan manevi atmosferdir Gün boyu iftar vaktini beklerken nefsin rağmına açlık ve susuzluktan lezzet alarak, bu güzel halin devamında kulluğun doyulmaz tadına varılır Mükellef iftar sofralarından kalkarken, iftar öncesi sadelik ve nezahetin yitirilmesinden kaynaklanan suçluluk psikolojisininden kurtulmakta ne kadar da zorlanırız; bu halde de imdada yine Ramazan’a has bir ibadet olan Teravih Namazı yetişir

Bazen televizyon ekranlarında eskiye özlem “Eski Ramazanlar” başlığı altında yadedilerek giderilmeye çalışılır İbadet hayatımızla bir türlü bağdaştıramadığımız “Direklerarası” sohbetleri, zamanın tiyatro gösterilerinden, sokaklara taşan eğlence taşkınlıklarından bir adım öteye geçemez Nedense bu “Eski Ramazanlar” bir türlü selatin camilerde kılınan kalabalık teravih namazlarına, ortalığı inim inim inleten ezan seslerine bir türlü uğramaz; sürekli “Direklerarası” tiyatro gösterilerine takılır kalır Daha sonra da geçmiş günlere özlem adı altında yadedilir Halbuki, Ramazan’da her anını ibadetle doldurmaya gayret gösteren müminler ne o zaman ne de şimdi “Direklerarası” na sıkıştırılan ve yıpratılan “Eski Ramazan Hatıralarını”hiç sevimli bulmadı Çünkü Ramazan her yıl kendine yetecek ve kendisini sevimli kılacak sayısız sürprizlerle dolu olarak bütün tazeliği ve yeniliği ile hayatımıza misafir olur Geçmiş seneler kulluk noktasında elden kaçırılmış, hakkıyla değerlendirememiş olmanın pişmanlıklarıyla tekrar gözden geçirilir Her yeni Ramazan, geçmiş yılların telafisi için ele geçmiş temiz sayfalar olarak görülür Cennette sadece oruçluların girebileceği “ Reyyan” kapısı her seviyeden oruçlunun ümitlerini kamçılar “Direklerarası” edebiyatı bu her şeyi ile dipdiri dini hissiyatı, ibadet neşvesini anlamaktan uzakta bulunuyor
Yeni bir Ramazan’a kavuşmuş olmanın heyecanı şimdiden evleri, sokakları ve camilerı kaplamış durumda Hiçbir nükte taşımayan “Eski Ramazan” hatıralarına sığınmaktansa, herkesi kuşatan Ramazan’ın bereket sağanağından istifade yolları aramak, ibadetin kendi içindeki lezzetini keşfetmeye çalışmak daha denenebilir görünüyor
Akif Coşkun
|
|
|