![]() |
Ey Namazsız Adam... |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Ey Namazsız Adam...Ey namazsız adam ![]() ![]() ![]() Ey Namaz'sız Adam Namaz ne kadar kıymettar ve mühim, hem ne kadar ucuz ve az bir masraf ile kazanılır, hem namazsız adam ne kadar divâne ve zararlı olduğunu iki kere iki dört eder derecesinde kat'î anlamak istersen, şu temsilî hikâyeciğe bak, gör: Bir zaman, bir büyük hâkim, iki hizmetkârını, herbirisine yirmi dört altın verip, iki ay uzaklıkta, has ve güzel bir çiftliğine ikàmet etmek için gönderiyor ![]() "Şu para ile yol ve bilet masrafı yapınız ![]() ![]() ![]() ![]() İki hizmetkâr ders aldıktan sonra giderler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Yahu, şu liranı bir bilete ver ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Acaba, şu adam inad edip, o tek lirasını bir defîne anahtarı hükmünde olan bir bilete vermeyip, muvakkat bir lezzet için sefâhete sarf etse; gayet akılsız, zararlı, bedbaht olduğunu en akılsız adam dahi anlamaz mı? İşte ey namazsız adam! Ve ey namazdan hoşlanmayan nefsim! O hâkim ise; Rabbimiz, Hàlıkımızdır ![]() O iki hizmetkâr yolcu ise; biri mütedeyyin, namazını şevk ile kılar; diğeri gàfil, namazsız insanlardır ![]() O yirmi dört altın ise, yirmi dört saat her gündeki ömürdür ![]() O has çiftlik ise, Cennettir ![]() O istasyon ise, kabirdir ![]() O seyahat ise; kabre, haşre, ebede gidecek beşer yolculuğudur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() O bilet ise namazdır ![]() ![]() Halbuki, namazda ruhun ve kalbin ve aklın büyük bir rahatı vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Namaz kılmak ve büyük günahları işlememek ne derece hakiki bir vazife-i insaniye ve ne kadar fıtrî, münâsip bir netice-i hilkat-i beşeriye olduğunu görmek istersen, şu temsilî hikâyeciğe bak, dinle: Seferberlikte, bir taburda, biri muallem vazifeperver, diğeri acemi nefisperver iki asker beraber bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ona sorulsa, "Ne yapıyorsun?" "Devletin angaryasını çekiyorum," der ![]() ![]() Diğer şikemperver ve acemi nefer ise, tâlime ve harbe dikkat etmezdi ![]() ![]() ![]() ![]() Bir gün, muallem arkadaşı ona dedi: "Birâder, asıl vazifen tâlim ve muharebedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Evet, iki vazife peşimizde görünüyor: Biri padişahın vazifesidir, bâzan biz onun angaryasını çekeriz ki, bizi beslemektir; diğeri bizim vazifemizdir, padişah bize teshîlât ile yardım eder ki, tâlim ve harptir ![]() Acaba o serseri nefer, o mücâhid mualleme kulak vermezse, ne kadar tehlikede kalır, anlarsın! İşte, ey tenbel nefsim! O dalgalı meydan-ı harb, bu dağdağalı dünya hayatıdır ![]() O taburlara taksim edilen ordu ise cemiyet-i beşeriyedir ![]() ![]() O iki nefer ise, biri ferâiz-i diniyesini bilen ve işleyen ve kebâiri terk ve günahları işlememek için nefis ve şeytanla mücâhede eden müttakî Müslümandır ![]() ![]() Ve o tâlim ve tâlimât ise-başta namaz-ibâdettir ![]() Ve o harb ise; nefis ve hevâ, cin ve ins şeytanlarına karşı mücâhede edip günahlardan ve ahlâk-ı rezîleden, kalb ve ruhunu, helâket-i ebediyeden kurtarmaktır ![]() Ve o iki vazife ise; birisi hayatı verip beslemektir, diğeri hayatı verene ve besleyene perestiş edip yalvarmaktır, Ona tevekkül edip emniyet etmektir ![]() Evet, en parlak bir mu'cize-i san'at-ı Samedâniye ve bir hârika-i hikmet-i Rabbâniye olan hayatı kim vermiş, yapmış ise; rızıkla o hayatı besleyen ve idâme eden de odur ![]() Delil mi istersin? En zayıf, en aptal hayvan en iyi beslenir-meyve kurtları ve balıklar gibi ![]() ![]() Evet, vâsıta-i rızk-ı helâl, iktidar ve ihtiyar ile olmadığını, belki acz ve zaaf ile olduğunu anlamak için balıklar ile tilkileri, yavrular ile canavarları, ağaçlar ile hayvanları muvâzene etmek kâfidir ![]() ![]() ![]() ![]() Hem, insan ibâdet için halk olunduğunu, fıtratı ve cihazât-ı mâneviyesi gösteriyor ![]() ![]() ![]() Demek ey nefsim! Eğer hayat-ı dünyeviyeyi gàye-i maksad yapsan ve ona dâim çalışsan, en ednâ bir serçe kuşunun bir neferi hükmünde olursun ![]() ![]() İşte sana iki yol ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|