07-25-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Kadın Hastalıkları - Part 5
Vaginanın herhangi bir etkenle iltihaplanmasına Vaginit denilmektedir Vagina iltihabına yol açan bakteri, mantar, virüs gibi canlı etkenler de vardır Ancak hastanın yaşına göre etkenlerin görülme sıklığı değişmektedir, örneğin; ergenlik öncesi ya da menopoz sonrası dönemde Nayseria gonorea vaginit etkeni olarak sık görülürken, cinsel yönden aktif olunan dönemlerde kadınlarda vaginitlerin en sık rastlanan etkenleri Triko monas vaginalis, Kandida albikans, Herpes virüs, Hemofilus vaginalis olmaktadır Bilindiği gibi vaginada, streptokoklar, stafilokoklar, difteroidler ve döderlein basilleri gibi çeşitli mikroplar normal olarak bulunmaktadır Erişkin bir kadının vaginasındaki epitel hücrelerinde bulunan glikoz, döderlein basilleri tarafından laktik asite dönüştürülerek, vagina pHı 45-5 gibi hafif asit olmaktadır Vaginadaki bu hafif asitlik durumu ise, onu çeşitli mikrobik ütihaplara karşı korumaktadır Bu özellikle gonore mikrobu için önem kazanmaktadır Vagina iltihaplarının en özgün belirtisi, bir vagina akıntısının (lökore) görülmesidir Buna ek olarak hasta, vaginasında yanma ve kaşıntı hisseder Bu son iki durum özellikle idrar yapma sırasında şiddetlenir İdrar yapımı sırasında gelişen yanma hissi, sıklıkla mesane iltihabı yani Sistit kuşkusunu uyandırır Vagina iltihaplarının tedavisinde istenilen başarının sağlanabilmesi için iltihap etkeninin tanınıp, buna yönelik etkin antibiyotik uygulamasına başlanması gerekir Bazı vakalarda östrojen hormonundan da yararlanılmaktadır, östrojen özellikle ergenlik öncesi ve menopoz sonrası hastaların vaginasının iç yüzeyini örten mukozayı kalınlaştırmakta, buradaki hücreleri çoğaltmaktadır Hücreler çoğaldığımdaysa glikoz dolayısıyla da laktik asit üretimi artmaktadır Bu ise vaginanın asitliğini artırmaktadır Asitliği ve mukoza kalınlığı artan vaginanın iç yüzeyi ise iltihaplara karşı direnç kazanmaktadır
Kaynak: Vagina İltihabı - Vaginit
|
|
|