Hz.Uzeyr Aleyhisselâm

Eski 07-12-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hz.Uzeyr Aleyhisselâm



Velî veyâ peygamberdir
UZEYR ALEYHİSSELÂM

İsrâiloğullarına gönderilen peygamberlerden veya velilerden İsmi; Kur'ân-ı kerimde bildirilmiş olup, peygamber olup olmadığı açıkca bildirilmemiştir Babasının ismi Şureyha olup Hârûn aleyhisselâmın neslindendir İsrâiloğullarını Tevrât'ın hükümlerine uymaya dâvet etmiştir İsrâiloğulları Allah'ın oğlu diye iftirâda bulunmuşlardır Kudüs'te doğdu ve Kudüs'te vefât etti Uzeyr aleyhisselâm küçük yaşından itibâren, Tevrât ilmini öğrenip Tevrât'ı ezbere bilen sayılı kimselerden oldu Allahü teâlâ ilâhi emirlerden yüz çevirip, peygamberlerin nasihat ve ikâzlarına kulak tıkayan ve çeşitli azgınlık ve taşkınlıkta bulunan isrâiloğullarına Bâbil hükümdarı Buhtunnasar'ı cezâ olarak musallar etti Kalabalık bir orduyla Şam ve Ürdün bölgelerini istilâ edip, savunmasız insanları zâlimce öldürten Buhtunnasar kudüs'ü de istilâ etti Mescid-i Aksâ'yı yıkıp, Kudüs şehrinin bağ ve bahçelerini harap etti İsrâiloğullarından çoğunu öldürüp, pekçok çocuk ve genci de esir alarak Bâbil'e götürdü Bâbil'e götürülen genç esirler arasında Uzeyr aleyhisselâm da vardı Uzeyr aleyhisselâm Bâbil'de bir müddet esâret hayâtı yaşadıktan sonra elli yaşında olduğu sıralarda bir fırsatını bulup memleketi olan Kudüs'e gitmek üzere yola çıktı Kudüs yakınına gelince, bir bahçede konaklayıp merkebinden yükünü indirdi ve bir ağaca bağladı Geriden Kudüs şehrini seuredip; şehrin harap, yolların ve bahçelerin viran olduğunu üzülerek gördü Bu sırada karnı acıktığı için bir miktar incir ve üzüm koparıp, incirin bir kısmını yedi, üzümün de suyunu sıkıp içti Bir ağaç altına oturup, yıkılmış evlere, bozulmuş yollara, çürümüş tenlere, yığılmış kemiklere bakıp âlemin sonunu, yeniden dirilişi ve Allahü teâlânın kudretini düşündü Kendi kendine: "Acabâ, bu halden sonra Hak teâlâ bu şehri nasıl tâmir ve ihyâ eder " diyerek tefekküre dalıp uyudu Allahü teâlâ onu yüz sene öldürdü Hayattan mahrum etti Onun bedenini, yiyecek ve içeceğini insanların ve hayvanların gözünden gizledi Uzeyr aleyhisselâmı ölü bırakmasından yetmiş sene kadar sonra, Fâris hükümdârlarından Nüşek adında bir hükümdâr eliyle Beyt-i mukaddessi (Mescid-i Aksâ) ve Kudüs şehrini imâr etti Bu sırada Bâbil hükümdarı Bahtunnasar öldüğünden İsrâiloğulları esâretten kurtulup memleketlerine döndüler Otuz sene daha geçtikten sonra Allahü teâlâ Uzeyr aleyhisselâmı yeniden diriltti Uzeyr aleyhisselâm kendisinin bir gün veya bir günden az olarak uyumuş olduğu uykudan uyandığını zannetti Çünkü incir ve üzümün sanki dalından yeni koparılmışve şıra sıkıldığı saatlerdeki gibi bozulmamış olduğunu gördü Allahü teâlâ Uzeyr aleyhisselâma vahy edip yüz sene kaldığını bildirdi Uzeyr aleyhisselâm merkebine baktığı zaman onun parça parça olan kemiklerinin vücûdundan ayrılmış olduğunu gördü Allahü teâlâ ona " ve seni, insanlara bir âyet (delil) kılmak için böyle öldürüp dirilttik (seni öldükten sonra diriltmenin var olduğunu delil kıldık) ve (merkebin) kemiklerine bak! Onları nasıl birbirine birleştiriyoruz? Sonra da onlara et giydiriyoruz?" (Bakara sûresi: 259) buyurdu Allahü teâlâ ölmüş, etleri çürümüş, kemikleri parça parça olup kaybolmuş olan merkebi tekrar diriltti Bu durumu gören Uzeyr aleyhisselâm, "Ben bilirim ki, şüphesiz Allahü teâlâ herşeye kâdirdir (Bütün ölüleri diriltmeye gücü yeter ) buyurarak Allahü teâlânın kudretini müşâhede etti

Uzeyr aleyhisselâm yeniden dirilen merkebine binip Kudüs şehrine girdi Bulduğu insanları gördüğü ev vemahalleleri tanıyamadı Kendi mahallesi olarak tahmin ettiği yerde bir evin önünde durdu Kapıda gözleri görmeyen, elleri ve ayakları tutmayan bir kadına rastladı Kadına Uzeyr'in evi neresidir? dedi Âmâ ve kötürüm olan kadın da; "Uzeyr'in evi burasıdır, ben Uzeyr'in hizmetçisiyim Fakat Uzeyr kaybolalı yüz yıldan fazla oldu Ondan ümitsiziz " deyip ağlamaya başladı Bunun üzerine Uzeyr aleyhisselâm; "Ben Uzeyr'im" deyip başından geçenleri anlattı Uzeyr aleyhisselâmın duâsı bereketiyle kadın, hastalıklarından şifâ buldu Kadın âilenin diğer fertlerine ve İsrâoğullarına Uzeyr aleyhisselâmın geldiğini haber verdi Âile halkı Uzeyr aleyhisselâmı tanıyıp iknâ oldular Uzeyr gelmiş diyerek sevinç ve heyecanla gelen şehir halkı da Uzeyr aleyhisselâmı ziyâret edip uzun zaman geçtiği halde değişmemiş olduğunu gördüler Yaşlılar ona çeşitli sorular sorarak imtihan etmeye başladılar bu sırada Uzeyr aleyhisselâma peygamberlik emri bildirildi İsrâiloğullarına Tevrât'ınhükümlerini tebliğ etmeye onları azgınlık ve sapıklıklardan sakındırmaya çalıştı Daha önce kendilerini dünyâ ve âhiret saâdetine dâvet eden peygamberlerin apaçık mucizelerini gördükleri halde onları yalanlayan, birçok peygamberi de şehit eden İsrâiloğulları Uzeyr aleyhisselâmın dâvetini kabul etmediler Okuduğu Tevrât'ın uydurma olduğunu iddiâ edenler çıktı Bâzıları onun okuduklarından Tevrât olup olmadığını karşılaştıralım dediler İçlerinden biri "Benim dedem, Buhtunnasar'ın zulmü zamânında bütün Tevrât nüshalarını yakılmak sûretiyle yok edildiğini bildirdi Yanlız bir nüsha Tevrât'ı filan dağın tepesine gömdüğünü söyledi O nüshayı getirip Uzeyr'in okuduklarıyla karşılaştıralım dedi "Gömülü olan yerden Tevrât nüshalarını getirip Uzeyr aleyhisselâmın okuduklarıyla karşılaştırdılar Yazılı nüshada olanlarla Uzeyr aleyhisselâmın okuduklarını aynı olduğunu görünce "bu kadar uzun zamandan sonra Uzeyr'in Tevrât;'ı ezbere okuması mümkün değildir düşüncesiyle Tevbe sûresi 30 âyetinde bildirildiği gibi "Uzeyr Allah'ın oğludur " diye iftirâda bulundular

Uzeyr aleyhisselâm ise onların bu inanışlarının küfür ve sapıklık olduğunu, vazgeçmedikleri halde şiddetliazâba uğrayacaklarını bildirdi Vefât edinceye kadar İsrâiloğullarının arasında bulundu Onları hak yola dâvet etmeye devâm etti Uzeyr aleyhisselâmın vefâtından sonra İsrâiloğullarının isyanları ve sapıklıkları iyice arttı Uzeyr aleyhisselâmın ismi Kur'ân-ı kerimde (Bekara sûresi: 259 ve Tevbe sûresi: 30 âyetlerinde) zikr edilmiştir Fakat peygamber mi yoksa insanları hak yola dâvet eden bir veli mi olduğu kesin olarak bildirilmedi Peygamber efendimiz de buyurdu ki: "Uzeyr'in peygamber olup olmadığını bilemiyorum Tubba'nın mel'ûn olup olmadığını bilemiyorum Zülkarneyn'in peygamber olup olmadığını bilemiyorum "

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.