Bir Yangının Külü |
07-11-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Bir Yangının KülüGönül penceresinden ansızın bakıp geçti Bir yangının külünü yeniden yakıp geçti Şehrin en kalabalık yerinde ona rastlayabileceğimi nereden bilebilirdim? Üstelik bu rastlantıyla darmaduman olacağımı bilseydim, değil aniden bastıran yağmurdan kaçmak, dışarıda üzerime çığ düşeceğini bilsem kaçmak için o alışveriş merkezine girer miydim? Ama olan oldu Onca kalabalığın arasında kader yine gelip beni vurdu Önce benzetiyorum sandım Sonra başımdan aşağı dökülen kaynar suyla bir güzel yıkandım O, bu beklenmedik tesadüfü beklermişçesine, hatta sanki ben onu yıllardır orada bekletiyormuşum gibi, beni görünce derin bir oh çekercesine rahat bir gülümsemeyle yanıma yaklaşırken, ben adeta donakaldım Aman Allah'ım kimbilir görüntü olarak da ne salaktım! Durumumu daha iyi kavrayasınız diye filmi iki gün öncesine sarıp, aramızda geçen diyaloğu kafa sesimle birlikte aktarayım: -Oooo Merhabaa Napıyosun? (o mutlu mutlu gülümsüyor) -İ İyi yim Napıyosun burda Şey yanii Nasılsın demek istedimm (Dumur haldeyim) -İyiii Alışveriş yapıyorum Güzel bir tesadüf! (Hala aynı rahatlıkta) -Kilo mu almışsın sen biraz? (Ne diyeceğini bilemediğimden, dikkatimi çeken ilk şeye sığınıyorum İlk çamı da böylelikle deviriyorum) -Biraz evet Ameliyattan sonra oldu! Sen aynısın gördüğüm kadarıyla (Bana jest yapıyor olmalı!) -Yok ben de aldım biraz Ama ne ameliyatı ya? Hiç haberim yok (Sahiden ne ameliyatı?) -Fıtık! Aldırdım (Refakatçisi kimdi acaba?) -A Öyle mi? Çok geçmiş olsun (Gerçekten üzüldüm) -Ama iyiyim şimdi Bir hafta kıpırdamayacaksın demelerine rağmen, evime yürüyerek geldim Yakın ya hastane (Refakatçisi yokmuş demek!) -E haber verseydin keşke Yardım ederdim sana (Yalan değil, ederdim) -Üzülme, tek başıma hallettim İyiyim şimdi Vaktin varsa gel kahve içelim (Tek başıma dedi!) -Şey Pek vaktim yok ama (Evet mi demeliyim, hayır mı?) Hadi hadi Özlemişim seni Gel konuşalım biraz (İçsek mi?) Peki o zaman birer kahve içelim (Nedense huzursuz değilim) Şimdi bu hikayenin kahramanına isim de istersiniz siz, değil mi? Sözünü ettiğim kişi, daha önceki yazılarımda bahsettiğim gibi kalbime yerleşen ve giderken içini talan edilmiş halde bırakan kiracılardan biri! Kendisi benim nezdimde aslen rahmetli O yüzden şaşırdım, e siz şaşırmaz mısınız karşınıza çıksa şimdi bir zombi? Oturup birer kahve söyledik Aradan geçen iki yılı değerlendirdik İnanın çok tuhaf oluyor Yani bir zaman önce "en sevdiğim" dediğiniz adam tam karşınızda oturuyor Gözlerinizin ta içine bakıp "Çok güzel görünüyorsun" diyor Sizin cevabınız ne olurdu bilmem ama benimkisi "Farkındayım" oluyor! Evet, iki yıl önce aynı cümleyi söylediğinde bünyemde 2000 kalori eriten adama cevabım aynen bu oluyor Allah'tan o espri yaptım sanıyor ve "Daha iyi gördüm seni ama Yüzünde değişik bir huzur var" diyor Ardındansa "E anlat Yaso Hayatında neler var?" sorusu geliyor "Hiiiç İş güç hep" diyorum, başka ne diyeceğimi bilemeden "Hayatında biri yok mu?" diye pat diye soruveriyor Susuyorum O bir soruyla duvarlarımı yıkmaya çalışırken, ben o an yanaklarımdan tüm vücuduma yayılan ateşle havale geçireceğimi sanıyorum! Neyseki imdadıma kafe elemanı yetişiyor "Başka bir şey arzu eder miydiniz?" diye soruyor "Evet ederim Lütfen beni iki sene öncesine götür ya da şu an bu soruyu neden duyduğumu söyle bana" demek geliyor içimden Kafe elemanı gidiyor, şaka gibi ama o ısrarla tekrarlıyor: "Anlatsana Neler yaşadın?" Neler mi yaşadım? Aslını istersen bıraktığın enkazı yeni ortadan kaldırdım! O nedenle sen şimdi ne diye karşıma çıktın, hiç anlamadım! Böyle demedim tabii "Kamera şakası mı bu?" dedim, "Konuşacağımız başka konu mu yok?" diye ekledim "Demek ameliyattan sonra yürüyerek eve gittin" diyerek konuyu değiştirdim "Evet ya Doktorun verdiği menü dışında yemek yemek de yasaktı ama ben aşağıdaki kafeden bir sürü çikolata siparişi verip yedim" dedi "Hasta bakıcılar anlamadılar mı peki?" dedim merakla Hızla cevap vereyim derken, ağzından kaçırdı sonunda "Refakatçim için istediğimi söyledim!" Kalakaldı Hatta donakaldı Göz gözeydik O bende yanıt ararken, şimdi onun özel hayatında idik Toparlamaya çalışacaktı, yapamayacağını anladı Kendine güldü, en başta gerçeği gizlediğine üzüldü "Bir refakatçim vardı hastanede Gece kaldı ama sabah gitti" dedi Hala yüzüne bakıyordum Neden yalan söylediğini düşünüyordum Bu rastlantının gitgide anlamsızlaşmasından korkuyordum "Öylesine refakatçi denmez, ziyaretçi denir" dedim birden Masanın üzerinde çakmakla oynayan elimin üstüne elini koydu aniden "Senin gibi değildi" dedi, kalbim hızlanırken Bir filmin, bir şiirin, bir hüzünlü melodinin içinde gibiydim Kendi kendime "Şimdi sadece kızdığını sandığın bu adamdı bir zamanlar en sevdiğin Resmine bile bakıyorken eridiğin" diyordum Elim avucunun içinde ben hala çakmakla oynuyordum Bir yangının külünü yeniden mi yakıyordum? |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|