Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
anılarından, küçük, kızın

Küçük Kızın Anılarından 2

Eski 07-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Küçük Kızın Anılarından 2



Küçük Kızın Anılarından yazıları - Handan Akbaş yazları

Cümle kapısına geniş yayvan, kenarları aşınarak yuvarlanmış halleriyle, zamanın izlerini taşıyan, mermer merdivenlerden çıkılırdı


Oymalı tahta işlemeciliğinin sade örnekleri olan kapı, sevgi ile açılırdı her karşılamada


Hasret dolu kucaklaşmalardan sonra geniş sofadan, ahşap tırabzanlarla süslü merdivenlerden ikinci kata çıkarken, çift kanatlarla arkasına açılmış daire kapısı, hoş geldin derdi konuklara


O zamanlar odaların hepsinin açıldığı geniş kullanım alanlarına sofa denirdi


Büyük dayıların en çok kullandığı bu ikinci katın çok büyük bir sofası, oraya açılan sayısız odaları, arka tarafında meyve bahçesine bakan geniş pencereleriyle, insana huzur veren sıcaklığı sizi sarardı hemen


Gelen konuklar için akşam yemeği hazırlanmış, büyük yemek odasında ağırlardı, misafirleri


Çok uzun ve etrafında onbeş yirmi kişinin yemek yiyebileceği yemek masası, sessiz, sakin yapısıyla herkesin sevdiği can yengenin lezzetli yemekleriyle donanmış, tok olanın bile iştahını kabartmaya yeterdi


Çok uykusuz bir çocuk olan küçük kız, sabahları çok erken uyandığından, yemekten kalktığı gibi uyuklamaya başlar, ya annesinin ya da babasının kucağında, onlara ayrılan odadaki mis kokulu yataklara gömülmüş olurdu, büyükler kahvelerini içmek için evin oturma odasına geçerken


Sabah horozun sesiyle uyanır, kendi kalktığı zaman herkesin de uyanmasını isterdi

-Anne hadi, daha uyuyacak mısınız? Hadi kalkın


-Tamam kızım sen elini yüzünü yıka geliyorum


O tonton pamuk yenge ne zaman uyur, ne zaman dinlenir, hiç akıl erdiremezdi küçük kız


-Kızım sen niye uyumadın, ben sobayı yeni yaktım, üşüyeceksin


-Olsun yenge ben sana mutfakta bakarım


Oturma odası evin en büyük odası, tam ortasında kocaman, dışı çinilerle süslü kocaman bir soba gürül gürül yanıyor Cam önünde boydan boya uzun bir sedir, arka yastıkları üzerinde tonton yengenin el emeği, göz nuru kanaviçe işlemeli, yastık üzeri beyaz kolalı örtüler


Oda o kadar büyük ki, yerde iki mi üç mü sayısını şimdi hatırlayamadığı taban halısı her biri devasa boyutta


İşlemeli kırlentlerle, oturmayı rahat hale getiren, geniş kanepe ve divanlar


-Sana yardım edeyim mi diyen küçüğe,


-Şimdi annen gelir kızım, sen burada otur diye, onu tahta mutfak iskemlesine oturtup hızla işlerine devam ederdi



Bütün ailenin bir arada kahvaltıda buluşması, çok zevkli saatler geçirmelerine sebepti


Yemek odasındaki yaygın kuzine tabir edilen sobada, uzun maşanın üzerinde kızartılan ekmekler, tonton yengenin bahçe mahsulü meyvelerden yaptığı, mis kokulu reçeller, kızıl kınalı tavukların taze yumurtaları, İstanbul’da o kadar tazesini bulamadıkları doğal tereyağları, fokurdayan çaydanlık eşliğinde mis kokulu çayların yudumlanması, tabii ki çocuklar önce sıcacık birer bardak süt içmek zorundaydılar


Büyük dayı, hiç bağırmasa da sevgiyle karışık bir çekingenlik duyardı, kız ve kardeşi, ona karşı


-Önce sütler içilecek deyince, ondan aferin almak için hemen yudumlamaya başlarlardı sütlerini


Evin ortanca oğlu kuş beslemeye çok düşkündü Sofada tavanda, en az sekiz on kanarya kafesi, onların tatlı seslerini dinlemelerine imkan veriyordu


Tabii o yıllarda elektrik süpürgesi falan yok O kadar kuşun, kafeslerden sıçrattığı kabuk ve yemlerle, en az yüz metrekarelik sofayı süpürmek bir işkenceye dönerdi


Kahvaltı toplandıktan sonra, eline süpürgeyi alan gençler, ya da yengeye yardıma gelen bir akrabası tarafından en az birkaç kez süpürülürdü


Hiç kimse o sofayı kirli görmediği için, öyle zannediyordu, küçük kız


Kış günü bahçede oynama şansları olmadığı için:


-Solmaz abi, bizi güvercinlere çıkarsana diye yalvarmaya başlarlardı, evin en küçüğü, kendi akranı Hikmetle


-Ne olur abi, hadi, çok uslu duracağız, kuşları ürkütmeyiz, diye yalvarmalar sonuç verirse, evin üçüncü katında, geniş bir odada, gerçek ağaç dallarıyla, doğal kuş yuvasına çevrilmiş olan kuş evine çıkmaya hak kazanırlardı


Handan Akbaş

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.