Buse'nin Gözyaşları 8

Eski 07-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Buse'nin Gözyaşları 8



Buse'nin Gözyaşları 8 - Derin Duygular - Ayhan Sarıkaya - Duygu Seli - Yaşam Hikayeleri - Öykü

Şakir ve karısı sevinç içerisindeydiKonağın dışarıyla irtibatını kesen ikili büyük kapıdan içeriye girdiklerinde heyecanları doruktaydı

Ahmet efendi,boz renkli atının yelelerini okşayıp,atının vücudunu tımar yapmakla meşguldüAnlaşılıyordu ki Ahmet efendinin morali bozuk,canı bir şeylere sıkkındıKendisini iyi hissetmediği zamanlarda hep böyle yapardıHayvanın eğerini sırtına vurur,silahını da kuşandıktan sonra ormanlara doğru giderdiAv köpeği de peşinden ayrılmazdıÜç,dört saat doğayla baş başa kalır,ihtiyacı olan moral ve enerjiyi toplar toplamaz konağına geri dönerdiTilki,tavşan,domuz önüne hangi hayvan rastlarsa avlanırdıSilahından çıkan mermiler çoğunlukla hedefine gitmeliydiKaravana yapmayı kesinlikle sevmezdiSilahının horozunu yukarı kaldırıp,gözden gezden,arpacığın silme tepesinden nişan aldıktan sonra hiçbir yaban hayvanının şansı yoktuİş olsun diye avlanmaktan hoşlanmazdı

Av köpeği,fıldır fıldır kuyruk sallayarak etrafında dönüyorduO da hayvansal dünyasında sezinlemişti ki sahibiyle ava gitmeye hazırlanıyordu


Şakir ve karısının heyecanlı heyecanlı yaklaştıklarını görünce yarı alaylı bir ses tonuyla,


"-Hayrola Şakir,haberler iyidir inşallah?"


Şakir,avını tuzağa düşüren gururlu bir avcı edasıyla,


"-Haberler çok güzel efendim,çok güzelAradığımız "yirmilik "hatunu nihayet buldumTam da ağzına layık bir şekildeAllah,özenmiş de yaratmış sanki"


Ahmet efendi,durum değerlendirmesi yapmak üzere atını bağlayıp üçü birlikte oturma odasına çekildilerŞakir'in karısı kadın gözüyle Buse'nin üzerindeki izlenimlerini bir bir sıraladıYanılsama payının sıfır olacağını vurguladı


Ahmet efendinin kafası anlatılanlara yatmış,ikna olmuştuİlk müjdeyi veren Şakir olduğu için özel hediyesi olan beş adet büyük Cumhuriyet altınını kendisine uzattı


Şakir ve karısına tembihleyerek,


"-Bir hafta içerisinde Buse'nin bu konakta olmasını istiyorumAdamlarımın tamamına tez haber verin,yarından itibaren düğün hazırlıklarına başlanılsınŞakir,bugün sen tekrar git,Buse'nin babasını bul, "başlık parasının iki katını verBir de verdiğin paraya karşılık senet imzalattırEğer cayarsa falan o senetle kanını emerim,tamam mı?"

Şakir,


"-Tamam efendimsiz merak etmeyinGereken neyse yapılacaktır"


Ahmet efendi,


"-Ben şimdi moralim daha düzgün bir şekilde av yapmaya gideyimNasıl olsa önemli olan avımızı yakalamış oldukYirmilik keklik artık ellerimdeBundan sonra uçması imkansız olacak"


Şakir ve karısı hoyratça gülümsedilerNasıl olsa özel hediyelerini de almışlardıBundan sonrası onlar için önemli değildi "Bugün Buse'nin babasına paraları verip de senedi imzalattırırsam,benim işim de bitmiş oluyor" Diye gevrek gevrek gülerek bıyıklarını aşağıya doğru sıvazladı


Bir gün sonra akşama doğru Buse,ertesi günün hazırlığını yapmakla meşguldüBabasının çevirmiş olduğu bütün bu entrikalardan habersiz valizini toplamaya çalışıyorduMutlu bir telaş içerisindeydiOkulundaki arkadaşlarıyla özlemini giderme zamanı gelip çatmıştıArkadaşları , farklı il ve ilçelerden gelip toplanacaklar yine eski mutlu günlerine döneceklerdiToplandıkları zaman on beş günlük yarı yıl tatil anılarının tadına doyum olmazdıBirbirlerine ,olmamış hayali tutkularını gerçekmiş gibi anlatmayı da severlerdiYine öyle olacaktıKimileri,özlemini çektikleri yakışıklı sevgililerinden,kimileri de yalan yanlış aşk öykülerinden bahsedecekler böylece kendilerinin ruhsal egolarını tatmin edeceklerdiYatılı okulun özelliği böyleydi işteBütün abartmalara,şişirme konuşmalara rağmen yine de yatılı okulun havasına diyecek yoktu


Buse'nin de anlatacakları güzel anıları olmuştuBunları çok samimi olduğu arkadaşına anlatmayı düşünüyorduNihayet Tugay'la olan aşkının yüceliğini öyle anlatacaktı ki; Ferhat ile Şirin'in aşkı,solda sıfır kalacaktı kendi aşklarının yanındaKafasında değişik kurgular yapmıyor değildiÇünkü kendi aşkının yüceliğine kendisini inandırmıştı

Valizini bu duygular içerisinde toplarken;babası,eve gelmiş oturma odasına çekilmeden Buse'yi izlemeye başlamıştıHiç böyle yapmazdıBir tedirginlik,bir tuhaflık vardı ama neyin nesiydiAnnesi Raziye de kızının hiçbir eksiği kalmasın diye çırpınıp duruyorduRaziye,kocasının yanlarında dikilmesinden rahatsız olmuş,sanki yaptıkları yanlış bir şey de hatasını düzeltmeye çalışıyormuş gibisine,


"-Buse,yarın sabahtan okuluna dönecek de,onun için uğraşıp duruyoruz"


Cemal,soğuk bir ses tonuyla ağzından sanki kan kusarcasına,kudurmuş köpeğin sağa sola sıçrayan salyaları gibi kelimeler dökülmeye başladı:


"-Bu valiz,hiçbir zaman toplanmayacak,Buse artık okula gitmeyecekBuse'yi bekleyen kocasının yeridirOnu sattımİşte paralar"


Her iki cebinden çıkarmış olduğu paraları,Buse ve karısının suratına şamar atar gibi fırlattıParalar,her ikisinin de yüzlerini yalayıp,aşağıya ayaklarına doğru süzüldüler

Buse,babasının bir anlık tepkisine anlam verememiş,şaşkınlık içerisinde,


"-Yani beni resmen hayvan gibi sattığını mı söylemek istiyorsun baba?Eğer sattıysan hiç mi vicdanın sızlamadı,ha?"


Cemal,Buse'nin tepkisi karşısında daha da hiddetlenmiş,yumruğunu kaldırıp suratına indirecekken ;karısı,araya girip kocasının yumruğuna engel olmaya çalıştıCemal'in öfkesi hat safhasındaydıYumruğun hedefini ,Buse'nin suratından,karısının burnuna doğru çevirince,burnu ndan yediği darbenin etkisiyle kan fışkırmaya başladıKanın akmasına aldırmadan hala öfke kusmaya devam ediyordu,


"-Ben ,tükürdüğüm tükürüğü yalamamBu evden ya ölün çıkar,ya da benim sattığım yere gidersin"


Buse,yığılıp kaldıKendi başına geleceklerin korkunç vahametine aldırmadan annesiyle ilgilenmeye başladıOdasında her zaman bulundurduğu mini ecza dolabından aldığı pamukla annesinin burnuna tampon yapıp,kanamayı önlemeye çalıştı


Bu gürültüyü duyan kardeşleri,babasının öfkesi ve ortadaki korkunç manzarayla karşılaşır karşılaşmaz ağlamaya başladılarÇil yavrusu gibi sağa sola kaçışıp bir köşeye pustular


Buse,bütün direnmelere rağmen sonuç alamayacağını anlayınca suskun kalmayı yeğlediSabaha kadar uyku gözlerine girmediHazırlamaya çalıştığı valizi ağzını kapatmadan öylece karşısında duruyorduOkulu ve arkadaşlarını anımsadıHerkes,tatlı anılarını ama gerçek ama hayal anlatacaklardıArtık her şey rüyadaymış gibi gelmeye başlıyorduBütün olumsuzluklar kafasından bir bir geçtiSabahın erken saatlerinde Amasya kalesine çıkıp oradan boşluğa bile bırakmayı düşünmüştü,kendisiniSon anda kararından vaz geçtiYanında kıvrılmış yatan kardeşlerini tek tek süzdüOnlarsız yapamazdıOnlar da ablasızBütün acıları içine kan niyetine akıtıp onların mutluluğu için yaşamayı ve her şeye göğüs germeyi düşündüTugay geldi gözlerinin önüne"papatya pastanesindeki " karşılaşmamız son karşılaşmaymış diye düşündüOna haber iletip O'na kaçmayı bile kafasında yorum yaptıSonra böyle bir kararın Tugay'ın istikbali için karanlık günlere gebe olabileceği varsayımıyla vaz geçtiSadece aşkını,ölümsüzleştirse yeterdi onun için

Böyle düşünceler içerisinde debelenip durmuştu


İki gün içerisinde yangından mal kaçırır gibi Buse,Ahmet efendiye satıldı

Gerdek gecesinde ve sonraki gecelerde Ahmet efendiyi, sevgilisi Tugay olarak gözlerinin önüne getirdiHep O'nun hayaliyle avunduO'nun hayaliyle yaşadı


Dört ay sonra mahsun gelin olarak bulunduğu köydeki yaşamına yavaş yavaş alışmaya dış dünyaya karşı ilgi duymaya başlamıştı


Ayhan Sarıkaya

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.