Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
anlamayı, aşk, insana, öğretiyor

Aşk İnsana Anlamayı Öğretiyor

Eski 07-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Aşk İnsana Anlamayı Öğretiyor



Aşk İnsana Anlamayı Öğretiyor Yazısı - Aşk İnsana Anlamayı Öğretiyor Sanem Altan - Sanem Altan Yazıları

Hıfzı Topuz’un Nazım Hikmet’i anlattığı yeni kitabı “Hava Kurşun Gibi Ağır”ı okuyorum


“Tatil başlangıcı için iyi seçilmiş bir kitap” diye düşündüm, daha 100 sayfaya gelmeden


Çünkü, acaba Nazım hakkında yazılmış yüzlerce kitaptan farklı ne vardır içinde heyacanıyla almıştım kitabı


Kitap tam da bu cümleyle başlıyordu:


“Uzun yıllar Nazım hakkında kitap yazmayı düşünmemiştim Nazım’la ilgili 100’den fazla kitap yayınlandığını biliyordum, bunlara ekleyecek bir şeyim olmadığı kanısındaydım


Bunu okur okumaz, bu tevazu dolu kibarlık beni etkiledi ve altında okunacak çok şey vardır diye düşündüm


Ve aldım kitabı


Nazım’la ilgili çok şey var kitapta gerçekten


Ama benim en ilgimi çeken Nazım Hikmet ve Kadınları anlatan kısımları


***



Nazım Hikmet, hayatı boyunca kadınlarla çok kolay ilişki kurmuş ve pek çoğuna da aşık olmuş


Tabiii ona aşık olup acı çeken kadınların da sayısı oldukça fazla


Üstelik Türkiye’deki hayatının neredeyse çoğunu hapishanede geçiren Nazım, kadınların çoğuyla bu dört duvar arasından bir ilişki kurmuş


Çoğu onu hapishanede ziyaret ederken aşık olmuş


Kadınlara yazdığı mektuplar bir erkeğin bir kadına yazacağı en romantik en gerçek en masum cümlelerle dolu


Her birini ayrı ayrı çok sevecek kadar özgürlüğünden mahrum kalmış Nazım


Hepsini çok sevmiş hepsini şiirlerinde büyütmüş


Ben ilk Nazım Hikmet’i, acılarını, hayatının bilinmeyen yanlarını Nazım Hikmet’in büyük aşkı, karısı Piraye‘nin oğlu Memet Fuat’ın kitabında tanımıştım, Gölgede Kalan Yıllar


Piraye, bir daha hiç çıkmayacak şekilde aklıma kazınmıştı o kitapla


O yüzden Hıfzı Topuz‘un Nazım ve Piraye anıları benim için önemliydi


Hıfzı Topuz da farklı bir Piraye ile karşılaştım


Nazım Hikmet’e duyduğu aşka, aldatılmasına, yaşadığı sıkıntılara rağmen ayrıldıktan sonra Nazım hakkında bir daha hiç konuşmayan, güçlü bir kadın olduğunu düşündüğüm Piraye’nin o hayran olduğum sesssizliğine, Hıfzı Topuz “duygularını açığa vurmaktaki hasisliği” demiş


“Soğuk ve sevgisini belli etmeyen bir kadındı” demiş


“Nazım’ı bu sevgisizlik çok üzdü” demiş


Nazım’ın, Piraye’nin ona hiçbir zaman aşık olmadığını düşündüğünü, Mehmet Fuat’a yazdığı mektuplarda da okumuştum


Nazım Piraye’nin kendisine hiç güvenmediğini ve duygularını bu yüzden sakladığını, duyguları sel akıp akıtan bir şair olarak nasıl hayatı boyunca anlamadı hep merak ederim


Bir kadının güvenmediği birini severken daha da sessizleşeceğini nasıl bilmez


Her kelimenin insanın içini kanattığını, kanamaktan değil ama duymaktan korktuğu için sustuğunu nasıl hissetmez


Piraye’nin kendisine hiçbir zaman tam olarak güvenmediğini mutlaka biliyordur


***



Nazım, Piraye’den boşanma kararı aldığında Vala ve Müzehher Nurettin‘e açmış ilk bu düşüncesini ve şöyle demiş:


“Kendimden nefret ediyorum Bir insanı ansızın habersizce bıçakladım O bana hiçbir zaman ‘Seni seviyorum’ demedi, ‘Seni her gittiğin şehirde bekleyeceğim’ demedi Ama 11 sene haysiyetini koruyarak, bana daima en doğru yolu göstererek, bir defa bile yalan söylemeden bekledi En iyi güvendiğim dostumdu Onu bıçakladım


Nazım boşanma kararı aldığında, aslında dayı kızı Münevver’e aşık


Hıfzı Topuz’un deyimiyle Münevver aşkını sevgisini dışa vurmaktan, Nazım’a göstermekten hiç çekinmeyen cıvıl cıvıl biri


Zaten Nazım’ı gösterdiği bu ilgi ve hapishane ziyaretleri ile etkiliyor


Sonra Nazım pişman olup Piraye’ye inanılmaz aşk ve özür mektupları yazıyor


Pirayesini geri istiyor


Sanırım Nazım’ı bu pişmanlığa iten şey aslında Münevver’in o sırada ortadan kaybolmuş olması


Piraye mektuplara cevap vermiyor


Sonunda birgün sanırım beklenen af yasası çıkmayıp Nazım açlık grevine başlayınca zaten Nazım’ın mektuplarından etkilenmiş olan Piraye beklenmedik bir şekilde Nazım’ı ziyarete gidiyor


Fakat bilmiyor ki Nazım ile Münevver barışmış


Kapı açılıyor içeri Münevver giriyor


Bu Piraye ile Nazım’ın son karşılaşması olmuş


***



Piraye’nin oğlu Memed Fuat Piraye ve Nazım arasındaki uçurumu söyle açıklamış kitabında:


‘Nazım cinselliğe son derece doğal bakıyor,Piraye utangaç


Nazım sevgiyi sözlerle arıyordu,Piraye ise davranışlarda


Nazım aşkını herkese duyurmak istiyordu,Piraye ise herkesden gizliyordu


Nazım’la ilgili kitapları okurken büyük bir şairin de zaafları olduğunu, insanca eksikliklere sahip bulunduğunu, bazen bencilce davranabildiğini görüyorsunuz


Sizi bilmem ama bunları görmek hayranlığımı eksiltmiyor, o hayranlığa neredeyse bir şefkat de katıyor


Zaten biyografilerin en hoş tarafı da bu herhalde, şiirin “büyüklüğünü”, şairin “zaaflarını” görüyorsun ve “şefkatli bir hayranlık” gibi mucizevi bir duyguyu öğreniyorsun


Şefkat


Nazım’ı anlıyorum


Piraye’yi anlıyorum


Münevver’i anlıyorum


Tıpkı Ayşe Özyılmazel’i ve Ali Taran’ı ve Ali Taran’ın eski eşini anladığım gibi


Aşk


İnsana anlamayı öğretiyor


Birini anlıyorsanız diğerini de anlarsınız


Sanem Altan

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.