|  | Sihirli Şehir City Of Ember |  | 
|  06-28-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Sihirli Şehir City Of EmberSihirli Şehir (2008) Vizyon Tarihi: 24 Ekim 2008 Oyuncular: Bill Murray,Tim Robbins,Saoirse Ronan,Martin Landau Mackenzie Crook,Toby Jones,Mary Kay Place Yönetmen: Gil Kenan Senaryo: Caroline Thompson, Jeanne Duprau Müzik: Douglas Pipes Görüntü Yönetmeni: Xavier Pérez Grobet Tür: Macera, Aile, Fantastik Yapım: ABD 2008 (Renkli) Dil: İngilizce Dağıtıcı Firmalar: UIP Walden Media’nın sunduğu “The City of Ember”, Jeanne Duprau’nun 2003 yılında yayınlanan aynı adlı kitabından uyarlandı  Senaryosunu Caroline Thompson’un yazdığı filmin yönetmenliğini Gil Kenan üstlendi   Filmde Lina ve Doon adlı iki çocuğun öyküsü anlatılır  Onlar, gökyüzünün her zaman karanlık olduğu, güneşin doğmadığı Ember kentinde yaşarlar  Bu yüzden kentteki sokak lambaları ve evlerdeki ışıklar sürekli yanmaktadır  Ember kentinin enerji kaynaklarının tükenmeye başlamasıyla birlikte lambalar da titreşerek sönmeye yüz tutar  Bunun üzerine iki kardeş, Ember kentinin kuruluşundan beri var olan gizemi çözmek ve insanlara gün ışığını sağlamak için çareler aramaya başlarlar   | 
|   | 
|  | 
|  | Sihirli Şehir City Of Ember |  | 
|  06-28-2012 | #2 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Sihirli Şehir City Of EmberYönetmen Gil Kenan Oyuncular Bill Murray, Tim Robbins, Saoirse Ronan, Harry Treadaway, Martin Landau, Marianne Jean-Baptiste, Toby Jones, Mary Kay Place Senaryo Caroline Thompson Yapımcılar Gary Goetzman, Tom Hanks Görüntü Yönetmeni Xavier Perez Grobet Prodüksiyon Tasarımı Martin Laing Kostüm Tasarımı Ruth Myers Kurgu Adam P  Scott Set Dekorasyonu Celia Bobak Özgün Müzik Andrew Lockington Yapım Stüdyosu Walden Media, Playtone Türkiye Dağıtımı UIP Filmcilik - Fida Film Gösterim Tarihi 24 Ekim 2008 Walden Media'nın sunduğu “The City of Ember”, Jeanne Duprau'nun 2003 yılında yayınlanan aynı adlı kitabından uyarlandı  Senaryosunu Caroline Thompson'un yazdığı filmin yönetmenliğini Gil Kenan üstlendi  Filmde Lina ve Doon adlı iki çocuğun öyküsü anlatılır  Onlar, gökyüzünün her zaman karanlık olduğu, güneşin doğmadığı Ember kentinde yaşarlar  Bu yüzden kentteki sokak lambaları ve evlerdeki ışıklar sürekli yanmaktadır  Ember kentinin enerji kaynaklarının tükenmeye başlamasıyla birlikte lambalar da titreşerek sönmeye yüz tutar  Bunun üzerine iki kardeş, Ember kentinin kuruluşundan beri var olan gizemi çözmek ve insanlara gün ışığını sağlamak için çareler aramaya başlarlar  Sihirli Şehir Vatandaşlarının Sadakat Yemini “Şehrimize ve onu yaratan bilgeliğe sonsuz sadakat yemini ediyoruz  Bu şehri olağanüstü bir özenle inşa eden kurucularımıza sınırsız şükran duygularımızı deklare ediyoruz  Işıl ışıl parlayan ırmağımızın üzerindeki şehrimizde gelişip büyüyoruz  Şehrimizin tam ortasında hepimize hayat veren kalp atışları gibi çalışan jeneratörümüzün sınırsız kapasitesine teşekkür ediyoruz  Bizler çok sıkı çalışan, yaratıcı insanlarız  Hepimiz yol gösterici birer deniz feneri gibiyiz  Sihirli Şehrin dışarısında her yöne doğru uçsuz bucaksız karanlıklar vardır  Bizim şehrimiz karanlık bir dünyadaki tek ışıktır  ” Sihirli Şehir: Başlangıç mı, Son mu? Sihirli Şehrin insanları uzun yıllardan beri yeraltında ışıl ışıl yanan büyüleyici bir dünyada gelişimlerini sürdürmüşlerdir  İnsanoğlu için bir sığınak olarak inşa edilen ve güç kaynağını büyük bir jeneratörden alan bu şehir, varlığını sadece 200 yıl sürdürecektir  Ancak jeneratörün bozulmasıyla Sihirli Şehir karanlığa düşmüş, pırıl pırıl ışıklar titreşmeye, giderek solmaya başlamıştır  Çok sevdikleri şehrin geleceğiyle ilgili endişelerin hızla artmasına rağmen Sihirli Şehrin öğrencileri, yaşamlarının yeni bir aşamasının eşiğindedirler  “Görevlendirme Günü” olarak bilinen ve tüm mezunlar için uygulanan bir tören başlamak üzeredir  Bu çok özel günde Belediye Başkanı, yeni mezun öğrencilerin karşısında durur ve başlayacakları yeni görevleri için kura çekimini izler  Her öğrencinin bundan sonrasında toplumu için hangi branşta çalışacağı kura sonucuna göre belirlenecektir  Kurada habercilik (messenger) görevi çıkması için dua eden Lina, kentin altında “Pipeworks” olarak adlandırılan boru hatları şebekesine tayin edilince donakalır  Jeneratör bölümünde çalışmak için yanıp tutuşan sınıf arkadaşı Doon Harrow'a ise kurada habercilik görevini çekince paniğe kapılmıştır  Pipeworks ile Jeneratör aynı bölümler değildir ama en azından birbirine yakın görevler olduğu için Lina'ya görevlerini karşılıklı olarak takas etmeyi önerir  Bu teklif karşısında çok heyecanlanan Lina, görev değişimini kabul eder  Böylece ikisi arasında sıra dışı bir dostluk oluşurken Sihirli Şehir'de yaşayan herkesin kaderini etkileyecek değişimler de başlayacaktır  Habercilik görevine istekle sarılan Lina, Sihirli Şehrin her yanını dolaşarak tüm enerjisini bu iş için harcamaya başlar  Önemli mektupları başta Belediye Başkanı'nın kendisi olmak üzere önemli insanlara dağıtmaktadır  Evdeyken de yaşlı ve unutkan babaannesi ile bebek kardeşi Poppy'nin bakımını yapar  Evdeki gömme dolapta eski bir metal kutu keşfedilince Lina'nın büyükannesinin çok hoşuna gider  Metal kutunun içindekilerin çok önemli olduğundan kesinlikle emindir ama hafızası zayıfladığı için neden önemli olduğunu unutmuştur  Kilitli kutuyu açmayı başaran Lina, içerisinde bazı şifreli yıpranmış kağıtlar olduğunu keşfeder  Kağıtları bir araya getirmeyi başaramayınca şifrelerin anlamını çözmek için çözümü Doon'un yardımına başvurmakta bulur  Şehirdeki elektrik kesintileri giderek sıklaşırken Lina ile Doon, kutunun içindeki bilgiler sayesinde şehir ve insanların kurtulabileceğinin farkına varırlar  Saate karşı yarışa başlayan iki arkadaş, elde ettikleri ipuçlarının izini sürerken kendilerini hedeften uzaklaştırmaya çalışan yozlaşmış politikacılar ve kötü karakterlerin kurduğu komplolara karşı zekice manevralar yaparlar  İkisinin tek hedefi vardır: Sihirli Şehrin ışıklandırma sistemini tamir etmek… Walden Media'nın sunduğu bir Playtone prodüksiyonu olan “City of Ember - Sihirli Şehir”in yönetmenliğini “Monster House”daki çalışmasıyla Oscar adaylığı alan Gil Kenan üstlendi  Jeanne Duprau'nun aynı adlı çok-satan romanından uyarlanan filmin senaryosunu “Edward Scissorhands”ten tanıdığımız Caroline Thompson yazdı  Yapımcılığını Playtone'un ortakları Tom Hanks ile Gary Goetzman gerçekleştirdi  Filmin genç ve deneyimli oyuncuları bir araya getiren kadrosunda şu isimler yer aldı: Lina rolünde “Atonement” adlı filmdeki rolüyle küçük yaşta Oscar adaylığı alan Saoirse Ronan; Sihirli Şehir Belediye Başkanı Cole rolünde Oscar adayı aktör Bill Murray; Doon rolünde Harry Treadway; Clary rolünde Oscar adayı Marianne Jean-Baptiste; Sihirli Şehir Belediye Başkanı'nın sağ kolu Barton Snode rolünde Toby Jones; Doon'un babası Loris Harrow rolünde Oscar ödüllü aktör Tim Robbins; Pipeworks Ölçüm Merkezi Koruyucusu Sul rolünde Oscar ödüllü aktör Martin Landau… Sihirli Şehre Yeni Gelenler İçin “Kim Kimdir?” Rehberi Belediye Başkanı Cole Sihirli Şehri kuran korkusuz vizyonerlerin başarılı yolunu izleyen Belediye Başkanı Cole, şehrin sürekliliğini, refahını, gelişmesini ve barış ortamını korumak için elinden geleni yapmaktadır  Ancak Sihirli Şehir artık çok büyük tehdit altındadır ve Belediye Başkanı o güne kadar böylesine büyük bir tehlikeyle hiç karşılaşmamıştır  Üstelik bu tehlikenin üstesinden nasıl geleceğini, kendisinin ve vatandaşlarının kurtuluşunu nasıl sağlayacağını bilememektedir  Loris Harrow Rastgele denebilecek şekilde aceleyle geliştirilen sürecin yaratıcısı bir mucit olan Loris Harrow, tüm zekasını ve iyi niyetini şehrin sırlarını yavaş yavaş ve sessizce bir araya toplamak için kullanmıştır  Peki, topladığı bilgileri artık oğlu Doon'a aktarmaya hazır mıdır? Sihirli Şehrin tek kurtuluş yolu bu mudur? Yoksa kaderini küsüp bir kenarda oturmalı ve kendisini sonsuzluğa kadar yaşamaya mahkum ettikleri için şehrin kurucularını mı suçlamalıdır? Lina Mayfleet Küçükken evlat edinilen Lina, küçük kızkardeşi Poppy ile birlikte büyükannesinin bakımı altında yaşamını sürdürmektedir  Ancak büyükannesinin sağlığının bozulup kötürüm kalmasıyla birlikte Lina kendisini hem kardeşine hem de büyükannesine bakmak gibi ciddi bir sorumluluk içerisinde bulur  Okulundan mezun olur olmaz haberci görevine tayin edilir  Artık tüm gençlik enerjisini ve heyecanını yaşadığı kentin insanlarının iyiliği adına kullanmaya hazırdır  Sihirli Şehrin eski belediye başkanlarından birisinin soyundan gelen Lina, şehrin en eski sırlarından birisine sahip olduğunu keşfeder  Ulaştığı sırrın parçalarını birleştirdiği takdirde elde edeceği ipuçları, şehir halkını güvenliğe götürecektir  Doon Harrow Loris'in oğlu olan yeni mezun Doon Harrow, Pipeworks asistanlığına tayin edilmiştir  Sihirli Şehrin tek enerji kaynağı jeneratörün içsel mekanizmalarını keşfederek neden aksadığını bulmaya kararlıdır  Şehrin başına dert olan problemleri çözmek için tüm bilgisini ve tutkusunu ortaya koymak ister  Bu uğurda Lina ile birlikte çıktığı yolculukta ışığı bulmak için şehrin en karanlık yerlerinde mücadele edecektir  Barton Snode Belediye Başkanı Cole'un yardakçısı olarak tanımlanabilecek Barton Snode, patronuyla aynı sorunlu ahlaki kodları paylaşır  Çalışma saatlerini belediye başkanının ofisinin dışında geçirerek giren çıkan trafiği denetler  Belediye Başkanı Cole'un en karanlık sırlarını korumak için her şeyi yapmaya hazırdır  Clary Sihirli Şehrin az sayıdaki çiftçilerinden birisi olan Clary, şehrin varoşlarındaki bir serayı işletmektedir  Günlerini, şehir halkını besleyen ürünleri büyütmekle geçirir  İlave yiyecek rezervlerinin hızla azaldığı dikkate alınırsa Clary'nin işi çok önemlidir  Ayrıca normal gün ışığından yoksun ortamda ürün yetiştirmeye çalıştığı için inanılmaz karmaşık bir işi vardır  Ürünlerini yetiştirmek için özenle hazırlanmış yapay ışıklandırma sistemine yaslanmak zorundadır  Lina ile çok yakın arkadaş olan Clary, ihtiyaç olduğu her anda Lina  ile Doon'a yardımcı olmaya hazırdır  Atacağı adımlarla büyük risk alacak olsa bile iki dostuna yardımcı olmaktan bir an bile çekinmez  Sul Doon'un Pipeworks'taki patronu olan Sul, Sihirli Şehir vatandaşlarının hepsinden daha yaşlıdır  Çalışma alanındaki konularla ilgili her türlü bilgiye doğuştan sahip olduğu için kendi direkt sorumluluk alanına girmeyen konulara az ilgi duyar  Çünkü bunlar onun işi değildir  Narkolepsi olarak bilinen şiddetli uyuma isteği hastalığından muzdarip olduğu için onu jeneratörün tekerleğinde uyurken görebilirsiniz  Ancak ihtiyaç duyulduğunda küçük bir dürtmeyle bile harekete geçmeye hazırdır  Looper Kötü karakter denince Looper'ın eline kimse su dökemez  Önemsiz suçluların Sihirli Şehir versiyonu olan Looper, şehrin artık neredeyse bomboş olan yiyecek depolarının sorumluluğuna tayin edilmiştir  Yiyecek miktarı az olunca bu işin karaborsasını başlatmıştır  Onu kuytu köşelerde karanlık anlaşmalar yaparken, yiyecek karaborsasını geliştirirken görebilirsiniz  Tahmin edileceği üzere aynı zamanda Belediye Başkanının gözü kulağıdır  Sihirli Şehir - City of Ember "Sihirli Şehir"in başrolünde Saoirse Ronan'ı Lina rolünde izliyoruz   Prodüksiyon Bilgileri “Sihirli Şehir'e hoşgeldiniz  Bu toplumun değerli bir üyesi olarak insanoğlunun ışığını sürdürmek için seçildiniz  İnsan ırkı ancak sizin sayenizde uzun ve refah dolu bir geleceği ümit edebilecektir  ” Film Olmadan Önce Kitaptı Jeanne DuPrau, 2003'te yayınlanan ilk kurgu romanı “The City of Ember”in konusunun 1980'li yıllardan beri hep aklında olduğunu belirterek, “Benim çocukluğum 50'li yıllarda geçti  Bu nedenle aklımda hala nükleer savaş korkusunun güçlü anıları vardır  İnsanlar o yıllarda nükleer savaş çıkarsa neler olabileceği üzerinde konuşurlardı  Bomba sığınakları inşa ediyorlardı  Bütün bunların bende derin etki bırakması kaçınılmazdı” diyor  Çocukluk döneminden aklında kalanlardan yola çıkan Jeanne DuPrau kendi kendisine şu soruyu sordu: Günün birinde tüm toplumlar dünya üzerinde bir yere mülteci olarak sığınmak zorunda kalırsa ne olur? İnsan ırkını müthiş bir tehlikeden korumak için inşa edilen Sihirli Şehir işte böyle doğdu  Romanın el yazımı müsvettelerini okuma fırsatını bulan yönetmen Gil Kenan, yapmak istediği filmin asıl starının Sihirli Şehrin kendisi olacağını hemen fark etti  “Bu öyküde şehir başlıbaşına bir karakterdir” diyen yönetmen, bu konudaki yaklaşımını şu sözlerle dile getiriyor: “Sihirli Şehir tıpkı insan gibi sürekli atan kalbiyle ve sinir sistemine benzer yapısıyla romanın ve filmin baş karakteridir  İnsanoğlunu içinden geçtiği karanlık dönemlerin tehlikesinden korumak için inşa edilmiştir  Dolayısıyla anlatılan öykünün odak noktasındaki tüm karakterleri birleştiren gizem, Sihirli Şehrin kuruluşundaki sırdır  Şehrin nasıl kurtarılacağı daha en başında belirlenmiş ama kimsenin bilmediği bir sır olarak kalmıştır  Hepimizin gündelik hayatında yaşadığımız şehir ile bizim aramızda duygusal bir bağ vardır  Sihirli Şehir'de şehir halkının birbirleriyle olan karmaşık ve duygusal ilişkisi keşfe çıkılır  Bunun yanı sıra vatandaşlar ile şehrin kendisi arasındaki bağlar da gözlemlenir  ” Kısaca UCLA olarak bilinen Los Angeles Üniversitesi Film Okulu'ndan “The Lark” adlı başarılı tez filmiyle mezun olan Gil Kenan, diplomasını aldıktan hemen sonra Tom Hanks ile Gary Goetzman'ın ortak prodüksiyon şirketi Playtone ile iletişime geçme fırsatını elde etti  Hanks ile Goetzman tanışma toplantısında ona “Ember” projesi hakkında bilgi verdiler  Gil Kenan o gün yapılan toplantıyla ilgili izlenimlerini şu sözlerle aktarıyor: “Toplantıda nasıl bir film yapmak istediğimi anlattım  Kontrollü çevre içerisinde geçen bir aksiyon macera filmi yapmak istediğimi söyledim  Bunun üzerine elime `City of Ember' kitabını tutuşturdular  Kitabı o gece okudum ve ertesi gün geri dönüş yaparak filmi yapmak istediğimi bildirdim  Üç gün sonra yine Playtone'daydım  Bu kez filmin nasıl yapılacağı üzerinde konuşuyorduk  ” Tom Hanks'in bu konudaki yorumu ise şöyle: “Kitabı okuduğumda dopdolu bir içeriğe sahip olduğunu gördüm  Daha önce böyle bir kitabı ne görmüş, ne okumuştum  Uzun zamandan beri böylesine özgün bir öykü ve karakterler sunan bir yapıt arayışındaydım  Bu kitap tam zamanında geldi  ” “City of Ember”in film haklarını opsiyonlayan Playtone yetkilileri, Caroline Thompson'dan senaryoyu yazmasını istediler  Filme çekilmiş ilk senaryosu bol ödüllü “Edward Scissorhands” olan Caroline Thompson, o günden beri kendi çalışmalarının film versiyonlarını yönetmesiyle tanınıyordu  Bu defa bir değişiklik yaparak yönetmenlik koltuğunu Gil Kenan'a bırakmayı kabul etti  Yönetmen Gil Kenan'ın Caroline Thompson ile ilgili yorumu şöyle: “Caroline'in çalışmalarını her zaman takdirle izlemişimdir  Karakterlere hayat verirken hümanist boyutu asla ihmal etmediğini biliyorum  Filmi yaparken kitapla paralellik taşımasını ancak ayrı bir yolda ilerlemesini istediğimi kendisine anlattım  Bu düşüncemi dikkate alarak ortaya mükemmel bir senaryo çıkarttı  Böyle durumlara pek sık rastlanmaz  Senaryo ofise geldiğinde hepimiz o eşsiz ışığı hissettik  ” Aradaki dönemde Robert Zemeckis ve Steven Spielberg'den davet alan Gil Kenan, “Monster House” adlı animasyon filminin yönetmenliğini üstlendi  Yapımı üç yıl süren “Monster House” sayesinde 2006 yılında en iyi animasyon filmi kategorisinde Oscar adaylığı aldı  “Monster House”un yapımının devam ettiği günlerde Playtone yetkilileri de boş durmayıp “City of Ember”ın beyazperdeye uyarlanması çalışmasını sürdürdüler  2007 yaz aylarına gelindiğinde yönetmen ve prodüksiyon ekipleri tam olarak hazırdı  Filmdeki Rollerden Önce Sayfa Üzerindeki Karakterler Vardı Kitapta Lina Mayfleet ve Doon Harrow adını verdiği karakterleri yaratırken nereden esinlendiği sorulunca Jeanne DuPrau şu yanıtı veriyor: “Kendi çocukluğumdan esinlendim  Doon ve Lina karakterleri büyük oranda benim çocukluğumdur  Lina yaratıcı bir kızdır  Hareketli, enerji doludur  Buna karşılık Doon meraklıdır  Bulmaca çözmeyi sever  Kitap koleksiyonu yapar  Bende bu özelliklerin her ikisi de vardı  Dolayısıyla kitabı yazarken kendi çocukluğumu tanımlamış oldum  ” Lina Mayfleet: Haberci, Bilge Kız Arkadaşı Doon Harrow ile birlikte şehrin sırlarını birer birer çözmeye başlayan Lina Mayfleet rolünde kamera karşısına geçecek oyuncuyu bulmak zorlu bir çalışma gerektiriyordu  Yönetmen Gil Kenan, Lina rolünü üstlenen Saoirse Ronan'ın nasıl bulunduğunu şöyle anlatıyor: “Lina'yı bulmak için altı ay boyunca dünyada dolaşmadığımız ülke kalmadı  Saoirse Ronan ile tanıştığımızda Lina'nın sesini duyduğuma ikna oldum  Tıpkı Lina gibi Saoirse de doğa harikası bir kızdır  Bugüne kadar onun gibisini görmemiştim  Yetenekleri üzerinde tam kontrole sahip olduğunu gördüm  İstediği anda gaza basıp istediği anda frene basarak yavaşlamasını bilen bir oyuncuydu  İzleyicinin özellikle Saoirse'in adeta insanı esir eden gizemli bakışlarına dikkat etmesini istiyorum  ” Görüntü yönetmeni Xavier Perez Grobet de, aynı düşüncede olduğunu belirterek izlenimlerini şu sözlerle dile getiriyor: “Saoirse ile ilk kez çalıştım ama yetenekleri karşısında afalladım diyebilirim  Bence o doğal yeteneklere sahip olan güzel bir kız… Rol yapmak ona o kadar kolay geliyordu ki, sanki üzerinde kafa yormaya bile gerek duymadan kamera önüne geçer gibi bir hali vardı  Kamera karşısında nerede durması gerektiğini tam olarak bildiği gibi kamerayla nasıl iletişim kuracağını da biliyordu  Kısacası Saoirse Ronan her görüntü yönetmeninin rüyasıydı  ” Senaryoyu çok sevdiğini söyleyen Saoirse Ronan, filmde portresini çizdiği karakteri şu sözlerle tanımlıyor: “Lina çok kararlı bir kız… Harekete geçmeye karar verdiği andan itibaren onu hiçbir şey durduramaz  En çok sevdiğim yönü bu oldu  Yapması gereken bir işi vardır  Aynı zamanda bebek kız kardeşi Poppy ile büyükannesine de bakmak zorundadır  Bu yüzden yaşına kıyasla çok yüksek sorumluluk duygusuna sahiptir  İşini büyük bir zevkle yapar  Şehrin her yerinde koşturarak mesajları dağıtır  Tanıştığı yeni insanlarla sıcak iletişim kurmasını bilir  Şehirdeki dükkanlarda hiçbir şey olmadığı için herkes son derece yaratıcı olmak zorundadır  Sürekliliği sağlayabilmek için hiçbir şeyin ziyan edilmemesi ve çöpe atılmaması gerekir  Bu da yaratıcı olmayı gerektirir  Ayrıca Sihirli Şehir'de televizyon yayını da olmadığı için herkes kendi eğlencesini yaratmak zorundadır  ” Kitabın yazarı Jeanne DuPrau'ya, Lina rolünde oynayan Saoirse'nin beklediği gibi olup olmadığı sorulduğunda şu yanıtı veriyor: “Saoirse'i `Atonement' adlı filmde izlediğimde harika bir oyuncu olduğunu düşünmüştüm  Bu yüzden Lina karakterinde yaptıklarından çok memnun kaldım  ” Doon Harrow: Cesur İşbirlikçi Lina'nın müttefiki ve arkadaşı Doon Harrow rolünde oynayacak aktörün bulunması da aynı derecede zorlu bir süreç gerektirdi  Film yapımcıları bu önemli rolde genç aktör Harry Treadaway'in oynamasına karar verdiler  Yönetmen Gil Kenan bu karakterin özelliklerini şöyle anlatıyor: “Doon ilginç bir karakterdir  Dışa açık ve sokulgan olduğu söylenemez  Ancak aklından çok şey geçer  Aslında her şeyin onun beyninin içinde olup bittiğini söyleyebiliriz  Böyle bir karakterin izleyici gözündeki sempatisini sağlayabilecek karizmatik bir genç aktöre ihtiyacımız vardı  Harry Treadaway bunu başardı ve Lina'nın tam zıttı bir karakter olan Doon'u başarıyla oynadı  İkisinin ekrandaki ilişkisini seyircinin inandırıcı bulacağına inanıyorum  ” Genç oyuncu Harry Treadaway portresini çizdiği karakteri şu sözlerle yorumluyor: “Doon, şehrin iyiliği adına katkıda bulunabileceğinden emindir  Jeneratörün bozulduğuna ikna olduğu andan itibaren konuyla yakından ilgilenmeye karar verir  Hem de Belediye Başkanı'nın halka hiçbir sıkıntı olmayacağına dair güvence vermesine rağmen…” Sihirli Şehir halkı ile günümüz toplumu arasında çevre duyarlılığı açısından birtakım paralellikler olduğunu belirten genç aktör sözlerine şöyle devam ediyor: “Sihirli Şehir'de halkın bir kısmının olan bitenler karşısında duyarsız kaldığını, kötü gidişata aldırmadığını görürüz  Günümüzde de insanlar iklim değişikliğinin yol açtığı olumsuz etkileri görmezden geliyorlar  Ancak tek tek her insanın fark yaratabileceğine inanan Doon, bu düşüncesinin doğruluğunu kanıtlıyor  ” “City of Ember”in yaratıcısı Jeanne DuPrau da, aynı duyarlılığa sahip olduğunu ifade ederek şunları ekliyor: “Bu öykü aracılığıyla, doğal dünyamızın aslında ne kadar değerli, ne kadar kırılgan olduğunun altını çizmek istedim  Yaşadığımız gezegeni yok edecek gücümüz var  Ben bu gücü çok tehlikeli görüyorum  Bu öyküyü özellikle gençler olmak üzere her kuşaktan insana anlatarak çevremizi koruma konusunda büyük sorumluluğumuz olduğu mesajını göndermek istedim  ” Belediye Başkanı Cole: Güvenilmez Yönetici Lina ve Doon'un şehrin sırlarına ulaşması üzerine görünüşteki nazik havası bir anda çatırdamaya başlayan Belediye Başkanı Cole rolünde deneyimli aktör Bill Murray oynadı  Yönetmen Gil Kenan'ın bu karakterle ilgili yorumu şöyle: “Belediye Başkanı Cole karakterinin bir miktar kötü adam kişiliğinde olmasını istiyordum  Bu rolde oynayan Bill Murray olağanüstü enerjisiyle Cole karakterine hümanist boyutlar katmasını bildi  Kötü şeyler yapıyor olsa bile karizması sayesinde bunların üzerine örtmesini bilen politikacıyı ekrana başarıyla taşıdı  ” Yazar Caroline Thompson'un çalışmalarının uzun süredir hayranı olduğunu ifade eden Bill Murray, “Bu filmde aradığım her şey vardı  Harika bir senaryo, iyi bir yönetmen, başarılı oyuncu kadrosu, hepsi birbirinden yaratıcı fantastik set tasarımları ve kostümler… Bu tip filmlerdeki kostümler genellikle geçmiş yılların rekreasyonu şeklinde olur  Ancak kostüm tasarımcımız Ruth Myers tamamen kendi tasarımlarını ortaya koydu ki, hepsi birbirinden harikaydı  Prodüksiyon ekipleri her an neler olup bittiğinin farkındaydı  Filmin setinde hep birlikte aksiyonun tadını çıkararak eğlendik” diyor  Loris Harrow: Esrarengiz Mucit Doon'un esrarengiz kişilikli mucit babası Loris Harrow rolünü Tim Robbins üstlendi  Yönetmen Gil Kenan, şehrin enkazından robotlar ve makineler yapan bu karakteri şu sözlerle tanımlıyor: “Loris karakteri, Doon'un kişilik yapısı hakkında perspektif sağladığı için önemlidir  Bu yüzden baba ile oğlun bir arada göründüğü sahneler hayati önem taşıyordu  Tim bu role gerçek bir ağırbaşlılık getirdi  ” Tim Robbins'in oynadığı karakterle ilgili gözlemleri şöyle: “Loris oğlunu çok seven bir mucittir  Geçmişte bambaşka bir hayat düşlemiştir  O dönemlerden kalan sırları vardır  Hayalinden tam olarak vazgeçmemiştir  Sihirli Şehir halkının üzerinde düşünmek bile istemediği şeyleri oğlunun düşünmesi için onu cesaretlendirir  ” Diğer Vatandaşlar Filmin yardımcı rollerinde birbirinden güçlü aktörler destek verdiler  Projeye ilave derinlik düzeyi katan bu oyuncular şöyle sıralanıyor: Lina ve Poppy'nin kötürüm ve zihni dağınık büyükannesi rolünde İngiltere'nin çok sevilen oyuncularından Liz Smith oynadı  Uzun yıllar boyunca aklı iyice karışan büyükanne, Sihirli Şehrin sakinlerini kurtaracak sırrını sanki bilir gibidir ama neyi bildiğini bir türlü hatırlayamaz  Belediye Başkanı Cole'un dalkavuk ruhlu ve üçkağıtçı yardımcısı Barton Snode rolünde Toby Jones kamera karşısına geçti  Deneyimli oyuncu bu rolde oynarken sanki yıllardır politikacıymış gibi davranmak suretiyle oynadığı karakterin yanıltıcı davranışlarının hakkını tam anlamıyla verdi  Lina ve Doon'un başaracağına inandığı için her şeyi riske atmaktan çekinmeyen sera bekçisi Clary rolünde Marianne Jean-Baptiste yer aldı  Lina ve Poppy'nin en yeni koruyucusu (vasisi) Bayan Murdo rolünde Emmy ödüllü Mary Kay Place oynadı  Sihirli Şehrin ve kurucularının gücüne yürekten inanan Bayan Murdo, çevresindeki dünya darmadağın olurken bile Sihirli Şehri kuranların insanları güvenliğe ulaştırmak için bir planı olduğuna dair inancını korumaya çalışarak teselli bulur  Kötü niyetli karaborsa oyuncusu Looper rolünde BBC'nin sevilen dizisi “The Office” ile adını duyuran Mackenzie Crook kamera karşısına geçti  “City of Ember”in kadrosunu tamamlayan oyunculardan birisi de, Oscar ödüllü aktör Martin Landau oldu  Deneyimli oyuncu filmde Doon'un Pipeworks'taki akıl hocası Sul rolünde oynadı  Landau'nun portresini çizdiği bu karakterin özelliği, Doon ve Lina'nın gerçeği bulma arayışına akla gelebilecek her anlamda destek vermesiydi  Şehir Tüm Fonksiyonlarıyla Kurulmadan Önce Herşey Stüdyo Ortamında Başladı Yönetmen Gil Kenan'ın düşüncesine göre şehrin tasarımı da en az karakterler kadar önemliydi  Yönetmen bu konudaki yaklaşımını şu sözlerle açıklıyor: “Sihirli Şehir bu filmde başlıbaşına bir karakterdir  Çünkü şehri kurtarmak için atılan tüm adımlar, bulmacayı çözmek için yapılan tüm girişimler burada meydana gelir  Bu nedenle prodüksiyon tasarımcımız Martin Laing ile birlikte mümkün olduğunca gerçekçi bir şehir inşa etmemiz gerekiyordu  Öncelikle kendimizi Şehir Kurucuları'nın pozisyonuna koyarak işe başladık  Bunlara şehrin kurucu babaları da diyebiliriz  İnsanları açıklanamayan birtakım tehlikelerden korumak için şehri aceleyle inşa etmişler; en az 200 yıl boyunca insanların buraya sığınmış şekilde kalacağını öngörmüşlerdir  Şehir ilk kurulduğunda teknik açıdan gelişmiş durumdadır  Güç kaynağını ırmaktan alan bir jeneratörden enerji sağlanacağına güvenilmiştir  Bu jeneratörün sürekliliğini sağlamak için de insanlar organize şekilde çalışarak ortak çaba sarfedeceklerdir  Başlangıçta durum böyledir ama öykümüz başladığında şehir artık `kullanım tarihi'ni doldurmuş durumdadır  Kurucuların faaliyete geçirdiği tüm sistemler durma, hatta çökme noktasına gelmiştir  ” Sihirli Şehrin tasarımlarını hazırlamaya başlayan yönetmen ve tasarımcı, ilk kurucuların bu şehri faydacılığa yönelik yaklaşımla hazırlamasına karar verdiler  Gil Kenan bu yaklaşımı şu sözlerle açıklıyor: “Çıkış noktamız bu şehrin tamamen fonksiyonel tarzda tasarlanmış bir alan olmasıydı  Halkın barınacağı bir sığınak gibi düşünülmüştü ama insanlar orada 200 yıldan fazla süredir yaşamakta olduğu için vatandaşların yaratıcılığı sayesinde ana tasarımın değiştiğini, alanın organik şekilde geliştiğini görebilirsiniz  Binalar değişmiştir  Bir zamanlar endüstriyel tesis olarak düşünülen ışıltılı alanlar artık çürümeye terk edilmiş haldedir  Sihirli Şehrimiz artık böyle bir yerdir  ” Tüm bunları kapsayabilecek büyüklükte bir alana ihtiyacı olan film yapımcıları, dev bir stüdyo bulmak için dünyanın çeşitli ülkelerini dolaşmak zorunda kaldılar  Sonunda aradıkları geniş alanı, Kuzey İrlanda'nın başkenti Belfast yakınlarında faaliyet gösteren bir gemi yapım şirketinin The Paintworks adlı hangarında buldular  Burası büyük okyanus gemilerinin tüm omurgasının boyanmasında kullanılan bir yerdi  Geçtiğimiz yıllarda yönetmen James Cameron ile “Titanic”te beraber çalışan Martin Laing, kendisini geminin boyandığı gerçek tersanede bulunca çok heyecanlandığını ifade ederek şunları söylüyor: “Titanic gemisinin rekreasyon çalışmalarını Meksika'da bir stüdyoda yapmıştık  Hayatımın bir yılını harcadığım gerçek Titanic'in boyandığı yere gelince kendimi evimde gibi hissettim  Gördüğüm orijinal fotoğraflardan dolayı Belfast tersaneleri bana çok tanıdık geldi  ” Martin Laing'i bekleyen en büyük zorlukların başında bir şehri her şeyiyle inşa etmek geliyordu  Ünlü tasarımcı bu konuda nasıl bir yaklaşım sergilediğini şu sözlerle açıklıyor: “Bu tip filmlerde genellikle birkaç stüdyo birden kullanılır ve farklı yerlerde çekim yapılır  Ancak biz burada yaşanan bir şehir kurmak ve 250 yıl yaşlandırmak zorundaydık  Şehrin tasarımında bir bisikletin tekerleği gibi eş merkezli (ortak merkezli) daireleri temel aldık  Şehrin tam ortasında Harken Meydanı vardı ve caddeler bu merkezden itibaren bisiklet tekerleğinin jantları gibi çevreye yayılıyordu  Şehrin alelacele diyebileceğimiz şekilde kurulduğunu hayal ettiğimiz için tüm dekoratif unsurları bu anlayışa göre yaptık  Sonuçta modernist ve çizgisel yaklaşım benimsedik  ” Şehrin kalbi olduğu kabul edilen jeneratör ise şeklen bir kalbi çağrıştıracak şekilde tasarlandı  Laing bu konuda nasıl bir çalışma yapıldığını şöyle anlatıyor: “Kırmızı renkli jeneratör büyük ve paslı görünümüyle kocaman bir hayvan gibidir  Her tarafından çıkan borular, insan kalbindeki damarları akla getirir  ” Laing açıklamalarına devamla şunları aktarıyor: “Binaların mimarisinde sade bir yaklaşım sergilemekle beraber içinde yaşayan insanlara özgü bazı referanslar koyduk  Büyükannenin dükkanına ve apartman dairesine bakarsanız, pencere dışlarının ve pervazlarının yaşlı insan yüzü gibi olduğunu görürsünüz  Aynı şekilde yün dükkanının iç mekanı da tıpkı büyükannenin yaşamı gibi sökülüp dağılan materyalleri sergiler  Loris Harrow'un apartman dairesi ile dükkanı ise tıpkı onun hayatı gibi kaotiktir  Belediye Başkanı'nın toplantı odası da kendisi gibi büyük ve gösterişlidir  Şehirde telefonlar çalışmadığı ve telefon iletişimi söz konusu olmadığı için her şey haberciler aracılığıyla yürütülür  Bu nedenle habercilerin bir araya toplandığı karargahlar vardır ve mesajların elden iletilmesi gerekmektedir  ” Gil Kenan ve Martin Laing'in önem verdiği bir başka husus da, Sihirli Şehir'deki yaşamı yansıtacak bazı küçük detaylara yer vermek oldu  Örneğin sadece tek bir çift ayakkabının olduğu bir ayakkabı satış mağazası, vitrininde tek makas kalmış bir makas dükkanı, artık çalışmayan bir Laundry (çamaşır yıkama dükkanı), tüm çamaşırların elde yıkanması gerekliliği, artık satılacak hiçbir şey kalmamış bir giyim mağazası gibi detayların hepsine yer verildi  Kostümlerden Önce Çizimler Vardı Kostüm tasarımcısı Ruth Meyers ile daha önce “Monster House” adlı filmde beraber çalışmış olan Gil Kenan, “City of Ember”da onunla bir kez daha işbirliği yapmak istedi  “Monster House” için birbirinden harika sanal kostümler hazırlayan Ruth Meyers'in bu film için gerçek materyal hazırlama konusunda da aynı başarıyı göstereceğinden emindi  Ruth ve ekibini bekleyen en büyük zorluk, tek tek her giysinin tasarlanıp üretilmesiydi  Bu konuda nasıl bir çalışma yaptığını şu sözlerle açıklıyor: “Bu filmde çok özgün bir dünya üzerinde çalıştık  Elimizde belli referans noktaları yoktu  Aslında fantezi ağırlıklı filmlerde çalışmaya alışkınım ama bu film hepsinden farklıydı  Bir çeşit organik bilimkurgu diyebilirim  Sihirli Şehir halkının özelliği sınırlı bir alanda komün halinde yaşıyor olmalarıdır  O insanları çok sevdiğim için giysi tasarımlarını hazırlamak oldukça kolay oldu  ” Filmin tasarımlarını hazırlarken Gil Kenan ile işbirliği yapan Ruth Meyers, yönetmenin özellikle 50'li ve 70'li yılların giysilerinden etkilendiğini biliyordu  Bu yüzden renk şemalarında önceliği 50'li ve 70'li yılların renklerine verdi  Çeşitli departmanlarda yapılan çalışmalarda o dönemin stil ve renkleri uygulandı  Işıktan Önce Karanlık Vardı Görüntü Yönetmeni Xavier Perez Grobet açısından “City of Ember” projesinin bazı çok özel zorlukları söz konusuydu  Sihirli Şehir'e ışığı getirmek ve beyazperde üzerinde uygulamak onun göreviydi  Filmin tek bir karesi bile güneş ışığıyla çekilmediği halde odak noktasında ışık olgusu vardı  Daha doğrusu halkın ışığı kaybedeceği endişesi ve korkusu ön planda olacaktı  “City of Ember”in yazarı Jeanne DuPrau, kitabını yazarken itici güçlerinden birisinin “ışık” kavramı olduğunun altını çizerek şunları aktarıyor: “Elektrik ışığından başka hiçbir ışık kaynağı olmayan bir şehir fikri ilgimi çekti  Başta ışık olmak üzere her türlü yiyecek, içecek ve destek malzemelerinin hızla tükendiğini bile bile koyu karanlıkta yaşamanın nasıl bir şey olabileceğini düşündüm  Hayvanları, ağaçları ve çevreyi görmeden yaşamak nasıl olur diye kendime sordum  Tüm bunlar benim hayal gücümü ateşlemeye yetti  ” Jeanne DuPrau'nun hayal gücünü ateşleyen bu unsurlar, daha önce Gil Kenan ile “Monster House” adlı filmde çalışmış olan görüntü yönetmeni Xavier Perez Grobet'in de hayal gücünü ateşledi  Konunun hangi boyutlarından etkilendiğini kendisinden dinleyelim: “Gil bana gelip birtakım grafik fikirler gösterdiğinde ulaşmak istediği sonuç bana çok cazip geldi  Özellikle ışıklandırma açısından bakınca çok ilginç buldum  Tüm film ışık üzerineydi ki, benim gibi bir görüntü yönetmeni için keşfedilecek çok fazla şey olduğu anlamına geliyordu  ” Ayrıca filmin setinin tüm işlevselliğiyle bir şehirden ibaret olmasının getireceği zorluklar da vardı  Örneğin büyükannenin apartman dairesinde geçen bir sahnenin Sihirli Şehir'deki bir cadde üzerindeki herhangi bir binanın ikinci katında çekilmesi gerekliydi  Bu durumun kendisini heyecanlandırdığını vurgulayan Grobet, uyguladığı yaklaşımı şu sözlerle özetliyor: “Kamerayı özgürce hareket ettirmek, tüm sınırlamalara rağmen belirli bir perspektiften görüntü almaya çalışmak zor olduğu gibi heyecan vericiydi  İnanılmaz sıkışık ortamlarda, set içinde kurulu setlerde yapay ışıklandırmayla çalışıyorduk  Herhangi bir sahneyi çekebilmek için ihtiyaç duyduğum ışığı almanın çeşitli yöntemlerini kendim bulmak zorundaydım ki, bundan büyük zevk aldım  ” Sihirli Şehir: Umutlar Hayat Bulurken… Umut ve cesaret mesajları verirken aksiyon ve macera yüklü bir film olan “City of Ember”in hem yapımcı kadrolarına hem de oyunculara sunduğu çok büyük fırsatlar vardı  Bu projenin en çekici yanının ele alınan teması olduğunu ifade eden Tom Hanks, “City of Ember” ile ilgili düşüncelerini şu sözlerle dile getiriyor: “Sihirli Şehir'deki genç insanlar olmasaydı bu şehirde yaşayanların başına kimbilir neler gelirdi  Genç insanlar daima herşeyin daha iyi olmasını isterler  Giderek yaşlanmakta olan bizlerin normal karşıladığı herşeyi sorgulayarak `Şu neden böyle, şu neden böyle değil?' şeklinde soru yağmuruna tutarlar  Bu filmde de şehrin sırlarını keşfedenler genç insanlardır  Harekete geçerler ve sadece kendi hayatlarını daha iyi yapmakla kalmayıp Sihirli Şehri de kurtarırlar  ” “City of Ember”in cesaret verici ve moral yükseltici temasının yanısıra keyifle izlenecek bir seyirlik olduğuna dikkat çeken Tom Hanks sözlerini şöyle sürdürüyor: “Küçük bir belirtiyle başlayan büyük bir puzzle bulmaca vardır  Bu küçük belirti kısa zamanda ipucuna dönüşür  Oradan bir kanıt elde edilir  Ardından bir sırra ulaşılır  Tüm bunların sonucunda da fantastik bir maceraya geçit sağlayacak bir tünele açılan bir geçiş yolu bulunacaktır  ” Yönetmen Gil Kenan'ın filmle ilgili son sözleri ise şöyle: “Bir yönetmen olarak daima özlemini çektiğim bir dünyayı yaratma fırsatı buldum  Tamamen kendine özgü bir dünyanın çok özgün görselliği içerisinde ışık ve hayat dolu karakterlere eşlik eden gizem perdesi beni her düzeyde tatmin etti  Bu çok özel projenin sinema salonlarına heyecan getireceğini düşünüyorum  Evrensel temasıyla, dinamit gibi kadrosu, yaratıcı tasarımları ve çok farklı öyküsüyle her yaştan izleyiciye hitap eden bir çalışma oldu  ” | 
|   | 
|  | 
| Konu Araçları | Bu Konuda Ara | 
| Görünüm Modları | |
|  |