Sıtma-Bulaşıcı Hastalık

Eski 12-26-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Sıtma-Bulaşıcı Hastalık



Sıtma-Bulaşıcı Hastalık





Sıtma, dünyadaki en yaygın bulaşıcı hastalıklardan biridir Özellikle Afrika, Amerika ve Asya'nın tropik bölgelerindeki su kıyıları ile bütün Akdeniz ülkelerinde, salgınlara yol açmayan yerleşik bir hastalık olarak her zaman bulunur Bu hastalığın en tipik belirtisi, genellikle iki, üç ya da dört günde bir düzenli aralıklarla yinelenen nöbetlerdir Sıtma nöbetine tutulan hastalarda önce şiddetli bir üşüme ve titreme, hemen ardından yüksek ateş ve terleme evresi görülür Bu belirtilere çoğu zaman genel halsizlik, ağnlar, kansızlık ve dalak büyümesi gibi belirtiler eşlik eder




Eskiçağlarda sıtmanın nedeni bataklıkların çevresindeki pis kokulu havaya bağlanırdı Sıtmayla eşanlamlı olarak kullanılan malarya terimi de "kötü ya da pis hava" anlamındaki İtalyanca mal aria sözcüklerinden gelmedir Oysa bu hastalığın etkeni Plasmodium cinsinden tekhücreli hayvansal asalaklar, taşıyıcısı da anofel denen sıtma sivrisinekleridir Sıtmanın sulak ve bataklık yerlerde çok yaygın olması, durgun sularda üreyen ve insanlan sokarak hastalığı bulaştıran anofellerin varlığına bağlıdır
Bütün sivrisinekler gibi anofellerin de yalnızca dişisi kan emer, erkekleri bitki özsula-nyla beslenir




Dişi anofel sıtmalı bir hastayı sokup kanını emdiğinde, hastanın kanındaki mikroskobik asalaklar da sivrisineğin midesine geçer O anda yaşam çevriminin herhangi bir evresinde olabilen sıtma asalağı sivrisineğin midesinde gelişmesini tamamlar ve yaklaşık 10 gün sonra hayvanın tükürük bezlerine yerleşir Artık hastalığı bulaştırabilecek duruma gelmiş olan sivrisinek başka bir insanı soktuğunda, tükürüğündeki asalakları o insanın kanına aktarır Bu yeni konağın vücudunda kan dolaşımıyla karaciğere taşınan asalaklar burada çoğalırken henüz hastalık belirtileri başlamamıştır Genellikle 15 gün, bazen daha uzun süren bu kuluçka döneminden sonra sıtma asalakları yeniden kana karışarak alyuvarlara yerleşir ve bu hücrelerde hızla çoğalmaya başlar Asalakları barındıran alyuvarlar kısa sürede parçalanır ve serbest kalan mikroplar öbür alyuvarlara saldırır

Çok sayıda alyuvar aynı anda parçalanıp içlerindeki asalak ordusu kana yayıldığı anda sıtma nöbeti başlar Bu ateşli nöbetin süresi bir saat ile bir gün arasında değişir ve sıtma asalakları yerleştikleri yeni alyuvarları parçalayıp ikinci bir nöbeti başlatıncaya kadar hastalık belirtileri yok olur Nöbetler birbirini izledikçe, her nöbette daha çok sayıda alyuvar yıkıma uğradığından, kansızlık giderek daha ağır boyutlara ulaşır Bu arada hastayı sokan bir anofel kanındaki asalakları alıp başka bir insana taşır ve hastalık böylece hızla yayılır

Sıtma asalağını ilk kez 1880'de Fransız doktor Alphonse Laveran sıtmalı hastaların kanında saptamıştı Sonradan İngiliz doktor Ronald Ross sıtmanın doğrudan insandan insana bulaşmadığını fark etti ve bu asalakların anofellerle taşınabileceğini düşündü Bu düşüncesini doğrulamak için, anofellerin çok bol bulunduğu Roma çevresindeki sulak ovalarda deneylere girişti Sağlıklı denekler gün boyunca sıtmalı hastalarla bir arada bulunuyor, geceleri ise sivrisineklerin girmemesi için önlem alınmış olan evlerine dönüyorlardı Gerçekten de içlerinden hiçbirisi sıtmaya yakalanmadı Sonunda, İngiltere'de yaşayan iki gönüllü, sıtmalı hastaların kanını emmiş olan anofellerin kendilerini de sokmasına izin verdiler ve ikisi de sıtmaya yakalandılar Böylece hastalığın anofeller aracılığıyla insana bulaştığı kesinlikle kanıtlanmış oldu Ayrıca bu deneyler sırasında yalnızca dişi anofellerin sıtma asalaklarını taşıdığı anlaşıldı ve sonradan, hepsi de Plasmodium cinsinden olan dört tür sıtma asalağının varlığı saptandı

Bunlardan yalnızca biri öldürücüdür; ama Öbür türler de insanın karaciğerinde bazen yıllarca kuluçkaya yatıp uzun bir aradan sonra yeniden nöbetlere yol açabileceği için hastalık kronikleşir

Sıtmanın en eski ve en etkili ilacı kinindir Daha hastalık etkeninin bulunmasından önceki yüzyıllarda bu maddenin sıtmalı hastaları iyileştirdiği biliniyordu Ne var ki, hem kininin zehirli olması, hem de sıtma asalaklarının yeni soylarının bu ilaca karşı direnç kazanması nedeniyle bugün sıtma tedavisinde daha çok bireşim yoluyla hazırlanmış yeni ilaçlar kullanılır Ama sıtmayla savaşta en etkili yol, toplumdaki bütün hastaları iyileştirip taşıyıcı sivrisinekleri yok ederek hastalığın yayılmasını önlemektir

Sivrisineklerin üremesini denetim altına almak için, dişi anofellerin yumurtalarını bıraktıkları bataklıkları ve durgun su birikintilerini kurutmak gerekir Böcek ilaçlarının da bu savaşta çok büyük yaran olmuştur; ayrıca uzmanlar sıtma sivrisineklerini kısırlaştırarak üremelerini engelleyecek yöntemler üzerinde çalışıyorlar Ne var ki, bütün bataklıkların kurutulması ve sivrisineklerin üremesini tümüyle durduracak önlemler alınması çok masraflı bir yoldur

Bu yüzden birçok ülkede sıtmalı hastaları zaman yitirmeden tedavi etme ilkesi benimsenmiştir Örneğin Avrupa' nın birçok yerinde sıtma sivrisinekleri çok bol olduğu halde, sıtmalı hasta olmadığı için bu taşıyıcı hayvanlar halk sağlığına zarar veremez Dışarıdan gelen hastaların başlattığı küçük salgınlar da kolayca denetim altına alınabilir Üstelik son yıllarda, sıtma asalaklarını laboratuvar koşullarında üreterek sıtmaya karşı koruyucu aşı hazırlama çalışmalarına da başlanmıştır Ama, bütün bu önlemlere karşın, dünyada her yıl yaklaşık 50 milyon kişinin sıtmaya yakalandığı ve içlerinden 1 milyonunun öldüğü sanılıyor

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla

sıtma,etkenler,bulaşma yolu ,hastalığın seyri,cağrafi dağılım,riskler,önlemler

Eski 11-09-2010   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

sıtma,etkenler,bulaşma yolu ,hastalığın seyri,cağrafi dağılım,riskler,önlemler






SITMA
GENEL HUSUSLAR


Sıtma tropikal ve astropikal birçok bölgede görülen yaygın ve yaşamı tehdit eden bir hastalıktır Günümüzde her yıl toplam 125 milyonun üzerinde uluslar arası ziyaretçi kabul eden 100'ün üzerinde ülkede yerel olarak yaygınlık göstermektedir Her yıl bir çok uluslar arası yolcu hastalığın görüldüğü ülkeleri ziyaret ederken sıtmaya yakalanmakta ve 10 000'in üzerinde ziyaretçi ise eve döndükten sonra hasta olmaktadır Bir yolcuda, sıtmanın yaygın olduğu bölgeden ayrıldıktan iki üç ay sonra, görülen ateş, acil bir tıbbi durumdur ve derhal araştırılmalıdır

ETKEN

İnsan sıtmasına, tek hücreli plazmodyum parazitinin dört faklı türü yol açmaktadır Plasmodium falciparum, Pvivax, P Ovale ve P Malariae

BULAŞAMA YOLU


Sıtma parazitleri, Anofel sivrisineklerinin çeşitli türleri ile bulaşmaktadır Bu sinekler daha çok güneşin batışından doğuşuna kadar olan zaman diliminde ısırırlar

HASTALIĞIN SEYRİ

Sıtma; kuluçka süresi ortalama 7 gün olan akut ateşli bir hastalıktır Bu yüzden, muhtemel bir sinek ısırığını izleyen ilk bir hafta içindeki bir ateşli hastalık sıtma değildir En ağır sıtma hastalığına Pfalciparum neden olur Klinik özellikleri şunlardır; ateş, titreme, baş ağrısı, kas ağrısı ve güçsüzlüğü, kusma, öksürme, ishal ve karın ağrısı Organ yetmezliğine neden olan diğer semptomlar da oluşabilir, bunu izleyen tablo ise koma ve ölümdür Hafifte olabilen ilk semptomların sıtmadan kaynaklandığı kolayca anlaşılabilir bir şey olmayabilir Sıtmaya ilk maruz kalma olasılığının yedinci günü ve son maruz kalma olasılığından iki ay sonrası (nadiren daha geç) arasındaki zaman diliminde ortaya çıkan ve açıklanamayan ateş durumlarında ilk olarak falcifarum sıtması olasılığı düşünülmeli ve bu zaman aralığında ateşi çıkan bir kişi en kısa zamanda teşhis ve etkili bir tedavi için bir sağlık kurumuna başvurmalıdır

Erken tanı ve uygun tedavi hayat kurtarabilir Falciparum sıtması, eğer tedavi 24 saatten fazla gecikirse ölüme yol açabilir Sıtma parazitleri için bir kan örneği incelenmelidir Eğer ilk kan örneğinde parazit saptanmadıysa ve semptomlar devam ediyorsa, bir dizi kan örneği alınmalı ve 6-12 saat aralıklarla incelenmelidir

Hamile kadınlar ve küçük çocuklar akut ve komplike falciparum sıtmasına karşı daha hassastırlar Hamile kadınlarda sıtma görülmesi; anne ölümü, düşük, ölü doğum ve yeni doğan ölümü riskini arttırmaktadır

Diğer plazmodyum türlerinin yol açtığı sıtma formları daha hafif seyirlidir
Bir çok ülkede Falciparum sıtmasının önlenmesi ve tedavisi daha zor hale gelmektedir çünkü P Falciparum çeşitli sıtma önleyici ilaçlara karşı giderek direnç kazanmaktadır Diğer sıtma türlerinden bugüne kadar sadece Pvivax için direnç gelişmesi vakaları bildirilmiştir Bunlar da Endonezya ve Papua Yeni Gine başta olmak üzere Brezilya, Guatemala, Guyana, Hindistan ve Myanmar'da gözlenmiştir Adı geçen son beş bölgedeki vakalar daha çok lokal yaygınlık göstermiştir

COĞRAFİ DAĞILIM

Amerika'nın ortası ve güneyi, Asya ve Akdeniz bölgesindeki vakaların yaygın olduğu ülkelerdeki kentsel bölgelerde (varoşlar dahil değildir) sıtma bulaşması görülmez Ancak Afrika ve Hindistan'da kentsel bölgelerde de sıtma görülebilir 1500 metrenin üzerinde hastalık riski genellikle daha düşüktür ancak uygun iklim koşullarında 3000 metreye kadar sıtma vakaları rastlanabilir Enfeksiyon riski mevsime bağlı olarak da değişebilir En yüksek risk yağmurlu mevsimlerde bulunmaktadır Güneydoğu Asya ve Latin Amerika'da ki bir çok turistik yerde hiçbir sıtma riski bulunmayabilir YOLCULAR İÇİN

RİSKLER

Sıtmanın yaygın olduğu bölgelerde bulaşma mevsimi boyunca özellikle geceleri sinek ısırmalarına maruz kalan ve bağışıklık kazanmamış tüm yolcular sıtma riski altındadırlar Yolcularda meydana gelen sıtma vakalarının çoğu; profilaktik ilaç rejimlerine uymamak veya uygun olmayan profilaksi kullanmaktan dolayı gerçekleşmektedir Falciparum sıtması ölümcül olabilmektedir ve Pfalciparum enfeksiyonuna yakalanan hastaların yaklaşık %1'inin bu hastalıktan öldüğü tahmin edilmektedir Küçük çocuklar, hamile kadınlar ve yaşlı yolcular daha fazla risk altındadırlar Pfalciparum enfeksiyonu geçiren bir hastanın kurtulmasında etkili olan en önemli faktörler erken tanı ve uygun tedavidir
Sıtmanın yaygınlık derecesinin ülkenin farklı yerlerinde çeşitlilik gösterdiği yerlere giden yolcular, gidecekleri yerlere özgü fazla sıtma riski bulunup bulunmadığı konusunda bilgi almalıdırlar O yere seyahat etmeden önce spesifik bilgi toplamak olanaksızsa, ülkenin her yerinde yüksek sıtma riski varmış gibi hareket edilmesi tavsiye edilir Bu durum özelliklede sırtında tek bir çanta ile uzak yerlere giden ve tanısal imkanların olmadığı ve sağlık hizmetlerinin verilmediği bölgeleri ziyaret eden kişiler için geçerlidir Kırsal alanlarda geceleri dışarıda uyuyan yolcular en fazla risk altında olan kişilerdir

ÖNLEMLER

" Kuluçka süresi ve başlıca semptomların farkında olunmalı,
" Sinekler tarafından özellikle geceleri ısırılmaktan kaçınılmalı,
" Gerektiği yerlerde, enfeksiyonu baskılamak için sıtma önleyici ilaçlar alınmalı (kemoprofilaksi),
" Sıtma riskinin bulunduğu bir bölgeye gittikten bir hafta veya daha sonraki günlerde ateş görülürse, teşhis ve tedavi için acilen bir sağlık kurumuna başvurulmalıdır
Sinek ısırmalarına karşı kişisel koruma, sıtmaya karşı savunmanın ilk aşamasını oluşturur Buna ilaveten yolcular gerekli yerlerde kemoprofilatik ilçalar almalıdırlar

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.