|  | Paraşüt Nasıl çalışır- İlk Paraşüt Tasarımı |  | 
|  10-13-2009 | #1 | 
| 
Şengül Şirin   |   Paraşüt Nasıl çalışır- İlk Paraşüt TasarımıParaşüt Nasıl çalışır- İlk Paraşüt Tasarımı Havadaki bir cisim yere doğru düşerken Dünya'nın yerçekimi kuvvetinin etkisiyle giderek hızlanır  Ama cismin hızı arttıkça havanın direnci de artar ve bu durum, havanın direnci cismi etkileyen yerçekimi kuvvetine eşit olana kadar sürer  Düşen cismi etkileyen bu zıt yönlü iki kuvvet eşit olunca birbirini dengeler ve artık düşüş hızı değişmez  Cisim sabit bir hızla düşüşünü sürdürür  İşte bu hıza, o cismin son hızı denir  Bir cismin yoğunluğu ne kadar büyükse son hızı da o kadar büyük olur  Oldukça yoğun olan insan vücudunun son hızı yaklaşık olarak saatte 190 kilometredir {bak  Hız; Yerçekimi)  Ama bir insan, kütlesini fazlaca artırmadan, karşılaşacağı hava direncini büyük ölçüde artıracak bir donanım kullanarak son hızını düşürebilir ve yere güven içinde, yumuşak biçimde inebileceği atlayışlar  gerçekleştirebilir  İşte bu amaçla yapılmış olan donanımlara "paraşüt" denir  İlk paraşüt tasarımını büyük İtalyan sanatçı Leonardo da Vinci (14521519) yapmıştır  Da Vinci'nin bu konuda çizdiği taslakta, bir adamın piramit biçimindeki keten bir çadırın altına dört iple bağlanmış olduğu görülür  Ama sonraki 250 yıl boyunca paraşütle ilgili pratik bir gelişme olmamıştır  Sonunda paraşütü bulanlar güneş şemsiyesinden esinlendiler   1770'lerde Fransız baloncu Joseph Montgolfier paraşüte bağladığı canlı bir koyunu yüksek bir kuleden aşağı attı; Montgolfier'nin yurttaşı JeanPierre Blanchard 1785'te benzer bir denemeyi, bir köpeği paraşüte bağlayıp balondan aşağı atarak yaptı  LouisSebastien Lenormand 1783'te bir kuleden paraşütle atladı; ama paraşütle düzenli ve başarılı atlayışlar gerçekleştiren ilk kişi başka bir Fransız, AndreJacques Garnerin oldu  Garnerin 22 Ekim 1797'de Paris'in üzerinde bir balondan paraşütle atladı  Balondan paraşütle atlamak 19  yüzyılda çok sevilen bir eğlence türü oldu  İlk başarılı paraşütlerin tümü şemsiye biçimindeydi  Kubbe adı verilen ve şemsiyeye benzeyen bu yapı, sert gergi çubuklarının üzerinin ipek dokuma ya da çadır beziyle kaplanmasıyla yapılmıştı  Yumuşak kubbeli ilk paraşütler 1880'lerde ortaya çıktı  Basık bir disk biçimindeki bu paraşütlerde diskin çevresine bir dizi askı ipi bağlanmıştı  Daha öncekiler gibi bu paraşütler de atlayıştan önce ya açık durumda olurdu ya da paraşütçünün atlamasıyla çekilerek balonda bulunan kutusundan çıkıp açılırdı  1908'de ABD'li A  L  Stevens, paraşütçünün bir torba içinde yanında taşıdığı ve balondan atlayıp göze alabildiği sürece paraşütsüz olarak serbestçe düştükten sonra ipini çekerek açtığı bir paraşüt türü geliştirdi  Uçaktan paraşütle ilk başarılı atlayışı 1912'de ABD'li yüzbaşı Albert Berry gerçekleştirdi  I  Dünya Savaşı'nda balon mürettebatına ve pek ender olarak da pilotlara paraşüt verilirdi  Savaşın ancak son birkaç ayında ve yalnızca Almanya'da uçak mürettebatına paraşüt verilmeye başlandı  Kullanılan paraşütler, uçak ya da balondaki kutulara yerleştirilen türdendi  Paraşütçünün üzerinde taşıdığı ve atlayıştan sonra ipini çekerek açtığı çantalı paraşütlerin, yara alan ya da yanan bir uçaktan kurtulma aracı olarak kullanılması ancak 1918'de düşünüldü  ABD'li Floyd Smith bu tür bir paraşütün patentini 1918'de aldı, ama daha sonra paraşütlerin dünya çapında gelişmesini başka bir ABD'li, Leslie Irvin sağladı  Günümüzde kullanılan paraşütler genellikle naylondan yapılır ve açıldığı zaman kubbe çapı 56 metre kadar olur  Paraşütün kubbesi askı ipleriyle kuşam donanımına bağlıdır  Paraşütü kullanacak olan havacı, kemer ya da yelek biçimindeki kuşam tertibatını donanımını uçuş elbisesinin üzerine takar  Paraşütün kubbesi ve askı ipleri de belirli bir düzenle katlanıp Özel çantasına yerleştirilmiş olarak havacının sırtı ya da göğsü üzerine takılır  Paraşütün ağırlığı genellikle 9 kg ile 15 kg arasındadır  Havacı uçaktan atladıktan birkaç saniye sonra paraşüt açılır  Paraşütün açılması ya havacının elle çektiği bir iple ya otomatik bir zamanlama aygıtıyla ya da uçağa bağlı bir ipin gerilmesiyle sağlanır  Gerilen esnek ipler paraşüt çantasının açılıp yaklaşık 75 cm çapında küçük bir "kılavuz paraşütsün çıkmasını sağlar  Havayla dolan bu paraşütün çekmesiyle ana paraşüt çantadan çıkar  Paraşüt kubbesinin katlan açılırken hızla bunların arasına dolan hava paraşütü bütünüyle açar   Saniyede yaklaşık olarak 6 metrelik bir hızla düşen paraşütçü, askı iplerini şu ya da bu yana çekerek paraşüte dolan havanın bir bölümünün kaçmasını sağlayabilir; bu yolla iniş açısını ve iniş yerini belirli bir ölçüde denetleyebilir  Yere inişin kolay olması için paraşütçünün yüzü sürüklenme yönüne dönük olur  Kuşam donanımında bulunan bir çabuk ayrılma düzeneği, yere inen paraşütçünün paraşütten hemen ayrılabilmesini sağlar  II  Dünya Savaşı'nda binlerce havacı paraşütle atlayarak yaşamlarını kurtarmışlardır  Ama, 1945'e gelindiğinde uçaklann hızı öylesine artmıştı ki, artık pilotların o hızdaki bir hava akımı karşısında uçaktan çıkabilmesi çok güçtü  Uçak alçaktan uçarken de paraşütü açmak için yeterli zaman yoktu  Bu sorunları çözmek için Almanlar bazı avcı uçaklarında yaylı bir mancınık düzeneğinden yararlandılar; ama en iyi çözüm, ateşlenen fişekler yardımıyla pilot koltuğunun uçağın dışına fırlatılmasıydı  Bu tür koltuklar ilk kez İngiltere'de geliştirildi  Gerektiği zaman pilotu uçaktan ayıran bu sistem günümüzde bütünüyle otomatik olarak çalışır  Pilot koltuk fırlatma kolunu çektiği zaman pilot kabininin kapağı yerinden çıkıp uçaktan ayrılır; pilot koltuğu uçaktan dışarı fırlar; acil oksijen tüpü açılır; uygun bir yükseklikte koltuk pilottan ayrılıp düşer ve paraşüt açılır  Paraşütçülük çok sevilen bir spor dalıdır  Verilen bir  hedefin tam üzerine inebilmeyi yardımıyla yavaşlatılabilir  sağlayan özel paraşütler geliştirilmiştir  Bu tür paraşütler paraşütçünün öne doğru bir hız kazanmasını, bundan yararlanarak yönünü düzeltebilmesini ve rüzgânn etkisine karşı koyabilmesini sağlar  Günümüzde naylondan yapılmış, kıvrık kanatlan andıran yeni paraşüt türleri de kullanılmaktadır  Günümüzde uçaklann iniş hızları öylesine büyüktür ki, tekerlekleri yere değdikten sonra duruncaya kadar uzun bir yol almaları gerekmektedir  Bu yolu kısaltmak için, bazı uçaklar inişte açılan ve fren görevi gören paraşütlerle donatılmıştır  Dünya'ya dönen uzay araçlannın atmosfere girdikten sonra güvenli bir biçimde yere inebilmesi için de paraşütlerden yararlanılır   
				__________________  Arkadaşlar, efendiler            ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler,            müritler, meczuplar memleketi olamaz  En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet            tarikatıdır   | 
|   | 
|  | 
| Konu Araçları | Bu Konuda Ara | 
| Görünüm Modları | |
|  |