Birinci Ve Ikinci Meşrutiyet |
06-26-2009 | #1 |
Şengül Şirin
|
Birinci Ve Ikinci MeşrutiyetBirinci ve ikinci meşrutiyet Hükümdarların mutlak yetkilerinin anayasa ve meclisle sınırlarıdırıldığı yönetim biçimine "meşrutiyet" denir Osmanlı Devleti anayasalı ve meclisli yönetim düzenini 1876'da i Meşrutiyet ve 1908'de II Meşrutiyet dönemlerinde benimsemiştir Birinci Meşrutiyet Osmanlı İmparatorluğu 19 yüzyılda büyük bir ekonomik ve siyasal bunalıma girmişti 17 yüzyıldan beri toprak kaybeden imparatorluğun gelirleri giderlerini karşılayamıyordu Avrupa devletleriyle imzaladığı serbest ticaret antlaşmalanyla, Avrupa'dan satın alınan malların gümrük vergileri son derece azaltılmıştı Ülke pazarlarını dolduran Avrupa malları daha ucuz olduğu için, bu durum yerli sanayinin de gerilemesine neden olmuştu Osmanlı padişahlarının ve zenginlerin gösterişli yaşamları için gereken para ile art arda girişilen savaşların yol açtığı harcamalar, ancak yabancı bankalardan ve devletlerden borç alınarak karşilanabiliyordu Bu ekonomik sıkıntilann yanı sıra özellikle 1789 Fransız Devrimi'nden sonra hızla yayilan özgürlükçü düşünceler ve ulusçuluk akımı, bütün çokuluslu devletler gibi Osmanlılar'ı da sarsmıştı Çeşitli halkların yaşadığı Balkanlar'da 19 yüzyılda birçok ayaklanma çıktı Türk kökenli olmayan halklar bağımsızlık mücadelesine giriştiler Birbirleriyle çıkar çatışması içinde olan Avrupa devletleri ile Çarlık Rusya'sı da Balkanlar'da ve Ortadoğu' da söz sahibi olmak için bu ayaklanmalan destekliyor, Osmanlı İmparatorluğu'nun içişleanne karışarak bazı reformların yapılması için baskı yapıyorlardı 19 yüzyılın ilk yarısında, Tanzimat döneminde başlayan, Islahat Fermanı'yla süren, batılılaşma adı verilen ve Avrupa ülkelerine benzemek için yapilan reformları bazı aydınlarla devlet adamları da destekliyordu (bak Islahat Fermani; Tanzimat) Aralannda Namık Kemal ve Ziya Paşa gibi aydınların da yer aldığı Yeni Osmanlılar adı verilen grup, Avrupa ülkelerinin çoğunda benimsenen anayasal krallık ya da meşrutiyet idaresini Osmanlılar’ın da benimsemesini istiyordu 1876'ya gelindiğinde Osmanlı Devleti dış borçlarını ve faizlerini ödeyemeyecek durumda olduğunu açıkladı Bu bunalım sırasında Midhat Paşa ve arkadaşları 30 Mayıs 1876'da Abdülaziz'i tahttan indirdiler; yerine V Murad'ı geçirdiler Ne var ki, yeni padişahın şehzadeliği dönemindeki kapalı yaşamı ruhsal dengesini bozmuştu Abdülaziz'in ölümü (bak AbdÜlazîz) ve ardından gelişen olaylar yeni padişahın ruhsal bunalımını yoğunlaştırdı Bunun üzerine anayasayı hazırlayarak meşrutiyeti ilan edeceğine söz veren II Abdülhamid tahta geçirildi Bu sırada BosnaHersek isyanları Bulgaristan ve Sırbistan'a sıçramış, Çarlık Rusya'sı Osmanlılar'a isteklerinin hemen yerine getirilmesini isteyen bir ültimatom vermişti Yeni bir savaşın çıkmasından endişelenen öbür Avrupa ülkeleri, Balkan sorunlarını tartışmak ve gerekli gördükleri yenileşme programını hazırlamak üzere İstanbul'da bir konferansta bir araya geldiler 23 Aralık 1876'da konferansın toplandığı gün II Abdülhamid anayasayı (Kanunı Esasi) açıklayarak meşrutiyeti ilan etti Ne var ki, 1876 Anayasası'nda egemenlik hiçbir kısıtlama olmaksızın padişahındı Yürütme yetkisine tümüyle sahip olan padişah, sadrazam ve vekilleri istediği gibi atayıp, görevden alabiliyordu Vekillerin meclise karşı hiçbir sorumluluğu yoktu Padişah ayrıca yabancı devletlerle antlaşma imzalamak, savaş ve banş ilan etmek, ordu ve donanmaya komuta etmek, yasalan uygulamak, resmi dairelerin çalışmalannı düzenlemek gibi yetkilere de sahipti Padişah bunlara ek olarak meclisin çalışmalannı kısaltıp, uzatmaya; gerektiğinde yeniden seçilmek üzere kapatmaya da yetkiliydi Ayrıca "kamu yaran için" gerekli gördüğü kişileri sürgüne gönderme yetkisine de sahipti Yeni anayasaya göre ayan (toplumun ileri gelenleri) ve milletvekili (mebus) meclisleri Genel Meclis'i oluşturuyordu Ayan Meclisi'nin başkan ve üyeleri doğrudan padişah tarafından yaşamlarının sonuna kadar görevde kalmak üzere atanıyordu Milletvekilleri ise her 50 bin Osmanlı yurttaşına bir kişi düşmek üzere seçimle göreve geliyordu Genel Meclis padişahın buyruğuyla kasımda açılıyor, mart başında çalışmalannı bitiriyordu Her iki meclis de, öbürü açık olmadığı zaman toplarıamamaktaydı Genel Meclis kuramsal olarak yasama yetkisini kullanmakla yükümlüydü Ama yasa önerisinde bulunmak ve bu öneriyi tartışma hakkı padişahın iznine bağlıydı Anayasaya göre tüm yasalann meclislerden geçmesi zorunluydu Ama padişahın onaylamadığı yasalar yürürlüğe giremiyordu Ayrıca padişah, meclislerin açık olmadığı zaman, devleti ve kamu düzenini korumak amacıyla, anayasa hükümleanne uygun olma koşuluyla yasa çıkarabilme hakkına da sahipti Kısaca, 1876 Anayasası padişahın yetkilerini gerçek anlamda sınırlamıyordu II Abdülhamid iç ve dış baskılar yüzünden anayasayı hazırlatarak meşrutiyeti ilan etmiş ve Midhat Paşa'yı sadrazam yapmıştı; ama durumdan pek memnun değildi İlk işi, tedirgin olduğu Midhat Paşa'yı 1877 Şubat'ında Malta'ya sürmek oldu Ardından çıkan OsmanlıRus Savaşı'nı bahane ederek 1878 Haziran'ında ilk milletvekili meclisini dağıttı Ocak 1878'de seçimleri yaptırarak ikinci kez bu meclisi topladıysa da yoğunlaşan eleştiriler üzerine 13 Şubat 1878'de meclisi yeniden kapatarak, seçimleri süresiz erteledi; ama Ayan Meclisi'ne dokunmadı (bak Abdülhamid II) Böylece I Meşrutiyet sona eriyordu Abdülhamid ülkede söz, yazı ve toplarıma özgürlüklerini kaldırdı Baskı rejimini sürdürebilmek için meşrutiyetten ve yenileşmeden yana olanların üzerinde yoğun baskılar başladı İmparatorluğun sınırlarını Batı Avrupa' dan gelecek her türlü düşünceye karşı elinden geldiğince kapatmaya çalıştı Bu arada Midhat Paşa'yı çağırarak önce Suriye, ardından İzmir valilikleanne atadıktan sonra, Abdülaziz' in ölümünden sorumlu tutarak kurdurduğu özel mahkemede ölüme mahkûm ettirdi Midhat Paşa'nın yaşamı yabancı elçiliklerin araya girmesiyle kurtulduysa da, daha sonra sürüldüğü Mekke yakınlarındaki Taif'te öldürüldü İkinci Meşrutiyet II Abdülhamid'in baskıcı yönetimi altında, meşrutiyet yönetiminin kurulmasından yana olanlar ve özellikle yüksekokul öğrencileri, tüm polis baskısına karşın gizli gizli çalışmaya başladılar Jön Türk adı verilen aydınlar yurtdışında çıkardıkları yayınlarda da II Abdülhamid'e karşı mücadeleye giriştiler {bak JÖN Türkler) 1905 sonrasında Jön Türk hareketi askeri çevreleri de etkisine aldı Kuruları İttihat ve Terakki Cemiyeti 1908'de Abdülhamid'i tahttan çekilmeye zorlayarak meşrutiyeti yeniden kurmak amacıyla eylemlere başladı {bak İTTİHAT VE TERAKKİ CEMİYETİ) İlk hareketi Yüzbaşı Resneli Niyazi Bey başlattı Taburu ile Manastır dolaylarında dağa çıkarak II Abdülhamid'in baskıcı yönetimine karşı mücadele edeceğini açıkladı Onu Binbaşı Enver Bey (Enver Paşa) izledi Ardından İttihat ve Terakki önde gelenleri 23 Temmuz 1908 sabahı Selarıik hükümet konağını işgal ettiler Ayaklanmanın tüm ülkeye yayılacağından çekinen II Abdülhamid, aynı gün II Meşrutiyet'i ilan etmek zorunda kaldı Yapilan seçimlerle oluşan meclis 17 Aralık 1908'de padişahın nutkuyla açıldı Ama II Meşrutiyet dinci çevrelerle, İttihat ve Terakki Cemiyeti karşıtlarının İstanbul'da ayaklanmasıyla kesintiye uğradı 31 Mart Olayı olarak anılan bu ayaklanma, Selarıik'ten gelen Hareket Ordusu'nun 24 Nisan 1909'da İstanbul'a girmesiyle bastınlabildi 27 Nisan'da yeniden toplarıabilen meclis II Abdülhamid'in tahttan indirilmesine ve yerine V Mehmed Reşad'ın geçirilmesine karar verdi Bundan sonra meclis yoğun bir yasama çalışmasına girerek II Meşrutiyet'in siyasal ve hukuksal yapısını belirleyen 1876 Anayasası'ndaki değişiklikleri gerçekleştirdi Yapilan değişikliklerin en önemlisi padişahın yürütme yetkisinin sınırlarıdınlmasıydı Artık vekiller heyeti (bakanlar kurulu) uygulamalanndan meclise karşı sorumluydu Ayrıca meclis hükümeti denetleyebilecekti Mecliste açilan bir soru sonucunda oyçokluğu ile güvenoyu alamayan vekil düşmekteydi Eğer güvenoyunu vekiller heyetinin başkanı alamazsa, o zaman hükümet düşüyordu Meclisin yasama gücü de artırılmıştı Yeni yasa önermeye artık vekiller heyetinin yanı sıra her iki meclis de yetkili kılınmıştı 1876 Anayasası'na göre meclis başkanını ve iki yardımcısını padişah seçerken, yapilan değişiklikle meclis kendi yöneticilerini seçme hakkınıkazandı Padişahın gene meclisi kapatma yetkisi vardı; ama yapilan değişiklikler kapatmayı hem koşullara bağlamıştı, hem de üç ay içinde yeni seçimlerin yapılmasını zorunlu kılmıştı Barış, savaş, Osmanlı yurttaşlarının temel hak ve özgürlükleri gibi bazı alanlardaki kararları meclisin onaylaması gerekiyordu II Meşrutiyet dönemi İttihat ve Terakki' nin yönetiminde geçti İç politikada Osmanlıcılık yerine Türkçülük temel alındı (bak TÜRKÇÜLÜK) Bu dönemde, Osmanlı Devleti ekonomisinde ve dış siyasetinde Almanya'ya büyük Ölçüde bağımlı oldu 10 yıl süren ve 21 Aralık 1918'de sona eren II Meşrutiyet döneminde Osmanlılar üç savaşa girdiler: Trablusgarp, Balkan Savaşları ve I Dünya Savaşı Yenilgi ve büyük toprak kayıplarıyla çıkilan bu savaşların ardından Osmanlı İmparatorluğu tarih sahnesinden silindi BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ, Basra Körfezi'nin doğu kıyısında yedi emirlikten oluşan topluluktur Abu Dabi, Dubai, Şarca, Fuceyre, UmmelKayvayn ve Uçman emirliklerinin 1971'de kurduğu federasyona, 1972'de Resü'lHayme de katılmıştır Bu emirliklerin en büyüğü Abu Dabi'dir Birleşik Arap Emirlikleri batıda Suudi Arabistan'dan, doğuda Umman Körfezi'ne doğru, 600 km boyunca uzanır Kuzeygüney arasındaki genişliği 110 km kadardır Kuzeyinde Basra Körfezi, güneyinde Suudi Arabistan olan emirliklerin büyük bölümü çok az bitki yetişen sıcak, kuru çöllerle kaplıdır Halkın yansı Araplar'dan, öbür yarısı da Hintli, Pakistanlı, İranlı gibi çeşitli halklardan oluşur Nüfusun çoğunluğu Müslüman'dır BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ'NE İLİŞKİN BİLGİLER RESMİ ADI: Birleşik Arap Emirlikleri YÖNETİM BİÇİMİ: Her biri kendi emirince yönetilen yedi devletten oluşan federal birlik BAŞKENT: Abu Dabi BAŞLICA KENTLER VE NÜFUSLARI (1980): Dubai (266000), Abu Dabi (1988; 722143), Şarca (125000), elAyn (102000), Resü'lHayme (42000) YÜZÖLÇÜMÜ: 77700 km2 DOĞAL YAPI: Genellikle alçak ve düz bir çöl İHRACAT ÜRÜNLERİ:' Petrol, doğal gaz, hurma, alüminyum, kurutulmuş balık, inci ÖNEMLİ KENTLER: Dubai, Abu Dabi, Şarca, elAyn EĞİTİM: 612 yaş grubundaki çocuklar için zorunludur Abu Dabi ile Dubai'deki petrol ve doğal gaz yatakları dünyanın en verimli kaynakları arasındadır Bunlar ülkenin başlıca zenginliğini oluşturur Toprakların yüzde l'den daha küçük bir bölümünde sulamayla tanm yapılır Emirliklerde küçük çapta balıkçılıkla da uğraşılır Her emirliği, hükümdarlık hakkı soydan geçen bir emir yönetir Madenlerin kullanım hakkı, vergi toplarıması ve polis gücü emirin denetimindedir Yedi emirden oluşan konsey tüm ülkeyi yönetir Konsey üyeleri kendi aralanndan devlet başkanını seçerler Konseyin bütün kararları, Abu Dabi ve Dubai emirlerinin de arasında bulunduğu en az beş emirin oyuyla alınır Petrol geliri emirlikler arasında paylaşılarak okul, hastane, yol ve fabrika yapımı için kulllanılır (Ayrıca bak Basra Körfezi) Tarih İÖ 3000 yılları gibi eski zamanlarda bile, bu bölgede ticaretle uğraşan topluluklar yaşamıştır İslam dini bölgede İS 7 yüzyılda, Hz Muhammed zamanında benimsendi Portekizliler bu kıyılara ilk kez 16 yüzyıl başlarında geldiler 100 yıl kadar sonra İngiliz Doğu Hindistan Kumpanyası bölgeye gelerek ticarete başladı 19 yüzyıl sonunda İngiltere, Ateşkes Kıyısı olarak adlandırilan bu bölgenin dış politikasını denetimi altına aldı 1971'de İngiltere'nin bölgeden çekilmesi üzerine, Bahreyn ve Katar dışındaki Ateşkes Kıyısı devletleri birleşerek Birleşik Arap Emirlikleri'ni kurdular Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Kuveyt' in Ağustos 1990'da işgalinden sonra Arap ve Batılı askeri güçlerin topraklarında konuşlarıdırılmasını kabul etti Körfez Savaşı'na aktif bir biçimde katıldığı gibi Cebel Ali'deki tesislerini de Müttefik donanmasına açtı Hükümet, savaşa katkilanndan dolayı İngiltere'ye 500 milyon ABD Dolan, ABD'ye ise 2,8 milyar ABD Dolan ödedi Hisselerinin yüzde 74'ü Abu Dabi hükümetinin denetiminde olan Bank of Credit and Commerce International'in (BCCI) 1991'de iflas etmesi BAE'nin uluslararası piyasalardaki saygınlığına gölge düşürdü Bu bunalım BAE hükümeti ile İngiltere Merkez Bankası arasında da gerginliğe neden oldu
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
Cevap : Birinci Ve Ikinci Meşrutiyet |
09-29-2009 | #2 |
Şengül Şirin
|
Cevap : Birinci Ve Ikinci MeşrutiyetI ve II MEŞRUTİYET Namık Kemal IMeşrutiyet ve Kanun-i Esasi (23 Aralık 1876) Kanun-i Esasi Mithat Paşa tarafından hazırlanmıştır İstanbul Konferansı'nın toplanması sırasında ilan edilmiştir Meşrutiyetin ve Kanun-i Esasi'nin yayınlanmasında Genç Osmanlılar'ın etkisi vardır Kanun 119 maddeden oluşmuştur Yayınlanmasının Nedenleri: Osmanlı'yı yıkılmaktan kurtarmak Azınlıkların devlete bağlılığını arttırmak Balkan Meselesi'nin amacıyla toplanan Tersane Konferansı'nda azınlıklar konusunda Avrupalı devletlerin baskısını engellemek Kanun-i Esasi'nin Bazı Maddeleri: Osmanlı Devleti'nin yönetim şekli meşrutiyettir Padişah'ın yanında iki tane meclis vardır: Ayan Meclisi Mebusan (avam) Meclisi Ayan Meclisi padişah tarafından atanır ve ömür boyu mecliste kalır Bakanlar Kurulu padişaha karşı sorumludur Meclisi açmak ve kapamak padişaha aittir Kanun teklifini yalnız hükümet yapabilir Barış antlaşmalarını padişah onaylar Padişahın izni olmadan bir kanun mecliste görüşülemez Yasama yetkisi Ayan ve Mebusan Meclisi'ne aittir Yürütme yetkisi Padişah ve Bakanlar Kurulu'na aittir Mebuslar Meclisi üyeleri dört yılda bir seçilir Padişah, uygun gördüğü durumlarda meclisi feshedebilir, milletvekillerini sürgüne gönderebilir IMeşrutiyet ve Kanun-i Esasinin Önemi: Osmanlı Devleti'nde rejim değişmiştir Osmanlı'da halk ilk kez yönetime katılmış halk seçme, seçilme ve temsil hakkını kullanmıştır Azınlıklar da meclise girmiş ve mecliste gayr-i müslim üye sayısı müslüman üyelerin sayısını geçmiştir Kanun-i Esasi, Türk tarihindeki ilk anayasadır Padişah iradesinin millet iradesinin üstünde olduğu kabul edilmiştir 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı'nın (93 Harbi) başlaması ve meclisten bir karar çıkarılamaması bahanesiyle IIAbdülhamid, meclisi kapatmış, Kanun-i Esasi'yi yürürlükten kaldırmıştır (1878) Not: IMeşrutiyetin ilanı, Genç Osmanlılar'ın (Jön Türkler'in) zaferidir IIMeşrutiyet (1908) Genç Osmanlılar (Jön Türkler), İttihat ve Terakki Cemiyeti'ni kurmuştur Rusya ve İngiltere Reval Görüşmesi'nde Boğazlar Meselesi'ni ve Balkanlar'ın durumunu görüşmüşlerdir (1908) İttihatçılar Osmanlı'nın parçalanacağından endişe etmişler, IIAbdülhamid'e meşrutiyeti ilan etmesi için baskı yapmışlar ve Rumeli'de ayaklanmışlardır IIAbdülhamid baskılar sonucu meşrutiyeti ilan etmiştir (1908) İttihatçıların meşrutiyet yönetimi için ciddi bir hazırlığı olmadığından beklenen sonuçlar alınamamıştır Meşrutiyete geçişte iktidar boşluğu ve kargaşa yaşanmıştır IIMeşrutiyet'in Sonuçları Bulgaristan bağımsızlığını ilan etmiştir Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, Bosna-Hersek'i topraklarına katmıştır Girit, Yunanistan'a bağlanma kararı almıştır Osmanlı Devleti'nde ilk siyasi partiler kurulmuştur İttihat ve Terakki Partisi Hürriyet ve İtilaf Partisi Ahrar (Hürler) Partisi Osmanlı'da ilk kez parlamenter sistemin denemeleri yapılmıştır Meşrutiyete karşı olan İstanbul'daki avcı taburları 31 Mart Olayı'nı çıkarmışlardır (13 Nisan 1909) İsyancılar sadrazamın ve meclis başkanının istifa etmesini istemişler, bazı İttihatçıları öldürmüş ve gazete binalarını bastırmışlardır IIAbdülhamid isyanı bastırmakta başarılı olamamıştır Komutanlığını Mahmut Şevket Paşa'nın, Kurmay Başkanlığı'nı Mustafa Kemal'in yaptığı Hareket Ordusu Selanik'ten İstanbul'a gelerek, 31 Mart Ayaklanması'nı bastırmıştır IIAbdülhamid tahttan indirilmiş, VMehmet Reşat tahta çıkarılmıştır (1909) İlk kez kızlar için yükseköğrenim kurumları açılmıştır Kanun-i Esasi'de değişiklikler yapılmıştır IBalkan Savaşı sonucu Londra Görüşmeleri devam ederken İttihatçılar, Bâb-ı Âlî Baskını'nı gerçekleştirmiş ve yönetime hakim olmuşlardır (1913) Kanun-i Esasi'de Yapılan Bazı Değişiklikler: Bakanlar, Mebusan Meclisi'ne karşı sorumlu olmuştur Barış antlaşmalarını Mebusan Meclisi'nin onaylaması kararlaştırılmıştır Padişahın meclisi açma, kapama ve üyeleri sürgüne gönderme yetkileri kısıtlanmıştır Basına geniş özgürlükler verilmiş, sansür kaldırılmıştır Hükümet üyelerini sadrazam seçmeye başlamıştır Siyasi partiler kurulmuştur Not 1: 31 Mart Olayı Türk tarihinde rejime karşı yapılan ilk isyandır Cumhuriyet rejimine karşı yapılan Şeyh Said İsyanı ile benzerlik gösterir Not 2: IIMeşrutiyet'ten sonra Türkçülük politikası önem kazanmıştır
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|