|
|
Konu Araçları |
bankacılığın, gelişimi, gelişimitürkiye’de |
Bankacılığın Gelişimi-Türkiye’de Bankacılığın Gelişimi |
06-27-2009 | #1 |
Şengül Şirin
|
Bankacılığın Gelişimi-Türkiye’de Bankacılığın GelişimiBankacılığın gelişimi-Türkiye’de bankacılığın gelişimi Bankacılığın gelişimi; Eski Yunan'da değerli eşyalar tapınaklarda korunurdu Kutsal yerlerde hırsızlık yapanların tanrilann öfkesini üzerleanne çekeceğine inanıldığı için, tapınakların güvenli olduğu düşünülürdü Bu hizmet karşılığında tapınağa bir para ödenirdi İÖ 4 yüzyıldan başlayarak Yunanistan'da para toplayan ve ödünç veren bir tür banka ortaya çıkmıştır İÖ 2 yüzyılda Romalılar, Yunanlılar'dan aldıkları bankacılık sisteminden, bazı bakımlardan bugünküne benzeyen bir sistem geliştirdiler 5 yüzyılda Roma'nın yıkılmasından, 11 yüzyıla kadar bankacılık alanında fazla bir gelişme olmadı 1171'de bir savaşa para sağlamak amacıyla Venedik Bankası kuruldu Halk hükümete banka aracılığıyla yüzde 4 faizle borç vermeye çağrıldı O zamanlar bu işler, pazar yerleanne koyuları sıralarda yürütüldüğü için "banka" sözcüğü sıra anlamına gelen İtalyanca "banco" sözcüğünden türemiştir Aşağı yukarı aynı yıllarda İngiltere'de tüccarlar altın paralarını kuyumcuların kasalannda saklıyorlardı Teslim ettikleri altın para karşılığı, tüccarlara verilen makbuzlar para gibi elden ele dolaşıyordu Kuyumcular daha sonra kendilerine bırakilan altının tümünün aynı anda geri istenmeyeceğini, bunun bir bölümünü başkalanna ödünç vermekte bir sakınca olmadığını fark ettiler Böylece kendilerine emanet edilen altının bir bölümünü, faiz karşılığı ödünç vermeye başlayan kuyumcular, kendilerine bırakilan altın için de bir miktar faiz öderlerse daha çok altın toplayacaklarını anladılar Bu uygulamalar çağdaş bankacılık sisteminin Başlangıcını oluşturdu ve 17 yüzyıla yaklaşırken çağdaş bankacılığın temelleri atıldı Bir savaşa para sağlamak amacıyla 1694'te kuruları İngiltere Bankası 1884'te, İskoçya dışında para basma yetkisine sahip tek banka durumuna geldi 1946'da devletleştirildikten sonra yalnızca merkez bankası işlevlerine yönelen İngiltere Merkez Bankası tüm dünyadaki bankalara örnek olmuştur Gerçek anlamda ilk ABD bankası 1781'de Philadelphia'da kuruldu ve Birleşik Devletler Bankası'na 1791'de 20 yıl süreyle ülkenin tek ulusal bankası olma hakkı verildi Ama eyalet bankalarının ve Başkan Thomas Jefferson'un karşı çıkması üzerine bu ayrıcalık 1811'de yenilenmedi 1863'ten sonra eyalet bankalarının ülke çapında örgütlenmesini sağlayacak yasa çıkarıldı 1933'te özellikle ABD bankacılık sistemi birçok bankanın kapanmasına yol açan bir iktisadi bunalım yaşadı; güvenilirlikleri kanıtlarımadıkça kapanan bankaların yeniden açılmalanna izin verilmedi Bu durum üzerine bankalar Federal Rezerv Sistemi'ne (Ulusal Bankacılık Sistemi) girmeye zorlamak ve böylece bankacılık alanında denetimi artırmak amacıyla Bankacılık Yasası çıkarıldı Federal Rezerv Sistemi 25 şubeli 12 yerel Rezerv Bankası'ndan oluşur Bu bankalar yalnızca üye bankaların işleriyle ilgilenir; kişiler ve şirketlerle doğrudan ilişki kurmaz Kişiler ve şirketler sisteme üye bankalara para yatırır Üye bankalar bu paranın belli bir yüzdesini Federal Rezerv bankalarına yatırır Türkiye'de Bankacılığın Gelişimi Osmanlı İmparatorluğu'nda ise 15 yüzyıldan başlayarak sarraflar Avrupa'dakilere benzer işlevler görmeye başladı Önceleri farklı değerlerdeki Osmanlı paralarının ve yabancı paraların birbiriyle değiştirilmesiyle uğraşan sarraflar, daha sonra zenginlerin paralarının işletilmesi ve devlete borç verilmesini üstlendiler Böylece 19 yüzyıla gelindiğinde "Galata Sarrafları" "Galata Bankerleri"ne dönüşmüştü Osmanlılar'ın 1854'te ilk kez dış borç almaya başlamasından, borçlarını ödeyemez duruma düştüğü 1870'lere kadar (bak DÜYUNI UMUMİYE) en ünlüleri İngilizFransız sermayesine dayanan Osmanlı Bankası olmak üzere 10 yabancı banka kuruldu Bu dönemde yabancı bankaların başlıca kâr kaynaklarıdevlet borçları ve demiryolu yapımıydı Büyük ayrıcalıklar tanınan yabancı bankaların içinde 1856'da kuruları Osmanlı Bankası'nın özel bir yeri vardı; çünkü yalnızca bu bankaya Cumhuriyet döneminde de süren para basma yetkisi verilmişti 1888'de çiftçilere kredi vermek amacıyla Ziraat Bankası kuruldu Balkan ve I Dünya savaşları sırasında Türkler de bankalar kurmaya başladı 1927'de devlet desteği ve katılımıyla, tanınmış milletvekili ve tüccarlar Türkiye İş Bankası'nı kurdular II Dünya Savaşı'na kadar gerek özel sermayeli Türk, gerek devlet bankacılığı alanında önemli gelişmeler oldu 1930'da Merkez Bankası'nın kurulmasından sonra Türkiye'de para basma yetkisi bu bankaya verildi II Dünya Savaşı'ndan sonra ise büyük özel bankaların kurulması hız kazandı Günümüzde, özellikle de 1980'den sonra Türkiye yeniden yabancı bankalar için çekici bir ülke durumuna gelmiştir Türk bankacılık sisteminin belirgin özelliği şube bankacılığının yaygın olmasıdır 1923'te 316'sı Ziraat Bankası'na ait olmak üzere 36 bankanın 420 kadar şubesi bulunurken, bu sayı 1986 sonunda 56 banka için 6364'e yükselmiştir Çok şubelilik ulusal bankalar için söz konusudur 96 şubesi olan Osmanlı Bankası dışındaki 16 yabancı bankanın yalnızca 25 şubesi vardır Türkiye'deki toplam mevduatın yaklaşık yüzde 98,5'i ulusal bankalardadır Yabancı bankalar daha çok dış işlemlerde aracılık etmektedir 1990 sonunda Türkiye'de 23'ü yabancı sermayeli olmak üzere toplam 67 banka etkinlikte bulunuyordu Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası dışındaki yerli bankalardan 8'i kamu iktisadi teşebbüsü ve özel yasayla kurulmuş ticari banka, 10'u kalkınma ve yatırım bankası, 25'i de ticari bankaydı 1991 sonunda bankalarda toplam 100,2 trilyon Türk Lirası tutarındaki mevduatın yanı sıra, 9 milyar ABD Dolan tutarında döviz tevdiat hesabı da bulunuyordu Banka mevduatlarının yüzde 67,5'ini vadeli tasarruf mevduatı oluşturuyordu Toplam mevduat içinde yabancı bankaların payı yüzde 3'ün altındaydı Türk bankacılık sisteminin şube bankacılığı özelliği son yıllarda da devam etti Var olan 67 bankanın toplam şube sayısı 1990 sonunda 6584'e yükseldi Bu nitelik özellikle yerli bankalar için çok belirgindi Çünkü, 23 yabancı sermayeli bankanın toplam şube sayısı yalnızca 113'tü 1980'lerde Türkiye'de bankacılık alanında gözlenen bir gelişme yabancı bankaların sayısındaki artış eğilimi oldu Ayrıca, büyük ölçüde Ortadoğu sermayesine dayanan ve faizsiz bankacılık temelinde kuruları Faisal Finans Kurumu ile Al Baraka Türk Özel Finansman Kurumu'nun çalışmalanna da izin verildi
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|