|
|
Konu Araçları |
ermeni, gerçekler, hüsamettin, iddiaları, yıldırım |
Ermeni İddiaları Ve Gerçekler (Dr. Hüsamettin Yıldırım) |
05-13-2009 | #1 |
Şengül Şirin
|
Ermeni İddiaları Ve Gerçekler (Dr. Hüsamettin Yıldırım) Ermeni İddiaları ve Gerçekler (Dr Hüsamettin Yıldırım) KİTABIN YAZARI : DR HÜSAMETTİN YILDIRIM YAYIN EVİ VE ADRESİ : CAN YAYINLARI BASIM YILI : 1996 Kitabın Konusu IDünya Savaşı esnasında Ermenilerin izlemiş oldukları politika Kitabın Özeti Asya ve Avrupa kıtaları arasında köprü konumunda olan Türkiye;Karadeniz’i Akdeniz’e bağlayan boğazları, Orta Asya,Kafkasya ve Ortadoğu’daki doğal enerji kaynaklarının kesiştiği noktadaki jeopolitik konumuyla bütün dünyanın dikkatini çekmektedir Geçmişte Osmanlı İmparatorluğu,bugün de Türkiye,bu jeopolitik ve jeostratejik konumundan dolayı çeşitli entrikaların çevrildiği bir alan olmuşturİmparatorluğu parçalayarak tarih sahnesinden silmek isteyen sömürgeci devletler,bu entrikalarında yüzlerce yıldır Türklerle dostça yaşayan Ermenileri de kullanmışlardır Tarihte olduğu gibi günümüzde de Ermeni toplumu üzerinden siyasi ve ekonomik çıkar sağlamaya çalışan ülkeler olmaktadırBazı ülkelerde Türkleri ve Türkiye’yi sözde soykırımla tanımaya yönelik kararlar parlemento gündemlerine getirilmektedir IDünya Savaşı’ndan önce çoğu kez üçüncü sınıf vatandaş muamelesi gören Ermeniler,Türklerin Anadolu’ya girişlerini takiben;bir yandan Türklüğün adil ve insani töresinden yararlanmışlardırAskerlikten,kısmen de vergiden muaf tutulurken ticarette,zanaatta,çiftçilikte ve idari işlerde yükselme fırsatını elde etmişlerdirHatta devlet kademelerinde de önemli görevlere yükseleneler vardır Ancak, Osmanlı Devleti’nin zayıflamaya başladığı dönemlerde,hemen her konuda Avrupa’nın müdalesi baş gösterince,Türk-Ermeni ilişkilerinde bozulmalar başlamıştırIdünya Savaşı sırasında ise,Osmanlı askeri olarak düşmana karşı savaşan veya geri hizmetlerde çalışan Ermiler de bulunmasına rağmen,bunların büyük bir kısmı cephede düşmanla birlikte Türklere karşı savaşmış,yüz binlerce Müslüman’ın hayatına kastederek Anadolu’yu bir harabe haline çevirmişlerdir Çıkarılan Sevk ve İskanla ilgili mevzuata uymadıkları gerekçesiyle toplam 1397 Ermeni çeşitli cezalara çarptırılmıştırSavaş bölgesinde oturan ve birliklerin hareketini engelleyen,karşı tarafa istihbarat sağlayan,yardım ve yataklık yapan ya da düşman ile birlikte onun safhında hareket eden halkların ve grupların cephe gerisine gönderildiği görülebilirSevk ve İskanın bir amacı da sivil halkın savaştan zarar görmesini önlemektir Türkiye’de bugün, anne ve babaları ve büyükanne ve büyükbabaların IDünya Savaşı’nın korkunç olaylarına ilişkin hikayelerini hatırlayan milyonlarca kadın ve erkek vardırBu hikayelerde,tecavüzler ve evlerden zorla çıkarılmalar anlatılmaktadırKendilerine sorulduğunda,ailelerinin geçmişini üzüntü ve kızgınlık içinde anlatmaktadırlar Ermeniler gibi,Türkler de düşmanları tarafından öldürülmüşlerdir;onlar açısından düşmanlar çoğu zaman Ermeniler olmuşturTürkler de Ermeniler gibi zamanında zorunlu göçlere maruz kalmışlar ve bu göçler sırasında çok sayıda insan hastalık ve açlıktan ölmüştür Türk bilginleri ve Türk hükümeti her iki tarafın yaşadığı acıları fark etmeye ve üzülmeye başlamıştır,ancak en çok hatırlarında kalan,doğal olarak kendi insanlarının çektikleridir Türler kendileri,tarihlerini saptıranlara karşı çıkmamış olmaktan dolayı suçludurlar1912 ve 1922 yılları arasında korkunç savaşlardan sonra Türkiye büyük bir harabeye dönmüştürŞehirler yıkılmış çiftlik hayvanları öldürülmüş,ağaçlar ve ekinler geride hiçbir tohum kalmaksızın yakılmıştır Bununla birlikte,yine de bazıları savaşların devam etmesini istemiştirTürklere ait olan topraklar düşmanların elinde kalmıştırSavaşlarda herşeylerini kaybedenlerin akıllarında intikam duygusu yer etmiştir Yeni Türkiye Cumhuriyeti’ni bu duyguların yönetmesi halinde daha fazla ölüm olayı yaşanacaktı Mustafa Kemal Atatürk hükümeti bu nedenle geçmişteki kayıpları görmezlikten gelen ve eski düşmanlarla barış imzalayan bir politika ortaya koymuştur Türk hükümeti, Ermenilere ve diğerlerine karşı Türk davasında baskı yapılmasının eski nefrtleri canlandıracağını ve savaşa davetiye çıkaracağını hissetmiştir Bu yüzden Türkler dertleriyle ilgili hiç bir şey söylememişlerdirbu, o dönem için alınabilecek en doğru karardı Hiç kimsenin Türkler adına konuşmaması ise bu noktadaki olumsuz sonucu oluşturmuştur Türkler, ancak Ermeni teröristlerin Türk diplomatları öldürmeye başlamasından sonra politikalarını değiştirmişlerdir Arşivlerini açmışlar ve savaş dönemine ait belgeler yayınlamaya başlamışlardır Bunlar, yıllar boyu sürecek, tekrar edilen bilimsel bir araştırmanın bir parçası olmuştur Kitabın Ana Fikri Tarih yazmak tarih yapmak kadar mühimdirYazan yapana sadık kalmadığı müddetçe değişmeyen hakikat insanlığı şaşırtacak bir mahiyet kazanır Kitaptaki Olayların ve Şahısların Değerlendirilmesi Tamamen gerçek,yaşanmış ve anlatılması duygu bakımından acı veren olaylarla kaplanmıştır Kitap Hakkında Şahsi Görüşler Akıcı,etkileyici ve okudukça okuyucuyu sürekli olarak olayları sanki kendisinin yaşadığını anlamasını sağlayan harika bir kitaptır Yazar Hakkında Bilgi 1943 yılında Adana’da doğduilköğretimi Adana Mehmetcik ilkokulu, Ortaöğretimi Nurettin Ersin ve mütakiben Atatürk Lisesi’ni bitirdi1960 yılında Ankara Dil-tarih Coğrafya Fakültesi’ne girmiş ve 1981 yılında aynı üniversitede master ve doktorasını tamamlamıştırAynı üniversitede öğretim üyesidir ve ileri seviyede Almanca,ingilizce bilgisi vardırBu çeşit birçok eseri vardır |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|