Hece Ve Aruzun Üstünlüğü

Eski 12-20-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hece Ve Aruzun Üstünlüğü





Sefa Koyuncu, ??serbest vezin şiir değildir, şairane nesirdir?? demiştiEdebiyat-ı Cedide ve Servet-i Fünun şairlerinin şiiri mevzun ve mukaffa söz diye tarif ettiğini belirtmiştiBana ölçüsüz, kafiyesiz şiirin şiir olmayacağını söylemişti

Gerçekten de serbest vezinle ölçülü vezni yani hece ve aruz vezinlerini karşılaştırdığımızda ölçülü veznin üstünlüğü gün gibi aşikardırBir defa şiirin şiir olabilmesi için ahenk lazımdır, iç musiki lazımdırBu ahenk ve iç musiki nasıl sağlanacak?Elbette ki heceyle, aruzla ve kafiye ileŞiir rakseden, oynak bir güzel olmalıdırBu güzele ahenk vermek için bazı kurallar şarttır

Aruz vezni tahminlere göre devenin yürüyüşünden veya çamaşıryıkayankadınların tokmak seslerinden geldi denirİbn halil adlı bir dilci tarafından sistematikleştirildiği söylenirAçık hece ve kapalı hece esaslarına dayanan bu vezin Araplar?dan İranlılar?a, İranlılar?dan da bize geçmiş, Osmanlı şairleri İran şairlerini bile gölgede bırakmıştırZiya Paşa terkib-i bendinin 13 kısmında Bağdatlı Ruhi?ye seslenerek:

??meydân-ı suhânda yoğ iken sen gibi bir er
bir şâir-i rûm oldu sana şimdi beraber??

demiş, kendini onunla mukayese ederek, ??ey Bağdatlı ruhi şairler meydanında senin gibi yiğit yoktu ama bir Anadolu şairi şimdi sana yetişti??demiştir

Osmanlı şairleri gerçekten de İran şairlerini zaman zaman geçmişlerdirGazelde bir Fuzuli, bir Nedim, bir Baki; kasidede bir Nef?i, Hafız Şirazi?yle, Muhteşem Kaşani ile yarışır hale gelmişlerdirDivan şiiri yabancı edebiyatçıların bile hayranlığını cezbetmiştirGibbs, divan şiirlerini İngilizceye çevirmiş ve bir antoloji yazmıştırYıllar önce Prof Dr İskender Pala?nın ??Şairlerin Dilinden?? adlı kitabını okurken tanıdığım Verne adlı Fransız?ın bile divan şiirimize aşık olduğunu, 14 yaşında gazeller yazdığını öğrendim ve hayret ettimDante?nin, Goethe?nin bile klasik şiirimizden etkilendiği söylenirDivan şiiri halktan kopuk diyenler Nedim?i, Vasıf?ı, Keçecizade İzzet Molla?yı okumamıştır sanırımNedim?den başlayarak gelişen bir mahallileşme cereyanı vardır ve gazellerde, kasidelerde yer yer halkın yaşayışına ait figürler bulunurBazen mizahi bir üslupta yazılan hicviyeler olmuşturşehirleri ve şehrin güzellerini anlatan şehrengizler halktan kopuk bir şiirin mahsulu olur mu?Bir de ebced hesabıyla tarih düşürme sanatı vardır ki divan şiirinde başlıbaşına bir ekoldurDivan şairlerine burjuva edebiyatçıları, yüksek zümre şairleri denmesi hep normal karşılanır ama Nef?i?nin Bayram Paşa?yı hicvettiği için boğdurtularak Yedikule zindanından atıldığı nedense hiç anımsanmazDivan şiiri gerçekten yazılması zor, emek isteyen bir şiirdirDivan şairleri önce Arapça?yı, Farsça?yı, Yunan felsefesini, İslami ilimleri, tarih bilgisini öğrenir ve daha sonra şair olurlardıKısacası herkes serbest vezinle şiir yazabilir ama herkes aruzla yazamazAnlaşılması ağır bir dille yazılsa da Edirneli Nazmi gibi şairler öz Türkçe ile gazeller yazmışlardır

Hece vezni aruz veznine göre nisbeten daha kolay, parmak esası ve kafiye örgüsüne dayanan bir vezindirHalk şairleri arasında tutunmuş, Nedim ve İzzet molla gibi şairlerin bile mahallileşme cereyanları ile koşmalar yazdığı görülmüştürAslında halk şarlerinin divan şairlerince küçümsendikleri bir gerçektirHalk şairleri kaba, köylü, cahil olarak görülmüşlerdirHatta Muallim Naci merhumun bir yazısında kalem şairlerinin takıldığı bir kıraathaneye gelen bir çöğür şairinin nasıl küçümsendiği anlatılırOzan saz çalacakken, ??burası tavukpazarı değildir, saz şairleri burada ötemez, git başka yerde öt?? diyen bir kalem şuarası erbabı o yazıda beni hayli güldürmüştüDaha sonra Milli Edebiyatçılar, Beş Hececiler, Yedi Meşaleciler tarafından da daha çağdaş bir formda hece vezinli şiirler kaleme alınmıştırBu geleneği şimdi Sefa Koyuncu öncülüğünde yola çıkan Üçüncü Yeni hareketi, şiirde öze dönüş olarak devam ettirmektedir

Şimdi hecenin ve aruzun serbest şiirden üstün olduğunu size bir örnekle ispatlamaya çalışacağımAşağıdaki iki söyleyişe dikkat edin:

Hece vezni:

Bahçede dut iken bilmezdin sazı
Bülbül konar mıydı dalına bazı

Serbest vezin:

Bahçede dutken sazı bilmezdin
Acaba bazen dalına bülbül konar mıydı?

Görüldüğü gibi merhum Aşık Veysel?in bu mısraları ilk örnekte daha başarılı, daha derli toplu ve kulağa daha hoş gelen, ahenkli bir tınıdadırİkinci örnekte şiir nerdeyse allak bullak olmuştur

Sefa Koyuncu?nun deyişi ile ??şairane nesir??de de başarılı çalışmalar yok değildirOrhan Veli, Attila ,İlhan, Nazım Hikmet, Cahit Zarifoğlu gerçekten başarılı sanatçılardır ama bu hece ve aruzun serbest vezne üstün olduğu gerçeğini değiştirmez

Ahmet Mithat Efendi ve taraftarları ile Servet-i Fünun şairleri arasındaki tartışma bilinirAhmet Mithat, Servet-i Fünuncuları dekadanlıkla, Fransız şiirini taklitle suçlamıştıÖzellikle Cenab Şahabeddin?in ??Terane-i Mehtap?? adlı şiirinde geçen ??saat-i semenfam?? yani yasemin renkli saatler tamlaması çok tepki çekmiş, çeşitli hücumlara vesile olmuştuAma nihayetinde Ahmet Mithat işi tatlıya bağlamış, Tarih gazetesinde ??Teslim-i Hakikat?? adlı yazısıyla dekadanları beğendiğini söylemişti Şu an Üçüncü Yeni şairleri ile serbest vezinciler arasında az da olsa yaşanan ve daha da şiddetlenmesi muhtemel olan kalem kavgasının da bitmesi ve ortak bir gerçekte karar kılınması temennisi ile

Alıntıdır


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.