Askerler De Güler-Kitap Özeti

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Askerler De Güler-Kitap Özeti



Askerler De Güler kitap özeti

Yazarın amacını şu sözlerle açıklayabiliriz: Okuyanların geçmişi hatırlamalarını, karamsarlıktan uzaklaşıp hayatı daha güzel ve yaşamaya değer bulmalarını ve stresli yaşamlarından uzaklaşıp bir ölçüde rahatlamalarını sağlamak; bütün bunların yanı sıra askerlerin pek de bilinmeyen güleç yönlerini ortaya çıkarmak…
Kitapta, askerlerin sadece gülmek bir yana, espriler ürettiklerini ve bunların Anadolunun saf ve temiz evlâtlarının o tertemiz gönüllerinin ve zekâ kıvılcımları saçan beyinlerinin birer ürünü olduğu anlatılmaktadır Unutmamak gerekir ki askerler de birer insandır ve gülmek her insanın olduğu gibi askerlerin de doğasında mevcuttur Ancak bunun dozajını, süresini ve zamanını iyi ayarlamalıdır Aksi takdirde askerliğin temeli olan disiplinin sarsılmasına neden olur
Atatürk ve Türk askeri ile ilgili anekdotlarda askerimizin saflığı, açık sözlülüğü ele alınmaktadır Ayrıca ordunun çeşitli kademelerinde görev yapmış komutanlarımızın emrinde bulunan askerleriyle aralarında geçen ilginç olaylar anlatılmaktadır Buna örnek olabilecek ilginç bir anı:
Komutanımız denetlediği bir birlikte, erleri Türk büyüklerini ne kadar tanıdıkları konusunda bir fikir sahibi olabilmek için, onlara sorular yöneltip, yanıtlarını almaktadır:
“Atatürk kimdir?”
“Babamızdır
“İsmet İnönü kimdir?”
“Babamızdır
Komutanımız bakar ki Türk büyüklerinden kimi sorsa, erden babamızdır cevabını alıyor Bir de o sıralarda medyada adı sık sık geçen bir yabancının adını söyleyip, erin yanıtını almak ister ve ere:
“Peki Mac Kinder kimdir?” diye sorar Erin yanıtı değişmez ve yine “babamızdır” diye karşılık verir
Komutanımız askerlik yaşamı boyunca başından geçen esprili anılara da yer vermiştir Buna örnek olarak;
Komutanımızın, İzmir ordu evinde eşiyle çay içerken eşinin, gelen çayların iyi demlenmemesini fark etmesi üzerine posta Mehmete;
“Mehmet! Her hâlde ordu evindeki arkadaşların çay demlemesini bilmiyorlar Onlara söyle, su kaynamaya başlayınca demlikteki çay poşetini üzerine döksünler ve bir süre böyle bekletsinler
Bir gün yine gelen çay iyi olmayınca komutanımızın eşi, Mehmete;
“Bak Mehmet! Çayı yine demlememişler Sen onlara tarif ettiğim şekilde söyledin mi?”
“Hayır hanımefendi! Aynen söyledim Onlar da tarif ettiğiniz gibi yapıyorlar Çayı su göbek atmaya başlayınca demliyorlar” der
Şurası bir gerçek ki; Mehmetin kelime hazinesi kısıtlıdır Burada bu bilmediği kelimeyi, komutanına rahatça hatırladığı göbek atma deyimiyle gayet güzel anlatır
Emekli komutanlarımızın başlarından geçen anılara yer verilmiştir Bu anılarda emekli komutanlarımızın emeklilik hayatına başladıklarında karşılaştıkları ilginin azalması, eski arkadaşlarla olan karşılaşmalar ve artık yaşlanmanın ve sonradan gelen nesile ayak uyduramama üçgeninde geçen ilginç ve komik olaylar anlatılır
Komutanımız topluma mal olmuş ilginç ve komik fıkralara da yer vermiştir Askerimizin, maruz kaldıkları zor anlarında zeki ve akıllıca verdikleri cevaplara ve davranışlara yer veriliyor Bunlara örnek olarak;
Komutanımızın askerî lise zamanında sigara alışkanlığının engellenmesi ya da bu alışkanlığa mani olunması amacıyla, okul idaresi tarafından duvarlara bazı uyarı levhaları asılır Levhalardan birinde “Sigara öldürür!” ifadesi yer almıştır Bunun üzerine birkaç gün sonra bu levhadaki “Sigara öldürür!” ibaresi altına; “Asker ölümden korkmaz!” seklinde bir ilâvenin yapıldığı görülmüştür
Herkesçe bilinen laz Temelin askerlik mesleğinde yapabileceği ve her zaman olduğu gibi olayları saf ve temiz olan kalbiyle yaklaştığını anlatan kısa fıkralara yer verilmiştir Buna güzel bir örnek olarak;
Askerliğini bahriyeli olarak denizaltında yapan Temel, askere gittikten bir ay sonra köyüne döner Köydeki herkes Temelin bu kadar kısa sürede gelişine bir anlam veremez Kahvede etrafına toplananlardan bir kişi bunu kendine sorar Temel:
“Terhis oldum” der Tabi ki kimse inanmaz Diğer biri:
“Bir ayda terhis mi olunur?” diye inanmadıklarını belirtir
“Penu zorla terhis ettiler da! Alişmişum, yatarken pencereleri açayrum da
Asker çocuklarının askerî ortamı bir anlamda yaşamaları, onları ister istemez etkiler Tabi ki bu durum, onların da askerlerin mizah anlayışına katkıları olacak anlamına geliyor Buna örnek olarak:
Bir komutanımızın Yiğit ismindeki torunu bir süre için dedesinde kalmaktadır Çevredeki dostlar hep paşa oldukları için evde bir araya geldiklerinde birbirlerine hep Paşam derler Ama Yiğite hep adıyla hitap ederler Bu da Yiğitte; “Niye bütün erkekler paşa diyorlar da beni adımla çağırıyorlar” düşüncesini uyandırır Bir gün paşalar salonda konuşurken birbirlerine Paşam derken Yiğite adı ile hitap ederler Yiğit bunun üzerine:
“Burada bakıyorum herkes paşa Ben de Yiğit değil Paşa olmayı düşünüyorum Ama henüz kararımı vermedim Biraz daha düşünmem lazım” der ve oyun oynamaya gider
Denizci askerlerin anılarından ve fıkralarından bahsedilmektedir Burada gemideki komutanlarımızın olaylar ve durumlar karşısında sergiledikleri zeki ve bir o kadar da gülünç anı ve fıkralar yer almaktadır
Bir denizci komutanımız Tuğamiralliğe terfi ettiğini öğrenir Hemen bir amiral elbisesi diktirir 30 Ağustosta yeni rütbesi takılı üniforması ile annesinin elini öpmeye gider Annesi oğlunu görmekten mutludur Amiral:
“Anneciğim, ben amiral oldum Üniformamla sana geldim” der
“Çok güzel oğlum Mutlu oldum Ama sen ne zaman paşa olacaksın?” diye sorar
Havacı askerlerin anılarından ve fıkralarından bahsedilmiştir Burada havacı komutanlarımızın farklı zamanlarda ve farklı yerlerde karşılaştıkları askerleri ya da çevreleri ile olan komik ve ilginç olaylar ele alınmaktadır Örnek teşkil edecek şekilde;
Havacı bir komutan, posta eri Mehmete:
“Buzdolabındaki kiraza su döküp getir” der
Mehmet; kiraz tabağını buzdolabından alıp gider Bir süre sonra geri döner ve :
“Komutanım… O kadar gayret ettim yapamadım” der
“Ne yapamadın?” diye komutan sorar
“Su dökemedim” der Mehmet
Meğerse Mehmet, Komutanının emrini küçük tuvaletini yapmak olarak algılamış, aklı kesmemiş Komutanın bir bildiği vardır diyerek, emri yerine getirmeye uğraşmış, ancak fiziksel nedenle bunda başarılı olamamış
Jandarma askerlerin anılarından ve fıkralarından bahsedilmiştir Burada jandarma komutanlarımızın farklı zamanlarda ve farklı yerlerde karşılaştıkları askerleri ya da çevreleri ile olan komik ve ilginç olaylar ele alınmaktadır
Jandarma devriyesi bir hırsızı, tam otomobil çalarken yakalar Hırsız Karakola getirilir ve sorguya alınır Sorgulayan Astsubay hırsıza sorar:
“Bu otomobili neden çaldın?” Hırsızın yanıtı makuldür:
“Vallahi çalmadım komutanım, bu araba; mezarlığın önünde duruyordu, her hâlde sahibi ölmüştür diye düşündüm” der
Yabancı ülke askerlerinden anı fıkralar derlenmiştir Bu bölümde yabancı subayların ülkemize geldiklerinde başlarından geçenler ya da ülkelerinde yaşamış oldukları anılar bulunur Örnek olarak: 1′nci Dünya Savaşı sonuna doğru, 1918 yılında, Galiçya cephesinde Kolera salgını olmuştur Bir gece yarısı, iki teskereci (Hasta taşıyıcı) Yzb Brombergin otel odasının kapısını çalar ve:
“Bizi otel müdürü gönderdi Kolera olmanızdan şüphe ediliyor Çünkü bugün tam 12 kere tuvalete gitmişsiniz” derler Yzb Bromberg;
“Evet ama 11 kez tuvalet meşguldü” der
Kitapta zamanımızdan çok önce olan anı ve fıkralar da derlenmiştir
Eski zaman paşalarından biri, yalının bahçesinde güneşten çatlayan teknesinin ziftlenmesi için uşağına talimat verir Uşak birkaç gün sonra paşanın karşısına yüklü bir faturayla çıkar Paşa:
“Bu nedir be adam? Bir teknenin ziftlenmesi için çok değil mi bu para” der Uşak:
“Aman paşam!… ziftlenen sadece tekne değil, birazcık da ben ziftlendim sayenizde” der
Kitabın son bölümünde askerlikle ilgili tarif ve deyimlerden bahsedilmiştir Burada askerliğin tarifi, askerî malzemeler, askerin hakları ve silâhları ile ilgili kısa yazılar bulunmaktadır:
Hakları (Topçu askerin cevabı):
1 Ana hakkı
2 Baba hakkı
3 7′nci barut hakkı
Askerin karavanası:
Ağır makineli : Nohut
Hafif makineli : Kuru fasulye
Zorlu ikili : Makarna ile kapuska
Uzun namlulu : Pırasa
Komando : Kuru fasulyenin içinden çıkan böcek
Kara şimşek : Mercimek
Askerlerin ciddi görünümleri, onları tanımayan kişiler tarafından asık suratlı ve gülmeyen kimseler olarak tanınmalarına neden olmaktadır Askerlerin ciddi oldukları doğrudur; çünkü onlardan sıralı komutanlarınca beklenen davranış budur Fakat şurası bir gerçektir ki; onlar ciddi ama aynı zamanda güler yüzlü olmak, emir komuta ettikleri personelin moralini yüksek tutmak mecburiyetindedirler Bu, onların görevlerini yerine getirebilmelerinin en önemli faktörlerinden birisidir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.