Beden Dilinde Bölgeler

Eski 10-21-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Beden Dilinde Bölgeler




Beden Dilinde Bölgeler

Bölge, kişinin kendi vücudunun uzantısıymış gibi benimsediği bir alan veya boşluktur Her birimizin çitlerle çevrili evi, arabasının içi, yatak odası veya sandalyesi vardır Vücudun etrafındaki bu boşluğa müdahale edildiğinde insanların tepkileri nasıldır?

Kişisel Alan

Çoğu hayvanın vücudunun etrafında kendi kişisel alanları olarak sahip çıktıkları belli bir boşluk vardır Bu boşluğun büyüklüğü temelde hayvanın yetiştiği alanın ne kadar sıkışık olduğuyla ilişkilidir Afrika´nın uzak bölgelerinde yetişen bir aslanın bölgesindeki boşluk, o bölgedeki aslan popülasyonunun yoğunluğuna bağlı olarak elli kilometre veya üzerinde bir çapa sahip olabilir Öte yandan esaret altında yetiştirilen bir aslanın kişisel alanı sıkışık koşulların doğal bir sonucu olarak sadece birkaç metrelik bir büyüklüğe sahip olabilir

Diğer hayvanlar gibi insanın da kendisiyle taşıdığı portatif bir ´HAVA KABARCIĞI´ vardır ve bu kabarcığın büyüklüğü yetiştiği bölgedeki nüfus yoğunluğuyla ilişkilidir O halde bu kişisel bölge mesafesi kültürel olarak belirlenir Japonlar gibi bazı kültürler kalabalığa alışıkken bazı başka kültürler ´geniş açık alanlara´ alışıktırlar ve mesafeyi korumayı severler

Bölge mesafeleri

1 Mahrem Bölge

Kişiler bu bölgeyi kendi mallarıymış gibi benimsedikleri için tüm bölgeler arasında en önemli olanı "mahrem bölge"dir Sadece kişiye duygusal olarak yakın olanların bu bölgeye girmesine izin verilir Mahrem bölge içerisnde bir de sadece fiziksel temas sırasında girilebilen ve vücuttan uzaklığı 15 cm olan bir alt-bölge vardır Bu da yakın mahrem bölgedir

2 Kişisel Bölge

Bu bölge kokteyllerde, ofis partilerinde, sosyal etkinliklerde ve arkadaº toplantılarında başkalarıyla aramızdaki mesafedir

3 Sosyal Bölge

Yabancılarla, örneğin evimizde tamirat yapan tesisatçı veya doğramacı, postacı, bakkal, işyerindeki yeni eleman ve çok iyi tanımadığımız kimselerle aramızdaki mesafedir

4 Ortak Bölge

Kalabalık bir gruba hitap ettiğimizde paylaştığımız mesafe ortak bölgedir

Bölge mesafelerinin pratik uygulaması

Normal olarak mahrem bölgemize başka birisi aşağıdaki iki nedenle girer Birincisi yakın bir akraba veya arkadaştır ya da bize cinsel olarak yaklaşmaya çalışmaktadır İkincisi ise karşımızdakinin saldırgan olması ve bize saldırmak üzere olmasıdır Kişisel ve sosyal bölgelerimize yabancıların girmesine dayansak da bir yabancının mahrem bölgemize girmesi vücudumuzda fizyolojik değişikliklere neden olur Kalp kanı daha hızlı pompalar, adrenalin salgısı yoğunlaşır ve olası bir ´kaç veya saldır´ durumuna hazırlık yapılırken beyin ve kaslara daha fazla kan gider

Konserler, sinema, asansörler, tren veya otobüslerin kalabalık olması başka kişilerin mahrem bölgelerine girilmesini kaçınılmaz kılar Batı kültürlerinde insanların sıkışık bir asansör veya toplu taşıma aracı gibi kalabalık ortamlarda katı bir şekilde uydukları bir dizi kazılı olmayan kural vardır

* Tanıdığınız birisi dahil olmak üzere kimseyle konuşmamalısınız

* Asla başkalarıyla göz teması kurmamalısınız

* ´Poker suratı´ takınmalısınız, duygularınızı belli etmemelisiniz

* Elinizde kitap veya gazete varsa ona gömülmüº görünmelisiniz

* Kalabalık ne kadar fazlaysa o kadar az hareket edebilirsiniz

* Asansörlerde başınızın üzerindeki kat numaralarını seyretmek zorundasınız

Algılama

Özellikle kadınların küçük ayrıntıları fark eden bir göze sahip oldukları için kadın sezgisi diye adlandırdığımız bir yeteneğe sahip oldukları düşünülür Oysa onlara bunu kazandıran küçük detaylara önem verip dikkat etmeleri ve bunu sonucu olarak da sözel olmayan davranışları yakalamak ve onları daha iyi yorumlama yeteneğidir Bu sebepledir ki erkeklerin çoğu, yakalanmadan eşlerine yalan söylemeyi başaramıyorlar

Algılama gücü, özellikle çocuk yetiştirmiş kadınlarda daha belirgindir Çünkü bebeğin yaşamının ilk bir kaç yılında anne, çocuğu ile daha çok sözlü olmayan bir iletişim kurmak zorundadır Bir çok bilim adamı kadınlardaki sezgi-algılama gücünün erkeklerden daha kuvvetli olmasını işte bu temel olaya bağlamaktadırlar

Algılama yeteneği güçlü olan bir öğretmen sınıfta ders anlatırken, bir öğrencisinin kafasının aşağıya doğru olduğunu ve kollarını kavuşturduğunu görünce ona ulaşamadığını hisseder Buna karşılık algılama yeteneği zayıf olan bir öğretmen hiçbir şeyle ilgilenmeden dersini işlemey devam eder

Hareketler

Yapılan araştırmalara göre haketlerimizin bir bölümü doğuştan, genetik olarak gelmekte, bir bölümü ise sonradan kazanılan, öğrenilen kültürümüzle ilgili hareketlerdir Bebekler doğar doğmaz emme becerisine sahiptir Ya da doğuştan sağır ve dilsiz olan bir kişinin gülme gibi bir yüz hareketi ne sonradan öğrenilmiştir ne de taklide dayalıdır

Sözel olmayan hareketlerimizin çoğunu sonradan öğreniriz ve bunların bir çoğu dünyanın her yerinde aynı anlama gelen hareketlerdir

Kafa sallama: Dünyanın her yerinde "evet" anlamına gelir, onaylamadır

Kafayı iki yana sallama: "hayır" anlamına gelir, reddetmedir

Açık avuçlar, hafif kamburlaştırılmış omuzlar, kalkık kaşlar ile omuz silkme: "bilmiyorum" anlamına gelir ve bahsedilen şeyden haberiniz olmadığını göstermek ya da konuyla ilgilenmediğinizi göstermek için kullanılır



Alıntı Yaparak Cevapla

Beden Dilinde Bölgeler

Eski 10-21-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Beden Dilinde Bölgeler




Gözbebekleri

Tarih boyunca göz ve insan davranışı üzerindeki etkileriyle uğraştık durduk Hepimiz 'Gözleriyle onu parçaladı', 'Kocaman bebek gözleri var', 'Gözlerini kaçırıp duruyor', 'Çok davetkâr gözleri var', 'Gözünde öyle bir pırıltı vardı' ya da 'Bana en kötü bakışıyla baktı' gibi ifadeler kullanmışızdır Bu gibi ifadeleri kullandığımızda farkında olmadan kişinin gözbebeklerinin büyüklüğünden ve bakışla ilgili davranışlarından bahsederiz The Tell-Tale Eye adlı kitabında Hess, vücudun odak noktası olduklarından ve gözbebekleri de bağımsız hareket ettiğinden gözlerin tüm insan iletişim işaretleri arasında en açıklayıcı ve doğru bilgileri verdiğini söylemiştir

Belli ışık durumlarında, kişinin ruh hali ve tavrı olumludan olumsuza veya olumsuzdan olumluya geçerken gözbebekleri küçülür veya büyür Heyecanlanan birisinin gözbebekleri normal büyüklüklerinin dört katına çıkabilir Tam tersine, kızgın, olumsuz bir ruh hali gözbebeklerinin 'minik boncuk gözler' ya da 'yılan gözleri' olarak bilinen şekilde küçülmesine yol açar Flört sırasında gözler oldukça fazla kullanılır, kadınlar gözlerini vurgulamak için göz makyajı yaparlar Bir kadın bir erkeği severse ona bakarken gözbebeklerini büyütecek ve erkek de farkında olmadan bu bilgiyi doğru yorumlayacaktır Bu nedenle romantik buluşmalar gözbebeklerinin büyümesine neden olan loş yerlerde gerçekleşir

Birbirlerinin gözlerine bakan genç aşıklar farkında olmadan gözbebeklerinin büyüyüp büyümediğine bakmaktadırlar Her biri diğerinin gözbebeklerinin büyümesinden heyecanlanır Araştır malar, kadın ve erkekleri cinsel pozisyonlarda gösteren pornografik filmler erkeklere gösterildiğinde gözbebeklerinin normal büyüklüklerinin üç katına kadar çıkabildiğini göstermiştir Aynı filmler kadınlara gösterildiğinde gözbebeklerindeki büyüme erkeklerdekinden daha fazladır Bu da kadınların pornografiden erkeklere göre daha az etkilendikleri iddiasıyla ilgili şüphelere neden olmaktadır

(Solda) Şekil 107 Minik boncuk gözler

(Sağda) Şekil 108 Yatak odası gözleri

Bebekler ve çocukların gözbebekleri yetişkinlerinkinden daha büyüktür yetişkinlerin yanındayken onlara olabildiğince çekici görünerek sürekli olarak dikkatlerini çekme çabasıyla gözbebekleri sürekli olarak büyür

Uzman kağıt oyuncularıyla yapılan deneylerde rakipleri koyu renk gözlük taktığında oyuncuların daha az el kazandıkları görülmüştür Örneğin, bir poker oyununda rakibine dört as gelmesi durumunda uzman onun gözbebeklerindeki hızlı büyümeyi bilinçli olmadan fark edecek ve bu elde oyunu yükseltmemesi gerektiğini hissedecektir Rakiplerin koyu gözlük takması gözbebeği işaretlerini ortadan kaldırarak uzmanların daha az el kazanmalarına neden oldu

Gözbebeği takibi fiyat pazarlığı sırasında alıcıların gözbebeği büyümesini izleyen eski Çinli mücevher tacirleri tarafından kullanılırdı Yüzyıllar önce, ******ler gözbebeklerini büyüterek daha arzulanır olabilmek için gözlerine dulavratotu losyonu damlatırlardı Merhum Aristotle Onassis'in düşüncelerinin gözlerinden okunmaması için iş görüşmeleri sırasında koyu renk gözlük taktığı bilinirdi

Eski bir söz 'Biriyle konuşurken gözlerinin içine bak' der Başkalarıyla konuşurken veya pazarlık yaparken 'gözbebeklerine bakma' egzersizi yaparak gerçek duygularını gözbebeklerinden öğrenmeye çalışın


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.