| 
 | |||||||
|    | 
|  | Konu Araçları | 
| alanları, amaçları, enzimlerin, kullanım, nelerdir | 
|  | Enzimlerin Kullanım Alanları Nelerdir? Enzimlerin Kullanım Amaçları Nelerdir? |  | 
|  09-11-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Enzimlerin Kullanım Alanları Nelerdir? Enzimlerin Kullanım Amaçları Nelerdir?Enzimlerin kullanım alanları Nelerdir? Enzimlerin kullanım amaçları nelerdir? Enzimlerin kullanım alanları Nelerdir? Enzimlerin kullanım amaçları nelerdir? ENZİMLER Enzimler, canlı dokuların bileşiminde az miktarda bulunan, fakat çok önemli rolleri olan organik katalizörlerdir  Yapılarını esas olarak  proteinler oluşturduğu için, enzimlere metabolik proteinler de  denmektedir  Canlı hücrenin bütün fonksiyonları enzimlerle sağlandığından  ; yaşama, bir anlamda birbirini izleyen enzimatik tepkimeler bütünü de  denilebilir  O halde,enzimler olmasaydı biyokimyasal değişmelerin hemen  hepsi yaşa hızını ayak uyduramaz başka bir değişle canlılık olmazdı  Bir biyolojik sistemde meydana gelen tepkimeleri ,laboratuarda oluşturmak istersek,karşımıza çok yüksek sıcaklık , basınç gibi birtakım fizikokimyasal yöntemlerin uygulanması gibi sorunlar ortaya çıkar  Bu  fizikokimyasal yöntemlerin uygulanması halinde bile,reaksiyonların  birçoğu izlenemeyecek derecede yavaş seyreder  Oysa ki biyolojik  sistemlerde bu tepkimeler öylesine kolay ve hızlı olmaktadır ki; örneğin  karbonhidrat ,protein ve yağlar ancak derişik asit, ya da bazik  çözeltilerde kaynatılarak hidroliz edilmesine karşın; bu maddeler,  sindirim sisteminde çok daha yumuşak koşullarda ve 370C hidroliz  olabilmektedir  O halde biyolojik sistemlerde tepkimelerin kolay ve  hızlı oluşmasına destek veren ya da aracı olan birtakım yapıların olması  gerekir  İşte bu işlevleri yürüten organik maddeler enzim adı verilen  biyolojik katalizörlerdir  Enzimler reaksiyonları hızlandıran ve  reaksiyon sonunda değişmeden çıkan maddelerdir  Katalizörlerin çok azı  dahi çok iş görür ve bu moleküller tekrar tekrar kullanılabilir  Katalizörler reaksiyonların aktivasyon enerjisini düşürerek vücut  sıcaklığında meydana gelmesini sağlar  Su da önemli bir katalizördür  H+ ve Cl� kuru ortamda birleşmezler;  sulu ortamda ise patlayarak birleşirler  Demir, platin, nikel, palladyum  da endüstride katalizör olarak kullanılır (pamuk yağının doyurulması)  Her kimyasal tepkimenin başlayabilmesi için bir enerji engeli vardır  Hatta enerji veren tepkimelerin dahil başlayabilmesi için belirli bir  enerjinin verilmesi gerekir  Bu enerjiye �aktivasyon enerjisi� denir  Aktivasyon enerjisi, moleküllerin enerjisini yükselterek tepkimeye girmesini sağlar  Bu çoğunlukla ısıtma ile gerçekleşir  Ancak unutmamak  gerekir ki, organizmaların ısıya karşı dayanma güçleri sınırlıdır  Canlı  hücrelerde aktivasyon enerjisinin düşürülmesi, yüksek ısı kullanılarak  gerçekleştirilemez  Aktivasyon enerjisinin düşürülmesinde katalizörler  kullanılır  1  Enzimlerin Sınıflandırılması Önceleri enzimlerin birçoğu, sadece substrat isimlerine göre �az� eki ilave edilerek tek grupta toplanırdı  Günümüzde ise 2000�den fazla  farklı enzimin bilinmesi, böyle bir sınıflandırmayı yetersiz  kılmaktadır  Bu sebeple, uluslar arası bilimsel sınıflandırma sistemine  gidilmiştir  Bu sisteme göre; bir enzim ECS x  x  x  x şeklinde bir numara  almaktadır  Örneğin, glikoz transferaz enziminin tanımlanması �ECS  2  7  1  1� şeklinde yapılmaktadır  İsmin sonundaki �az� eki enzim  olduğunu; �2� transferaz olduğunu; �7� fosfotranferaz olduğunu; �1� hidroksil grup taşıdığını; �1� bir fosfat grubunu D-glikoza verdiğini ifade eder  Bu sistem, bütün enzimleri 6 grupta toplamakta ve bu gruplar da kendi içlerinde alt gruplara ayrılmaktadır  Enzim sınıfları aşağıda belirtildiği gibidir  Enzimlerin Sınıflandırılması Sınıf Fonksiyonu Oksido-redüktazlar Elektron transferi yapan enzimlerdir  Yani oksidasyon-redüksiyon reaksiyonlarını(redoks tepkimelerini) katalizler  redükte+ redükte okside + redükte Transferazlar Grup transferi yapan reaksiyonları katalizleyen enzimlerdir  Hidrojen  dışında herhangi bir atom veya atom grubunun (metil, karboksil, amino,  fosfat grupları), bir molekülden diğerine aktarılmasını sağlarlar  AX+B A+BX Hidrolazlar Su moleküllerini kullanarak kompleks moleküllerin bağlarını parçalayan enzimlerdir (sindirim reaksiyonları)  Liazlar Bir molekülden su molekülü çıkarmadan bir grubu koparan enzimlerdir  Örneğin C-C bağı al dolaz veya karboksilaz enzimleriyle yıkılabilir  Ayrıca,C-O ve C-N bağını yıkan enzimler de bu gruba girerler  İzomerazlar İzomerik grupları vermek üzere, molekül içi grup transferi yapan enzimlerdir  Ligazlar ATP yıkımı ile dehidrasyon reaksiyonlarını katalizleyen enzimlerdir  Enerji kullanarak substrat moleküllerinin birbirine bağlanmasını;  örneğin aminoasitlerin ve yağ asitlerinin aktifleşmesini sağlarlar  Enzim çeşitleri ve fonksiyonları tablosu 2  Enzimlerin Yapısı Enzimler basit ve bileşik yapılı olmak üzere iki gruba ayrılır  Basit  yapılı enzimler (üreaz ve pepsin gibi) sadece proteinden ve yardımcı  kısımlardan meydana gelir  a) Protein Kısım Yalnızca proteinden meydana gelen bu kısım enzimlerin çok çeşitli olmasını ve enzimin hangi maddeye etki edeceğini belirler  Sindirim  enzimleri gibi basit enzimler yalnızca proteinden oluşmaktadır  b) Yardımcı Kısım Yardımcı kısım, organik veya inorganik moleküllerden meydana gelir  Koenzimleri oluşturan organik moleküller genellikle B grubu vitaminler,  NAD, FAD ve sitokromlardır  İnorganik moleküllere ise �kofaktörler�  denir  Bunlara örnek olarak da Ca++,Mg++,Zn++,K+ gibi elementleri  verebiliriz  Yardımcı kısım, bileşik enzimlerin etkinlik gösterebilmesi için mutlaka gereklidir  Enzimin esas iş yapan kısmı olup, moleküllerin bağlarına  etki eder (parçalama- birleştirme gibi)  Ne protein kısmı, ne de  yardımcı kısım ayrı ayrı etkili olamazlar  Yani bileşik enzimin  çalışabilmesi için iki kısmın da bir arada bulunması gerekir  Apoenzimle  yardımcı kısmın meydana getirdiği yapıya �holoenzim� denir  Apoenzime  sıkıca bağlanan protein yapıda olmayan tüm yardımcı kısımlara da  �prostetik grup� denir  Bir apoenzim daima bir koenzim veya kofaktörle çalışabilmesine rağmen, aynı koenzim veya kofaktör bir çok apoenzimle çalışabilir  3  Enzimlerin Özellikleri Etki ettiği maddenin sonuna �az� eki getirilerek, ya da katalizlediği tepkimenin çeşidine göre adlandırılırlar  Örnek olarak kitine etki eden  kitinaz enzimin, verebiliriz  Enzimler reaksiyonları başlatmazlar, başlamış reaksiyonları hızlandırırlar  Reaksiyonları başlatan ise aktivasyon enerjisidir  Enzimler, hücre içinde sentezlenirler; hücre içi ve hücre dışı ortamlarda çalışırlar  Enzimler etkilerini maddenin dış yüzeyinden başlatırlar; maddelerin yüzeyi ne kadar geniş olursa etkinlikleri o kadar hızlı olur  Örneğin,  kıyılmış ete enzimin etkisi aynı miktarda parça etten daha hızlıdır  Enzimlerin etkinlikleri son derece hızlıdır  Örneğin sığır  karaciğerinden elde edilen katalaz enzimi, bir saniyede 00C de 5,000,000  H2O2 (hidrojen peroksit) molekülünü parçalayabilir  Enzimin etkinlik  değeri (=turnover sayısı); enzimin saniyede etki ettiği substrat  sayısıyla belirlenir  Bu 00C de katalaz enzimi için 5,000,000�dir  Katalaz enziminin parçaladığı H2O2 �yi demir atomu yalnız başına ancak  300 senede parçalayabilir  Enzimler genellikle spesifik olup, her enzim belli bir reaksiyonu katalizler  Enzimin etki ettiği maddeye �substrat� denir  Etkilenen  madde enzimin yüzeyine anahtarın kilite uyması gibi yapı bakımından  uygunluk gösterir  Reaksiyon sonunda çıkan madde üründür  Enzimler  reaksiyon sonunda değişmeden çıkar ve aynı reaksiyon için tekrar tekrar  kullanılabilirler  Enzim substrat arasında ilişki anahtar ve kilit modeline benzetilmesine rağmen enzimin aktif bölgesinin sabit bir yapısı olmadığı bazı moleküller için şekil değişikliklerine uğradığı belirlenmiştir  Şekil  4�de gösterildiği substratlar enzimin aktif bölgesine tutunduklarında  enzimle substrat arasında zayıf bağlar oluşur ve enzimin şekli değişir  Bu değişiklik substratla enzim arasındaki uyumu, bağlanma isteğini ve  kuvvetini artırır  Reaksiyon sona erdiğinde enzim herhangi bir  değişikliğe uğramaksızın açığa çıkar  Bu şekilde enzimin substratın  durumuna göre şeklini ayarlamasına induced-fit hipotezi denmektedir  Enzimler takım halinde çalışırlar  Birinin son ürünü kendisinden  sonraki enzimin substratı (etkilediği madde) olabilir  Örneğin amilaz  enzimi nişastayı iki glikozlu maltoza, maltaz enzimi de maltozu glikoza  parçalar  Glikoz da bir seri enzim aracılığı ile laktik aside  dönüştürülür  Yani, reaksiyonların her basamağında ayrı bir enzim görev  alır  Yukarıdaki reaksiyonlar dizisinde E3 bozulursa ürün oluşmaz  Ürünün oluşabilmesi için ortama E3 ilave edilmelidir  Enzim tepkimeleri çift yönlü olup, moleküllerin parçalanmasını veya birleşmesini sağlarla  Enzimler, tepkimenin yönünü değil, dengenin  oranını belirler  Örneğin lipaz yağı parçalayabildiği gibi; aynı zamanda  gliserinle yağ asidinin birleşmesini de sağlar  Denge noktası; yani, tepkimenin hangi yöne gideceği �termodinamik yasalarına� göre belirlenir  Çünkü denge bir tarafa doğru giderken  enerji verir, tersine enerji alır  Dengenin yönünü belirleyen  faktörleri; konsantrasyon, gerekli ısı ve basınç şeklinde  sıralayabiliriz  Enzimlerin protein kısmı ribozomlarda sentezlenir  Eğer DNA�nın enzimi  sentezleten bölümü bozulursa (mutasyon) ilgili enzim yapılamaz  Sonuçta  enzimin etkilediği reaksiyon gerçekleşmediği için hücre, ölüme dahi  gidebilir  4  Enzimlerin Çalışmasını Etkileyen Faktörler Protein yapıda olan enzimlerin çalışmasını etkileyen birçok faktör bulunur  a) Enzim Konsantrasyonu Ortamda yeterli miktarda substrat var ise; reaksiyonun hızı, enzim konsantrasyonu ile doğru orantılı olarak artar  b)Substrat Konsantrasyonu Ortamda yeterli miktarda enzim bulunduğu durumda, substrat miktarını artırmaya devam ettiğimiz taktirde bir müddet sonra reaksiyonun hızı sabitleşir  Çünkü, ortamda bulunan enzimlerin tümü substratlarla  reaksiyona girmiş olur  c)Sıcaklık Enzim reaksiyonları vücut sıcaklığında hızlıdır  Sıcaklığın düşmesi  reaksiyonu yavaşlatır, ancak, enzimlerin yapısına tesir etmez  Sıcaklık  yükseldikçe reaksiyonlar hızlanır, sıcaklığın belli bir dereceden (45-55  0C) sonra artması, enzimlerin yapısını bozacağından reaksiyon durur  Çünkü enzimler protein yapısında olduğundan yüksek sıcaklığa  dayanamazlar  d)Ortam pH�sı Her enzimin en iyi çalıştığı bir pH aralığı vardır  Bu aralık  genellikle nötr�e yakın değerlerdir  Ancak asidik veya bazik ortamlarda  çalışan enzimler de vardır  Örneğin pepsin enzimin en iyi çalıştığı pH  1,2�dir  Düşük ve yüksek pH dereceleri enzimlerin çalışmasını engeller  Daha önce de açıkladığımız gibi pH; ortamın asidik, nötr veya bazik  olmasını ifade eder  e)Ortamdaki su miktarı Enzimler sulu ortamda etkili olup, genellikle su miktarının %18�in altında olduğu ortamlarda çalışmaz  Reçel ve pekmez yapımını buna örnek  olarak verebiliriz  Bal ve pekmezin sulandırınca ekşimelerinin sebebi  enzimlerin aktif hale geçmesinden ileri gelir  f)İnhibitörler (engelleyiciler) Enzim reaksiyonlarını yavaşlatan veya engelleyen maddelere inhibitörler denir  Substratlara çok benzeyen bu maddeler enzimlerle birleşerek,  enzimi etkisiz hale getirirler  Bazı inhibitörler ise, enzimlerle  birleşip enzimin parçalanmasına neden olurlar  Antibiyotiklerin  vücuttaki etki mekanizması bu sisteme göre işler  Bazı maddeler ise,  enzimin substratını veya aktif maddesini bozar  Bunlara örnek olarak  bazı ilaçları (antibiyotikler), bazı zehirleri (yılan, akrep, arı  zehiri, siyanür, arsenik), zirai ilaçlar ve ağır metalleri (kurşun,  bakır ve civa) verebiliriz  g)Aktivatörler (Aktifleştiriciler) Enzimler reaksiyonlarını hızlandıran maddelere �aktivatör� denir  Özellikle mangan, nikel, klor ve magnezyum iyonları enzimlerin  etkinliğini artırır  Bazı aktivatörler, enzimin substratı ile  birleşmesini kolaylaştırırken, bazıları enzimin aktif yüzeyini daha da  aktif hale getirerek reaksiyon hızını artırırlar  Yine panzehirler,  enzime bağlanmış olan zehiri kendine bağlayarak enzimin serbest  kalmasını ve enzimatik reaksiyonların normal seyrinde devam etmesini  sağlar  Yani aktivatörler enzim aktivitesini artıran inorganik veya  organik maddelerdir (H2S,KCN ve sistein gibi)  5  Enzim İşlevinin Düzenlenmesi Hücrelerdeki bütün reaksiyonları katalizleyen enzimlerin aktivitesi ve miktarı, hücre ihtiyacına göre düzenlenmek zorundadır  Bu düzenleme hem  tek hücrelilerde hem de çok hücrelilerde görülmektedir  Dolayısıyla  canlıda bu şekilde madde ve enerjinin ekonomik olarak kullanımı  sağlanır  Canlılarda bu düzenleme ilkesine benzerlik gösterir  Her organizmanın belirli hücrelerde belirli proteinler sentezler  Örneğin hemoglobin ancak alyuvarlarda,sindirim enzimleri  (tripsin,pepsin,amilaz) ancak belirli bezlerde sentezlenmektedir  bu  şekilde hem madde, hem de enerji ekonomik bir şekilde kullanılmış olur  Enzim işlevlerin düzenlenmesi aşağıdaki gibi birkaç madde halinde özetlenebilir  Enzimlerin bazıları oluştukları yerde zararlı etki yaptıklarında, hücre bir �inhibisyon � (engelleme) mekanizması geliştirir  Örneğin; tripsin,  pankreas hücrelerinde oluştuğu zaman inaktif tiripsinojen şeklindedir  Böylece inaktif tiripsinojen pankreasın yapısını bozmaz  tiripsonejen  ancak duedenumda (oniki parmak bağırsağı ) enterokinaz enziminin  etkisiyle aktif tripsin haline dönüşür  Dikkat edilirse bu düzenlemede  enzim aktivitesi , mevcut enzimlere yeni bir grubun elenmesiyle  sağlanır  Enzimatik reaksiyonlar dizisi sonucu oluşan son ürünler ,belli bir konsantrasyonu erişince enzim faaliyetinin durması gerekir  Bu sırada  feed-back ( geri besleme) mekanizması devreye girer (şekil-4  18)  buna  göre reaksiyonlar sonucu oluşan son ürün, metabolik yolun ilk enzimi ile  gevşek olarak bağlanarak enzimin faaliyeti baskılanır  bu şekilde  hücrede madde yığılmasının önüne geçilmiş olur  Eğer bir hücrede enzimlerin katalizlediği olay sonucu oluşacak maddeye daha fazla ihtiyaç varsa o zaman gerekli enzimlerin bir miktar daha sentezler  bu olaylar hormonlar sayesinde gerçekleşir  KOENZİMLER Bazı enzimlerin saf protein molekülleri olup, yapısında aminoasitten başka bir grup bulunmadığını (basit enzim), bazılarının ise aktivite gösterebilmesi için kofaktör adını verdiğimiz inorganik metal iyonlarına veya koenzim denilen kompleks organik moleküllere ihtiyaç duyduğunu öğrenmiştiniz  Koenzim ve kofaktörler reaksiyon esnasında geçici olarak  bağlandığı halde, bazı bazı enzimlerde bu gruplar devamlı olarak  kovalent bağları ile bağlı olarak bulunurlar  Koenzimlerin temelinde b-grubu vitaminleri oluşturur  Bunlar  içinde  en önemlileri şunlardır  Tiamin Pirofosfat (TPP): yapında vitamin-B,olarak bilinen tiamin bulunur  TPP çeşitli reaksiyonlarda ara taşıyıcı olarak rol oynar  Örneğin  ,pirüvat dekarboksilaz reaksiyonlarında asetaldehit taşıyıcısıdır  Flavin Adenin dinükleotitler (FAD): Yapısında B2 vitamini olarak bilinen riboflavin bulunur  flavin mononükleotit (FMN)ve flavin adenin  dinükleotid(FAD),bu gruptaki öneli koenzimdir  Bu koenzimlerde NAD gibi  oksidasyon-redüksiyon reaksiyonlarında iş görür ve krebs çemberinde  substratlardan hidrojen çeker  Nikotinamid Adenin Dinükleotid (NAD) ve Nikotinamid Adenin Dinükleotid Fosfat (NADP) : Bu koenzimler oksidasyon ve redüksiyon reaksiyonlarda iş görürler  Bunlardan NAD ,hücre solunumda görev alırken ,NADP fotosentez  reaksiyonlarında çalışır  (Şekil 4  19) Koenzim A (CoA) :Koenzim A pentotetik asitten oluşur  (B vitamini  türevi)  CoA: protein ,yağ ve karbonhidratların parçalanması sonucu açığa  çıkan asetik asiti krebs çemberine taşır  (asetik-CoA)  Bu molekül,  daha sonra asetik asitten ayrılarak tekrar aynı işi yapar  Asetik asit  ise krebs reaksiyonunda CO2 ve H2O �ya kadar parçalanır  Piridoksin Fosfat : yapısında B6 vitamini olarak bilinen piridoksin bulunur  aminoasitlerin metabolizma reaksiyonlarında enzimlere bağlı  olarak çalışır  Biotin: Enzimatik karboksiyon reaksiyonlarında (COOH)karboksil grubunun ara taşıyıcısı olarak görev yapar  Folik Asit: Karbonla alkil grubu taşıyıcısı olarak iş görür  Koenzim B12 : Ana bileşeni B12 vitamini olup ,metil grubu transfer eden enzim reaksiyonlarına katılır  ENZİM ARAŞTIRMALARI Enzimlerin insanlar tarafından endüstriyel alanda kullanılmaları çok eski devirlere kadar uzanmaktadır  İlk çağlardan beri üretildiği bilinen  ekmek, yoğurt,şarap, peynir gibi gıda maddelerinin üretiminde, incir  bitkisinden elde edilen sıvı ile sütten peynir yapıldığını bildirmiştir  Daha sonra bu sıvıda �fisin� adı verilen bir enzim olduğu bulunmuştur  Enzimler hakkındaki ilk bilgiler 1570�li yıllarda elde edilmiştir  pasteur ve liebing gibi birçok ünlü araştırmacının katkıları  ile enzimler hakkında pekçok temel bilgi sağlanmıştır  1838 yılında alman kimyacı berjeıius, reaksiyon hızı üzerine etki yapan maddelere �katalizör veya katalizatör� adını vermiştir  1838�de gagnrard ve schav adlı iki bilgin, birbirinden habersiz olarak fermantasyon olayını incelemiş ve bu olayın maya adı verilen bazı mikro organizmalar aracılığıyla meydana geldiğini açıklamıştır  1879�da Kühne ,biyolajik reaksiyon hızlarına etki eden maddeleri ayırt etmek için yunanca mayada bulunan anlamına gelen �enzim� kelimesini önermiştir  1883 � de poyen veperşon nişastanın çözünürleştirilmesinde malt özütü içinde bulunan �diastaz enziminin� etkin olduğunu belirlemiştir  18852de blumenthal , peynir yapımında kullanılmak üzere ,ilk kez rennin enziminin özütünü , teknolojik boyutlarda üretmeyi başarmıştır  1897�de büchner ,maya hücrelerinden bazı enzimleri ayırmayı başararak , yeni bir araştırma alanı açmıştır  1915�te rahm ,lipaz ve proteaz enzimlerinin çamaşır yıkama sularına katılarak ,çok etken bir temizleyici olarak kullanılabiceğini göstermiştir  1926 �da james B  Summer ,ilk kez üreaz enziminin kristallerini elde  ederek ,molekülün büyük bir kısmının protein olduğunu göstermiştir   1930�da ise Northrop ,kuintz,herriott ve amson gibi bilginlerden oluşan bilim adamı grubu sırası ile pepsin ,tripsin ,kimotripsin ve karboksipeptinaz enzimlerini kristalize etmeyi başarmıştır  1930 �arda 80 adet enzim tanınırken , 1968�lerde bu rakam 1300 �e 1982 �de 2000�e yükselmiştir  Günümüzde ise 25000 enzimin olduğu  bilinmektedir ve yine enzimlerle ilgili çalışmalar süratle devam  etmektedir  ENZİMLERİN UYGULAMA ALANLARI Zamanında enzimler genelde endüstri, klinik, tıp ve eczacılık gibi alanlarda kullanılmaktadır  Enzimler ;bitkisel, hayvansal kaynaklardan  ve mikro organizmalardan elde edilmektedir  Örneğin proteini parçalayan  enzimlerden olan papain bitkisinden ; fisin  ,incir bitkisinden;  nişastayı parçalayan alfa-amilaz,çimlenmekte olan arpadan ;tripsin,büyük  baş hayvanların pankreaslarından ;pepsin tavuk ve sığırların bazı  sindirim lizozim,yumurta akından ;rennin veya proteaz enzimi ,süt  emmekte olan buzağıların 4  midesinden endüstriyel ölçmekte  üretilmektedir  Enzim kaynağı olarak mikroorganizmalar; kolay çoğalabilmeleri , enzim oluşumunun kolay kontrol edilebilmesi gibi nedenlerden dolayı potansiyel kaynak olarak düşünülürler  Bitkilerden elde edilen proteazların  yanında , bakterilerden de proteaz amilazlar ve glikoz-izomeraz gibi  endüstriyel öneme sahip enzimler de elde edilmektedir  Ayrıca glikoz  oksidiz ,katalaz, lipaz ,laktoz vb  daha birçok enzim küf mantarından  elde edilmektedir  Bugün tıp ,eczacılık, tarım, hayvancılık, çevre,gıda ,kağıt,tekstil,deterjan vb  birçok alanda enzimler kullanılmaktadır  Son  yıllarda biyoteknoloji alanında gelişmelerle elde edilen enzimlerin  kullanımının en fazla olduğu alan gıda endüstrisidir  proteazlar ve  amilazlar bu alanda en çok kullanılan enzimlerdir  Eczacılıkta da  enzimler kullanılmaktadır  Bu alandaki en iyi örneği ,hazım  kolaylaştırıcı bazı ilaçların bileşimindeki besinlerimizin temel  bileşenlerinden olan proteini parçalayan proteaz ,nişastayı parçalayan  selüloz ,yağları parçalayan lipaz ve laktozu parçalayan laktaz  enzimlerdir  Enzimlerin eczacılıkta kullanıma bir diğer örnek de  penisilin amidan enzimidir  Yine enzim kullanımının en fazla olduğu alanlardan biriside deterjan endüstrisidir  Deterjanlar kullanılacakları alana göre bileşimi değişen  kompleks karışımlardır  Bazı deterjanlar alkali koşullarda aktivite  gösteren alkali-protez (bazik) enzimlerini içerirler,bazı deterjanların  yapımında da amilaz ve lipazlar kullanılmaktadır  Bu enzimlerin etkisi  ile özellikle protein , yağ ve nişastanın tesiriyle oluşan kirlilik  etkisi bir şekilde temizlenir  Deri işlemede ve deri endüstrisinde de  enzimlerden yararlanılmaktadır  Bakteriyel protezler,deri dokusu  dışındaki proteinlerin ve yağların temizlenmesinde bazı proteazlar Deriden kılların ayrılmasında ve derinin yumuşatılmasında kullanılmaktadır  Ayrıca çeşitli selülozlu atıkların karbon kaynağı  olarak kullanılmasında ,kalitesiz yağlardan daha kaliteli yağların elde  edilmesinde enzimlerden yararlanılmaktadır  Yapılan pekçok araştırma sonucunda,enzimlerin kullanım alanları giderek artmaktadır  Özellikle son yıllarda rekombinant-DNA teknolojisine  paralel olarak ,yeni ve istenilen özellikteki enzim elde edilmesi mümkün  olmaktadır;buna bağlı olarak da enzim kullanımı giderek  yaygınlaşacaktır  ENZİM YETERSİZLİĞİNE BAĞLI OLARAK ORTAYA ÇIKAN METABOLİK BOZUKLUKLAR Canlı da her kimyasal tepkimenin belli bir enzim yardımıyla yürüdüğünü açıklamıştık  İşte herhangi bir enzim doğuştan gelen ve DNA yapısında  bir hataya bağlı olan genetik bir nedenle yapılamıyorsa ,yardımcı olduğu  tepkime gerçekleşmez  Sonuçta ,enzim yetersizliğinden dolayı  anormallikler ortaya çıkar  Enzim hastalıkları en çok akraba  evliliklerinden doğan çocuklarında görülür  Uzmanlar bozuklukları; protein, karbonhidrat metabolizmaları ile sindirim sisteminde görülen aksamalar olarak belirtmiş ve bu bozuklukların giderilmesi için dikkat edilecek hususları da ;enzimi yetersiz olan besin öğelerinin alınmaması ;veya sınırlaması bunun da normal gelişme ve büyümeyi etkileyecek şekilde olması gerektiği şeklinde açıklamışlardır  Özellikle Akdeniz bölgesinde bakla yiyen bazı insanların öldüğü gözlenmiştir  Bunun sebebi ise glikoz-6-fosfat dehidrogenaz enziminin  Çukurova yöresinde insanların %8�inde bulunmamasıdır  Bu enzim ,oksijen  miktarın ayarlanmasında rol aldığından eksik olan  bünyelerde,anti-oksijen taşıyan bir maddenin vücuda girmesi durumunda  kan hücreleri hızla ölür  Bu yüzden anti-oksijen taşıyan bakla da bu  üzücü olayın ortaya çıkmasına yol açmaktadır   ENZİMLERİN UYGULAMA & KULLANIM ALANLARI Zamanında enzimler genelde endüstri, klinik, tıp ve eczacılık gibi alanlarda kullanılmaktadır  Enzimler ;bitkisel, hayvansal kaynaklardan  ve mikro organizmalardan elde edilmektedir  Örneğin proteini parçalayan  enzimlerden olan papain bitkisinden ; fisin  ,incir bitkisinden;  nişastayı parçalayan alfa-amilaz,çimlenmekte olan arpadan ;tripsin,büyük  baş hayvanların pankreaslarından ;pepsin tavuk ve sığırların bazı  sindirim lizozim,yumurta akından ;rennin veya proteaz enzimi ,süt  emmekte olan buzağıların 4  midesinden endüstriyel ölçmekte  üretilmektedir  Enzim kaynağı olarak mikroorganizmalar; kolay çoğalabilmeleri , enzim oluşumunun kolay kontrol edilebilmesi gibi nedenlerden dolayı potansiyel kaynak olarak düşünülürler  Bitkilerden elde edilen proteazların  yanında , bakterilerden de proteaz amilazlar ve glikoz-izomeraz gibi  endüstriyel öneme sahip enzimler de elde edilmektedir  Ayrıca glikoz  oksidiz ,katalaz, lipaz ,laktoz vb  daha birçok enzim küf mantarından  elde edilmektedir  Bugün tıp ,eczacılık, tarım, hayvancılık, çevre,gıda ,kağıt,tekstil,deterjan vb  birçok alanda enzimler kullanılmaktadır  Son  yıllarda biyoteknoloji alanında gelişmelerle elde edilen enzimlerin  kullanımının en fazla olduğu alan gıda endüstrisidir  proteazlar ve  amilazlar bu alanda en çok kullanılan enzimlerdir  Eczacılıkta da  enzimler kullanılmaktadır  Bu alandaki en iyi örneği ,hazım  kolaylaştırıcı bazı ilaçların bileşimindeki besinlerimizin temel  bileşenlerinden olan proteini parçalayan proteaz ,nişastayı parçalayan  selüloz ,yağları parçalayan lipaz ve laktozu parçalayan laktaz  enzimlerdir  Enzimlerin eczacılıkta kullanıma bir diğer örnek de  penisilin amidan enzimidir  Yine enzim kullanımının en fazla olduğu alanlardan biriside deterjan endüstrisidir  Deterjanlar kullanılacakları alana göre bileşimi değişen  kompleks karışımlardır  Bazı deterjanlar alkali koşullarda aktivite  gösteren alkali-protez (bazik) enzimlerini içerirler,bazı deterjanların  yapımında da amilaz ve lipazlar kullanılmaktadır  Bu enzimlerin etkisi  ile özellikle protein , yağ ve nişastanın tesiriyle oluşan kirlilik  etkisi bir şekilde temizlenir  Deri işlemede ve deri endüstrisinde de  enzimlerden yararlanılmaktadır  Bakteriyel protezler,deri dokusu  dışındaki proteinlerin ve yağların temizlenmesinde bazı proteazlar Deriden kılların ayrılmasında ve derinin yumuşatılmasında kullanılmaktadır  Ayrıca çeşitli selülozlu atıkların karbon kaynağı  olarak kullanılmasında ,kalitesiz yağlardan daha kaliteli yağların elde  edilmesinde enzimlerden yararlanılmaktadır  Yapılan pekçok araştırma sonucunda,enzimlerin kullanım alanları giderek artmaktadır  Özellikle son yıllarda rekombinant-DNA teknolojisine paralel  olarak ,yeni ve istenilen özellikteki enzim elde edilmesi mümkün  olmaktadır;buna bağlı olarak da enzim kullanımı giderek | 
|   | 
|  | 
| Konu Araçları | Bu Konuda Ara | 
| Görünüm Modları | |
|  |