![]() |
Sıfırın Tarihi - Sıfır Rakamının Tarihsel Gelişimi - Sıfır Rakamının Tarihsel Durumu |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Sıfırın Tarihi - Sıfır Rakamının Tarihsel Gelişimi - Sıfır Rakamının Tarihsel DurumuSıfırın Tarihi - Sıfır Rakamının Tarihsel Gelişimi - Sıfır Rakamının Tarihsel Durumu Sıfırın Tarihi - Sıfır Rakamının Tarihsel Gelişimi - Sıfır Rakamının Tarihsel Durumu Sıfır Rakamının Tarihsel Gelişimi Onluk sistemin bir üstünlüğü, sıfır rakamı için ayrı bir işaretin (sembolün) bulunmasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıfır kavramını (fikrini) ilk olarak, hangi medeniyet içerisinde ve kim tarafından ortaya konulmuş (kullanılmış) olduğunda, kaynaklar hemfikir değildi ![]() ![]() Eski Hintlilerden kalma kitabelerde (yazıtlarda) görülen, rakam ve işaretler, günümüzde "Hint-Arap sistemi" olarak adlandırılan sisteme göre benzerlik olduğunu, ve nümerik (terkiym) sistemin, o devirde kullanıldığını göstermektedir ![]() ![]() Sıfır için, ayrı bir özel işaretin bulunuşu ve basamak fikrinin ustaca kullanılışı, onluk sistemi (decimal), sadece matematiğin değil, ilim dünyasının, en elverişli sistemlerinden biri yapmıştır ![]() ![]() ![]() ESKİ HİNT MEDENİYETLERİNDE SIFIR Romalı ve Çinlilerin eksine, Eski Hint alimleri, aritmetik işlemleri, özel bir harf ve işaret belirtmeden, sadece 1 den 9 a kadar olan rakamlardan istifade ederek yazarlardı ![]() ![]() Kaynaklar; Hindistan'dan, 300 yıl kadar önce, sayı işaretinin, rakam şekline dönüşmeye başladığını belirtmekte ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ancak; bu dokuz ayrı rakam, bazı sayıları ifade etmeye yeterli gelmiyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Düşünce tarihin en önemli olaylarından biri sayılan, bu sayı yazısına, son mükemmeliyeti Hintliler'in vermiş olduğu ortaya çıkmaktadır ![]() O halde, menşe itibariyle, sadece, basamak sistemi içinde, noksan basamağa (haneye) gerekli işaret olarak başvurulan bu sembol, yani bugünkü ifadeyle "sıfır" rakamı, derhal müstakil bir sayı şeklinde, ilk olarak Hint hesabında ortaya çıkmıştır ![]() Bu sayı işareti, yani "0" (sıfır) veya " ![]() ![]() ![]() ![]() TÜRK-İSLAM DÜNYASINDA SIFIR 773 yılında, Kankah isimli Hintli bir astronom, Halife el-Mansur'un (754-775), Bağdat'taki sarayına gelir ![]() "Hicretin 156 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hintli alimin, beraberinde Bağdat'a getirdiği ve onunla, önce Halife el-Mansur'un ilgisini çektiği kitap, gerçekte Brahmagupta'nın Siddhanta adlı eserinden başka bir eser değildi ![]() ![]() Harezmi tarafından yeniden hazırlanan söz konusu eser, İngiliz tercüman Baht'lı Adelhard tarafından, zamanın ilim dili olan Latinceye tercüme edildi ve Batılı alimlerin istifadesine sunuldu ![]() ![]() Bu Latince tercüme eser, önceleri İspanya'ya gelir ve 12 ![]() ![]() Hint alimleri, daire şeklinde gösterdikleri ve bugünkü ifadeyle "0" (sıfır) olarak adlandırılan kelime için, bir şeyin hiçliği ve boşluğu anlamını ifade eden "sunya" adını vermişlerdir ![]() İslam alimleri (Araplar) da bu işareti ve anlamını öğrenince; Arapçada boşluk anl ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Leonardo, es-sıfır kelimesini Latince'ye tercüme ederek Latince metinlerde cephrum şeklinde Latince'leştirdi ![]() Daha sonraki yıllarda, Avrupa'nın değişik memleketlerinde, değişik yazım (imla) şekilleri kazanmıştır ![]() Leonardo'nun eserine istinaden, önce zefero, daha sonra da zero yazım şeklini aldı ( Livra kelimesinin zamanla lira yazım şeklini alması gibi ![]() Fransa'da ise; gizli işaret anl ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Batı'da, İtalyanca aynı anlama gelen, zero kelimesinin kabülü sonucu, bu kelimenin iki ayrı anlamı sebebiyle İngiltere'de cipher ve zero şeklini aldı ![]() Almanya'da da, ziffer yazım şeklini aldı ![]() ![]() ![]() Saverus Sabokht, Brahmagupta ve Harezmi isimleri, Arap rakamlarının, Batı'da görülmesinde birbirini takip eden üç isim olarak karşımıza çıkmaktadır ![]() Batı literatüründe "Arap Rakamları" olarak bilinen, İslam Dünyası rakamlarının, sıfır "0" dahil olmak üzere, on ayrı şeklini Batı'ya ilk defa öğreten, papalık tahtının şair ve matematikçisi Gerbert olmuştur ![]() ![]() Gerbert, öğrenimini Aurlillac Klisesinde tamamlamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gerbert, sıfır kavramını bilmiyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gençliğinde itibaren, Hindistan'ın bir ucundan öbür ucuna yaptığı bir çok seyahatlerle, Hint dilini ve ilmini tam anlamıyla Öğrenen Gertert'in çağdaşı olan Beyruni'den o sıralarda, Hindistan'da yazılmış harf şekillerinin ve ilk rakam şekillerinin diğer memlekete geçince, değiştiğini öğreniyoruz, Beyrurıi, Araplar'ın, Hintliler'den en elverişli rakamları aldıklarını açıklar ![]() ![]() Harezmi tarafından, 830 yılında yazılan eserin ilk kopyaları, Viyana Saray Kütüphanesinde bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Avrupa, ilim dünyasında sunulan bu önemli belge ile, Araplar'ın, önce birler basamağından başlayarak, rakamları sağdan sola doğru yazıp okuduklarını, bu eserden öğrenir ![]() ![]() Latince tercümesinde, bugünkü yazım şekline göre, "0" (sıfır) a ait bir örnek Şöyledir : 38-18=20 "Sekiz diğer sekizden çıkınca, geriye bir şey kalmaz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bugünkü bilgilerimize göre basit gibi görünen, ancak zamanın matematik görüşü olarak son derece önemli olan bu açıklamanın böyle olması düşünüldüğünde, Harezmi'nin görüşü olan açıklamanın önemi kendiliğinden ortaya çıkar ![]() ![]() Brahmagupta'nın ,Siddahta adlı eseri, 776 yılında, Saverus'tan 114 yıl sonra, Arapça'ya çevrilen bir eserinin içinde yer almıştır ![]() ![]() Bu tarihlerde, "Arap Sayı Yazısının", ilim dünyasındaki zaferine çığır açan başka bir şahıs ile karşılaşıyoruz ![]() Pizza'lı Leonardo (1180~ ?) ; matematik bilgisinin, esaslarını bizzat, ilk kaynaklarından, yani Mısır'a yaptığı uzun süreli seyahatler sonucu elde etmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Oğul Leonardo, İslam (Arap) hesap öğretmenlerinden, öğrendiği bütün bilgileri sıfır rakamı dahil olmak üzere, çevresindekilere, uygulamaları ile birlikte öğretir Bu rakamlar, Arapçada "sıfır" adı verilen " ![]() ![]() Matematikte; bugün Türkçe'mizde gösterim şekli olan, "0" (sıfır), Arapça'da gösterim şekli olan " ![]() ![]() SIFIRIN TARİHİ KRONOLOJİSİ M ![]() ![]() ![]() M ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() M ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() M ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() M ![]() ![]() ![]() M ![]() ![]() ![]() M ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Sıfırın Tarihi - Sıfır Rakamının Tarihsel Gelişimi - Sıfır Rakamının Tarihsel Durumu |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Sıfırın Tarihi - Sıfır Rakamının Tarihsel Gelişimi - Sıfır Rakamının Tarihsel Durumu"Bir zamanlar şeytanın rakamı olarak suçlanmıştı ![]() ![]() ![]() Ardından barbarların icadı olarak anıldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ne var ki, Floransa kambiyo loncasının bu kararına karşılık, o tarihlerde kağıt üzerinde hesap yapmaya başlayan Avrupalı Tüccarlar yoğun bir biçimde Araplar'dan gelen sıfır rakamını kullandılar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eski Mısırlılar, 10 rakamını U harfiyle, 100 rakamını C harfiyle ve 1000 rakamını da lotus çiçeği şekliyle gösteriyorlardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yüzlerce yıl sonra Babilli tüccarlar, sıfır yerine birbirine paralel iki çizgiden oluşan bir sembol geliştirmişlerdi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sıfırı tanıyan bir başka eski uygarlık da Mayalar'dı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Hiçbir değişiklik göstermeyen bir miktar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1202 tarihinden sonra Hint-Arap rakamlarının Avrupa'da hızla yükseldiği gözleniyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Örneğin Ingiltere'de Hazine Bakanlığı, bu işlemlerin yapıldığı satranç tahtasını anımsatan kumaş parçasından hareketle "Satranç Tahtası Bakanlığı" olarak adlandırılıyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Batı geleneğinde sıfırın kullanımı Doğu toplumlarına oranla çok daha geç yıllara rastlamaktaydı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bugünkü bir çok Latin dilinin kökeninin oluşturan Sanskrit dilinde sıfırın "gagana" (uzay), "sunya" (boşluk) ve "bindu" (nokta) sözcükleriyle adlandırıldığını görüyoruz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|