Aşırı Kıskançlık Hastalık Belirtisi..

Eski 09-06-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Aşırı Kıskançlık Hastalık Belirtisi..




İnsanda bir miktar kıskançlık olması doğal Aşırısı ise paranoyik bozukluğa yol açıyor

Bolu İzzet Baysal Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi Psikiyatristi Dr Haluk Gülmez, ihanete uğrama, aldatılma korkusuyla yaşayan kıskanç eşlerin, mutsuz bir hayat yaşadıkları gibi, birlikte yaşadıkları kişilere de dünyayı zehir ettiklerini, bu kişilerin cinayete ve intihara yatkın olduklarını söyledi İnsanda bir miktar kıskançlık olmasının son derece doğal olduğunu belirten Dr Gülmez, ''Aşırı olmayan kıskançlıklar gayet doğaldır'' diye belirtiyor

Ancak tamamen mantık dışı aşırı kıskanmalar da, insanlar da paranoyik bozukluk oluşumuna yol açıyor

Tedavisi zor Hastalık boyutuna gelmiş kıskançlık hastalığının tedavisinin son derece zor olduğunun söyleyen Dr Gülmez, "Sürekli olarak ihanete uğrama, aldatılma korkusuyla yaşayan kıskanç eşler, mutsuz bir hayat yaşadıkları gibi, birlikte yaşadıkları kişilere de dünyayı zehir ederler Kendine göre kanıtlar bulan, sürekli olarak kendi kendine sorular sorup eşini takip altına alan kıskanç kişiler, intihara ya da cinayete bile teşebbüs edebilirler" diye konuştu

Hekime karşı bile kuşkulu Hastalık durumuna gelmiş kıskançlık durumlarının kişilik ve paranoyak bozukluklara yol açtığını açıklayan Dr Gülmez, aşırı kıskançlık hastalığının uzun süre psikiyatrik tedavi gerektiren zor bir hastalık olduğunu söyledi

Dr Gülmez, "Hekime karşı bile kuşkucu davranış sergileyen bu kişiler, kıskandıkları kişi veya kişilere karşı kırıcı, yıkıcı ve saldırgan olurlar Eşleri ve çocuklarıyla olan iletişimleri kopan, işinde de üretken olmayan bu kişiler psikiyatrik destek almadıkları sürece son derece mutsuz ve huzursuz bir yaşam sürdürürler" diye belirtti

Medical Park Fatih Hastanesi’nden Uzman Psikolog Sinem Demir ise; kıskançlığın baş edilmesi en zor duygulardan biri olduğunu söyledi Kıskançlığın; imrenme ve gıpta etmeyle başlayıp, haset duymaya kadar gidebildiğine dikkat çeken Demir, ‘kıskançlığın esiri’ olmamanız için şu önerilerde bulundu:

* İmrenmek, kendini bir diğeriyle kıyaslamak ve onun yerinde olmak istemektir Birinin mutluluğuna imreniyorsanız, ‘keşke ben de öyle mutlu olsam’ dersiniz, ama o kişi için kötü hisler beslemezsiniz
* Kıskançlıkta ise ‘ah keşke’ demenin bir adım ötesine geçer, o kişiyle gerçekten bir sorununuz olmasa bile, varmış gibi davranırsınız İyi ihtimalle onu görmezden gelirsiniz, kötü ihtimalle o kişiyle ufak tefek hayali sorunlar çıkarırsınız

HASET YUVA BİLE YIKAR!

* Haset ise bu duyguların en ağırıdır! Yerinde olmak isteğiniz kişinin sahip olduklarını kaybetmesini ister ve bunun için harekete geçersiniz Kıskançlıktaki ufak tefek sorun çıkarmaların düzeyi artar Hedef, o kişinin mutluluğunu yıkmaktır Mutluluk sebebi evlilik ise eşiyle ilişkisini, sosyal hayat ise arkadaşları ile ilişkisini bozmaya çabalar Bozma araçları; dedikodu, iftira-yalan olabilir En uç nokta ise fiziksel zarar vermektir

Herkes imrenebilir, pek çok insan kıskanır, daha az insan haset duyar! İmrenmek olağan bir duygudur ve birçok insan tarafından hissedilebilir Ancak bir ‘izleyici’ konumunda, sürekli diğerlerinin mutluluklarını gözlemek, bir yaşam tarzı haline gelebilir Özellikle duygusal yoksunluklar yaşadığına ve diğerleri kadar ‘şanslı’ olmadığına inanan biri bunu yapabilir

EVLİLER TERAPİSTE

Duygusal yoksunluklar da herkesin hayatında zaman zaman gözlenir Bir yoksunluğun (kayıp, ayrılık gibi) yasını tutmak ya da üzülmek için kendimize bir süre izin vermek sağlıklı olabilir Ama uzun sürmüş ise bu yoksunluğu ‘yeni var’lara dönüştürmek için harekete geçmekte fayda var!
İşte bu noktada izlediğimiz filmler ve diziler de bir bakıma ‘diğerinin mutluluğuna, fiziksel/maddi gücüne imrenme’ hissimizi telafi eder Bir yere kadar bu sağlıklıdır, telafi etmek iyi gelir Ama tabii ki aşırıya kaçmayarak ve kendinizi ‘yaşamayan’ sadece ‘izleyen’ biri konumuna sokmamalısınız En sağlıklısı ise hobiler edinmek, dans edip, resim yapmak gibi sosyal aktivitelerle sizi esir alan kıskançlığı dizginlemek

Hasetin hedefi olduysanız ve bu yaşamınızı doğrudan etkileyen bir duruma geldiyse, eğer evliliğinizi etkileyen bir durum varsa evlilik terapisi önerilebilir Eğer yaşanılan bölgede psikolog veya psikiyatr yoksa, o bölgede hatırı sayılır kişilerden (doktor, öğretmen, hemşire) destek ve önerilerde bulunması istenebilir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.