Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
afgan, amanuallah, cumhuriyetimizin, han, ilk, konuğu, kralı, resmi

Cumhuriyet'imizin İlk Resmi Konuğu Afgan Kralı Amanuallah Han

Eski 10-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cumhuriyet'imizin İlk Resmi Konuğu Afgan Kralı Amanuallah Han




Cumhuriyetimizin İlk Resmi Konuğu: Afgan Kralı Amanullah Han

Mustafa Kemal, ‘En büyük eserim’ dediği Cumhuriyet’i tanıtmak, dünyaya anlatmak istiyordu Ama Cumhuriyet’in ilanı üzerinden 5 yıl geçtiği halde, hiçbir yabancı devlet adamı ülkeye gelmemişti

Takvimler 20 Mayıs 1928 gününü gösterirken, İstanbul, “Genç Cumhuriyet’in ilk konuğu” olarak, Türkiye’ye resmî bir ziyarette bulunan Afganistan kralı Amanullah Han ve eşi Kraliçe Süreyya’yı coşkuyla karşılıyordu
Sabahın erken saatlerinden itibaren, Boğaz’ın iki kıyısında, ellerinde Türk ve Afgan bayrakları, kadınlı, erkekli bir kalabalık, donanmaya ait gemilerin top atışları arasında, konukları getiren İzmir Vapuru’nu görünce, coşkuyla dalgalandı

Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal, daha Kurtuluş Savaşı yıllarında kendisine ve ülkesine büyük yakınlık gösteren, destek olan Afgan kralı Amanullah Han’ın bu gezisine büyük önem vermekteydi Bunu nedeni, kişisel dostluk kadar, Afgan kralının Türkiye Cumhuriyeti’ni resmî olarak ziyaret eden ilk devlet adamı olmasıydı

O tarihte aslında Türkiye, Batı dünyasından bakıldığında, belirli bir yalnızlık içindeydi Çeşitli çevreler Türkiye’nin bu yalnızlığını, ‘Türkiye, Batı dünyasında yerini alamıyor’ şeklinde yorumlarken, Mustafa Kemal de bunun sıkıntısını yaşıyordu:
Ankara’nın başkent oluşunun üzerinden tam 5 yıl geçtiği halde, bazı yabancı büyükelçilikler bunu kabullenmemiş ve Ankara’ya taşınmamışlardı
İşte ‘sevindirici haber’ tam da o günlerde geldi: Eşi Kraliçe Süreyya ile birlikte, yaklaşık 6 ay süren bir Avrupa gezisine çıkmış olan Afgan kralı Amanullah Han, Türkiye’ye gelmek istiyordu Afganistan’da bazı dönüşümler gerçekleştirme emelleri peşindeki kral, Mustafa Kemal’in ‘Yeni Türkiye’sini yerinde görmek istemişti

Kralın isteğine olumlu cevap verilirken, karşılama ve ağırlama hazırlıkları da, kısa sürede adeta bir seferberliğe dönüştü Kral, eşi ve maiyeti Sıvastopol’dan gemiyle alınıp İstanbul’a, oradan da trenle Ankara’ya getirilecekti
Bu yolculuk için, Seyr-i Sefain İşletmesi’nin en iyi gemilerinden İzmir Vapuru tahsis edildi

Geminin kaptanlığını, Türkiye'nin ilk transatlantiği Gülcemal'i Amerika'ya götürüp getiren deneyimli Lütfi Kaptan yapacak, gemiye Peyk-i Şevket ve Berk-i Satvet muhripleri refakat edeceklerdi

İzmir Vapuru bu gezi için, ‘süratle tadil edildi’ Kamaraların bazıları genişletilirken, güverteye kıymetli halılar konuldu, salonda da bir ‘Kış Bahçesi’ oluşturuldu

Kral ve kraliçenin geceleyeceği kamara da, birbirinden değerli tablolarla süslenirken ağır, ipekli perdeler asıldı Yatak ve yastıklar ise, tamamen kuştüyünden yapıldı

Gemi yolculuğa hazırlanırken, başkent Ankara'da da kenti güzelleştirme çalışmaları hızlandırılmıştı Bilal N Şimşir'in ‘Atatürk ve Cumhuriyet’ adlı eserinde belirttiğine göre; “Koca koca ağaçlar uzaklardan sökülüp kralın geçeceği caddelere dikilmiş ve başkent bir gecede yeşillendirilmişti”
Bu arada, Ankara Palas'ın devam eden inşaatı hızlandırılıp tamamlandı Ziyaretten birkaç gün önce perdeleri takılan ‘başkentin ilk modern oteli’ Afganlı konukların hizmetine hazırlandı

Mustafa Kemal ayrıca, o sıralarda hazırlıkları sürdürülmekte olan Etnografya Müzesi’nin açılışının, kralın geleceği güne yetiştirilmesi talimatını vermişti
İzmir Vapuru ve refakatçi savaş gemileri, 14 Mayıs günü İstanbul’dan ayrıldılar Gemide kalabalık bir heyet bulunuyordu Krala birinci mihmandar olarak, Orgeneral Fahrettin Altay, ikinci mihmandar olarak da Korgeneral Naci Eldeniz tayin edilmişlerdi

Gemide, Kabil Büyükelçisi Nebil Batı, Protokol Genel Müdür Yardımcısı Sada Bey, protokol memurları, Seyr-i Sefain İşletmesi Genel Müdürü Sadullah Bey, tercümanlar, gazeteciler ve foto muhabirleri bulunmaktaydı
Karadeniz'i tam ortasından, dümdüz bir hatla geçmeye çalışan İzmir Vapuru bir ara fırtına nedeniyle zor durumda kaldıysa da, Lütfi Kaptan’ın deneyimi sayesinde, bu tehlike geçiştirildi

Gemi, 17 Mayıs günü Sıvastopol limanına girdi ve törenle karşılandı Ruslar, o gece Türk heyetine peş peşe birkaç yerde ziyafet verdiler
Kral Amanullah Han ve Kraliçe Süreyya, maiyetleriyle, 18 Mayıs günü saat 1200'de bir istimbotla İzmir Vapuru'na çıktılar Karşılama sırasında top atışı yapılırken, geminin grandi direğine, kralın özel sancağı çekildi Ruslar, 38 uçakla gemiyi uğurladılar

Mihmandarı ve diğer yetkililerle tanışan kralı, herkes çok sempatik ve resmiyetten uzak bulmuştu Kral hemen gazetecileri çevresine toplayarak, Türk basınına ilk demecini verdi:

“Türkler bizim ve tüm Doğu dünyasının gözbebeğidir O ne yaparsa biz de onu yaparız

Ne var ki, geminin telsizinin İstanbul'u ‘tutturamaması’ nedeniyle, bu demeci gazetelere ulaştırmak mümkün olamadı
‘İzmir’ 19 Mayıs günü, Boğaz'ın Karadeniz kıyılarının üç mil açığında saf tutan Hamidiye ve Mecidiye kruvazörlerinin de aralarında bulunduğu beş savaş gemisi tarafından karşılanarak, 21 pare top atışıyla selamlandı
Daha sonra vali başkanlığındaki bir heyet gemiye çıkarak konuklara 'Hoşgeldiniz' dedi Amanullah Han da, “Türkler, siz bizim gözbebeğimizsiniz Burada kardeş bir milletin içinde bulunduğumdan dolayı çok memnunum” diyerek karşılık verdi
Boğaz boyunca ağır ağır süzülen İzmir Vapuru'nu İstanbullular iki kıyıdan izlerken, savaş uçakları da İzmir’in güvertesinde boğazı seyreden kral ve kraliçeyi selamlıyorlardı
Haydarpaşa'da yapılan törenden sonra, trenle Ankara'ya hareket edildi Başkent Ankara'da, 20 Mayıs sabahı adeta yer yerinden oynamış, kral ve kraliçeyi karşılamaya koşan halk, Ankara İstasyonu’ndan Evkaf Oteli'ne kadar olan alanı erkenden, hınca hınç doldurmuş, çevredeki dükkânlara Türk ve Afgan bayrakları asılmıştı

Caddenin iki tarafında mızraklı süvari askerleri tören için beklerken, bando marşlar çalıyordu
Trenin geleceği peron ise, protokole mensup kişilerle dolup taşmaktaydı Gazi, saat tam 1130'da istasyona giren trenin son vagonundaki konuklarını önce selamladı; daha sonra kralın elini sıktı
İki lider, bunu takiben, kucaklaştılar Kral sağındaki Kraliçe Süreyya'yı Gazi'ye takdim etti Gazi kraliçenin de elini sıktı ve yolculuklarının nasıl geçtiğini sordu
Tören kıtasının denetlenmesinden sonra, istasyon kapısında kralı bekleyen zevat içinde yer alan Belediye Başkanı Asaf Bey, kısa bir ‘hoş geldiniz’ konuşması yaptı ve kraliçeye bir buket sundu Kral ise, cevaben, Ankara halkına teşekkürlerini bildirdi
Gazi, daha sonra konuklarını üstü açık bir otomobille, kalacakları Ankara Palas'a götürdü Yol boyunca süren tezahüratın otel önünde de devam ettiğini gören Amanullah Han, birkaç kez otelin büyük balkona çıkarak, halkı selamladı
Çankaya Köşkü’ne iade-i ziyaretten sonra Meclis’e gidildi Kral ve kraliçe Meclis’te gazi ve şehit yakınlarına madalya verilmesi törenini izlediler
Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal
20 Mayıs akşamı Gazi, konuklar onuruna, Ankara Palas'ta 100 kişilik bir ziyafet verdi Yemekte yaptığı konuşmada, Türk- Afgan kardeşliğine değinerek özetle şunları söyledi:
“İstikbalin yüksek ufuklarından doğmaya başlayan güneş, asırlardan beri ıstırap çeken milletlerin talihidir Bu talih bir daha artık siyah bulutlara bürünmesin, milletinizin ve onların hükümdarının ve pek muhterem kraliçe hazretlerinin talihi ve tealisi (ilerlemesi) parlak olsun”
Kral Amanullah Han da, cevaben şunları söyledi: “Aziz ve alicenap kardeşim, aziz Türkiye topraklarına muvasalat (ulaşmak) ve mümtaz zatınız ve kardeş Türk milletiyle vukua gelen mülakat (görüşme) münasebetiyle duymakta olduğum nihayetsiz kalb-i sürurumu (sonsuz kalp sevincimi) zaptedemiyorum İşte bu, benim temsil ettiğim Afgan milletinin kardeşçe hissiyatıdır
Kral ve kraliçe Ankara'da, her dakikası dolu yoğun bir programın yer aldığı bir hafta geçirdiler 21 Mayıs günü Başbakan İnönü, Köşk’te konuklara yemek verdi
22 Mayıs günü, Ankara Valisi Vehbi Bey başkanlığında bir heyet, kral ve kraliçeyi kaldıkları otelde ziyaret ederek kral ve kraliçeye hediyeler sundu
Ziyaretin resmî bölümü bittiği için, Ankara Palas'tan ayrılıp Çankaya'ya, Maraş Milletvekili Midhat Bey'in köşküne yerleşen kral ve kraliçe, 22 Mayıs günü kentteki Afgan uyrukluları kabul ettiler
Daha sonra Gazi ile birlikte öğle yemeği yediler Gazi, krala İstanbul'da ‘Leon Sarıyan Müessesesi’ tarafından yapılmış ve kabzası pırlantalarla işlenmiş değerli bir kılıç armağan etti
Daha sonra at yarışlarını izleyen kral ve kraliçe, 25 Mayıs günü de Ankara'da yeni açılan resim sergisini ziyaret ettiler Kral, muhtelif ressamların 20 tablosunu beğenerek, satın aldı
Gazi, 26 Mayıs günü konuklarını, adını taşıyan çiftlikte bekliyordu Onları çiftliğin kapısında karşılayarak her tarafı gezdirdi Saat 1730'a kadar süren gezi sırasında Gazi, konuklarına çiftliği nasıl kurduğunu anlattı
Saat 1800 sıralarında Mustafa Kemal, çiftlikteki Marmara Havuzu’nda konuğu Amanullah Han ile birlikte, sandalla kısa bir gezinti yaptı
Gezinin Ankara'daki son gününde ise Kız Öğretmen Okulu, Erkek Lisesi, Mimar Kemalettin Okulu, Müze, Numune Hastanesi ve Telsiz İstasyonu gezildi
Kral ve Kraliçe 27 Mayıs günü, gelişlerinde olduğu gibi, törenle uğurlandılar Mustafa Kemal konuklarını Gazi İstasyonu’na kadar uğurladı ve burada, ayrılırken kral ile kucaklaştı
İstanbul’a ulaşan konuklar, Sanayi-i Nefise Mektebi’ni (Güzel Sanatlar Akademisi), Harbiye’yi ve Sipahi Ocağı’nı ziyaret ettiler İkinci gün ise, Kız Öğretmen Okulu, Darülfünûn, Hürriyet-i Ebediye Anıtı ve Ayasofya ziyaret edildikten sonra, Topkapı Sarayı gezildi
Kral ve kraliçe, 1 Haziran günü yine İzmir Vapuru ile Batum'a hareket ederlerken, herhalde, unutulmaz anılarla Türkiye'den ayrılıyorlardı Bu ziyaret, Türk-Afgan dostluğunu güçlenirken, o güne kadar Ankara'yı başkent olarak kabullenmemekte direnen ülkeler arasında da, bir çözülme yaşanmasının ilk adımı olmuştu: Bir süre sonra, İtalyan Büyükelçiliği, Ankara'ya taşınacağını açıkladı



Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.