İstirdat

İstirdat

İSTİRDAT a (ar redd'den istirdâd) Esk

1 Geri alma, yeniden ele geçirme: "Kırım'ın istirdadı emel ve arzusu herkese dağ-ı derun olub kalmış" (Cevdet Paşa, XIX yy)

2 Verilen bir şeyin iadesini isteme

3 istirdat etmek, eylemek, geri almak, geri istemek: "Halife Müktefa Mısır'ı tekrar istirdâd eylemiştir" (F Köprülü)

—ic ilf huk istirdat davası, icra takibiyle, borçlu olmadığı bir parayı ödeyen kişinin, paranın geri verilmesi için açtığı dava (Bk ansikl böl)

—ANSİKL istirdat davası, borçlunun, ödeme emrine itiraz etmemesi ya da itiraz edip de itirazının icra tetkik mercisince kaldırılması nedeniyle kesinleşen icra takibiyle ödemek zoruda kaldığı, ama gerçekte borçlu olmadığı bir paranın geri alınması amacıyla açılır Davacı davayı kazanırsa, alacaklıya ödenen parayı ve öteki icra takip giderlerini geri alır istirdat davası, borç olmayan paranın icra dairesine tamamen ödendiği tarihten başlayarak bir yıl İçinde açılabilir, istirdat davasında davacı icra takibiyle ödediği paranın ödenmemesi gerektiğini kanıtlamak zorundadır