Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinema, Müzik & Online Videolar > Müzik Tutkunları > Şarkı Sözleri

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
chemical, romance, sözleri, şarkı

My Chemical Romance Şarkı Sözleri...

Eski 10-14-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

My Chemical Romance Şarkı Sözleri...




All I Want For Christmas Is You

I don't want a lot for Christmas
Noel için çok şey istemiyorum

There is just one thing I need
İhtiyacım olan sadece tek şey var

I don't care about the presents
Hediyeler umrumda değil

Underneath the Christmas tree
Noel ağacının altındaki

I just want you for my own
Sadece seni istiyorum kendime

More than you can ever know
Bilemeyeceğin kadar çok

Make my wish come true, baby all I want for christmas is you
Dileğimi gerçekleştir, bebeğim Noel için tüm istediğim sensin

I don't want a lot for Christmas there is just one thing I need
Noel için çok şey istemiyorum ihtiyacım olan tekşey var

And I don't care about the presents underneath the Christmas tree
Ve Noel ağacının altındaki hediyeler umrumda değil

I don't need to hang my stocking, way above the fireplace
Şöminenin üstüne çorabımı asmaya ihtiyacım yok

Santa Clause won't make me happy with a toy on christmas day
Bu Noel gününde bir oyuncakla mutlu edemez beni Noel Baba

I just want you for my own
Sadece seni istiyorum kendime

More than you can ever know
Bilemeyeceğin kadar çok

Make my wish come true
Dileğimi gerçekleştir

Baby all I want for christmas is you
Bebeğim Noel için tüm istediğim sensin

I wont ask for much this Christmas
Bu Noel çok şey istemiyorum

I won't even wish oh i wont even wish i wont even wish for snow
Dilemiyorum dilemiyorum kar yağmasını bile dilemiyorum

I'm just gonna keep on waiting underneath the mistletoe
Ökseotunun altında bekleyip duracağım sadece

I won't make a list and send it to the North Pole for St Nick
Bir liste yapmayacağım ve St Nick için Kuzey Kutbuna göndermeyeceğim

Won't even stay awake to hear the magic reindeer play
Büyülü ren geyiğini duymak için uyanık bile kalmayacağım

Cause I just want you here tonight
Çünkü bu gece sadece seni burada istiyorum

Holdin' on to me so tight
Beni sıkıca sarmanı

What more can I do?
Daha ne yapabilirim

oh baby all I want for christmas is you , oh baby
Bebeğim Noel için tüm istediğim sensin, bebeğim

Oh how the lights are shining surrounding everywhere (surrounding everywhere)
Işıklar nasıl da heryeri sarmış (heryeri sarmış)

Where the sounds of children's laughter fills the air
Gülen çocuk sesleri nasıl havayı dolduruyor

And everyone is singin'
Ve herkes şarkı söylüyor

Oh I hear those same bells ringinDuyuyorum aynı ziller çalıyor

Santa won't you bring me the one I really need
Noel Baba gerçekten tek istediğimi getirmeyecek misin

Won't you bring back my baby to me?
Bebeğimi bana geri getirmeyecek misin

I don't want a lot for Christmas
Noel için çok şey istemiyorum

This is all I'm askin for
Tüm istediğim bu

I just want to see my baby
Sadece seni görmek istiyorum bebeğim

Standing right outside my door
Kapımın hemen dışında dururken

I just want you for my own
Sadece seni istiyorum kendime

More than you can ever know
Bilemeyeceğin kadar çok

Make my wish come true
Dileğimi gerçekleştir

All I want for Christmas is you
Noel için tüm isteğim sensin

Is you, you,
Sensin

All I want is you [x4]
Tüm isteğim sensin

You, you, you, you, you, you, you
Sensin

Blood (kan)

Well they encourage your complete cooperation
senin tam işbirliğini destekliyorlar

Send you roses when they think you need to smile
gülmeye ihtiyacın olduğunu düşündükleri zaman sana güller gönderiyorlar

I can't control myself because I don't know how
kendimi kontrol edemiorum çünkü nasıl olcağını bilmiorum

And they love me for it, honestly I'll be here for a while
ve bunun için beni seviyorlar, gerçekten bi süre burda olacağım

So give them blood, blood
bu yüzden onlara kan ver, kan

Gallons of the stuff
bundan galonlarca

Give them all that they can drink and it will never be enough
içebilecekleri herşeyi ver ve bu asla yeterli olmayacak

Give them blood, blood, blood
kan ver onlara, kan,kan, kan

Grab a glass because there's going to be a flood
bir bardak al çünkü sel olacak

A celebrated man amongst the gurneys
gurneler arasında ünlü bi adam

They can fix me proper with a bit of luck
biraz şansla beni düzeltebilirler

The doctors and the nurses they adore me so
doktorlar ve hemşireler bana hayranlar

But it's really quite alarming cause I'm such an awful fuck (why thank you!)
ama bu oldukça tehlikeli çünkü berbat bişeyim ben (neden teşekkür edeyim)

I gave you blood, blood
sana kan verdim, kan

Gallons of the stuff
bundan galonlarca

I gave you all that you can drink and it has never been enough
içebileceğin herşeyi verdim ve asla yeterli olmadı

I gave you blood, blood, blood
sana kan verdim, kan,kan,kan

I'm the kind of human wreckage that you love!
ben senin sevdiğin bir insan enkazıyım

Bury Me In Black ---Karanlığa Gizle Beni

I said, we'll drown ourselves in misery tonight
Demem o ki, bu gece kendimizi üzüntüye boğacağız

White lies, you've worn out all your dancing shoes this time
Beyaz yalanlar, bu sefer tüm dans pabuçlarını eskittin

Just give us war-worn lipstick by the door if I inflame
Eğer öfkelenirsem savaş kılığımızı kapıdan verin

These eyes have had too much to drink again tonight
Bu gözlerin içmek için çok sebebi var bu gece

Black skies, we'll douse ourselves in high explosive light
Kara bulutlar, büyük patlamanın ışığında kaybedeceğiz kendimizi

Just give us war-worn, I've been calling you all week for my shotgun
Savaş kılığımızı verin sadece, bütün hafta seni aradım vurmak için

Pick up the phone
Telefonu kaldır

Pick up the phone, fucker
Kaldır şu telefonu, kahrolası

I wanna see what your insides look like
İçin neye benziyor görmek istiyorum

I bet you're not fucking pretty on the inside
Bahse girerim göründüğün kadar lanet bir güzel değilsin

I wanna see what your insides look like
İçini görmek istiyorum

I wanna see 'em
Görmek istiyorum

Well you don't say
Sen söylemezsin

And well I can explain what happened to my face
Ve ben de açıklayamam ne olduğunu yüzüme

Late last night
Geçen akşamın sonunda

I sleep in empty pools and vacant alleyways
Boş birikintilerde ve dar ıssız arka sokaklarda uyuyorum

And what I'm going through, shot lipgloss through my veins
Ve geçtiğim, damarlarıma yayılan bir ateş parıltısı

And when I can't complain
Ve şikayet edemiyorum

With the falling rain
Yağan yağmurdan

C'mon
Hadi ama

I wanna save your heart
Kalbini tutmak istiyorum

I wanna see what your insides may be
İçinde ne olabileceğini görmek istiyorum

Cancer - Kanser

Turn away,
Geri dön

If you could get me a drink of water
Bana içicek su gibi bişey getirirsen eğer

Cause my lips are chapped and faded
Çünkü dudaklarım çatladı ve soldu

Call my Aunt Marie
Marie teyzemi ara

Help her gather all my things,
Tüm eşyalarımı toplamasına yardım et,

And bury me in all my favorite colors
Ve göm beni bütün sevdiğim renklerle

My sisters and my brothers still,
Tüm kardeşlerim sessiz

I will not kiss you
Seni öpmeyeceğim

'Cause the hardest part of this, is leaving you
Çünkü en zor kısım seni terketmek

Now turn away,
Şimdi geri dön,

Cause I'm awful just to see
Çünkü berbat görünüyorum

Cause all my hair's abandoned all my body,
Çünkü tüm saçlarım bütün vüduma dökülmüş,

Oh, my agony
Ah, benim sancım

Know that I will never marry
Asla evlenmeyeceğimi biliyorum
Baby, I'm just soggy from the chemo,

Bebeğim, kemo dan sırılsıklamım
But counting down the days to go

Ama günleri sayıyorum gitmek için
It just ain't living
Bu yaşamak değil

And I just hope you know,
Ve umarım biliyorsundur

That if you say goodbye today,
Eğer bugün veda edeceksen,

I'd ask you to be true
Senden dürüst olmanı istiyorum

'Cause the hardest part of this, is leaving you
Çünkü en zor kısım seni terketmek

'Cause the hardest part of this, is leaving you
Çünkü en zor kısım seni terketmek

Cemetery Drive

This night
bu gece

Walk the dead
ölüler yürüyor

In a solitary style
sade bi şekilde

And crash the cemetery gates
ve mezarlık kapısına çarpıyolar

In the dress your husband hates
kocanın nefret ettiği elbiseler içinde

Way down
aşağıya giderken

Mark the grave
mezarı işaretle

Where the searchlights find us
projektörlerin bizi buldugu yerde

Drinking by the mausoleum door
anıtkabir kapısında içerken

And they found you on the bathroom floor
ve seni banyo zemininde buldular

I miss you
seni özlüyorum

I miss you so far
seni çok fazla özlüyorum

And the collision of your kiss that made it so hard
ve bunu o kadar zor yapan öpüşünün çarpması

Back home
eve dön

Off the run
kaçarken

Singing songs that make you slit your wrists
bileklerini yaralamana neden olan şarkıları söyleyerek

It isn't that much fun
bu o kdr komik değil

Staring down a loaded gun
dolu bir tabancaya bakarken

So I won't stop dying
bu yüzden ölmeyi bırakmıcam

Won't stop lying
yalan söylemeyi bırakmıcam

If you want, I'll keep on crying
istersen ağlamaya devam ederim

Did you get what you deserve?
istediğini elde ettinmi?

Is this what you always want me for?
bu her zmn ben istediğin şey mi?

I miss you
seni özlüyorum

I miss you so far
seni çok fazla özlüyorum

And the collision of your kiss that made it so hard
ve bunu o kadar zor yapan öpüşünün çarpması

DEAD!

Yeah!
Evet!

And if your heart stops beating
Ve eğer kalbin çarpmayı keserse

I'll be here wondering
Merak ediyor olacağım

Did you get what you deserve?
Hak ettiğini aldın mı?

The ending of your life
İşte hayatının sonu

And if you get to heaven
Ve eğer cennete gidersen

I'll be here waiting, babe
Burda bekliyor olacağım, bebeğim

Did you get what you deserve?
Hak ettiğini aldın mı?

The end, and if your life won't wait
Son, ve eğer hayatın beklemezse

Then your heart can't take this
Sonra kalbin bunu kabul edemez

Have you heard the news that you're dead?
Haberleri duydun mu sen ölmüşsün?

No one ever had much nice to say
Kimsenin söyleyeceği güzel birşey yok

I think they never liked you anyway
Sanırım seni hiç sevmemişler zaten

Oh take me from the hospital bed
Ah beni hastane yatağından alın

Wouldn't it be grand? It ain't exactly what you planned
Muhteşem olmazmıydı? Kesinlikle planladığın gibi olmaz

And wouldn't it be great If we were dead
Ve mükemmel olmazmıydı eğer biz ölmüş olsaydık

Ohh dead
Ahh ölü

Tongue-tied and oh so squeamish
Dilin tutulmuş ve ah çok hassassın

You never fell in love
Hiç aşık olmadın

Did you get what you deserve?
Hak ettiğini aldın mı?

The ending of your life
İşte hayatının sonu

And if you get to heaven
Ve eğer cennete gidersen

I'll be here waiting, babe
Burda bekliyor olacağım, bebeğim

Did you get what you deserve?
Hak ettiğini aldın mı?

The end, and if your life won't wait
Son, ve eğer hayatın beklemezse

Then your heart can't take this
Sonra kalbin bunu kabul edemez

Have you heard the news that you're dead?
Haberleri duydun mu sen ölmüşsün?

No one ever had much nice to say
Kimsenin söyleyeceği güzel birşey yok

I think they never liked you anyway
Sanırım seni hiç sevmemişler zaten

Oh take me from the hospital bed
Ah beni hastane yatağından alın

Wouldn't it be grand to take a pistol by the hand?
Muhteşem olmazmıydı bir el tabanca yemek?

And wouldn't it be great if we were dead
Ve mükemmel olmazmıydı eğer biz ölmüş olsaydık

And in my honest observation
Ve güvenilir incelemelerime göre

During this operation
Bu operasyon sırasın

Found a complication in your heart
Kalbinizde bir sorun buldum

So long, 'Cause now you've got maybe just two weeks to live
Hoşça kalın, Çünkü artık belkide sadece iki haftalık ömrünüz var

(Is that the most the both of you can give?)
(Bana verebileceğinizin en fazlası bu mu?)

One, two, one two three four!
Bir, iki, bir iki üç dört!

LA LA LA LA LA!
LA LA LA LA LA LA!
LA LA LA LA LA LA LA!

Well come on,
Eh hadi,

LA LA LA LA LA!
LA LA LA LA LA LA!
LA LA LA LA LA LA LA!

Oh motherfucker,
Ah s*****

If life ain't just a joke (LA LA LA LA LA!)
Eğer hayat bir oyun değilse (LA LA LA LA LA!)

Then why are we laughing? (LA LA LA LA LA LA!)
Öyleyse neden gülüyoruz? (LA LA LA LA LA LA!)

If life ain't just a joke (LA LA LA LA LA!)
Eğer hayat bir oyun değilse

If life ain't just a joke (LA LA LA LA LA!)
Eğer hayat bir oyun değilse (LA LA LA LA LA!)

Then why am I dead?
Öyleyse neden ölüyüm ben?

DEAD!
ÖLÜ!

DISENCHANTED

Well I was there on the day
O gün ordaydım

They sold the cars for the queen
Arabayı kraliçe için sattılar

And when the lights all went out
Ve ışıkların hepsi gittiğinde

We watched our lives on the screen
Hayatımızı ekranda izledik

I hate the ending myself
Ben sonlardan nefret ederim

But it started with a alright scene
ama bu normal bi sahneyle başladı

It was the roar of the crowd that gave me heartache to sing
Şarkı söylemek için bana acı veren kalabalığın gürültüsüydü

It was a lie when they smiled and said you won't feel a thing
gülüp hiçbirşey hissetmeyeceksin dediklerinde bu bir yalandı

And as we ran from the cops
ve polislerden kaçarken

We laughed so hard it would sting (yeah, yeah, oh)
acı verecek kadar çok gülmüştük

If I'm so wrong (so wrong, so wrong)
eğer o kdr yanlışsam

How can you listen all night long (night long, night long)
bütün gece nasıl dinleyebilirsin

Now will it matter after I'm gone
ben gittikten sonra farkedecek mi

Because you never learn a God damn thing
çünkü lanet olası şeyi asla öğrenemedin

You're just a sad song with nothing to say
söylecek bişeyi olmayan hüzünlü bir şarkısın sadece

About a lifelong wait for a hospital stay
hastanede kalmak için bir ömür bekleme hakkında

And if you think that I'm wrong
eğer yanlış oldugumu düşünüyorsan

This never meant nothing to ya
bu asla birşey ifade etmedi sana

I spent my high school career spit on and shoved to agree
bütün lise hayatımı, kabul etmek için tükürülüp iktirilmekle geçirdim

So I could watch all my heros sell a car on TV
böylece kahramanlarımı tv'de araba satarken izleyebilirdim

Bring out the old guillotine
eski giyotini çıkar

We'll show them what we all mean (yeah, yeah, oh)
onlara ne demek istediğimizi gösterelim

So go
artık git

Go away
uzaklaş

Just run
sadece git

Run away
kaç

But where did you run to?
ama nereye kaçtın?

Where did you hide?
nereye saklandın?

Go and find another way
git başka bir yol bul

Drowning Lessons
Without a sound I took her down,
sessizce onu aşağıya indirdim,

And dressed in red and blue I squeezed
ve sıktığım kırmızı ve mavi elbiseleri giydirdim

Imaginary wedding gown
hayali düğün elbisesi

That you can't wear in front of me
benim önümde giyemeyeceğin

A kiss goodbye,
veda öpücüğü

Your twisted shell,
belini döndürdün

As rice grains and roses fall at your feet
pirinç taneleri ve güller ayağına düşerken

Lets say goodbye,
haydi elveda diyelim

The hundreth time,
yüzüncü kez

And then tomorrow we'll do it again
ve yarın tekrar yaparız bunu

Tomorrow we'll do it again
yarın tekrar yaparız bunu

I dragged her down,
aşağıya sürekledim onu,

I put her out,
onu dışarı koydum

And back there I left her where no one could see
ve onu kimsenin göremeyeceği yere bıraktım

And lifeless cold
ve hayatsız soğuk

Into this well
bu kuyunu içine

I stared as this moment was held for me
bu dakika beni tuttukça baktım

A kiss goodbye,
veda öpücüğü

Your twisted shell,
belini döndürdün

As rice grains and roses fall at your feet
pirinç taneleri ve güller ayağına düşerken

Lets say goodbye,
haydi elveda diyelim

The hundreth time,
yüzüncü kez

And then tomorrow we'll do it again
ve yarın tekrar yaparız bunu

Tomorrow we'll do it again
yarın tekrar yaparız bunu

I never thought it'd be this way
bunun böyle olacağını hiç düşünmemiştim

Just me and you we're here alone
sadece sen ve ben burda yalnızız

And if you stay,
ve kalırsan

All I'm asking for is
tüm istediğim

A thousand bodies piled up
yığınlanmış bin vücut

I never thought would be enough
yeterli olacağını hiç düşünmemiştim

To show you just what I've been thinking
sana ne düşündüğümü göstermek için

And I'll keep on making more,
ve daha fazla yapmaya devam edicem

Just to prove that I adore every inch of sanity
akıl sağlığının her santimine taptığımı kanıtlamak için

All I'm asking for is
tüm istediğim

All I'm asking for is
tüm istediğim

These hands stained red
bu eller kana bulandı

From the times that I've killed you and then
seni öldürdüğüm zamanlardan beri ve

We can wash down this engagement ring With poison and kerosene
bu nişan yüzüğünü zehir ve gazla yıkayabiliriz

We'll laugh as we die,
ölürken güleceğiz

And we'll celebrate the end of things with cheap champagne
ve olanların sonunu ucuz şampanyayla kutlayacağız

Without
olmadan

Without a sound
bir ses olmadan

Without
olmadan

Without a sound,
bir ses olmadan

And I wish you away
ve keşke uzakta olsan

Without a sound,
bir ses olmadan

Famous Last Words - Meşhur Son Sözler

Now I know
Artık biliyorum

That I can't make you stay
Kalmanı sağlayamıyacağımı

But where's your heart
Ama nerede senin kalbin

But where's your heart
Ama nerede senin kalbin

But where's your
Ama nerede senin

I know
Biliyorum

There's nothing I could say
Söyleyebileceğim hiç birşey yok

To change that part
Bu kısmı değiştirmek için

To change that part
Bu kısmı değiştirmek için

To change
Değiştirmek

So many bright lights been cast a shadow
Bir çok parlak ışık bir gölge çıkarıyor

But can I speak?
Ama konuşabilir miyim?

Well is it hard understanding?
Zor mu anlamak?

I'm incomplete
Ben bütün değilim

A life that's so demanding
Bir hayat çok çaba gerektirir

I get so weak
güçsüzleşiyorum

And all their souls are burning
Ve bütün ruhları yanıyor

I can't speak
Konuşamıyorum

I am not afraid to keep on living
Yaşamaya devam etmek için korkmuyorum

I am not afraid to walk this world alone
Bu dünyayı yalnız yürümek için korkmuyorum

Honey if you stay, I'll be forgiven
Sevgilim eğer kalırsan, Affedilmiş olacağım

Nothing you can say can stop me going home
Söyleyebileceğin hiçbirşey beni eve gitmek için durdurmayacak

Can you see?
Görebiliyor musun?

My eyes are shining bright
Gözlerim parlıyor

Cause I'm out here
Çünkü dışarda burdayım

On the other side
Diğer tarafında

Of the jet black hotel mirror
Kopkoyu siyah otel aynasının

And I'm so weak
Ve çok güçsüzüm

Is it hard understanding
Çok mu zor anlamak

I'm incomplete
Ben bütün değilim

And all their souls are burning
Ve bütün ruhları yanıyor

I can't speak
Konuşamıyorum

I see you lying next to me
Sana bakıyorum yanımda uzanmışsın

With words I thought I'd never speak
Hiçbir zaman söyleyebileceğimi düşünmediğim sözlerle

Awake and unafraid
Uyanık ve korkusuz

Asleep or dead
Uykuda yada ölü

Ghost of You

I never said i'd lie and wait forever
Asla demedim yalan söyleyip sonsuza dek bekleyeceğimi

If I died we'd be together
Eğer ölmüş olsaydım birlikte olurduk

I cant always just forget her
Sadece onu her zaman unutamıyorum

But she could try
Ama o deneyebilir

At the end of the world
Dünyanın sonunda

Or the last thing I see
Ya da göreceğim son şey
You are
Sensin

Never coming home
Eve asla gelemem

Never coming home
Eve asla gelemem

Should I
Gelmeli miyim

And all the things that you never ever told me
Ve bana hiçbir zaman anlatmadığın her şey

And all the smiles that are ever ever
Ve tüm gülümsemeler ki hiç�

Ever
Hiç�

Get the feeling that you'll never ll alone
Hiç Hissetme yapayalnız olacağını

And I remember now
Ve şimdi hatırlıyorum

At the top of my lungs in my arms she dies
Kollarımda ciğerimin üstünde o ölüyor

She dies
Ölüyor

At the end of the world
Dünyanın sonunda

Or the last thing I see
Ya da göreceğim son şey

You are
Sensin

Never coming home
Eve asla gelemem

Never coming home
Eve asla gelemem

Should I
Gelmeli miyim

And all the things that you never ever told me
Ve bana hiçbir zaman anlatmadığın her şey

And all the smiles that are ever gonna haunt me
Ve aklımdan hiç gitmecek tüm o gülümsemeler

Never coming home
Eve asla gelemem

Never coming home
Eve asla gelemem

Should I
Gelmeli miyim

And all the wounds that are ever gonna scar me
Ve iz bırakmayacak tüm o yaralar

For all the ghosts that are never gonna catch me
Ve beni asla yakalayamayacak tüm hayaletler için

If I fall
Eğer düşersem

If I fall (down)
Eğer düşersem (aşağı)

At the end of the world
Dünyanın sonunda

Or the last thing I see
Ya da göreceğim son şey

You are
Sensin

Never coming home
Eve asla gelemem

Never coming home
Eve asla gelemem

And all the things that you never ever told me
Ve bana hiçbir zaman anlatmadığın her şey

And all the smiles that are ever gonna haunt me
Ve aklımdan hiç gitmecek tüm o gülümsemeler

Never coming home
Eve asla gelemem

Never coming home
Eve asla gelemem

Should I
Gelmeli miyim

And all the wounds that are ever gonna scar me
Ve iz bırakmayacak tüm o yaralar

For all the ghosts that are never gonna
Tüm o hayaletler için ki onlar asla�

HELENA
Long ago
Uzun zaman önce

Just like the hearse you died to get in again
Tıpkı öldüğünde yine bindiğin cenaze arabası gibi

We are
İdi

So far from (in a whisper) you
Çok uzak (bir fısıltı kadar) senden

Burning on, just like the match you strike to (drags note out) incinerate
Yanıp kül olurken uzun uzun o çarpışmadaki gibi yanarak

The lives
Yaşamları

Of everyone you know
Bildiğin herkesin

And what's the worst you take? (worst you take)
Ve en kötüsü hangisiydi senin için?

From every heart you break (heart you break)
Kırdığın her kalpten

And like a blade you stake(blade you stake)
Ve bir bıçak gibi kestiğin

Well, I've been holding on tonight
Bu akşamı bekliyordum

(chorus 1)
What's the worst that I can say?
Söyleyebileceğim en kötü şey ne?

Things are better if I stay
Her şey iyi geliyor eğer kalırsam

So long and goodnight
uzun süre ve iyi geceler

So long and goodnight
Uzun süre ve iyi geceler

Came a time
Bir an geldi

When every star fall brought you to tears again
Seni ağlatan her yıldız kayması

We are,
Bizdik,

The very hurt you sold
Çok acıttın

And what's the worst you take? (worst you take)
Ve en kötüsü hangisiydi senin için?

From every heart you break (heart you break)
Kırdığın her kalpten

And like a blade you stake(blade you stake)
Ve bir bıçak gibi kestiğin

Well, I've been holding on tonight
Bu akşamı bekliyordum

(chorus 2)
What's the worst that I can say?
Söyleyebileceğim en kötü şey ne?

Things are better if I stay
Her şey iyi geliyor eğer kalırsam

So long and goodnight
uzun süre ve iyi geceler

So long and goodnight
Uzun süre ve iyi geceler

Well if you carry on this way
Eğer bu yolda gidersen

Things are better if I stay
Her şey iyi gelecek kalırsam

So long and goodnight
Uzun süre ve iyi geceler

So long and goodnight
Uzun süre ve iyi geceler

Can you hear me?
Beni duyuyor musun?

Are you near me?
Yakınımda mısın?

Do we Deserve, To leave the earth
hak ettik mi, dünyayı terk etmeyi

we'll meet again
Yine karşılaşacağız

When both our cars collide
İkimizin arabası çarpıştığında

House Of Wolves - Kurtların Evi

Well, I know a thing about contrition,
Evet, pişmalıkla ilgili birşey biliyorum

Because I got enough to spare
Çünkü yeterince yedeğim var

And I'll be grantin' your permission,
Ve ruhsatını onaylayacağım

'Cause you haven't got a prayer
Çünkü bir duan yok

Well, I said, hey, hallelujah,
Evet, dedim, hey, şükürler olsun,

Ah well, now, come on, sing the praise
Ah evet, şimdi, hadi, şükretmeye başlayın

Let the spirit come on through ya,
Ruhu içinize alın

We got innocence for days!
Günlerdir masumuz

Well, I think I'm gonna burn in hell,
Evet, cehennemde yanacağımı düşünüyorum

Everybody burn the house right down
Herkes evi yakıp yok ediyor

And I'll say, ha, what I wanna say!
Ve ben söyleyeceğim, ha, ne sölemek istiyorsam!

Tell me I'm an angel,
Bana bir melek olduğumu söyle

Take this to my grave
Bunu mezarıma götür

Tell me I'm a bad man
Bana kötü bir adam olduğumu söyle

Kick me like a stray
yoldan çıkmışım gibi tekmele beni

Tell me I'm an angel
Bana bir melek olduğumu söyle

Take this to my grave
Bunu mezarıma götür

(yes I Ne Oldu )
(evet öyleyim, ah evet öyleyim)

You play ring around the ambulance,
Ambulansın sirenini çalıyorsun

Like you never gave a care
Sanki hiç umursamış gibi

So, get the choir boys around you,
Öyleyse, kilise korosundaki çocukları al

It's a compliment, I swear
Bu bir övgü, yemin ederim

And I said, ashes to ashes, we all fall down,
Ve dedim, külden küle, hepimiz aşağı düşüyoruz

I wanna hear you sing the praise,
Şükretmeye başladığınızı duymak istiyorum,

And I said, ashes to ashes, we all fall down,
Ve dedim, külden küle, hepimiz aşağı düşüyoruz

We got innocence for days!
Günlerdir masumuz

Well, I think I'm gonna burn in hell,
Evet, cehennemde yanacağımı düşünüyorum

Everybody burn the house right down
Herkes evi yakıp yok ediyor

And I'll say, ha, what I wanna say!
Ve ben söyleyeceğim, ha, ne sölemek istiyorsam!

Tell me I'm an angel,
Bana bir melek olduğumu söyle

Take this to my grave
Bunu mezarıma götür

Tell me I'm a bad man
Bana kötü bir adam olduğumu söyle

Kick me like a stray
yoldan çıkmışım gibi tekmele beni

Tell me I'm an angel
Bana bir melek olduğumu söyle

Take this to my grave
Bunu mezarıma götür

You better run like the devil,
Şeytan gibi koşsan iyi edersin,

'Cause they're never gonna leave you alone!
Çünkü onlar seni asla yanlız bırakmazlar

You better hide up in the alley,
Dar sokaklarda saklansan iyi edersin,

'Cause they're never gonna find you a home!
Çünkü onlar sana asla bir ev bulmayacaklar!

And as the blood runs down the walls,
Ve kan duvarlardan akarken,

You see me creepin' up these halls
Beni koridorlarda sürünürken görürsün

I'm a bad motherfuckers,
Ben kötü bir s*******

Tell your sister I'm another!
Kardeşine söle ben başkasıyım!

Go! Go! Go!
Hadi! Hadi! Hadi!

And I should say what I wanna say
Ve söylemeliyim ne söylemem gerekiyorsa

Tell me I'm an angel,
Bana bir melek olduğumu söyle

Take this to my grave
Bunu mezarıma götür

Tell me I'm a bad man
Bana kötü bir adam olduğumu söyle

Kick me like a stray
yoldan çıkmışım gibi tekmele beni

Tell me I'm an angel
Bana bir melek olduğumu söyle

Take this to my grave
Bunu mezarıma götür

Tell me I'm a bad, bad, bad, bad man
Bana kötü bir adam olduğumu söyle, kötü, kötü, kötü adam

Tell me I'm a bad, bad, bad, bad man
Bana kötü bir adam olduğumu söyle, kötü, kötü, kötü adam

Tell me I'm a bad, bad, bad, bad man
Bana kötü bir adam olduğumu söyle, kötü, kötü, kötü adam

Tell me I'm a bad, bad, bad, bad man
Bana kötü bir adam olduğumu söyle, kötü, kötü, kötü adam

So get up
O zaman ayağa kalk

So get down
O zaman diz çök

Yes I Ne Oldu Ne Oldu Ne Oldu uh yes i am!
Evet öyleyim, ah evet öyleyim!

I DONT LOVE YOU
Well, when you go
İyi, sen giderken

Don't ever think I'll make you try to stay
Sakın kalmanı sağlamaya çalışacağımı düşünme

And maybe when you get back
Ve belki geri döndüğünde

I'll be off to find another way
Başka bir yol bulmak için vazgeçmiş olacağım

And after all this time that you still owe
Ve hala borçlu olduğun onca zamandan sonra

You're still the good-for-nothing, I don't know
Sen hala -hiçbirşey- için iyi deilsin, bilmiyorum

So take your gloves and get out
Öyleyse eldivenlerini al ve dışarı çık

Better get out while you can
Dışarı çıksan iyi edersin çıkabildiğin kadar çabuk

When you go
Gidersen

Would you even turn to say
Dönüp dermisin

"I don't love you like I did yesterday"
"Seni sevmiyorum dün sevdiğim gibi"

Sometimes I cry so hard from pleading
Bazen çok fazla ağlıyorum yalvarmaktan

So sick and tired of all the needless beating
Bıkıp usandım tüm o gereksiz yenilgilerden

But baby when they knock you down and out
Ama bebeğim onlar sana vurup yere serdiklerinde

It's where you oughta stay
Kalman gereken yer orası

And after all the blood that you still owe
Ve hala borçlu olduğun onca kandan sonra

Another dollar's just another blow
Başka bir dolar bir başka hamle sadece

So fix your eyes and get up
Öyleyse gözlerini sabitle ve ayağa kalk

Better get up while you can
Ayağa kalksan iyi edersin kalkabildiğin kadar çabuk

When you go
Gidersen

Would you even turn to say
Dönüp dermisin

"I don't love you like I did yesterday"
"Seni sevmiyorum dün sevdiğim gibi"

I Never Told You What I Do For A Living

Işıktan uzak dur,
Yada verdiğim tüm resimlerden
Gerekirse dua edebilirsin,
Ama seni yola getirip, mutsuz edicem
Seninle yalnız görüşebilirmiyim?
Bi başka gece seni görücem,
Bi başka gece de senin olucNe Oldu Ne Oldu Ne Oldu
Bi kaç başka yolla devam etmek için,
Yüzümü gizlemek için

Başka bi bıçak ellerimde
Ve bir leke! çarşaflardan asla çıkmayan
Temizle beni, çok pisim bebeyim
Suyun, kıyafetlerden asla çıkaramadığı bi pislik bu
Adlarını saklarım kitapların, ve

Sadece uzaklara git, gömmeden önce onları
Çok derine ve aşağıyaya ineriz

Melekler tarafından dokunulmama rağmen zarafetten yoksunum
Herşeyi yaptım, belki de bunu hep yaşarım

Başka bi bıçak ellerimde
Bir leke! çarşaflardan asla çıkmayan
Temizle beni, çok pisim bebeyim
Bu bir para meselesi değil, cehennemin sadece ün için olmadığı gibi
Bu sahip olup kaybettiğim bedenler için
Sadece uzaklara git, gömmeden önce onları
Çok derine ve aşağıyaya ineriz
Aşağıya
Ve aşağıyaya ineriz
Ve aşağıyaya ineriz
Ve aşağıyaya ineriz
Ve hepimiz aşağıya düşeriz
Denedim
Denedim
Denedim

Ölümünün ezgisinde baş başa dans edeceğiz
Tekrar seveceğiz, tekrar güleceğiz
Böyle daha iyi

Tekrar asla, ve tekrar asla
Başımızın arkasından iki kurşun sıktılar
Ve hepimiz ölüyüz şimdi

Denedim, bir gece, bir gece daha
Gülüyorum, Ağlıyorum, ve tekrar gülüyorum
Denedim
Denedim
Denedim
Çünkü denedim
Ama yalan söledim
Denedim
Denedim

Tekrar sevdik ve tekrar güldük
Tekrar denedik ve tekrar dans ettik
Böyle daha iyi , çok daha iyi
Yatağımın çarşaflarındaki kanı temizleyemem

Bi daha asla ve bir daha asla
Başımızın arkasından iki kurşun sıktılar
Ve hepimiz ölüyüz şimdi

Stay out of the light
Or the photograph that I gave you
You can say a prayer if you need to
Or just get in line and I'll grieve you
Can I meet you
Alone?
Another night and I'll see you
Another night and I'll be you
Some other way to continue
To hide my face

Another knife in my hands
A stain that never comes off
The sheets
Clean me off
I'm so dirty babe
The kind of dirty where the water never cleans off the clothes
I keep a book of the names and those

Only go so far
'Til you bury them
So deep and down we go

Touched by angels
Though I fall out of grace
I did it all so maybe
I'd live this everyday

Another knife in my hands
A stain that never comes off
The sheets
Clean me off
I'm so dirty babe
It ain't the money and it sure as hell ain't just for the fame
It's for the bodies I claim and lose

Only those so far
'Til you bury them
So deep and down we go

Down
And down we go
And down we go
And down we go
And we all, fall, down, right now

I tried,
I tried

And we'll all dance alone
To the tune of your death
We'll love again
We'll laugh again
And it's better off this way

And never again
And never again
They gave us two shots to the back of the head
And we're all dead now

Well never again
And never again
They gave us two shots to the back of the head
And we're all dead now

I tried,
One more night
One more night
We will
Laugh out
Cry out
Laugh out loud

I tried
Well I tried
Well I tried
'Cause I tried
But I lied
I lied

I tried,
I tried,
I tried

And we'll love again
We'll laugh again
We'll cry again
And we'll dance again
And it's better off this way
So much better off this way
I can't clean the blood off the sheets in my bed!

And never again
And never again
They gave us two shots to the back of the head
And we're all dead now

I'm Not Ok

Well if you wanted honesty, that's all you had to say
dürüstlük istiyorsan, söylemen yeterliydi

I never want to let you down or have you go
seni asla yüz üstü bırakmam yada git demem

It's better off this way
bu yolda olmasam daha iyi

For all the dirty looks
bütün o kirli görünüşler için

The photographs your boyfriend took
erkek arkadaşının çektiği resimler

Remember when you broke your foot
ayağını kırdığını hatırla

From jumping out the second floor
ikinci kattan atladığın zaman

I'm not okay
iyi değilim
I'm not okay
iyi değilim
I'm not okay
iyi değilim
You wear me out
beni yıpratıyorsun

What will it take to show you that it's not the life it seems
hayatın gördündüğü gibi olmadığını sana göstermem için ne gerek

(I'm not okay)
(iyi değilim)

I've told you time and time again
tekrar tekrar söyledim sana

You sing the words but don't know what it means
şarkı söylüyorsun fakat ne anlama geldiğini bilmiyorsun

To be a joke and look
bir şaka ve görünüş olmak için

Another line without a hook
kıvrımsız bir başka çizgi

I held you close as we both shook for the last time
seni son bi kere sardım ve ikimizde sarsıldık

Take a good hard look
iyice bi bak

I'm not okay
iyi değilim
I'm not okay
iyi değilim
I'm not okay
iyi değilim
You wear me out
beni yıpratıyorsun

Forget about the dirty looks
kirli görünüşleri unut

The photographs your boyfriend took
erkek arkadaşının çektiği resimleri de

You said you'd read me like a book
beni kitap gibi okuyacağını söylemiştin

But the pages are all torn and frayed
ama sayfaların hepsi yırtık ve yıpranmış

I'm okay
iyi değilim
I'm okay
iyi değilim
I'm okay, now
iyi değilim şimdi
(I'm okay, now)

But you really need to listen to me
ama gerçekten beni dinlemelisin

Because I'm telling you the truth
çünkü sana gerçeği söylüyorum

I mean this, I'm okay
gerçekten, iyi değilim

(Trust me)
(bana güven)


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.