Domuz Gribi / Bireysel Olarak Alınabilecek Önlemler

Kuş gribinden sonra tüm dünya şimdi de domuz gribiyle panik olmuş durumda Dünya Sağlık Örgütü WHO’ya göre, 162009 tarihinden itibaren toplam 62 ülke’den 17, 410 salgın vakası bildirilmiştir Kıbrıs’ta, güney kesiminde de bir vakanın tespit edilmesiyle ‘Bu virüs Kıbrıs’a gelemez!’ gibi düşünceler ve duyurular da çürütüldü! Ancak, önemli olan panik değil, iyi bilgilendirilme ve de önlemler alabilmektir Bireysel olarak da alacağımız önlemler kendimiz ve çevremizdekiler açısından yararlı olacaktır Her ülke belirli önlemler alarak bu salgına savaş açmış durumda Ancak, düşman gözle görülemeyecek kadar ufak da olunca, insan ister istemez paranoyak olabiliyor Artık çevremizde birileri aksırıp öksürünce, istemeden bile olsa endişelenebiliyoruz

Peki, bu görünmeyen düşman yani Influenza A H1N1 tip virüs nereden çıktı?

Göremediğimiz bu düşman aslında biyolojik bir evrimin habercisi! Şöyle ki: Domuz gribi, domuzlar arasında salgın olan ve influenza A (H1N1, H1N2, H3N2, H3N1) virüslerinin neden olduğu bir solunum sistemi hastalığıdır Influenza A virüsünün geçirdiği evrim, onun, insanlara sıçradıktan sonra insandan insana geçebilmesine neden oldu Ürkütücü olan ise, aslında bu ilk ‘evrimsel değişim’leri değil! İnfluenza A virüslerinin doğadaki kaynakları kuşlardır! Yani kuşlarda görülen bu virüsler, genetik yapılarındaki değişiklikler sonucu domuzlarda ve insanlarda da hastalıklara neden olmaktadır Ancak, kökenleri ayni olsa da, geçirdikleri evrim sonucunda, virüsler birbirinden faklıdır Tıpkı insanlarda ve tüm canlılarda olduğu gibi, virüslerin de tüm biyolojik özellikleri taşıdıkları ‘genetik talimatlar’ tarafından belirlenmektedir Hücresel çoğalma sırasında genetik talimatlar kopyalanmaktadır Kopyalama sırasında hataların olması normaldir ve pek çok canlı bu genetik hataları düzelten mekanizmalara sahiptir Ancak, virüslerin düzeltme mekanizmaları yoktur ve dolayısıyla da genetik değişikliklere çok yatkındırlar Virüslerin taşıdığı bu talimatlarda meydana gelen değişiklikler, virüslerin hastalık yapma özelliklerinde, öldürücülük derecesinde veya farklı organizmalar arasında yayılabilme yeteneklerinde farklılıklar yaratarak biyolojik evrim geçirmelerine neden oluyor Bir canlı türünde hastalık yapmayı ve insandan insana bulaşmayı başaran bir virüsün evrimi, o canlı türüne daha iyi adapte olacak şekilde devam eder Bunun sonucunda, virüsler, başka duyarlı canlı türlerine bulaşma yeteneğini de kazanabilir

Influenza A H1N1, insan ve domuzlar arasında yakın temas (solunum salgılarıyla) olduğunda insana bulaşabilmekte ve hastalık yapabilmekteydi Fakat domuzdan insana bulaşabilen bu hastalığın, başka bir insana bulaşması nadir rastlanılan bir durumdu çünkü virüs insandan insana bulaşabilme yeteneğine sahip değildi Nisan 2009’dan itibaren birçok insanın hastalanması, İnfluenza A H1N1 virüsünün geçirdiği evrim sonucunda artık insandan insana bulaşabilme yeteneğini kazanmış olduğunu göstermektedir İnsanların bağışıklık sistemi bu yeni virüse hazırlıksız yakalandığı için de salgın hızla farklı ülkelere yayıldı Ortaya çıkan her bir insan vakası, virüsün, insana uyum sağlama yeteneğini geliştirmesine yardımcı olacaktır

Bireysel olarak ne gibi önlemler alabiliriz?

H1N1 virüsüne karşı aşı çalışmaları başlamıştır ve uzmanların ümidi, bir kaç ay sonra, kitleleri aşılayabilecek miktarda aşı üretilebilmektir Ancak, bu süreçte yine de bireysel olarak kendimizi korumak için bazı önlemler alabiliriz Örneğin:

Mevsimsel nezledeki gibi virüs, insandan insana solunum salgılarıyla bulaşır Hasta kişilere bir metreden daha fazla yakınlaşmamak, yakınlaşacak isek maske takmak önemlidir
El temizliği çok önemlidir Eller devamlı su ve sabunla yıkanmalı veya alkol içeren mendiller ile silinmelidir Salgın durumlarında hasta kişilerle temastan, el sıkışmak, öpüşmek gibi sosyal iletişimden kaçınılmalıdır Grip olan kişiler mutlaka maske takmalı, öksürürken veya hapşırırken ağızlarını bir mendille kapatmalı ve mendili hemen çöpe atıp ellerini temizlemelidir O an için mendil bulunamazsa ağız ve burun elle kapatılmalı ve sonrasında eller yıkanmalıdır

Salgın durumlarında kalabalık ortamlardan kaçınılmalıdır Vücut direncini yüksek tutmak, iyi uyumak, bol sıvı içmek, hareket etmek ve iyi beslenmek virüse karşı direnci artıracaktır