Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Genel Bilgiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
jeopolitik, konumunun, türkiyenin, önemi

Türkiye'nin Jeopolitik Konumunun Önemi Nedir?

Eski 09-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Türkiye'nin Jeopolitik Konumunun Önemi Nedir?




Türkiye'nin Jeopolitik Konumunun Önemi Nedir?
Türkiyenin Jeopolitik Konumu ve Türkiyenin Jeopolitik Konumunun Önemi

Aşağıda yer alan Türkiye'nin Jeopolitik konumu ile ilhgili bilgiler çesitli kaynaklardan derlenmiştir ard arda yazmış olduğum mesajlardaki içerik "konu" birbirinin devamı değil çeşitli kaynaklardan alınan bilgilerin tek bir yerde toplanmasıdır

Türkiye'nin Jeopolitik Durumu ve Önemi

Türkiye Dünya haritasında önemli bir yere sahiptir Sebebi de, Türkiye'nin Asya ile Avrupa kıtaları arasında bir köprü olmasıdır Balkanlar'ın, Kafkasya'nın ve Ortadoğu'nun gövdesidir Bu civarda yaşayan ülkeler deniz yollarını kullanmak için Türkiye'yi çevreleyen denizlerden geçmek zorundadır

Türkiye, Batı uygarlığı ile Doğu uygarlığının bir sentezidir Batıda yeşeren demokrasi, gelişerek Türkiye'ye de ulaşmıştır Türkiye'den Doğuya gidildikçe demokrasi yönetimi kaybolmaktadır Yani Türkiye demokrasisiyle de bir geçiş köprüsüdür

Gelişmiş Avrupa ülkelerinin doğal zenginlik kaynakları tükenmek üzeredir Doğal zenginlik kaynakları (doğal gaz, petrol vb) Kafkaslarda ve Ortadoğu'da yeterince bulunmaktadır Buralara gidecek yok yine Türkiye'den geçer

Ayrıca Türkiye'nin genç bir nüfusu vardır Bu durum gelişmiş Avrupa ülkelerinde nüfusun büyük bir çoğunluğu yaşlı insanlardan oluşmaktadır Bizdeki genç nüfus batıya umut vermektedir

Bugün Türkiye'nin üzerinde bulunduğu coğrafi yerin önemi, bütün Dünyaca kabul edilmiştir Hatta komşularımızın topraklarımızda gözü vardır Bundan dolayıdır ki yeryüzünde tapusu en pahalı ülkelerden birisi de Türkiye'dir

Bu topraklarda rahat yaşamak için Türkiye güçlü bir orduya sahiptir

Devam edecek olursak; Türkiye'nin Marmara Denizi'ndeki İstanbul Boğazı ve Çanakkale Boğazı, Karadeniz'den Akdeniz'e, okyanuslara açılmak için adeta bir kilit durumundadır

Çok eskilerden beri biliriz ki komşumuz Rusya'nın sıcak denizlere açılmak hayalleri vardır Batıdaki komşumuz Yunanistan'ın da buna benzer emelleri vardır Birinci Dünya Savaşı'nda İzmir'e asker çıkarmış, 12 adayı işgal etmiş ve Kıbrıs konusunda da sorunlar çıkarmıştır Yunanistan'ın çok çok eskilerden beri Ege Denizi'ni bir Yunan Denizi haline getirme amacı vardır

Güney komşumuz Suriye ile de Hatay sorunu yaşanmıştır Suriye hâla Hatay'ı alma hayali peşindedir Ayrıca bazı teröristleri besleyerek üzerimize göndermektedir

Irak ile de pek fazla sorun yaşamazken Körfez Savaşı sırasında bazı olumsuz gelişmeler olmuştur Onlarda bazı teröristleri besleyerek üzerimize göndermektedirler

Doğu sınırımız olan İran sınırı en eski sınırımızdır Yeni yeni iki ülke arasındaki rejim farklılıkları yüzünden bazen İran ile de aramız açılmaktadır

Bulgaristan ise kendi sınırları içerisinde yaşayan Türk vatandaşlarını eritmeye çalışmış ve bu yüzden binlerce Türk Bulgaristan'dan Türkiye'ye göç etmek zorunda kalmıştır

Özetlersek; Türkiye, çevresi tarafından kıskaca alınmış durumdadır Yurdumuzu çevreleyen bazı komşularımız, Türkiye'nin zor günlerini kollamaktadır Türkiye'nin zayıf düşmesini ve zora düşmesini istemektedir Böyle bir fırsatı bulduklarında saldıracaklardır Güya topraklarımızın bir kısmını elimizden alacaklarını sanmaktadırlar Bir örnek göstermek gerekirse; Türkiye'nin bir ili olan Hatay'ı Suriye hâla kendi sınırları içerisinde görmektedir Zor bir günümüzde bizden burayı alabilmek için planlar yapmaktadır Bütün bunlara rağmen Türkiye'nin dış politikası Ulu Önder Atatürk'ün belirlediği ve "Yurtta barış, Dünyada barış" ilkesidir Kısaca Türkiye büyün komşularıyla barış, huzur içinde yaşamak istemektedir

Ayrıca Türkiye'de içeriden gelen tehlikeler de vardır İşte bunun içindir ki Türkiye bu konuya çok önem vermektedir Dünya'nın gelişmiş ülkelerinin kurmuş olduğu "NATO" gibi uluslar arası kuruluşlara üye olmuştur Asırlardır beraber yaşamış, aynı cephede çarpışarak ölmüş, birbiriyle etle tırnak gibi olmuş insanların arasına etnik farklılıklar sokularak ve dini inanç farklılıkları kışkırtılarak yurdumuzda yaşayan bazı alt kültür gruplar tahrik edilerek yurdumuz üzerinde her zaman oyun oynanmaktadır Bizler çağdaş ulus olmak yolunda ilerleyen insanlar olarak yurdumuzda yaşayan bütün insanlara güvenmek istiyoruz Madem bu topraklar üzerinde hep beraber yaşıyoruz; Türkiye Cumhuriyeti Devleti yurdumuzda yaşayan her insanın refahı ve mutluluğu için çalışmalıdır

Bu tehlike dışarıdan gelecek tehlikeden daha büyüktür Ayrıca Ulu önder Atatürk'ümüzün kurduğu cumhuriyet yönetimi de aşırı dinci guruplarca yıkılmak istenmektedir Amaçları laik olmayan bir din devleti kurmaktır

Bir de Türkiye bir imparatorluktan bu hale gelmiştir Osmanlı İmparatorluğu zamanında üç kıtaya yayılmıştır Osmanlı İmparatorluğunun sonradan kaybettiği topraklarda soydaşlarımız kalmıştır Bunlar bahane edilerek Türklere kem gözle bakılmaktadır Tarihte birçok örneklerini gördüğümüz, sıkışan insanlara yardım eden bir ulusun çocukları olarak bu duruma üzülüyoruz Gelişmiş ülkelerde bize yapılan suçlamalar; az sonra vereceğim örnekler karşısında bu suçlamaların ne kadar abes kaldığını gösterir

Bosna Hersek'te, Kosova'da, Makedonya'da binlerce insanın göz göre göre öldürülmesini tüm Dünya seyretti

Halbuki Osmanlı zamanında bir çok etnik ve dini gurup 400 sene kavgasız beraber yaşamıştır Bugünkü Balkanlar'a baktığımızda, orada yaşayanların çoğu Osmanlı zamanındaki huzuru aramaktadır

Tarih boyunca Ermeniler bize düşmanlık etmişlerdir Ve hâla bir asır önceki olayları hortlatarak Batı ve Amerika meclislerinde "Sözde soykırım" yasaları çıkartmaya uğraşıyorlar Dünya'nın gelişmiş birkaç ülkesinde lobi kuran Ermeniler Türkiye'yi zor duruma sokmak istemektedirler Bunların karşısında bizim de bunları yok edici iyi bir diplomatik çalışmalar yapmamız gerekmektedir

Bir zamanlar topraklarının büyük bir kısmını kaybetmiş, yıllarca birçok ulusla savaşmak zorunda kalmış bir neslin torunları olarak; ümidimizi hiçbir zaman kaybetmedik Bu ağır şartlarda bile, çok az savaş malzememiz olmasına rağmen; Çanakkale'de neredeyse bütün Dünya'ya kafa tuttuk Etten duvarlar ördük Çanakkale'den düşmanları geçirmedik

Tabi bunların yapılması Türkiye'nin hızlı kalkınmasını istemeyen ve örnek devlet olmasını istemeyen dış düşmanlar tarafından engellenmek istenmektedir

Her Türk vatandaşı bu kadar zorluklarla kazanılmış topraklarımızın kıymetini iyi bilmektedir Yine her Türk vatandaşı kendi kültürünü korumasını, geliştirmesini iyi bilmektedir Her Türk vatandaşı devletinin sevmeli ve korumalı; onun sonsuza kadar yaşaması için severek vergisini vermeli, askere çağırıldığında davulla zurnayla gitmelidir

Ayrıca üzerinde yaşadığımız şu toprak parçası bir cennettir Üzerinde her türlü iklimi görebilirsiniz Her türlü yiyecek yetişir Her türlü zenginlik kaynaklarına sahiptir Dünya'da gıdası en bol olan ülkelerden birisiyiz Gelişmiş ülkelerde insanlar tek tek meyve alırken bizde kilo kilo alınır

Bütün Dünya'nın imrenerek baktığı o kadar güzel tarihi, turistik, gezilecek, görülecek yerlerimiz vardır ki saymakla bitmez Bu yüzden yurdumuz her yıl milyonlarca yabancı tarafından gezilmektedir Böylece yurdumuzun kalkınması için büyük katkılar sağlanmaktadır

İÇ TEHDİT

Yurdumuz, hem coğrafî konumu hem de jeopolitik durumu bakımından çok önemli bir yerdedir Bu nedenle, çok eski zamanlardan beri yabancıların emelleri yurdumuz üzerinde olmuştur Yurt toprağının korunması onun üzerinde yasayan ulusun basta gelen görevidir Bir ulusun var olabilmesinin gerekli unsurları ise basta kültür olmak üzere dil, din, yurt, tarih ve ülkü birliğidir, iste bu özelliklerin, zayıflatılarak veya ayrılıklar yaratılarak bir ülkenin parçalanması ve yıkılması hedefleniyorsa buna iç tehdit denir

İç tehdit unsurları; irtica, anarşi, terör, uyuşturucu madde kaçakçılığı ve ticaretidir Bu unsurlar, ülkemizi bölmeyi ve yıkmayı amaçlamaktadır

İrtica, geriye dönmek anlamındadır Osmanlı Devleti'nin yenileşme çabalarından itibaren başlayan irtica hareketleri, Türkiye Cumhuriyeti'nde artarak devam etmiştir İrticaî faaliyetlerin amacı Türkiye Cumhuriyeti'nin lâik, demokratik yapısını değiştirerek yerine baskıya dayalı bir devlet kurmaktır Devletimiz "Diyanet isleri Başkanlığı" aracılığıyla yurttaşların ibadetlerine yardımcı olmaktadır Kurtuluş Savaşı’ndan sonra kurduğumuz çağdaş Türkiye'yi geriye götürme amacı taşıyan irticaî etkinliklerde bulunmak büyük yanlışlıklara ve olumsuz sonuçlara neden olabilir

Dış güçler anarşi ve terör olaylarıyla demokrasinin sağladığı özgürlükleri, kötüye kullanmayı, ülke içinde karışıklık yaratmayı, ülkeyi yıpratmayı ve devlet otoritesini zayıflatmayı amaçlarlar Bunun için de ulusal birlik ve beraberliği bozarak, halk üzerinde dehşet ve korku yaratarak halkı sindirme, gerçekleri kendi amaçları doğrultusunda değiştirme yoluna giderler Halka ve devlet kuruluşlarına karşı saldırıda bulunurlar

Ülkemizde yıkıcı ve bölücü unsurların hedefi; Türk Devleti'ni parçalamak, Atatürk ilkeleri doğrultusunda kurulmuş olan çağdaş anlayışı yıkarak yerine kendi görüşleri doğrultusunda bir düzen kurmaktır Bu unsurlar, uyuşturucu madde kaçakçılığı ve ticareti yaparak bir ülkenin geleceği olan gençleri zehirlemeyi kendi hedefleri arasına almışlardır

DIŞ TEHDİT

Türkler, tarih boyunca çok geniş ve değişik yerlerde (Çin'den Avrupa ortalarına) egemenlik kurmuşlardır Çevrelerindeki ülkelerle iyi ilişkilerde bulunmakla beraber, varlıklarını devam ettirebilmek için zaman zaman da savaşmak zorunda kalmışlardır

Türklerin Anadolu'ya yerleşerek birçok ülkenin ele geçirmeyi amaçladığı boğazlara sahip olması, bu ülkelerin bize yönelik tehditlerini ve düşmanlıklarını artırmıştır

Dünyada jeopolitik açıdan çok önemli bir yere sahip olan ülkemize yapılacak bir saldırı dünya barışını tehdit edecektir Bu nedenle dış tehdit unsurları ülkemizi içten bölerek ele geçirmek istemektedirler

Ülkemize yönelik dış tehditler çok çeşitlidir Bunlar;

Uyuşturucu madde ve silâh kaçakçılığı, uluslararası terörizm, Ermeni terörizmi, bati ülkelerinin ülkemiz üzerindeki emelleri ve casusluktur

Türkiye üzerinde tarihî emelleri bulunan bazı ülkeler, ülkemize yönelik yıkıcı ve bölücü unsurlara her türlü yardımda bulunmaktadırlar

Türkiye'yi doğrudan saldırılarla ele geçiremeyeceklerini bilen dış güçler, kendi amaçları doğrultusunda etkinlik gösteren yıkıcı ve bölücü unsurlara yardım ederken, onlardan Türkiye'nin sırlarını casusluk yoluyla öğrenmek istemektedirler Bu güçler, Türk gençliğini, aydınlarını ve ülkenin hassas yönlerini hedef olarak seçmişlerdir Ayrıca bunlar dost ve müttefik ülkelerde bulunan, Türk yıkıcı unsurları ve Türkiye'de etkinlikte bulunan yıkıcı unsurlarla is birliği halindedir Türkiye'deki kanun dışı bu unsurlar ile Ermeni terör unsurları da ilişki içindedir Öyle ki Türkiye'de meydana gelen kaçakçılık ve terör olaylarının bazılarını Ermeni terör unsurları üstlenmiştir Ermeni terör unsurları, uyuşturucu madde ve silâh kaçakçılığını, hatta komsu ülkelerdeki büyükelçilik görevlilerimize düzenledikleri saldırıları diğer yıkıcı unsurlarla birlikte yapmaktadırlar

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.