Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Genel Bilgiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ahi, amacı, kuruluş, nasıldır, teşkilâtı, teşkilatının, yapısı

Ahi Teşkilatı -Ahi Teşkilatının Yapısı Nasıldır Ahi Teşkilatının Kuruluş Amacı Nedir?

Eski 09-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ahi Teşkilatı -Ahi Teşkilatının Yapısı Nasıldır Ahi Teşkilatının Kuruluş Amacı Nedir?



Ahi Teşkilatı -Ahi Teşkilatının Yapısı Nasıldır Ahi Teşkilatının Kuruluş Amacı Nedir?
Ahi Teşkilatı -Ahi Teşkilatının Yapısı Nasıldır Ahi Teşkilatının Kuruluş Amacı Nedir?

"Ahi" sözcüğünün kökeni konusunda dil bilimcileri arasında görüş birliği yoktur "Ahi" kelimesi, Arapça "kardeş" anlamına gelmektedir Ancak, Divanü Lûgati't Türk'te "Ahi" kelimesi eli açık, cömert, yiğit anlamına gelen "akı" kelimesinden türediği kaydedilmektedir
Terim olarak Ahilik ise, XIII yüzyılın ilkyarısından XIX yüzyılın ikinci yarısına kadar Anadolu'da, Balkanlarda ve Kırım'da yaşamış olan Türk Halkının sanat ve meslek alanında yetişmelerini, ahlâki yönden gelişmelerini sağlayan bir kuruluşun adıdır
Bu tanımlamalardan hareketle "Ahi" kelimesinin, kardeş, arkadaş, yaren, dost, yiğit anlamına geldiğini söyleyebiliriz Ahilik hem sosyal hem de kültürel yapılara ait bir terim olarak; birbirini seven, birbirine saygı duyan, yardım eden, fakiri gözeten, yoksulu barındıran, işi kutsal, çalışmayı bir ibadet sayan, din ve ahlâk kurallarına sıkı sıkıya bağlı esnaf ve sanatkarların iş teşkilatı manasını taşır
Ahi birlikleri her kurum gibi, belli bir ihtiyacı karşılama amacı ile kurulmuşlardır En geniş anlatımla Ahi birliklerinin kuruluş amacı; Orta Asya'dan Anadolu'ya göç eden Türkmenler arasında yer alan çok sayıdaki sanatkarlara kolayca iş bulmak; bu kişilerin Anadolu'daki yerli Bizans sanatkarları ile rekabet edebilmesini sağlamak, piyasada tutunabilmek için yapılan malların kalitesini korumak, üretimi ihtiyaca göre ayarlamak, sanatkarlarda sanat ahlâkını yerleştirmek, Türk halkını ekonomik olarak bağımsız hale getirmek, ihtiyaç sahibi olanlara her alanda yardımcı olmak, ülkeye yapılacak yabancı saldırılarda devletin silahlı kuvvetleri yanında ülkeyi savunmak ve yerleşim bölgelerinde Türk-İslam kültürünü yaymak şeklinde tanımlanabilir

AHİ EVRAN
Ahi teşkilatının kurucusu Ahi Evran, Azerbaycan'ın Hoy şehrinde doğmuş, 1172-1262 yılları arasında yaşamıştır Ahi Evren'in asıl adı "Nasîrüddin Ebü'l Hakayık Mahmud B Ahmed"dir Ünlü Türk bilgini, iktisatçı ve sanatkarı Ahi Evran ilk eğitimini doğum yeri olan Azerbaycan'ın Hoy şehrinde aldıktan sonra Horasan'a giderek ünlü alimlerden Fahreddin Razî'nin derslerine devam etmiştir Ahi Evran gençliğinde Hoca Ahmet Yesevî'nin talebelerinden aldığı ilk tasavvuf terbiyesi ile yetişmiş ve olgunlaşmıştır Ahi Evran, Hac vazifesini yerine getirdikten sonra o devrin mutasavvıflarının buluşma yeri olan Bağdat'a gitmiştir
Selçuklu Sultanı I Gıyaseddin Keyhüsrev zamanında, kayınpederi Evhadü'd-Din Kirmani ile Anadolu'ya gelen Ahi Evran, Konya'da Sultan'a yazdığı Letaif-i Gıyasiye adlı kitabını sunar 1205 yılında da Kayseri'ye gelen Ahi Evran, burada bir deri imalathanesi-tabakhane kurar Kayseri'de devletin desteğini ile debbağları (dericileri) ve diğer sanatkarları da içine alan büyük bir sanayi sitesinin kurulmasına ve esnaf-sanatkarların teşkilatlanmasına öncülük etti Bu yüzden, tarih boyunca Debbağların Pîri olarak tanınmıştır Her sanat dalındaki birliklerin bir araya toplandığı bu siteler Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubat zamanında diğer şehirlerde de kurulmaya başlandı
Sultan Alaeddin Keykubat'ın Ahi birliklerini desteklemesi sonucu Anadolu'nun birçok yerinde bu birlikler süratle gelişti Bu dönem Anadolu Selçuklu Devleti'nin iktisadi olarak en parlak dönemi oldu Denizli iline de giden Ahi Evran daha sonra Kırşehir'e gelerek Ahi birliklerinin teşkilatlandırılmasına hız verdi Kırşehir'de debbağlık (dericilik) sanatını geliştirip yaygın hale getirdi Daha sonra "Ahi Baba"lığa yükseldi Ahi Evran, teşkilatına taze bir canlılık getirerek bütün Anadolu'da tanınan bir şahsiyet haline geldi
Ahi Evran, eşi Fatma Ana'nın kurduğu dünyanın ilk kadın teşkilatı olan "Bacıyan-ı Rum" teşkilatını, bugün ki adıyla Anadolu Kadınlar Birliği'ni, de himaye etmiş ve her iki teşkilatın da büyümesi için çaba sarf etti Ahi Evran kendi mesleği olan dericilik dalından başka 32 çeşit mesleğin gelişmesine öncülük etmiştir Ahi Evran'ın Anadolu'da kurduğu Ahilik teşkilatı ahlâk, akıl, bilim ve çalışma olmak üzere dört temel esas üzerine kurulmuştur
Ahi Evran'ın Selçuklu Sultanı II İzzettin Keykavus'a sunduğu Letaif-Hikmet adlı kitap, sultanlara ve yöneticilere nasihat verici ve "Siyasetname" türü eserinde hükümdarlara şöyle seslenmektedir:
"Allah insanı, medenî tabiatlı yaratmıştır Bunun açıklaması şudur: Allah insanları yemek, içmek, giyinmek, evlenmek, mesken edinmek gibi çok şeylere muhtaç olarak yaratmıştır
AHİ TEŞKİLATI

Ahilik felsefesi, temelleri 12yüzyılda Kırşehir’de atılmış, daha sonra tüm Anadolu’ya yayılmış, izleri bugüne kadar süregelmiş kültürel, sosyal ve ekonomik bir oluşumdur Ahilik kurumu mistik bir yol, bir tarikat olmaktan ziyade sosyal ve ekonomik yönden işleyen ve siyasal, askeri ve kültürel yönleri de bulunan bir dünya düzenidir

Ahilik, aynı zamanda sosyal hayat kadar ekonomik hayatı da yönlendiren günümüzde hala geçerliliğini koruyan, bugünün şartlarında bile bir çok ülkede sağlanamamış adaletli, verimli ve son derece güzel bir sistemi Türk toplumuna kazandırmış bir KÜLTÜR' dür

A - Tarihte Fütüvvet ve Ahilik İlişkisi*1

Ahilik, 13-19 yüzyıllar arasında Anadolu’da yasayan halkın sanat ve meslek alanında yetişmelerini sağlayan, onları ahlaki yönden yetiştiren, çalışma yaşamını iyi insan meziyetlerini esas alarak düzenleyen bir örgütlenmedir İyi ahlakin, doğruluğun, kardeşliğin, yardımseverliğin kısacası bütün güzel meziyetlerin birleştiği bir sosyo-ekonomik düzen olan Ahilik,

- Ahlak
- Eğitim - Bilim
- Teşkilatlanma
- Kalite - Standart
- Üretici - Tüketici ilişkisi
- Denetim

vb konularda yaşadığı dönemin toplumsal yapısını düzenlemiş bir sistemdir

Esnaf ve sanatkar camiasının tarihine baktığımız zaman “Ahilik” ile Fütüvvet”in önemli bir yer tuttuğunu görürüz Çünkü bu iki kurum ve düzen çok uzun yıllar Osmanlı toplumunun belirleyici öğeleri olmuşlardır

Konu üzerinde araştırma yapmış olan batili organizatörler Ahiliğin kökenlerini, Doğuda özellikle Araplar arasında gelişmiş olan Fütüvvet Teşkilatına dayarlar Ancak yine de Ahiliğin Fütüvvet ten bir hayli değişik, Anadolu Türklerine özgü bir kurum olduğunda birleşirler

Eldeki kaynaklardan edinilen bilgilere göre Anadolu’daki Ahilik doğudaki fütüvvetçiliğe benzer bir kurum olarak görülmektedir Bir başka deyişle, fütüvvetçilik Anadolu’da birtakım değişikliklere uğramış, yeni bir takım nitelikler kazanmış ve Ahilik olarak anılmaya başlanmıştır Kaynaklarda değişik yorumlara rastlanmakla beraber Ahiliğin fütüvvetçilikten etkilendiği, bazı temel kurallarını fütüvvetçilikten aldığı konusunda hemen herkes hemfikirdir

Ahiliğin tarihine söyle bir baktığımızda fütüvvetçilikle yan yana anıldığı ya da bu iki kavramın çoğu kez birbirleriyle açıklandığını görürüz Bu sebeple fütüvvetçiliğe çok özet olarak değinmekte yarar vardir

Fütüvvetçilik daha çok kişisel meziyetlere ve askeri niteliklere önem vermiştir Fütüvvet eli açıklık, yiğitlik, gözü peklik, yardımseverlik yani olgun kişilik olarak tanımlanır Kuran-i Kerim’de İbrahim Peygamberden, Tanrının birliğine inanan, putları kiran ve azgın Nemrud’a karşı çıkan bir “feta” olarak bahsedilir Burada övgüye değer olan onun yiğitliği, mertliğidir

Fütüvvetçiliğin ortaya çıkış biçimiyle daha sonra aldığı sekil arasında büyük bir tezat vardır Tarihsel olarak bu gelişme su şekilde cereyan etmiştir: Abbasiler soyu iktidara geçtiğinde, güçlü askeri birlikleri olmasına karşın, bir tepki olarak, halk arasında bazı kuruluşlar ortaya çıkmıştır Bu kuruluşlar örgütlenmişler, kanun tanımayan haydutlar olarak isimlendirilmişlerdir Bunlardan, özellikle Ayyarlar, devlet gücünün azaldığı zamanlarda ortaya çıkmış, silahsız, yalnız tas ve sopalarla saldırılar düzenlemişlerdir


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.