Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bak, güzel, göz

**Ey Göz Güzel Bak**

Eski 08-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

**Ey Göz Güzel Bak**




“Güzelliği neye göre tanımlayacağız? Gözün bakmakla mükellef olduğu ve bakmaktan sorumlu olduğu güzellikler nelerdir?”
Güzel, nefs-i emmârenin hoşlandığı ve mânâ-yı ismiyle baktığı nesne midir? Yoksa güzel kalbin, akl-ı selimle marifet ve ilim devşirdiği ve mânâ-yı harfiyle baktığı şey midir?

Bunlardan birincisi nefs-i emmârenin güzeli, ikincisi kalbin ve gönlün güzelidir Birincisinde nefs-i emmâre, gördüğü güzele kendi hesabına bakar ve çirkinleştirir İkincisinde kalp ve gönül, gördüğü güzele Allah hesabına bakar ve daha da güzelleştirir

Birincisinde nefs-i emmârenin çıkış noktası kendi açısıdır, niyeti ve nazarı kendi zevkidir Burada göz bir kavvat ve bir tahrik âleti derecesine inmiştir Bakılan şey nâmahrem olmasa da, bu bakışta hayır yoktur Bu bakış şükürsüzdür, nankörcedir; bundan dolayı haramdır Namahrem açık da olsa, örtülü de olsa, güzel de olsa, çirkin de olsa, ona nefs-i emmâre hesabına bakmak haramdır

İkincisinde kalbin ve gönlün çıkış noktası, niyeti ve nazarı Allah’ın sonsuz güzelliğine ulaşmaktır, yaptığı iş ilim, marifet ve şükürdür Gayesi Allah’ın rızasını tahsildir Göz, Üstad Bedîüzzaman’a göre burada her şeye gözün Yaratıcısı hesabına bakar, her şeyi güzel görür, bu büyük kâinat kitabının okuyucusudur, Allah’ın san’at mu’cizelerinin bir seyircisidir ve yeryüzü bahçesindeki rahmet çiçeklerinin mübarek bir arısıdır1

Bu ikinci yaklaşımda her şey güzeldir Bu bakışta lütuf da güzeldir, kahır da güzeldir Huzur da güzeldir, belâ da güzeldir Göz, Kur’ân gibi, “Allah her şeyi güzel yaratmıştır” der, her tecellîde güzellik arar, güzellik bulur Allah’ın isimlerinin ve sıfatlarının eserlerini büyük bir saadet ve huzur içinde izler, görür Bu bakışta kalb Bedîüzzaman gibi, “Melekûtiyet ve hakikat canibinde her şey şeffaftır, güzeldir”3 der, Allah’ın isimlerinin tecellilerinden ilim, marifet ve şükür balı devşirir Gönül, bu bakışta İbrahim Hakkı gibi her tecellî için,“Görelim Mevlâ’m neyler, Neylerse güzel eyler!” der, Mevlâ’nın tasarruflarına teslim olur

Göz ya birinci yaklaşımla âdî bir derekeye düşecek, ya da ikinci yaklaşımla değeri yükselecek, kâinat kütüphanesinde her şeyi okuyacak, her şeyi güzel görecektir Bedîüzzaman Hazretleri bu noktada göze şöyle hitap eder: “Ey göz, güzel bak! Âdi bir kavvat nerede? Kütüphane-i İlâhînin mütefennin bir nazırı nerede?”

Nefs-i emmâre hesabına nâmahreme bakmak sevap değil, günahtır Nikâhımız altında olan güzele, ya da bakışı haram olmayan yaratılış, fıtrat ve tabiat güzelliklerine Yaratıcı hesabına bakmak ise sevaptır

Peygamber Efendimiz’in (asm) muaf olduğunu bildirdiği bakış, ansızın göze çarpan ilk bakıştır Göz namahrem üzerinde çivilenmiş gibi kalırsa, bu, “bakışı bakışa eklemek” olur, yani ikinci bakışa intikal olur ki, yasaklanan budur Burada haram olan nefs-i emmârenin pis, hasis ve hakir lezzeti hesabına bakıştır

Kur’ân, haram bakışı “hâinete’l-a’yün”, (gözlerin ihaneti) sözüyle ifade eder Cenâb-ı Allah şöyle buyurur: “Allah gözlerin ihanetini de bilir, gönüllerin sakladığını da”4

Gözlerin ihaneti ifadesi, Kur’ân’ın eşsiz dilinde, gözlerin gizlice harama kayması demektir Burada nefs-i emmâre, birer kudret harikası olan gözleri kendi hesabına kullanıyor O iki inci tanesini insanlardan gizleyerek harama yönlendiriyor Oysa bu esnada gözlerin haram noktaya kayıp gidişini Allah görmektedir Nefs-i emmâre ise, Allah’ın, gözlerin bakışını görüyor olduğunu ya nazara almıyor, ya da unutuyor İşte Kur’ân buna “gözlerin ihaneti” diyor

İşte bu nefsanî ve haram bakış, Peygamber Efendimiz’in (asm) dilinde “göz zinası” olarak nitelendirilmiştir Aynı şekilde Peygamber (asm) dilinde nefsanî ve haram söyleyiş “dil zinası”5; nefsanî ve haram dokunuş “el zinası”; nefse hoş gelen haram sözleri işitmek “kulak zinası”; haram yere haram işlemek niyetiyle yürümek “ayak zinası”dır6

Bu hadis-i şeriflerde göz, dil, el, kulak, ayak vs zinâsı tâbirleri mecazi birer tâbirdir Kast olunan şey gerçek zina değil; bakış, dokunuş, işitiş ve yürüyüş gibi fiillerin harama götürecek şekilde yapılmasıdır Peygamber Efendimiz (asm) ümmetini zinaya götüren bakıştan, dokunuştan, söyleyişten, işitişten ve yürüyüşten sakındırmıştır

Hiç şüphesiz bakışın, dokunuşun, söyleyişin, işitişin ve yürüyüşün haram oluşunu niyet belirleyecektir Namahreme her bakış haram değildir Zorunlu olan, bir iş ve ihtiyacın gereği olan, kötü niyet taşımayan ve ansızın olan bakışlar, muaftırlar, haram değildirler Nefsanî haz ve lezzet niyetiyle sarf edilen bakış ise haramdır

Dipnotlar:

1- Sözler, 6 Söz, s 32;
2- Secde Sûresi: 7;
3- Sözler, 22 Söz, s 264;
4- Mü’min Sûresi: 19;
5- Câmiü’s-Sağîr, 2/477 (1007); 3/1056 (2305);
6- Buharî, İstizân 12, Kader 9; Müslim, Kader 20, (2657); Ebû Davud, Nikâh 44, (2152)
__________________

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.