Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > Serbest Forum

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
depremleri, izmir, sallanmak, yeryüzüyle, yıkılırcasına

İzmir Depremleri - Yeryüzüyle Sallanmak, Bazen Yı;Kı;Lı;Rcası;Na

Eski 08-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İzmir Depremleri - Yeryüzüyle Sallanmak, Bazen Yı;Kı;Lı;Rcası;Na






Sekoya ağacı üzerinde duran bir kelebekle röportaj yaptığınızı düşünün Sekoya ağacı binlerce yıl yaşarken kelebek 3 veya 5 gün yaşayabilir Kelebeğe üzerinde durduğu cismi canlı olarak algılayıp algılamadığını sorduğunuzda, "ben 3 gündür buradayım ve tek bir hareket bile yapmadı" cevabını alırsınız Aynı problem ortalama ömrü 60 ile 80 yıl arasında değişen insanoğlu için de vardır Üzerinde yaşadığımız yerkabuğunun hareketli olduğunu ancak hissedebileceğimiz ölçüde sarsıntılarla bazen de yıkıcı olabildiği durumlarda algılayabiliyoruz Yeryüzünün sallanmasını yaşamak insanoğlu için şüphesiz hiç de hoş bir tecrübe değildir Hissedemediğimiz zamanlarda, yerkabuğunun hareketli olduğunun pek de farkında olmadan yaşarız Başka bir değişle yeryüzü hareketlerini belli bir şiddetin üzerinde hissedebiliriz Oysa yeryüzü devamlı hareket eden dinamik bir sistemin parçasıdır İlk defa Alfred Wegener tarafından ifade edilmiş ve bugün gerçekliği açıkça anlaşılmış olan levha hareketleri yer sarsıntılarının temel kaynağıdır Yer kabuğu yerin derinliklerinden manto tabakasından gelen etkilerle hareket eden bir sisteme sahiptir Ölçüm aletleri sayesinde adeta bir organizma gibi algıladığımız ve hareketlerini takip ettiğimiz yeryüzünü insanoğlunun algılaması ve idrak etmesi ise tarih boyunca maalesef yeterli olmamıştır

Deprem, diğer bir değişle yer sarsıntıları, Dünyanın farklı yerlerinde her an meydana gelmektedir Bu hareketlilik, levhaları hareket ettiren büyük sistemin içinde gerçekleşmektedir İzmir ve çevresinde hissedilen en son sarsıntılar da bu dinamiğin bir parçasıdır

Depremi Bilinçli Karşılamak

Günlük hayatımızda deprem olgusundan bazen uzak kalır, bazen de çok habersiz oluruz Ancak birden ortaya çıkan bir sarsıntı ve bu sarsıntının artan şiddeti hayat akışımızı önemli ölçüde etkileyebilir Bunun yanında sarsıntının gücü adeta psikolojik sarsıntıyı ve deprem sendronumunu da berberinde getirir Kentsel ya da kırsal alanlarda insanlar şüphe içinde yaşamaktadırlar Oysa deprem ortamında güven duygusunun gelişebilmesi dört temel hususa doğrudan bağlıdır Bunlar Deprem bilgisine sahip olmak, deprem öncesi hazırlıkların tamamlanmış olması, deprem sonrası hareketlerin planlanmış ve uygulamasının yapılmış olması, binanın yapısal özelliklerinin depreme uygun olmasıdır Örneğin, Japonyada deprem sırası ve sonrasında yapılması gerekenler konusunda toplumsal boyutta verilen bir eğitimle ortak deprem bilincinin gelişmesi sağlanmıştır Eğitim ve hazırlıkların bu ölçüde sistemli yapılması hem devletin hem de sivil inisiyatiflerin ortak girişimiyle mümkün olmaktadır Ülkemizin üç büyük metropol kentinden biri olan Izmirde yakın tarihte yaşananlar da az önce ifade edilenlerin bir tekrarı olmuştur Kent sakinlerinin büyük çoğunluğu depremle ilgili doğru bilgilere ve uygulama tecrübesine sahip olmadığı için ansızın gelen ve ardı arkası kesilmeden yaklaşık bir hafta süren birçok orta ve şiddetli sarsıntıyı panikle karşılamıştır Hatta daha sonra belki de kendilerinin bile anlayamayacağı davranışlarda bulunmuşlardır Bu hareketler ve gelişen durum eğitime dayanmaktadır Bir eğitim kenti kimliğini yıllardır taşıyan, modern eğitimin unsurlarına sahip olan kentte, deprem konusu ya çok iyi aktarılmamış ya da doğru eğitim metodları tercih edilmemiştir Deprem konusunda aktarılması gereken ilk gerçek, sarsıntıların yeryüzünün dinamiğinin bir parçası olarak olağan hareketler olduğudur Hissetmediğimiz sürece farkında olmadığımız bu hareketler adeta ayaklarımızın altında uyuyan bir dev gibi durmakta, fark ettiğimiz zamanlarda ise masallarda ifade edilen tasviriyle bir kabusa dönebilmektedir

İzmir Depremi Olağan Bir Durum mu?

İzmir, Batı Anadolu sismo-tektonik bölgesinde ve bu alandaki sismik rejimin etkisi altındadır Afrika levhasının güneyden kuzeye doğru hareketi Anadolu levhasını sıkıştırmakta ve Batı Anadoludaki yüzey gerilimini arttırmaktadır Arap Levhasının güneydoğudan kuzeye hareketi ise öncelikle Güneydoğu Anadolu tektonik rejimini sonrada Vartodan Saros Körfezine kadar

Kaynak: Ayrıntılı bilgi için kureselfelaketcom

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.