Tarihten Hedonistler

Geçmişin nâm salmış hedonistlerine göz atalım



Giacomo Casanova

1725 Venedik doğumlu sanatçı (kadınları etkileme sanatından bahsediyoruz tabii ki!) hedonistlerin en büyük idollerinden Hem kendisi hem de dönemi hakkında birinci ağızdan bilgiler veren otobiyografi ve hatıratı Histoire de Ma Viede hem kadınlarla hem de hayatla olan maceralarının bir kısmını bulabilirsiniz Söylentilere göre avukat, asker, kemancı, dolandırıcı, kadın tüccarı, aktör, iş adamı, diplomat, casus, politikacı, matematikçi, sosyal filozof, kabalist ve yazar; yani o sırada canı ne istediyse o oldu



Hepsini gerçekten yaptı mı yapmadı mı bilinmez -zaten pek de inandırıcı gelmedi- ama kesin olarak bildiğimiz şu ki hayatın tadını çıkarma konusunda bir eksperdi Venedikin meşhur hapishanesinden kaçabilmiş tek kişi olarak bilinmesi de bir hedonisti istemediği bir yerde tutamayacağınızın kanıtı ülke ülke dolaşırken İstanbulda da kısa bir süre kaldığı biliniyor Büyük büyük babanıza neden benzemediğinizi hiç düşündünüz mü?
ömer Hayyam

Uzun zaman önce ama uzak bir galakside değil, hemen yanı başımızda 1048-1122 arasında yaşayan İranlı şair/matematikçi/filozof/astronom ömer Hayyam, Kopernikten evvel güneşmerkezli sistemi önermiş olsa da belleklerde şarap ve eğlenceye dair yazdığı dörtlüklerle yer etti İran ve şarap kelimeleri aynı cümle içerisinde kullanıldığında oksimoron etkisi yaratsa da şarabın anavatanı olduğu düşünülüyor İşte size Hayyamın hedonist kaleminden bir kuple:



Ferman sende ama güzel yaşamak bizde

Senden ayığız bu sarhoş halimizle

Sen insan kanı içersin biz üzüm kanı

İnsaf be sultanım kötülük hangimizde?
Neyzen Tevfik

Neydeki ustalığı sonucu Neyzen Tevfik olarak nm salmış; şaraba, keyfe olan düşkünlüğü ve kimseden korkmadan düşüncelerini ifade ettiği şiirleriyle meşhur olmuş Tevfik Kolaylı 1879da Osmanlı toprağı Bodrumda başlayıp 1953te Cumhuriyet İstanbulunda bitiyor renkli hayatı Aklına eser dostu Mehmet Akifi ziyaret için Mısıra gider ve bir yıl kalır, canı isteyince döner orada burada takılır Dostu Mazhar Osmanın Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıklarında tashih ettiği odada istediği zaman gelir kalır, orada şiir ve felsefe dersleri verir Yine dostları sayesinde ara sıra konservatuvarda ders vererek geçimini sağlasa da neticede 1930'larda belediyenin bağladığı yardım aylığını saymazsak asla düzenli bir geliri olmaz Atatürkle olan dostluğu, sarhoşluğu, dost meclislerinde okuduğu bol *****lü şiirleri ve fıkralara konu olan zeki esprileri dilden dile dolaşa dursun, hayat felsefesini kendi ağzından keşfedin:



Felsefemdir kitab-ı imnım,

Taparım kendi rûhumun sesine

Secde eyler hkikatim her n,

Kalbimin teş-i mukaddesine
Bir de bu var:
Yan bakarsın biraya, konyağa amma geriden

Kıç atarsın, şaraba, sertçe düze Aygır İmam

Bayılırsın pilice zannederim tilki gibi

Lüferin tazesi olmaz mı meze Aygır İmam



Hayatı ve eserleri hakkında ayrıntılı bilgi için: wwwneyzentevfikorg