|  | Dilin Düşünceye Etkisi |  | 
|  08-15-2008 | #1 | 
| 
Equinox   |   Dilin Düşünceye EtkisiKullandığımız dilin, içinde bulunduğumuz kültürel öğelerle etkileşim içerisine girdiği gerçeği bir yana kelime hazinesi ve cümle yapılarının temelde insan beyninin biyolojik özelliklerinden etkilendiği bir gerçek  Başka bir deyişle, dili dil yapan pek çok kural ve yapının beyinlerimizin işleyiş şekliyle uyum göstererek evrimleştiğini varsayabiliriz   Ancak bu varsayımımızın tersinin doğru olduğunu da kabul etmemiz gerekiyor  Kullandığımız dil, düşünce yapılarımız üzerinde de yoğun etkilerde bulunabiliyor  Bugün, dünya üzerinde konuşulan tüm dillerin ortak özellikleri bir yana, tümü de gramer ve sözdizimi bakımından büyük çeşitlilik göstermekte  Bu çeşitlilik, bireylerin düşünce şekillerine de yansıyor olabilir mi dersiniz? Dil konusunda yoğun araştırmalarda bulunmuş ünlü bilim insanı Benjamin Whorf'a göre bu sorunun yanıtı "Evet"  Whorf'a göre insanların görsel ve düşünsel algıları kesinlikle içinde bulundukları kültürde edindikleri dille şekilleniyor  Ancak Whorf'un ortaya attığı bu iddia sonrasında yapılan araştırmalar varsayımda soru işaretleri uyandırır nitelikte  Gelin, bazı araştırmalara hep beraber göz atalım  Renk Terimleri Kimi dillerde renkleri tanımlamak için pek çok kelime bulunuyorken, kimi dillerin renk terimleri oldukça kısır kalabiliyor  Uç bir örnek verecek olursak, Yeni Gine'de yaşayan Dani topluluğunun kullandığı dilde tüm renkleri tanımlamak adına yalnızca iki kelime bulunuyor  Biri karanlık, koyu, diğeriyse aydınlık, açık anlamına geliyor  İlginç olansa bu kısır tanıma rağmen Danilerin de renkleri tıpkı bizler kadar iyi algılayabiliyor oluşları  Bizler hangi renk tonlarını ayırt edebiliyor, hangilerini ayırt edemiyorsak Danili katılımcılar arasında yapılan çalışmalar da benzer sonuçlar veriyor  Uzam Tanımlarında Dil Uzaydaki bir yeri tanımlamak için kullanılan terimleri uzamsal tanımlar başlığı altında inceleyebiliriz  Örneğin, kendi dilimizden iki örnek verelim: • Meyveler tabağın içinde  • Disket bilgisayarın içinde  Her iki cümlede de "içinde" edatını kullanmış olduk  Kore'deyse bu durumlar için farklı edatlar kullanılmakta  Meyvelerin tabağın içinde bulunduğu durum için farklı, disketin bilgisayar içindeki konumu için farklı edatlar kullanılıyor  Çünkü meyveler tabağın içinde daha serbest konuşlanmışken, disket bilgisayarın içindeki göze sıkı sıkıya oturmuş oluyor  Dolayısıyla da bu küçük ayrım dile değişik edatlar kullanılarak yansıtılıyor  Yapılan çalışmalar öyle gösteriyor ki, dildeki bu çeşitliliğe rağmen dünyayı algılayış biçimi pek de değişim göstermiyor  Örneğin, katılımcılara belirli bir referans noktasına göre farklı pozisyonlara yerleştirilmiş nesneler gösteriliyor  Daha sonra ufak tefek değişimler yapılarak aynı görsel uyaran tekrar verilip bir fark görüp görmedikleri soruluyor  Sonuç olarak, ana dili farklı olan katılımcılardan birçoğu dillerindeki uzamsal tanım şekilleri değişim de gösterse bu testlerde benzer performans gösteriyorlar  Öyleyse Benjamin Whorf'un "Dil düşünceyi etkiler" varsayımının bir takım bulgularla çelişki gösterdiğini söyleyebiliriz  Yine de daha net konuşabilmek için daha fazla çalışmaya ihtiyaç bulunduğu bir gerçek  HÖRİSTİK (ZİHİNSEL KISA YOLLAR) Höristik'in kelime kökü Yunanca'da "buldum" anlamına gelen " heurisko"dan geliyor  Bir psikoloji terimi olaraksa karar verme ya da sorunlarla başa çıkma süreçlerimizde kullandığımız zihinsel kısa yollar anlamı taşıyor  Şöyle ki, karmaşık sorunlarla karşılaştığımızda ya da elimizde yeterli bir bilgi olmadığında evrimsel işleyişlerle şekillenegelmiş ya da deneyimlerle edinilmiş bu zihinsel kuralları kullanarak bir çözüm yolu ya da anlayış geliştirmeye çalışıyoruz  Örneğin, daha önceden adını duymadığımız bir ürün eğer ki fiyat olarak diğerlerinden daha yüksekse, elimizde o ürüne dair başka herhangi bir bilgi olmadığından onun daha kaliteli olduğu yargısına varıyoruz  Kalitesine yönelik yaptığımız bu çıkarımdan dolayı tüketici olarak adını hiç duymamış olmamıza rağmen o ürünü satın alma davranışı gösterebiliyoruz  Problemleri aşmada hız ve kolaylık sağlayan bu zihinsel kısa yollar kimi zamansa hatalı sonuçlara varmamıza neden olabiliyor DİL VE DÜŞÜNCE SİSTEMİ Konuştuğumuz dille düşünme sistemlerimiz arasında yakın bir ilişki olduğunu biliyoruz  Her ne kadar görsel imgeler, sesler ve hareketlerle de düşünsek de çoğu düşüncemiz kendimizle yaptığımız sessiz konuşmalardan meydana geliyor  Eğer ki bu doğruysa, dil düşünme tarzımızı da etkiliyor, ne dersiniz? Farklı diller konuşan insanların düşünce sistemleri de farklı gelişiyor  Bu varsayımı ortaya atan Benjamin Whorf, bugün kendi ismiyle de anılan "Görsel Görecelilik Kuramı"nın fikir babası  Her ne kadar Whorf farklı dillerin düşünmeye etkisini sözlere birebir dökmemiş olsa da, dil ve algı üzerine etkileyici söylemlerde bulunuyor  Örneğin, kutuplarda yaşayan Eskimo'ların dilinde "kar" için kullanılan pek çok farklı kelime var  Ve bu insanların, karın pek çok çeşidini bir sıcak iklim kültürüne göre daha iyi tanımlayabilecekleri açık  Peki, sizce Eskimo'ların dilinde kar için bu denli çeşitlilik bulunması, onların algılarında da bir farklılık yaratıyor mu? Aslına bakarsanız, Whorf'un söyledikleri tam da bu noktada devreye giriyor  Whorf'a göre bu insanların görsel algıları kesinlikle etkileniyor  Hatta Eskimo'lar öncelikle farklı kar türleri arasındaki farkı algılayıp, bu küçük farklılıkları sonradan adlandırıyorlar   Bu varsayımın doğruluğunu sınayan bir ispat olarak farklı kültürlere ait dillerde, farklı insan karakterleri için o dile özgü kelimelerin varlık göstermesi sunulabilir  Örneğin, "artistik insan" kavramıyla Batı toplumları yaratıcı, sanatla ilgilenen, kimi zaman depresif bir insanı anlarken, Çincede böyle bir tanım bulunmuyor  Çincedeki bilgili ancak çok utangaç birine gönderme yapan "shen cang bu lou" kavramıysa bizim dillerimizde karşılıksız  Whorf kuramı bu kişilik tiplerine dair kullanılan kelimelerin o insanlar hakkında nasıl düşündüğümüzü etkilediğini öne sürüyor  Örneğin, "bilim adamı" kelimesi kadınların bilim alanında ne derece yetenekli olduğuna dair düşüncelerimizi etkileyebiliyor  Bu nedenle de, bu kavram ülkemizde yeni yeni "bilim insanı" olarak değiştiriliyor   Dilimizdeki "bilim adamı" kavramı "bilim insanı" kavramıyla değiştirilmeye çalışılıyor  Whorf'un kuramına göre dildeki bu değişim, düşünce sistemlerimizde de mutlaka bir değişime yol açacaktır   Alıntı 
				__________________ 
 | 
|   | 
|  | 
|  |