Prof. Dr. Sinsi
|
İ. Dünya Savaşı Cepheler
Cepheler
Savaş başında, taraflar arasında , savaşın süresinin çok da uzun olmayacağı konusunda, neredeyse bir fikir birlikteliği vardı Almanya, Schlieffen Planı (1905) ile Fransa'yı altı hafta gibi kısa bir sürede devredışı bırakacağını varsayıyordu Bu planı 4 Ağustos 1914 tarihinde Belçika'ya saldırarak uygulamaya koysa da, Belçika'nın umulandan daha uzun süre dayanması sonucunda (plandan 12 günlük bir gecikmeyle Liege ele geçirilebildi), Almanya Schlieffen Planı'nın başarısızlığı ile karşı karşıya kaldı 6-12 Eylül 1914 I Marne Muharebesi, savaşın akıbeti hakkında taraflara bir fikir vermişti Schlieffen Planı başarısız olduktan sonra Almanya'nın alternatif bir planı yoktu ve gecikmeler sonucunda Rusya seferberliğini tamamlamak üzereydi
Almanya'nın hızlı bir harekatı sonuca ulaştıramamasının ardından, I Dünya Savaşı'nın yeni ve belirleyici bir özelliği olan a??siper savaşı' başlamış oldu
I Dünya Savaşı'nda cepheleri 2 ana başlıkta toplanabilir
Batı Cephesi
Batı Cephesi (I Dünya Savaşı)
Batı Cephesi, Almanya'nın batısında kalan Avrupa topraklarında, esas olarak Belçika, Hollanda ve Fransa'yı yani Batı Avrupa'yı içine alan cephedir
Doğu Cephesi
Doğu Cephesi (I Dünya Savaşı)
Doğu Cephesi, I Dünya Savaşı'nda Orta Avrupa ve Doğu Avrupa'da, Almanya'nın, Avusturya-Macaristan'ın ve Bulgaristan'nın doğusunu, Rusya'nın ve Romanya'nın ise batısında kalan cepheye denir
Osmanlı Cepheleri
Osmanlı İmparatorluğu'nun o zamanda savaştığı 8 cephe vardır Bunlar:
Kafkasya Cephesi
Çanakkale Cephesi
Filistin Cephesi
Mezopotamya Cephesi
Yemen - Hicaz Cephesi
Irak Cephesi
Galiçya Cephesi
Makedonya Cephesi
Kafkasya Cephesi
Kafkasya Cephesi
Enver Paşa kumandasındaki Türk ordusu 21 Aralık 1914'te (o zamanki Rus sınırı olan) Köprüköy - Eleşkirt hattında hücuma geçti Sarıkamış yakınında Allahüekber Dağlarına ulaşan ordu burada 1915 Ocağının ilk haftasında ağır bir yenilgiye uğradı 130 000 kişilik asker mevcudunun 60 000'i çarpışmalarda veya soğuktan donarak şehit oldu Geri kalanlar esir düştü
Grandük Nikola kumandasındaki Rus ordusu bir yıllık bir bekleyişten sonra 13 Ocak 1916'da Erzurum cephesinde harekete geçti 16 Şubat 1916'da Erzurum, 3 Mart'ta Bitlis ve Muş, 18 Nisan'da Trabzon, 24 Temmuz'da Erzincan düştü Ancak Ağustos ayında Bitlis ve Muş geri alındı
Rusya'da 1917 Mart ayında Çarlık rejimine karşı başlayan ayaklanma Kasım ayında Bolşevik rejimin kurulması ve 1918 Ocak ayında Rus ordusunun dağılması ile sonuçlandı Rus ordusunun çekilmesi üzerine, onların boşalttığı alanlarda Antranik komutasındaki Ermeni birlikleri "Batı Ermenistan Geçici Hükümeti" ilan ettiler Ancak hücuma geçen Türk ordusu karşısında tutunamayarak dağıldılar 26 Şubat 1918'de Erzincan, 27 Şubat'ta Trabzon, 12 Mart'ta Erzurum, 2 Nisan'da Van kurtarıldı Kafkasya 1918:Osmanlı ordusunun ileri harekatı
3 Mart 1918'de imzalanan Brest Litovsk Antlaşması ile Rusya savaşta kazandığı toprakları terkederek 1878 öncesi sınırlara dönmeyi kabul etti Bu sırada Tiflis'te kurulan Transkafkasya Cumhuriyeti'nin direnmesi üzerine Halil (Kut) Paşa kumandasında ileri harekete geçen Türk ordusu 25 Mart'ta Oltu, 3 Nisan'da Ardahan, 5 Nisan'da Batum, 15 Mayıs'ta Gümrü, 20 Temmuz'da Nahcivan'ı aldı ve nihayet 15 Eylül'de Nuri Paşa komutasındaki Kafkas İslam Ordusu Bakü Muharebesi (1918)'i kazanarak Bakü'ye girdi Ekim başında da bir Türk müfrezesi Dağıstan'da kontrolü ele aldı
Ancak 30 Ekim'de imzalanan Mondros Mütarekesi uyarınca Türk ordusu işgal ettiği Kafkasya topraklarını bırakarak 1914 sınırına geri çekildi Türk ordusunun boşalttığı Batum, Ardahan ve Kars'ta kurulan Milli Şura Hükümetleri 1919 ilkbaharında Kafkasya'daki İngiliz kuvvetleri tarafından tasfiye edildi
Çanakkale Cephesi
Çanakkale Savaşı
İtilaf Devletleri kara ve deniz güçlerinin Çanakkale Boğazını kontrol altına alarak İstanbul'u işgal etme girişimleridir İstanbul'un işgaliyle Osmanlı Devleti savaştan çekilecek, Almanya bir müttefikini kaybedecek ve Rusya ile güvenli bir deniz ticaret ve ulaşım yolu açılmış olacaktı 1915 yılının Şubat ve Mart aylarında müttefik donanmasının sahil top bataryalarını susturarak İstanbul'a ulaşma çabaları, Türk sahil topçusu ve mayın hatları nedeniyle başarısız olmuştu Bunun üzerine İngiltere ve Fransa yüksek komutanlıkları, Gelibolu Yarımadası'nın amfibik bir harekatla işgal edilmesine karar vermişlerdir 25 Nisan 1915 günü, yarımadanın altı kumsalında yapılan müttefik kuvvetler çıkartmasıyla Çanakkale Kara Savaşı başlamış oldu Çıkartma kuvvetlerinin Türk savunması karşısında planlanan başarıyı sağlayamamaları üzerine 6 Ağustos 1915 tarihinde yeni kuvvetlerle Suvla Koyu'nda bir çıkartma daha yapılmıştır Kurmay Albay Mustafa Kemal'in komuta ettiği birinci ve ikinci Anafartalar Muharebeleri'yle bu ileri harekat da başarısızlığa uğramıştır 9 Ocak 1916 tarihinde Gelibolu Yarımadası'ndan müttefik kuvvetlerin tahliyesi tamamlanmıştır
Galiçya Cephesi
Galiçya Muharebesi
Galiçya, Avusturya Macaristan İmparatorluğu'nun kuzeydoğu ucunda yer alıyordu Bu bölge bugün, bir kısmı ile Polonya'nın güneyinde, diğer kısmı ile Ukrayna'nın batısında yer almaktadır Galicya'nın güney sınırını Karpat dağları oluşturur Genel savaş planına göre, Almanya batıda Fransa'nın 'işini' halledecek, bu süre boyunca Avusturya Macaristan doğuda Rusya'yı oyalayacaktı Ancak Avusturya Macaristan bu işi başaramadı Rusya orduları Karpat dağlarının kuzey eteklerine kadar yanaştı Bunun üzerine Almanlar doğu cephesinin merkezi Galicya'ya Türk kuvvetlerinin gitmesi konusundaki Enver Paşa'nın teklifini kabul ettiler Daha önce Çanakkale'de savaşmış 19 ve 20 Tümenler'den 15 Kolordu oluşturularak, Temmuz 1916'dan itibaren yaklaşık 30 000 asker her tabur bir tren katarına denk gelecek şekilde, trenle yola çıkarıldı Eylül1916'da intikal tamamlanmıştı Kolordunun komutanı, Kurtuluş Savaşı'nda da önemli görevler üstlenen Yakup Şevki Subaşı'ydı Kasım 1916'da görevi Cevat Paşa'ya devredecektir Türklerin Avrupa'da savaştığı üç cepheden biri Galicya idi Genellikle Romanya cephesi ile karıştırılır Türklerin asıl olarak savaştığı yer, Berezhany kasabası çevresidir Berezhany ile Rohatin kasabası arasındaki yol üzerinde, sağ taraftaki dağın yamaçlarında halen Türk şehitliği vardır (Rohatin, tarihte Hurrem Sultan olarak bilinen Kanuni Sultan Süleyman'ın eşinin doğduğu şehirdir )Bunun yanında, yöredeki diğer köylerde de küçük Türk şehitlikleri bulunmaktadır Şehitlikler Ekim 2008 tarihi itibarıyla bakıma alınmıştı Bunda Kiev Türk Büyükelçiliği askeri ateşesinin ve Ukrayna'da bulunan Türk işadamlarının büyük katkısı olmuştu Türk askerlerinin savaştığı bölge, bugün ormanlıktır Savaş sırasında kullanılan mevziler bugün bile net olarak görünmektedir Bu haliyle, Çanakkale'nin 30 yıl önceki haline benzetilebilir
Yemen-Hicaz Cephesi
Halk arasında "Yemen Cephesi" adıyla da anılır I Dünya Savaşı boyunca Osmanlı İmparatorluğu 4 Tümenlik bir kuvvetle Arabistan'daki kutsal İslam şehirlerini korumaya çalıştı 7 Kolordu'nun birer tümeni Hicaz, Asir, San'a ve Hudeybe'de konuşlandırılmıştı Uzaklık sebebiyle bu tümenlere yeni asker, malzeme ve ***** desteği sağlanamıyordu 1916 yılında İngilizlerin kışkırtmasıyla, Araplar kendilerini koruyan Osmanlı Kuvvetlerine karşı ayaklandı Mekke Emiri Şerif Hüseyin, bağımsızlığını ilan etti Yemen'de İmam Yahya Osmanlılar'a bağlı kalırken Asir'de Seyyid İdris de ayaklanmaya katıldı 1917 Şubatında Hicaz Seferi Kuvvetler Komutanlığı'na atanmak üzere, Şam'a gelen Mustafa Kemal Paşa, Hicaz'ın boşuna savunulmayıp boşaltılmasını istedi Manevi sebeplerden dolayı bu istek uygulanmadı Komutanlık ataması da yapılmadı Bin bir güçlükle Medine'yi, Yemen'i, Asir'in kuzeyini I Dünya Savaşı sonuna kadar savunan 7 Kolordu Mondros Mütarekesi'nden bir müddet sonra, 23 Ocak 1919'da teslim oldu Dönüşte kutsal emanetler İstanbul'a getirilmiştir
Filistin Cephesi"The Trumpet Calls (Trampet Çağırıyor)": Avustralya'da 1914-1918 arasında kullanılan askeri alma posteri (Norman Lindsay)
İngilizler 1914 yılı Aralık ayında Türk dostu saydıkları Hidiv Abbas Hilmi Paşa'yı yönetimden uzaklaştırarak, Mısır ve Süveyş Kanalı'na tamamen egemen oldular Bahriye Nazırı ve 4 Ordu Komutanı Cemal Paşa'nın, 14 Ocak 1915'te 80 000 asker, 25 000 deveyle iki koldan Süveyş Kanalı'na yaptığı harekat (1 Kanal Savaşı) başarılı olamadı Kanalı şişme botlarla aşmaya çalışan Osmanlı birlikleri ağır makinalı tüfek atışları sebebiyle daha kıyıya varamadan ağır kayıplar verdi 4 Şubat 1915'te Birüsseba-Gazze'ye geri dönüldü
1916 yılında Süveyş Kanalı'nı almak için 2 Kanal Harekatı yapılırken, Mekke Emiri Şerif Hüseyin İngilizlerin kışkırtmasıyla Osmanlı Devletine karşı ayaklandı Ayaklanmanın bastırılması için 4 Ordu'dan bir kısım birlikler Hicaz'a gönderildi Ordunun geri kalan kısmıysa, Gazze-Şeria-Birüsseba hattında savunmaya çekildi 1917 baharında İngilizler, Gazze'ye saldırdı 1 ve 2 Gazze Muharebeleri yapıldı İngilizler Türklerin kahramanca savunması karşısında çekilmek zorunda kaldılar Takviyelerini artırmaya başlayan İngilizlerin Filistin Cephesinde toplanmaları üzerine, Cemal Paşa'nın uyarısıyla Yıldırım Ordularının Irak cephesinde kullanılmasından vazgeçilerek Filistin ve Suriye'de kullanılması kararlaştırıldı Aynı yıl 7 Ordu Komutanlığına atanan Mustafa Kemal Paşa, Yıldırım Ordular Komutanı General Liman von Sanders ile anlaşamadı Harbin yönetimini tenkit eden iki rapor yazarak 6 Ekim 1917'de komutanlıktan istifa etti Mustafa Kemal elde kalan birliklerle ancak savunma savaşı yapılabileceğini, Falkenhayn'ın saldırıya geçme fikrinin tamamen yanlış olduğunu düşünüyordu Savaş hazırlıklarını tamamlayan İngilizler, 24 Ekim 1917'de 138 000 askerle taarruza başladılar Birüsseba-Gazze Savaşı'nı kazandılar 9 Kasım 1917'de Kudüs düştü
General Allenby komutasındaki İngiliz kuvvetlerinin Mart 1918 başı ile 18 Mayıs arasındaki Telazur, 1 ve 2 Salt-Amman taarruzları başarıyla durduruldu Yığınaklarını artıran ve mevcudu 550 000'e yükselen İngiliz ordusunun 19 Eylül 1918'de Filistin'de başlattığı taarruz hızla gelişti ve Filistin tamamen İngilizlerin eline geçti (Nablus Hezimeti)
Irak Cephesi
Bu cephe, İngilizlerin petrol sahalarını ele geçirmek amacıyla, 15 Ekim 1914'te Bahreyn'i ve 23 Kasım 1914'te Basra'yı işgali üzerine açıldı Yerli askerlerle karışık Osmanlı kuvvetleri işgale karşı koyamadı İngilizler, İran'da Ahvaz'ı da ele geçerdiler 20 Aralık 1914'te, Basra'yı geri almak amacıyla cephe komutanlığına atanan, Yzb Süleyman Askeri Bey aşiretlerden ve gönüllülerden yararlanarak topladığı kuvvetle, 12 Nisan 1915'te taarruz etti Şuaybiye Savaşında başarılı olamadı ve intihar etti İngilizler Kutü'l Ammare'yi de ele geçirip Bağdat'ı almak için, General Townshend komutasında saldırdılar Türk Kuvvetleri, İngilizleri Selmanpak'ta durdurdu Kanlı çarpışmalardan sonra İngilizler, 26 Kasım 1915'te çekildiler Kut ül Amare'de 8 aralık 1915'te kuşatılan İngiliz birlikleri, beş ay süren bir direnişten sonra 28 Nisan 1916'da teslim oldu General Townshend dahil 13 399 esir alındı Fakat insan gücü çok fazla olan İngiltere ertesi gün Hindistan'dan getirdiği 150 000 askeri bölgeye çıkarttı
1916 yılı başında bir kısım İngiliz birlikleri General Townshend'in yardımına geldiyse de İran'da Hemedan'a kadar sürüldüler İngiliz birlikleri 1917 yılı başında bekledikleri güce ulaştılar Taarruza geçtiler 11 Mart 1917'de General Maude yönetimindeki İngiliz birlikleri Bağdat'a girerken Halil Paşa'nın komutasındaki Osmanlı askerleri Bağdat'ı boşalttı
Türk kuvvetlerinin Bağdat'ı geri alma teşebbüsü başarılı olamadı Samerra'yı da ele geçiren İngiliz Ordusu, Musul'a doğru ilerlemeye başladı Bağdat'ı geri almak için 6 Ordu'yla Halep'te kurulan 7 Ordu birleştirilerek General Falkenhayn komutasında Yıldırım Ordular Grubu kuruldu Halep'te hazırlıklar sürerken, İngilizler Tikrit'e kadar ilerlediler
1918 yılında aldıkları takviyelerle iyice güçlenen İngiliz birlikleri, petrol yataklarının bulunduğu Musul'a giremediler Ancak, ne yazık ki, Mondros Mütarekesi'nin imzalanmasından üç gün sonra 3 Kasım 1918'de, mütarekeye aykırı şekilde burayı işgal ettiler
Makedonya Cephesi
Sırbistan'ın İttifak Devletleri'nce işgal tehlikesi belirince, bir Fransız tümeni Çanakkale'den getirilerek, 5 Ekim 1915'te Selanik'te karaya çıkarıldı Bir İngiliz tümeniyle bir Fransız tugayı da daha sonra bu birliğe katıldı Böylece Makedonya cephesi açılmış oldu 20 Türk Kolordusu ile birtakım Alman ve Bulgar birlikleri İngiliz ve Fransızların karşısında yer aldı
1916 yılında İngiliz, Fransız ve Sırp askerlerinin sayıları 250 000'e ulaşınca 10 Türk Kolordusu da 17 Kasım 1916'da cepheye geldi 10 Aralık 1916'da Yb Şükrü Naili Gökberk komutasındaki 50 Tümen Drama civarında düşmanla savaştı Cephedeki küçük taarruzların yanında en önemli olay, 11 Aralık 1916'da, Manastır'ın İtilaf Devletleri'nin eline geçmesidir
1917 yılı küçük muharebelerle geçti Türk Kuvvetleri Kavala-Serez hattında savaştı 27 Haziran 1917'de Yunanistan İtilaf Devletleri safında savaşa girdi 29 Mayıs 1918'de İngiliz, Fransız, Yunan ve Sırp kuvvetleri büyük bir taarruz başlattı Bulgar ordusu yenildi 29 Eylül'de Bulgaristan, Selanik Ateşkes Antlaşması'nı imzalayıp, savaştan çekildi Topraklarından İtilaf Devletleri'ne ait askeri birliklerin geçmesine de izin verdi İtilaf Devletleri üç koldan Balkanlar'da ilerlemeye başladı Bu kollardan biri İstanbul'u hedef almıştı
Kaynak : Wikipedia
|