|  08-17-2012 | #1 | 
	| 
Prof. Dr. Sinsi
 | 
				  İncitmeyecek Kadar Uzak..Üşümeyecek Kadar Yakin... 
 
              
 İncitmeyecek kadar uzak, üşümeyecek kadar yakın
    
 
 Hikaye şöyle
   Çok eski zamanların dondurucu bir kışı yaşanırken, bütün hayvanlar acımasız soğuktan çok etkilenmiş ve çok büyük kayıplar vermişler  Ama en çok kayıp veren kirpilermiş  Çünkü onların pek çok hayvan gibi kalın kürkleri olmayıp, kendilerini sıcak tutması mümkün olmayan dikenleri varmış  Bu durumdan çok endişe duyan kirpiler, en az zararla kışı geçirebilmek için meclislerini toplamış ve çözüm aramaya başlamışlar  Tartışa tartışa, nihayet gece olunca tüm kirpilerin bir araya toplanmasına ve birbirlerine çok yakın durarak geceyi geçirmelerine karar vermişler   
 
 Böylece kirpiler birbirlerinin vücut sıcaklığından yararlanacak ve aralarındaki hava akımını önleyerek donmaktan kurtulacaklarmış
  İlk geceki deneyimlerinde bunun işe yaradığını görmüşler  Ama daha önce hiç ön göremedikleri bir başka problem çıkmış ortaya  Üşüyen kirpiler birbirlerine fazla yaklaştıklarından kirpiler birbirlerini sivri oklarıyla yaralamışlar  Daha sonraki gece yaralanma korkusundan dolayı kirpiler, bu defa da birbirlerinden uzak durmuşlar ama bu seferde donmaktan kendilerini kurtaramamışlar   
 
 Ne var ki, her gece, bazen uzaklaşarak bazen de yakınlaşarak, deneye yanıla birbirlerinin vücut sıcaklığından yararlanacak kadar yakın, ancak birbirlerini incitmeyecek kadar uzak durmayı öğrenmişler
  Bu değerli öğreti de onların hayatta kalmalarına neden olmuş  Kıssadan hisse; İster kabul edelim ister etmeyelim, hepimizin bizi kaplayan uzun dikenlerimiz var  Bunlar, bizim hayata karşı savunma mekanizmalarımız, filtrelerimiz  Bazen faydalı, bazen de zararlı  Çoğu zaman, kimseleri yaklaştırmıyoruz yanımıza ya da korkutuyoruz onları oklarımızdan, ya da başkalarının oklarından korkuyoruz  Filtrelerimizden elemeden kimseleri sokmuyoruz özel dünyamıza, sınamadan geçit vermiyoruz  Ne var ki, hayatta kalabilmek ve sıcaklık ancak yakınlaşmakla, birlikte hareket etmekle mümkün olabiliyor   
 
 Sadece özel hayatımızda değil, iş yaşamımızda da bir takım olduğumuzu hiç unutmamalıyız
  Hayatta kalabilmek ve rekabette öne geçebilmek için takım arkadaşlarımızla gerçek uyumu yakalamalıyız  Herkes önce kendi oklarının sorumluluğunu alıp, karşısındakiyle en uygun mesafeyi hemen ayarlamalıdır  Bu sadece bulunduğumuz takımın değil bizim de hayatta kalmamızı sağlayacak sihirli bir yaşam dersidir  İş hayatında esnek olmak, değişen kurallarla birlikte değişimi yakalayabilmek çok önemli  Tabiatımızda var olan oklarımızı, ne kendimize karşı ne de takım arkadaşlarımıza karşı kullanmalıyız  Oklarımızı çıkarma ve kullanma zamanını da çok dikkatli ayarlamalıyız  Yeni dünya birçok çelişkiyi de içinde barındırıyor  Oksuz, oklu kirpiler görme zamanımız artık gelmiştir   
 
 Bu çelişkiler içinde var olmayı başaran kişi ve kuruluşlar hayatta kalabilecekler
  Bir an önce, birbirini incitmeyecek kadar uzak, hayatın soğuk, çelişkili ve zor zamanlarında üşümeyecek kadar da birbirimize yakın olmayı öğrenmeliyiz  Herkesin görünür ya da görünmez sivri oklarının olduğunu, bu okların, kişinin hem kendisine hem de başkalarına vereceği zararların bilincinde olup, ona göre davranması gerektiği gerçeğini de hiç unutmamalıyız  Bu dönem zoru başarabilen kirpilerin dönemi olacak   
 | 
	|  |   |