Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ahlak, ahval, haller, makamiadab, tasavvufun

Tasavvufun Üç Makami:Adab, Ahlâk Ve Ahvâl (Haller).

Eski 08-06-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Tasavvufun Üç Makami:Adab, Ahlâk Ve Ahvâl (Haller).




Tasavvufun Üç Makami:Adab, ahlâk ve ahvâl (haller)





Tasavvufun üç makami vardir: Adab, ahlâk ve ahvâl (haller)
Adab kesbîdir, çalismakla elde edilir
Ahlâk önderdir, ona uyulur
Ahvâl ise mevhibedir, Allah tarafindan bahsedilir
Benligi ezip küçültmek tasavvufun adabindandir Bir kimseye nefsi üstün görünürse, dini ona küçük görünür
Sunlar tasavvuf erbabinin adabindandir:

Dünyadan siyrilmak, nefsi isteklerden alikoymak,
Ögüt veren bir büyükten edep ögrenmek, onun gösterdigi yolda gitmek,
Vakitleri en uygun ibadetle geçirmek,
Müslümanlara saygi göstermek,
Allah dostlarina hizmet etmek,
Alimlerin içtihad ve ihtilafindan ruhsatlar aramaya kalkmamak,
Eline geçen rizkin helâl olmasina özen göstermek,
Fikriyati kendi düsüncelerine zit kimselere dahil olmaktan kaçinmak,
Çarsi pazarlara fazla girmemek,
Dünyaya düskün olanlarla arkadas olmamak,
Arkadaslarini sefkatle egitmek,
Dilenmeyi sevmemek,
Dil ile kimseye eziyet etmemek,
Mübarek topraklara gitmek,
Yeni yetmelerle arkadasligi birakmak,
Mal yigmaktan vazgeçmek,
Ilk devir müslümanlari gibi giymeye, adab ve ahlâklarinda onlara benzemeye çalismak,
Dinin emirlerini yerine getirmek için gerekli oldugu ölçüde ilim ögrenmek,
“Ben”, “biz”, “bizim isimiz” gibi (varlik belirtisi) sözleri söylememek

Ahlâk’a gelince:
Güzel huy, cömertlik ve tevazu,
Basa gelenleri riza ile karsilamak,
Iyi hali ile meshur olmaya çalismamak (riyadan kaçmak),
Ibadeti temiz niyetle yapmak,
Yaratilan hiçbir seye ihtiyaç duymamak, yalniz Allah’a muhtaç olmak,
Iyilige yönlendirme hususunda saglam yürekli olmak,
Sefkat ve merhamet sahibi olmak, tevazuyu sevmek,
Kendi kusurunu bilmek,
Mertlik, kanaat ve ahireti düsünerek hareket etmek,
Vakar sahibi, distan güleç, içten ebediyyet endisesi tasimaktir
Iste Hak yoluna giren kisi bu adap ile edeplenir ve bu ahlâk ile ahlâklanirsa Allah ona zühd, vera, tevekkül, tefviz (isleri Allah’a havale etme), teslim, ihlâs, yakîn, havf (Allah korkusu), sidk (dogruluk), marifet (manevî bilgi, Allah’i bilme), sevk, üns, cem ve tefrika, beka ve fena, kabz ve bast, müsahede (manalari görme, Hakk’i görme), ilme’l yakîn, ayne’l-yakîn, hakka’l-yakîn, bilinmeyen ilimlere vakif olma ve diger yüksek haller lütfeder
Allah’tan bizi bu rütbelere eristirmesini, bizi bu rütbeler ehlinden kilmasini, seçkin kullarina lütuf buyurdugu kerem ve ihsanindan bizi mahrum birakmamasini niyaz ederiz O isiten, dilekleri kabul edendir
Allah Tealâ, Efendimiz Muhammed sav’e, onun ailesine ve ümmetine çokça salât ve selam eylesin!

Tevekkül
Tevekkül, imanin hakikatini düzeltmenin sonucudur Çünkü yüce Allah: “Eger müminler iseniz Allah’a tevekkül ediniz” (Maide, 23) buyurmaktadir Demek ki tevekkül, ancak imani düzelttikten sonra dogru olur
Tevekkül, kalbin Allah’in verdigi garantiye güvenmesidir Tevekkül, varlikta ve yoklukta halin bir olmasidir
Tevekkül bir tatmin halidir ki sahibini yaratilmislara meyletmekten men eder
Dogru tevekkül yokluk zamaninda huzurlu, varlik zamaninda rahatsiz olmaktir
Tevekkül bir sirdir Bunun zahiri, kendisini görenlerin huzur içinde olmalari, içlerinin kendisiyle mesgul olmamasidir
Tevekkül yüce Allah’a güvenmektir, O’nun vaadini dogrulamaktir
Yüce Allah, Kur’an-i Kerim’in birçok yerinde buyurmustur: “Kim Allah’a tevekkül ederse O, ona yeter” Yani Allah onu mahlukata muhtaç olmaktan kurtarir Ve yüce Allah buyurmustur: “Inananlar Allah’a tevekkül etsinler” (Ibrahim, 11)
Ve yine Allah, Rasulü’ne: “Azmedince Allah’a tevekkül et” demistir (Âl-i Imran, 159)
Ömer ibn Hattâb ra Allah Rasulü sav’in söyle dedigini nakletmistir:
“Eger geregi gibi Allah’a dayansaniz, Allah kuslari besledigi gibi sizi de besler (Baksaniza kuslar sabahleyin) aç gider, tok dönerler” (Ibn Mâce, zühd, 14; Tirmizî, zühd, 33; Ibn Hanbel, I/ 30, 52)
Yine Peygamber sav’in söyle dedigi rivayet edilmistir:
– Kim bana su iyi seyi yapacagini garanti eder ki ben de ona cenneti garanti edeyim?
Sevbân ra:
– Ben ederim ya Rasulallah, dedi Allah Rasulü sav:
– Insanlardan bir sey isteme, dedi Bundan dolayi Sevbân, binekteyken kamçisi elinden düsse dahi, kimseden onu alip kendisine vermesini istemezdi
Hasan-i Basrî ks da söyle demis:
“Tevekkül ve kanaat edip haline razi olana, dünyalik seyler istemeden gelir
Süfyan ibn Uyeyne söyle demis:
Ebu Hâzim’e soruldu:
– Ne malin var?
– Benim iki malim var, dedi, biri Allah’a güvenmek, digeri de insanlardan bir sey beklememek

alıntı

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.