Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
döneminde, enosis, faaliyetleri, ingiliz

İngiliz Döneminde &Quot; Enosis &Quot; Faaliyetleri

Eski 08-03-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İngiliz Döneminde &Quot; Enosis &Quot; Faaliyetleri



İngiliz döneminde " Enosis " Faaliyetleri



Sabahattin İsmail

İki ulusal toplum arasında güvensizliğin baş kaynağı olan Enosis ülküsü, İngilizlerin hoşgörüsü sonucu Kilise ve Yunanlı provakatörler tarafından halk arasında yoğun bir şekilde yayılmaya devam etmiştir Enosis fikrinin resmen ilk kez ne zaman ortaya atıldığına bakarsak, 1828 yılına kadar geri gitmek gerekmektedir 18 Ekim 1828 günü İngiltere, Rusya ve Fransa'ya bir nota veren Yunanistan, ilk kez Enosis fikrini resmen ortaya atmış ve adanın kendisine bağlanmasını istemişti

İngilizler adaya geldiklerinde Rum nüfus olayı büyük bir sevinçle karşılamış ve İngiltere'nin adayı Yunanistan'a vereceğine inanmıştı Örneğin Başpiskopos Sopharinos Sophoronios, İngiliz Yüksek Komiseri Sir Garnet Wolsey'e “Yönetimin değişmesine sevindik İnanıyoruz ki Büyük Britanya Kıbrıs'ın Anavatanı Yunanistan ile birleşmesine yardım edecektir" diyordu

Bu arada İngiltere'nin de ilk kez 1915'de, ''Yunanistan'ın kendi safında savaşa girmesi koşulu ile'' Kıbrıs'ı Yunanistan'a hediye edeceğine dair söz verdiği bilinmektedir Enosis fikrinin daha 1918'lerde Rum çocuklarına nasıl aşılandığı bir başka kaynakta da şöyle anlatılmaktadır: "Rum okulları Hellen düşüncesini yaymak amacı ile kullanılıyordu Rum öğretmenler çiçeklerle çevrelenmiş, Yunanistan'la birleşmelerini temsil eden armağanları, valinin kasabalarını ziyareti sırasında verirlerken, mızraklı bir alay gibi sıraya sokulan öğrenciler de, önceden öğretilmiş olan Yaşasın Enosis çığlıkları atıyorlardı

Eldeki kaynaklar, Churchil'den de enosis konusunda istemde bulunulduğunu belgelemektedir Örneğin 1907 yılında adayı ziyaret eden Churchil'e "Kıbrıs'ın Yunanistan'la birleşmek istediği" belirtilmiş ve bu konuda yardımcı olması istenmiştir

1929 yılında da İngiliz Başbakanı Mae Donald Ramsay'dan Enosis'in gerçekleştirilmesi için talepte bulunulduğu bilinmektedir Enosis lehindeki yoğun hazırlıklar ve propagandalar sonucu, Enosis'in ilk kez resmen istenmesinin (18 Ekim 1828) 103 yıldönümünde, 18 Ekim 1931'de İngiliz yönetimine karşı enosis amaçlı ilk silahlı isyan başlatılmıştır Bu isyanda 7 kişi ölmüş, 67 kişi yaralanmış, 400 kişi tutuklanmış, Vali Konağı yakılmış ve sonuçta ise isyancıların elebaşıları adadan sürülmüştür

1931 isyanında elebaşılığı rolünü oynayan Papaz Nikodimos, sözde vergilerin artırılmasını protesto etmek için yola çıkmıştır Ne ki Rum Halkını kışkırtmak ve isyana katılmalarını teşvik amacı ile yaptığı konuşmada, amaçlarının Enosis olduğunu açıkça ortaya koymuştur Nikodimos şöyle diyordu: Yürüyeceğimiz bir tek yol vardır Enosis bayrağını gün ışığında çekerek, milli kurtuluşumuzu Anavatan Yunanistanla birleştirerek elde etmiş olacağız Tanrı ve asırlık vatanımız Yunanistan, Megali-İdea adına halkın sesi hakkın sesidir Bizim her hususta tek kurtuluşumuz milli hürriyetimizdir Bu da Yunanistanla birleşmekle mümkün olacaktır

Enosis için ilk silâhlı eylem olması yanında, 1931 isyanında diğer önemli bir nokta da, yine ilk kez Yunanistan'ın Kıbrıs Konsolosu Kyrou'nun bu isyandaki rolünün tesbitidir Bunu saptayan İngiliz yönetimi, Kyrou'nun adayı terk etmesini istemiş ve bunu başarmıştır Böylece Yunanistan'ın Kıbrıs'taki kışkırtma eylemleri içindeki rolü de fiilen ortaya çıkarak kanıtlanmıştır İsyandan on gün kadar sonra ise 29 Ekim 1931'de, Yunan Başbakanı Venizelos'un Türkiye'nin Atina Büyükelçisi'ne söylediği sözler ilginçtir " İngiltere'nin er geç Kıbrıs'ı Yunanistan'a terk edeceğine kaniim İşçi Partisi Avam Kamarası'nda mutlak bir çoğunluğa sahip olsa idi, işçi hükümeti zamanında Kıbrıs'ın Yunanistan'a terki bir emrivaki olacaktı Esasen muhafazakârlar da adanın Yunanistan'a ilhakı taraftarıdırlar



Kıbrıs'ta bulunduğu yıllarda işi gücü Enosis propagandasını yönetmek olan, azılı Enosisçilerden Yunanlı provakatör GS Frangoudis ise, 1933 yılında Atina'da yayınladığı "İngiliz Yönetimi altında Kıbrıs'a muhtariyet" başlığı altındaki anayasa taslağında, bir özeleştiri yaparak "Enosis tahriklerinin Kıbrıs'ın gerçek çıkarlarına zarar verdiğini" belirtmekte ve şöyle demekteydi: "Kıbrıslılar adanın Yunanistan'a ilhakı yönünde sürdürdükleri sürekli tahrikleri durdurmalıdır Bunu zamana ve Yunanistan'la İngiltere arasındaki müstakbel anlayışa bırakmalıyız

1931 isyanının ardından İngiliz Sömürge Yönetimi, Enosis lehindeki çalışmaları kısıtlayacak bir dizi baskı önlemleri alır Ne ki bu önlemleri, isyana katılmamış Enosis'e karşı çıkan ve varlığı Enosis için bir güvence teşkil eden Kıbrıs Türk Halkına karşı da uygular Bu durum ise doğaldır ki Kıbrıs Türkleri arasında derin hoşnutsuzluğa neden olur

İngiliz yönetiminin aldığı tedbirler arasında; okullarda Türk ve Yunan tarihlerinin okutulmaması, iki anavatanın bayraklarının çekilmemesi, partilerin yasaklanması, Enosis lehindeki propaganda çalışmalarına sansür uygulanması, isyan konusunda öncülük yapan kişilerin adadan sürülmesi vb önlemler vardı Bu önlemlerin kısa bir süre etkili olmadığı söylenemez Ama çok geçmeden 2Dünya Savaşı'nın patlaması, dolayısı ile İngiltere'nin Kıbrıs'tan da asker alma ihitiyacını duyması, sonra Yunanistan'ın kendi saflarında savaşa girmesi gibi nedenlerle, getirilen kısıtlamalar yumuşatılmış, zaman içinde ise kaldırılmıştır Böylece 1931 isyanından sonra çok gizli bir sekilde sürdürülen Enosis propagandası yeniden alevlenmiş, İngiltere'nin savaş nedeni ile dikkatsizliğinden ve hoşgörüsünden de yararlanılarak alevlenmiş ve doruğa ulaşmıştır

Bu dönemde Yunan ve Rum liderlerinin Enosis lehinde söyledikleri kitaplara sığmaz Örneğin 15 Kasım 1941'de Yunanistan Başbakanı Emmanuel Tsouderos, Londra'da yaşayan Rumlara yaptığı bir konuşmada, ''Kıbrıs'ı, Yunanistan'dan, anavatandan ayrılmış kızlarından biri olarak niteliyor ve zaferden sonra bu kızların Büyük Yunanistan'a birleşeceklerini söylüyordu 19 Yunan Kıralı II Georges ile Yunan Başbakanı'nın da, 12 Haziran 1942 yılında ABD Başkam Roosvelt'den, Kıbrıs'ın Yunanistan'a bağlanmasını istedikleri bilinmektedir Bundan iki yıl sonra 21 Ağustos 1944'de ise Yunan Başbakanı G Papandreou, İngiliz Başbakanı Churchill ile Roma'da yaptığı görüşmede, yine Kıbrıs'ın Yunanistan'a verilmesini istiyordu

Rum sağının yanısıra Rum solunun da aynı yaklaşım içinde bulunduğu ve sağ ile solun Enosis konusunda birleştiği bilinen bir gerçektir Nitekim İngiltere'nin savaşın sona ermesi ile birlikte kaldırdığı kısıtlamaların ardından yeniden örgütlenen Rum Komünistlerin AKEL Partisi 27 - 28 Ağustos 1949'da yapılan 6 Kongresinde "Enosis ve yalnız Enosis" sloganını savunan Papandreou'yu sekreterliğe seçmiştir

Yunanistan Komünist Partisi'nin 1 Haziran 1948'de Kıbrıs'ın bir Yunan adası olduğunu ilan etmesi gibi, Akel'in bu Enosis politikası sürüp gitmiştir Biraz daha gerilere gidersek, Akel'in 30 - 31 Ocak 1943'de Mağusa'da yapılan 2Kongresinde "Yunanistan'la Birleşme için mücadele et "sloganının en popüler slogan olduğu görülebilir

Savaşın bitiminden sonra ise, 1949 yılında, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne bir memorandum gönderen Akel'in, "Rumların ortak isteğinin Enosis olduğunu" belirttiği ve BM gözetiminde bir plebisit yapılmasını istediği bilinmektedir

Papayuannu'nu 1951 yılı baharında kendisi ile görüşen Yeşilada Dergisi yöneticisi Nevzat Karagil'e de "Otonomiyi savunmakla hata ettiklerini ve hedeflerinin Enosis olduğunu" söyler (Enosis konusunda Rum sağ ve sol liderlerinin söyledikleri de kitaplara sığmaz) Rum liderlerinin 1950 yılına kadar sürdürdüğü yoğun propaganda 1950'de yapılan referandum ile doruğa çıkarılır

15 Ocak 1950'de kiliselere konan defterlere imza atarak yapılan plebisit 22 Ocak 1950 tarihine kadar sürmüştür "Enosis istiyorum" başlıklı defterlere imza atılarak gerçekleştirilen sözde referandumda "Evet" oylarının artması için her türlü baskı ve eylemin Kilise ve Rum örgütleri tarafından yapıldığı bilinmektedir Böylece % 96 oranında "Evet" oyu sağlanabilmiştir

Bunun ardından Yunanistan Başbakanı Venizelos, 15 Ekim 1951 günü Yunan parlamentosunda yaptığı konuşmada "Kıbrıs'ın Yunanistan'a bağlanma isteğini ilân etmekten mutluluk duyduğunu" belirtiyordu

20 Ekim 1950 günü Başpiskopos seçilen Makarios ise yaptığı yeminde şöyle diyordu: "Ulusal özgürlüğümüzün gerçekleşmesi ve Kıbrıs'ın anavatan Yunanistan ile birleşmesi siyasetimizden asla vazgeçmeyeceğime and içerim" Plebisitle birlikte ellerine % 96 Enosis oyunu da alan Rumlar, enosisin gerçekleşmesi için çabalarını daha da yoğunlaştırırlar Tüm dünyaya heyetler göndererek Enosis'in gerçekleşmesi için yardım isterler

Plebisitten sonra hızlanan Enosis çalışmaları, içte EOKA'nın örgütlenme çalışmaları; dışta ise dünya kamuoyunu etkilemek için yoğun bir propaganda sürdürülmesi şeklinde geliştirildi Bu arada İngiliz yönetimi de Enosis çabalarını yumuşatmak için bir dizi muhtariyet plam sunmaya başladı

Plebisitten önce 1947 yılında sunulan muhtariyet planını, 1948 yılında Jakson planı izledi Ardından 1955 yılında 1 Mac Millan planı ve 1 ve 2 Harding planları, 1956'da Rad Cliffe planı, 1958'de 2 Mac Millan plani önerildi Fakat bu planların hiçbiri Enosis'te ısrar eden Rumlar tarafından kabul edilmedi

Sonuçta ise İngiltere, Türkiye ve Yunanistan'ın uzlaşması ile Zurich ve Londra anlaşmaları doğdu Böylece "Rumların Enosis mücadelesinde ilk hedef, Enosis'e bir sıçrama tahtası" olarak gördükleri Kıbrıs Cumhuriyeti, 1960 yılında doğmuş oldu

GÜVENLİK KUVVETLERİ DERGİSİ - Mart 2005 Sayı 63


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.